
14. Bölüm
"Simge Ve Eren"
Simge Bektaş
Şuan Eren ile kahvaltı yapıyorduk. Ben stajyer antrenör olduğum için her gün maçlara gidiyordum. Kahvaltımı bitirip odama geçtim. Eren ile 5 yıldır sevgiliydik ve aynı evde kalıyorduk. Hemen üstüme hem rahat hem de resmi olan bir takım giydim. Hafif bir makyaj yapıp saçımı sıkı bir topuz yaptım. Benim mesleğimde saçımızı kesinlikte toplamalıydık eğer toplamazsak ceza alırdık. Her şeyimi aldığımdan emin olduktan sonra Eren'in yanağından öpüp vedalaştım sonra da evden çıktım.
Sonunda maç oynanacak salona gelmiştim. Hemen içeri geçip antrenörün olduğu odaya geçtim. Antrenör ile selamlaşıp bugün neler yapacağımızı konuştuk. Bugün tecrübe olsun diye ben takımın başında olucaktım, antrenör de yanımda duracakdı. Aslında benim için biraz da sınav olacaktı. Eğer bugün iyi bir iş çıkarırsam antrenör olmaya bir adım daha yaklaşcaktım. Son kontrolleri de yaptıktan sonra sahaya çıktık. Normalde Eren her maçıma gelirdi ama bugün antrenmanları olduğu için gelememişti. Küsmemiştim ya da darılmamıştım çünkü onun mesleği buydu. Her zaman yanımda olamazdı. Maçın başlamasına az kalmıştı, bizde o sıra takımla nasıl bir oyun süreceğimizi konuşuyorduk. Bu maçı kazanırlarsa eğer kendi liglerinde şampiyon olacaklardı o yüzden bu maç onlar için çok önemliydi. Bende onların şampiyon olmalarını istiyordum çünkü hem bu takımın 2. antrenörüydüm hem de şampiyon olurlarsa adım öne çıkacaktı. Bu da daha çabuk antrenör olmamı sağlayacaktı. Maç sonunda başlamıştı.
🏀
Eren Yılmaz
Şuan antremana gideceğim için hazırlık yapıyordum. Bugünün planı antrenmandan sonra Egemen ile kızları alıp dışarı çıkacaktık. Antrenman yerine gelmiştim. Egemen'i görür görmez yanına gittim. Selamlaştıktan sonra antrenmana başladık.
2 saat sonra sonunda antrenman bitmişti. Şimdi kızları almaya gidiyorduk, ilk önce Simge'yi alacaktık sonra da Ada'yı alacaktık. Simge'nin beklediği yere geldik. Biz arabayı durdurur durdurmaz Simge hemen arabaya bindi. "Selam, aşkım." demişti tatlı bir ses tonuyla. Bende ona karşılık verdim sonra Simge Egemen'e de selam verdi, Egemen de ona karşılık verdi. Simge ön koltukta yani benim yanımda, Egemen de arka koltukta oturuyordu. Sırf Ada orada oturacak diye arka koltukta oturmuyorsa ben neyim! Sonunda Ada'yı alacağımız yere varmıştık. Ada hemen arabaya binmişti, biner binmez Egemen ona sarılmıştı. Birbirimizle selamlaşıp sonunda oturacağımız cafeye geldik.
Yaklaşık geleli 1, 1.5 saat olmuştu. Bu sürede yemeğimizi yemiştik, şuan tatlımızı yiyorduk. Biz sohbete dalmışken masaya gelen kişiyle irkildim. Başımı kaldırıp baktığımda bu kişinin Egemen,Simge ve benim arkadaşım olan Nida olduğunu gördük. " Selam, bölmüyorum dimi? Sizi görünce bir 5 dakika uğrayım dedim." Simge gülümseyerek"Yok yok. Gel otur." aslında keşke şuan Nida gelmeseydi çünkü Nida Egemen'i tanıdığından beri ona aşık ve bu masada Egemen'in sevgilisi Ada da var! Umarım bir gerginlik çıkmadan bu geceyi bitirebiliriz. Simge ile göz göze geldiğimde onun da gergin olduğunu anladım. Sonra Egemen'e baktım, Egemen de rahatsız olduğunu belli eden bir tavırda takılıyordu.
Yarım saattir Nida bizim masada oturuyordu. Galiba kalkmaya niyeti yoktu! Bu yarım saat tanışma faslıyla geçmişti, şuan Ada'ya Egemen ile nasıl tanıştıklarını anlattırıyordu. Şükür ki pot kırmadı! "Seni tanıyorum Ada, seni bir kaç kere haberlerde görmüştüm. Ateş gibi kızsın vallahi." aha! Bizim ki başladı. Allah'ım ne günah işledik de böyle bir günde Nida'yı gönderiyorsun!? "Teşekkür ederim, evet bir kaç kere başarılarımdan dolayı haberlere çıktım." Ada kesinlikle böyle devam et kızım, onun laflarının altında kalma! "Egemen'i de tanıyorum, o da barut gibi adam. Aslında "ateş ile barut yan yana durmaz" derler." demişti iğneleyici bir tonda. Evet! Nida Hanım yavaş yavaş formuna dönüyordu. Egemen Ada konuşmadan konuşmaya başladı. " Evet öyle bir şey demişler ama bir kıvılcım da onları yan yana getirebilir dimi? Küçük bir kıvılcım." Nida Egemen'den bunu duyunca biraz bozulmuş gibiydi ama hiç bozuntuya vermeden "Doğru." diyebilmişti. Artık kalkacak mı bu kız? Vallahi en son kendim atacam masadan bu çirkefliğin kişilik bulmuş halini! " Maalesef işim çıktı, gitmem gerek. Tekrardan tanıştığımıza memnun oldum Ada. Görüşürüz." diyip beklemeden masadan kaçmıştı. Oh sonunda! Kurtulduk be! Nida gidince herkes bir rahatlama yaşamıştı. " Bu kız da neyin nesi?" diye sormuştu Ada. Kıza sinirlendiği belliydi. "Niye sana bu kadar yakın Egemen? Bu kız kim?" diye sorularına devam etti. " Ada, bu kız bizim arladaşımız. Egemen'i ilk gördüğünden beri ona aşık. Boşuna gerilmene gerek yok, Egemen hiç bir zaman bu kıza bakmadı." ortamı sakinleştirmek için Simge konuşmuştu. Ada Egemen'e bakıp göz devirir. Hepimiz Ada'nın hareketi ile gülmüştük. "Trip yemem umarım. Değil mi Ada?" dedi Egemen alaycı bir şekilde. Ada ise hiç bir şekilde cevap vermiyordu. " Galiba trip yiyorum." dediğinde hepimiz gülmüştük.
Yaklaşık 2 saat olmuştu cafe kapanacağı için ordan kalkmıştık. Aklımızda sahile gitmek vardı. Arabaya binip yola çıktık. Radyoyu açtığımızda 'Evdeki Saat- Uzunlar V1' çalıyordu. Hepimiz şarkıyı söyleyerek yola devam ettik.
Sonunda sahile gelmiştik. Arabadan indiğimizde Ada'nın sesi ile irkildik. " Şurada file ve voleybol topu var! Voleybol oynayalım mı?" diye sordu heyecanlı bir şekilde. "Oynayalım. Lütfen Egemen ve Eren hadi!" demişti Simge. Biz bir şey demeden iki kız voleybol sahasına koşmuştu. Bize de bir şey demek düşmediği için voleybol sahasına doğru yürüdük. "Ben Simge ile olayım, siz ikiniz takım olun." demişti Ada. "Yok öyle, ikiniz bir olursanız çok iyi olursunuz. Ben sevgilimi istiyorum." dedim karşı çıkarak. Egemen de bana destek olmuştu. O yüzden takımları ben Simge, Egemen ve Ada olmuştuk.
Maç bitmişti Egemen ile Ada 2 sayı ile kazanmışlardı. Şuan sahilde hep birlikte yürüyüş yapıp sohbet ediyorduk. "Hep birlikte tatile çıkalım mı?" diye ortaya birden laf atmıştı Ada.
Tatil konusunu konuştuktan sonra karar vermiştik. Haftaya Bodrum'a gidip bir hafta orada kalacaktık. O yüzden bu süreçte otellere falan bakacaktık. Egemen'in arabasının olduğu yere vardık. En son vedalaşıp ayrıldık. Bugün mükemmel geçmişti. Daha fazla böyle çift etkinliği yapmamız lazımdı. Simge ile eve gelir gelmez uyuya kalmıştık.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 2.63k Okunma |
274 Oy |
0 Takip |
21 Bölümlü Kitap |