21. Bölüm

18. BÖLÜM

Berrys
ilgimm

  

18. Bölüm
"Bazı Vedalar Can Acıtır"
Egemen Akay

Sonunda o 1 hafta geçmişti ve yarın perşmebeydi. Bu 1 hafta boyunca full time antrenman yapmıştık. Yarın da antrenmanımız vardı ama biz antrenörden izin alacaktık. Sonuçta Eren evlenme teklifi edecekti, önemli bir gündü. Antrenör de haki hazırda izin verirdi. Takım arkadaşlarımıza da bugün söyleyecektik.
İkili gruplara ayrılmış,ısınıyorduk. Bu sefer ısınma arkadaşım Kaan olmuştu zaten o da yakın arkadaşımdı fakat Eren kadar değildi. Isınırken bir yandan da sohbet ediyorduk. O da bu sabah öğrenmişti Eren'in evlenme teklifi edeceğini, Eren adına sevinmişti.
Çoktan ısınmamızı ve antrenmanımızı bitirmiştik. Yaklaşık 4 saattir falan sahadaydık. Antrenman bittiğinde Eren bir şey konuşmak istediği için hepimizi toplamıştı. Ben zaten ne konuşacağını biliyordum, diğerleri de meraklı bir şekilde bekliyorlardı. Eren sonunda konuşmaya başlamıştı. "Arkadaşlar şimdi konuşacağım konu benim için çok değerli. Biliyorsunuz ki benim 7 yıllık bir ilişkim var, kız arkadaşımla çok iyi anlaşıyorum. Ben artık bu ilişkinin adını koymak istiyorum bu yüzden de yarın sevgilime evlenme teklifi edeceğim." dediğinde herkes böyle bir şey beklemediği için bir anda donakalmıştı fakat sonra yavaş yavaş durumu kavrayıp gülümsemeye başlamışlardı. Herkes sırayla Eren'i tebrik etmişti. Sonra Eren bir nefes alıp "Hocam, bize Egemen ile yarın için izin verseniz?" dediğinde antrenörümüz Eren'e ters bir bakış atıp "Olum şaka mısın sen? Sormana bile gerek yok." dediğinde Eren'in gülümsemesinden rahatladığını anlamıştım. Onun rahatladığını anlayınca da bende gülümsemiştim.
Eren ile ikimiz tam salondan çıkarken arkadan Kaan'ın seslenişini duymuştuk. Kaan'ı duyunca durup, arkama bakmıştım. O sırada Kaan da bizim yanımıza gelmişti. "Boşsanız bir cafeye gidelim mi? Hem bana yarın planı anlatırsınız, tabii isterseniz." dediğinde Eren'e baktım. Eren onaylayınca bende onayladım
1,2 saattir cafede oturuyorduk. Eren şuan Kaan'a planın sonlarını anlatıyordu. " Ben evlenem teklifi ettikten sonra arabayla kiraladığımız villaya geçeceğiz, orada da kutlama yapacağız." dediğinde Kaan gülümsemişti. "Güzel plan. Umarım evet der de bir ömür mutlu olursunuz kanka." demişti samimi bit tonda. Eren de"Umarım." diyip gülümsemişti. Kaan saatine bakıp "Neyse, ben kalkayım artık." diyip sandalyeden kalktığında biz de vedalaşmak için ayağa kalktık. Birbirimizle vedalaşırken "Pazartesi görüşürüz. Eren beni haberdar et durumdan." "Tamam, ederim görüşürüz." dediğinde Kaan gitmişti.
🏀
Yazarın Anlatımıyla

Kaan eve gider gitmez hemen Cenk'i aramıştı. Baya çaldırmıştı fakat Cenk açmamıştı, Kaan'da kapatmıştı. Odasına gidip üstünü değiştirmişti. Salonda oturup televizyon izlerken telefonu çalmıştı. Kaan hemen telefonu alıp kimin aradığına bakmıştı, arayan Cenk'di. Kaan hemen telefonu açtı. "Alo, noldu Kaan? Beni aramışsın." "Evet, aradım. Ben bir şey öğrendim, onu anlatacaktım." dediğinde Cenk hemen lafını kesip konuşmaya başladı. " Eren'in Simge'ye evlenme teklifi edeceğini mi söyleyeceksin?" "Evet de sen nereden biliyorsun?" "Gamze ile konuşuyordum az önce. O da Ada'dan öğrenmiş." "Anladım, görüşürüz." "Görüşürüz." diyip telefonu kapatmıştı. Kaan'da telefonunu şarja takıp, televizyon izlemeye devam etti. Televizyon izlerken de uyuya kaldı.
🏀
Eren Yılmaz

Kahvaltımızı çoktan yapmıştık. Simge'nin hazırlanmasını bekliyordum. " Aşkım, ben hazırım." diye gelen ses ile daldığım yerden gözlerimi çevirip sesin sahibine baktım. Bu neydi böyle!? Çiçekli elbisesiyle karşımda güzeller güzeli sevgilim duruyordu! "Eren? İyi misin?" "İyiyim, sadece güzelliğinden gözlerimi alamadım." dediğimde Simge gülümsemişti. Bu kıza en çok gülmek yakışıyordu, ben bu kızla olduğum sürece onu hep güldürecektim, buna yemin etmiştim.
Aşağı indiğimizde Egemen'in arabası karşımızda duruyordu. "Bizim araba nerede?" "Bizimki sanayide. Arabayı alıp, oradan restorana gideceğiz güzelim." "Tamam, aşkım."
Çoktan yola çıkmıştık. Simge'yi götüreceğim yer dağlık,sakin bir alandı. Orada evlenme teklifi edip, kiraladığımız eve geçecektik. Simge'ye çaktırmadan cebimdeki yüzüğü kontrol ettim. Yüzük yerindeydi, bunu unutsaydım her şey bok olurdu. Allah'tan unutmamıştım. Son yol kısmı yani virajlara girmiştim. Aynı sırada aynadan arkaya bakıyordum, nedense takip ediliyoruz gibi bir his vardı içimde.
Sonunda evlenme teklifi edeceğim yere gelmiştik. "E hani sanayi?" dediğinde gülümseyerek ona baktım. "Sanayi bahaneydi." dediğim de Simge bana anlam veremiyormuş gibi baktı. En sonunda cebimden yüzüğü çıkarıp, Simge'nin önünde diz çöktüm ve yüzük kutusunu açtım. Simge'ye baktığım da, karşımda donakalmış güzel bir kız görüyordum. "Simge güzelim, benimle evlenir misin?" dediğimde Simge ilk 5 saniye boş boş bakıp sonra 'Evet!' diye bağırmıştı. Evet diyince hemen ona yüzüğü takıp kendime çekmiş ve öpmüştüm. Benim heyecandan ellerim titriyordu. Yüzüğü bile zor takmıştım. " O zaman sanayi yalandı?"
"Hı hı, yalandı." dediğim de ikimizde gülmüştük. " Hadi o zaman, yemeğe gidelim." dediğim de Simge arabaya doğru yürümeye başladı.
🏀
Yazarın Anlatımıyla

Arabada şarkı söylerek ilerliyorlardı. Virajlarda olduğu Eren ekstra dikkat ediyordu. " Eren, biz şimdi mutlu bir aile mi olacağız?" dediğinde Eren Simge'nin elini eğilip, öperken "Evet güze-" derken Eren'in sesini Simge'nin bağırışı bölmüştü. Eren hemen döndüğünde karşıdan tır geldiğini gördü. Toparlamaya çalışırken artık her şey için çok geçti. Eren ile Simge'nin olduğu araba uçuruma yuvarlanmıştı.
Artık bir şeyleri yapmak için çok geçti belki de araç bile bulunamayacaktı. Belki de onların bu güzel masalları daha tamamlanamadan sona erecekti.
Hangisi onlar için iyi olurdu yarıda kalan bir masal mı? Yoksa tamamlanan bir masal mı?
🏀
Polisler ve paramedikler aracın yerini bulmuştu. Polis elindeki telsize "İkiside ağır yaralı. En yakın hastaneye götürecekler. Yakınlarına haber verin." diyip telsizi cebine koymuştu. Paramedikler sedyelerle iki hastayı da dikkatlı bir şekilde ambulansa götürdüler.
Hastaneye hemen gelmişlerdi. Bu süreçte Egemen ve Ada'ya haber verilmişti. Simge ve Eren'de çoktan ameliyata alınmıştı.
Hastane merkeze uzak olduğu için Egemen ve Ada en erken 1 saatte gelmişti. İkiside koridordan koşarak gelmişti fakat hemşireler onlari sakinleştirmişti. Doktor da ameliyat odasından çıkmıştı. "Doktor Bey, arkadaşlarımız nasıl? İyiler dimi? İyiler..." sesi ağlamaklı çıkmıştı Egemen'in. En hassat noktalarından biriydi arkadaşlardı hele ki en değer verdiği arkadaşları ise dünyayı bile yakabilirdi onlar için. Doktor konuşmaya başladı. " İkisinin de ameliyatı bitti. Eren Bey'in durumu iyi, onu normal odaya aldık. Fakat Simge Hanım için aynı şeyleri söyliyemeceğim, onun durumu kritik. O yüzden yoğun bakımda kalacak. Durumu ne zaman Eren Bey gibi olursa onu normal odaya alacağız." Ada ve Egemen dikkatlice dinlemişti. Ada'nın gözleri dolmuştu. Egemen bunu farkedince hemen Ada'yı kavrar. "Peki Eren'i görebilir miyiz?" "Tabii, zaten Eren Bey yok denecek kadar az etkilenmiş, sadece bir kesiği vardı. En çok maalesef ki Simge Hanım çok etkilenmiş. Eren Bey birazdan uyanır. İleri ilk sağda onun odası." Egemen kafasıyla onayladı. Hemen Ada'nın elini tutup hızlıca odaya yürümeye başladı. Odaya girmişlerdi. Girdiklerin de Eren'in çoktan uyanmış olduğu fark ettiler. Egemen hemen "Kardeşim, nasılsın?" dediğinde, Eren yorgun bir tonda "İyiyim. Simge nerede? Egemen ona bir şey mi oldu!? Ona bir şey olmadı dimi Ada?!" dediğinde, Ada konuşmaya başladı, "Sakin ol Eren, Simge çok iyi. Sen bir anca iyileşip, ona destek olmaya bak." dediğinde Eren kafasını salladı. "Onu görebilir miyim?" dediğinde Egemen "Ben bir doktora sorup, geleyim." diyip odadan çıkmıştı.
"Doktor sadece 5 dakika izin verdi." diyip Eren'in kalkmasına yardımcı oldu. Yavaş yavaş odadan çıktılar. Yoğun bakımın önüne geldiklerinde, hemşireler onlara kıyafet giydirdi sonra da yoğun bakıma girdiler. Eren Simge'yi görünce ister istemez gözleri dolmuştu. "Güzelim..." Egemen Eren'in yanında durup ona destek oluyordu. Ada da yandan Simge'nin durumuna bakıyordu. Oda da sessizlik hakimken birden gelen ses ile Ada hemen nabız ölçere baktı ve gördüğü şeyle donakaldı. Simge'nin nabzı sıfıra düşmüştü. "Egemen! Doktor... Doktor çağırın! Çabuk!" demişti bağırarak Egemen hemen sakinliğini korumaya çalışarak doktorları çağırmaya gitti. Hemşireler ve doktorlar geldiğinde, hemşireler Eren ve diğerlerini odadan çıkardılar. Eren'gil pencereden içeride olanları izliyorlardı. Doktor Simge'ye elektroşok veriyordu.
Yaklaşık 5-10 dakika uğraşmadan sonra doktor hemşireye dönerek.
"Yaz. Ölüm tarihi; 25 temmuz, saat 19.35."

Bölüm : 15.02.2025 11:53 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...