
7. Bölüm
"Gizli mesaj"
Ada Ekin
Sonra odadan çıktım ve salona uyumaya gittim.
Sabah uyandığımda yatağımda değildim. Hemen yataktan kalktım, sonra aklıma geldi akşam sarhoş olduğum için burada kalmıştım. Başım feci şekilde ağrıyordu. Hemen yataktan kalkıp odadaki aynanın karşısına geçtim. Tövbe bu tipim neydi? Cin çarpmış gibiydim! Hemen saçlarımı düzelttim. Mutfağa gittiğimde Egemen'in kahvaltı hazırladığını gördüm. " Günaydın." diyip gülümsemişti, bende aynı şekilde karşılık verdim. " Yardım etmeme gerek var mı?" diye sormuştum. " Aslında şu masayı hazırlasan olur mu? Tabi zahmet olmazsa." " Ne zahmeti, hemen hazırlıyorum." diyip masayı hazırlamaya koyuldum. Egemen'in hazırladığı kahvaltılıkları alıp masaya koydum. Başım hala çok ağrıyordu o yüzden Egemen'den ağrı kesici isteyecektim.
"Etem." ağzımdan yanlışlıkla Etem kelimesi çıkmıştı. Egemen benim bunu dediğimi duyunca gözlerimin içine baktı, ben hemen gözlerimi kaçırıp işime devam ettim. Bir yandan "Kusura bakma ağzımdan ka-" cümlemi tamamlamadan Egemen cümlemi kesmişti. " Sorun yok. Bana Ethem diyebilirsin." diyip elindeki tabağı masaya koymak için yanıma yaklaşmıştı, tabağı masaya koyarken kulağıma " Artık eskisi gibi huysuz bir çocuk değilim." diye fısıldamıştı. Bu çocuk beni deli mi edecekti? Ona tekrar aşık olmamı mı istiyordu? Zaten aşıktım. Ne! Aşık mıyım? Ah! Noluyor bana? Egemen yüzünde büyük bir sırıtışla " İyi misin Ada? Niye kendine vurdun?" o diyesiye kadar kendime vurduğumun farkında değildim, konuyu toplamak için "Sinek vardı,ondan vurdum ya." dedim. Biliyorum! Berbat yalan söylüyorum. Ama yapacak bir şeyim yoktu "Peki öyle olsun." diyip geri önüne dönmüştü. Biliyordum bana inanmamıştı, hatta belki ona komik gelmiştim. Ama bana ne çokta umrumda değildi sonuçta bir kaç güne unuturdu. Konuyu dağıtmak için "Egemen." dedim içten bir sesle "Etem mi demek istemiştiniz?" diyip bana döndü. " Etem." dedim düzeltmiş bir şekilde, gülümsemişti belli ki hoşuna gitmişti. "Söyle." demişti Egemen keyifle, "Ağrı kesicin var mı? Başım çok ağrıyor da." Egemen bunu duyunca kafasını evet anlamında salladı ve bana doğru yürümeye başladı. O her adım attığında ben bir adım geri gidiyordum. Ne oluyordu? Egemen ne yapıyordu?
En son ki adımla birlikte tezgah ile Egemen'in arasında kalmıştım. Artık geri gidebileceğim bir yer yoktu tek sıkıntı Egemen'in hala gelmesiydi. Egemen baya bir yaklaşmıştı. Şuan birbirimizin nefesini hissediyorduk. Umarım kalp atışımı duymuyordur ki duyuyorsa büyük rezil olucaktım. Gözlerimin içine baktıktan sonra büyük bir sırıtma ile kafamın üstündeki dolaptan ilacı aldı sonra bana uzattı "Al sen iç. Ben üstümü değiştirip geleyim. Çayı sen doldurabilir misin?" " Hı hı ben doldururum." bunu duyunca kafasını sallayıp odasına gitti. Hemen çayları doldurup masaya oturdum ve Egemen'in gelmesini bekledim. Egemen gelince kahvaltıya başladık. Fark etmiyorum sanıyordu galiba kahvaltı ederken beni izliyordu ve ben baktığım da gözlerini kaçırıyordu. Ne yapmayı amaçlıyordu ki, böyle kaçmayla bir iş olmazdı. Yoksa buda mı günümüz erkekleri gibi prensesti? Allah'ım lütfen öyle bir şey olmasın! Eğer öyle bir şey varsa kesin ilk adımı benden bekliyordur. Nah! O bana ilk adımı atsın, ben niye atıyorum! Şuan durduk yere sinirlenmiştim, ben harbi manyaktım.
🏀
Kahvaltımızı bitireli çok oluyordu şuan kahve yapmış,balkonda oturup sohbet ediyorduk. Küçüklük anılarımızı falan söyleyip gülüyorduk. Baya eğlenmiştim, galiba en çok eğlendiğim günlerden biri olabilirdi.
Yine anılarımızı anlatırken Egemen'e bir mesaj gelmişti. Mesajı görünce Egemen'in güler yüzü solmuştu. Neydi o mesaj? Gerçi merak etme hakkım yoktu o yüzden mesajla ilgili bir şey sormayacaktım ama yinede "İyi misin?" diye sordum. " İyiyim." soğuk bir tonda söylemişti. Ne oluyordu? Bu neydi birdenbire şimdi? Acaba takımıyla ilgili kötü bir şey mi olmuştu?
🏀
Delirecektim! Size yemin ederim ki delirecektim. O mesaj geldikten sonra benim doğru düzgün yüzüme bile bakmamıştı, konuştuğumda bile soğuk cevaplar veriyordu. Ben istemeden bir şey mi demiştim ki? Ama böyle bir şey deseydim fark ederdim ki. Muhakkak benimle ilgili bir şey değildi. " Egemen ben gideyim artık geç oldu." diyip ayağa kalktım. " Görüşürüz. Zaten kapıyı biliyorsun, kendin gidersin." duyduğum cümle ile şok olmuştum fakat bir şey çaktırmadım ama harbi sinirlenmemi istiyorsa doğru yolda gidiyordu. Neyse onun bu tavrına karşın görüşürüz bile demeden kapıya geldim. Moralim bozulmadı değildi.
Niye bana öyle davranmıştı ki. İnsan bari kapıya vedalaşmaya gelirdi. Ayakkabılarımı giyip buruk bir gülümsemeyle siteden çıktım. Arabama bindim ve derin bi
r nefes aldım.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 2.63k Okunma |
274 Oy |
0 Takip |
21 Bölümlü Kitap |