18.bölüm Etüt

Işıl" ne dedim ben size benim shiplerim yalan değil" dedi. Saate baktığımda on ikiyi geçmek üzereydi. " Hadi kalkın yatalım yarın erken kalkıcaz" dedim. Öykü "aynen hadi yataklara" dedi. Odalara dağıldık. Yatağıma oturdum uykum gelmiyordu telefonumu alıp Instagrama girdim.can story atmıştı. Storyde kendini koymuştu ve üstünede tuta la notte.. yazıyordu

***tuta la notte= geceler boyu
(İtalyancadır.)

storysine ateş bıraktım. Sonra aklıma zorbalar geldi ve arama kısmına girdim Alp efe ulus yazdım birşey çıkmadı. Alp ulus yazdığımda Alpin hesapı çıktı karşıma takipçi sayısını görünce gözlerim çıktı. Alp ünlü olacak kadar takipçisi varmış. Gönderilerine baktığımda manzaralar, kendi fotoğrafları, sokak hayvanları, sokak fotoğrafları. Baya güzel şeyler paylaşıyordu. Takip ettiklerine baktım. Üç kişiyi takip ediyordu. Atlas,arda ve berkti. İlk Arda'nın kine girdim. Takipçi sayısına bakmadan gönderilerine bakındım. Genellikle Kendini atmıştı. Hesapından çıkıcakken takipçi sayısını gördüm "bune oğlum bunlar ünlü çıktı başımıza" dedim kendi kendime. Direk berkin kine girdim. onunda Alple aynı takipçiye sahipti. Gönderileri genellikle kendisi, araba fotoğrafı ve köpek fotoğrafları vardı onun köpeği olmalıydı ki aynı hepsi aynı köpekti. Son olarak atlasın kine girdim. Takipçi sayısı diğerlerine göre biraz daha fazlaydı. Gönderilerinde motor fotoğrafları, kendini ve manzarayı atmıştı. Bir fotoğraf dikkatimi çekti. Denizdeydi. Denizden çıktığında saçlarını sallarken çekilmişti. Nedense bu fotoğrafta çok durdum. Belirgin karın kasları çok net gözüküyordu. Birden telefon elimden kaydı ve yatağın kenarına düştü. "Lanet olsun!" Diyerek aldım elime telefonu. Ekranı Kendime çevirmemle şoka girmem bir oldu. Hassiktir BEN AZ ÖNCE ATLASIN GÖNDERİSİNİ BEĞENMİŞTİM. telaşla beğeniyi geri çektim. " Hayır.... Hayır... Hayır.." diyerek kelimeyi tekrarladım "Allah'ım inşallah görmez. Görmedi.. görmedi" hemen Instagramdan çıktım. Telefonu kapattım yatağa yatıp yumdum gözlerimi görmesin diyerek dua ettim. Nasıl uyuyacaktim ben şimdi. Düşüne düşüne uyuya kalmıştım.

Öykünün sesiyle uyandım. " Hadi kalk deniz geç kalıcaz" dedi. Uykulu gözlerle " saat kaç ki?" Öykü masada olan telefonuma baktı. "Saat 9'a geliyor gamze ve şirin 8:30tan beri ordalar" dedi. " Tamam kalktım giyinip gelicem" dedim. Öykü " tamam balim "dedi ve çıktı odadan elimi yüzümü yıkadım dişlerimi fırçaladım ve giyindim. Üzerime siyah tişört altıma siyah yırtık kot şort giydim. Çantamı alıp çıktım odadan Aseli gördüm ilk üzerine beyaz tişört altında mavi yırtık kot şort vardı. Asel" günaydın deniz" dedi. " Günaydın aselcim ne zaman çıkcaz " dedim Asel " birazdan çıkıcaz hazır mısın?" Dedi. " Hazırım" derken ışıl geldi " günaydın kızlar" dedi. Sonra asele baktı sırıttı " günaydın aşık kız" dedi. Gülümseyerek asele baktım. Aselin yüzü kızardı. " Işıııl"dedi. Işıl gülerek "ee hadi çıkalım"dedi. Işılın üzerinde beyaz bol crop altına gri şort vardı. Asel " öykü hadi gidelim" dedi. Öykü aşağıya indi " tamam geldim" dedi. Öykünün üzerinde bebek mavisi tişört altına beyaz şortlu etek giymişti.

Yolda yürürken hala dün ki yaptığım mallığı düşünüyordum. Atlasın etüte gelmemesi için dua ediyordum resmen. Geldiyse bile inşallah görmemiştir ya bildirim gittiyse ona ben ne bok yapıcam acaba. Etüte geldiğimizde Meryem hocayla karşılaştık. " Hoş geldiniz kızlar neredeyse herkes geldi sizde içeri geçin" dedi. İçeri girerken öykü " Meryem hoca niye burda", dedi. Işıl "öğrencilerin yapamadığı sorular için burda" dedi. Asel " hangi sınıfa gidicez" dediğinde canla karşılaştık. " Günaydın hanımlar" dedi. Can yine modundaydı. Bu çocuğun enerjisi bitmiyordu. " Günaydın can sınıfımız neresi?" Dedim. Can " gelin sınıfa gidiyorum zaten" dedi. Yukarı kata çıktık. Sınıf 6.salondu sınıfta hemen hemen herkes gelmişti. Can keremin yanına oturdu. Arkadan Arda'nın sesi geldi "yürüyecek misiniz artık" demesiyle hepimiz arkamıza döndük arkada arda ve Alp vardı. Işıl " tamam be geç" dedi. Alp göz devirdi tam yürüyecekken " sen banamı göz devirdin?" Dedi. Alp " evet ne olmuş yani" dedi. " Ne oluyor yine sabah sabah" Berkin sesiydi. Atlas ve berkte gelmişti. Alp " Yok birşey hadi gelin" dedi. Yavaşça atlasa baktım ama normal davranıyordu. Asel "hadi gelsenize" dedi. Sıralara oturup çalışmaya başladık. Matematik hocası Burak hoca girdi. " Sorulacak soru varmı?" Dedi. Emre,Berk, ışıl, Zeynep elini kaldırdı. Hoca ilk Zeynepin sorusuna baktı ve sesiz bir şekilde anlattı.

Yaklaşık 6 saat aralıksız çalıştıktan sonra ara vermiştik. Tüm sınıf bahçede oturuyorduk. Emre, öykü ve Berk yarım saattir bir soru üzerine tartışıyordu. Emre cevap=A diyordu. Öykü=C diyordu berkte=B diyordu. Kerem isyan bayraklarını saldı." Yeter lan yeter cevap d oldu tamam mı kesin sesinizi artık" dedi arda" evet ya yeter kardeşim bu kadar bırakın kafamızı dileyelim"dedi. Emre "tamam ama burda bitmicek bu soru okulda hocalara sorucaz" dedi. Berk ve öykü" tamam" dedi. Sohbet ederken atlasa baktım neredeyse benimle hiç uğraşmamıştı ve konuşmamıştı. Acaba gerçekten görmedi mi? İnşallah görmemiştir. Saat 4'e gelirken Aylin " hadi sınıfa çıkalım" dedi. Sınıfa çıkıp çalışmaya devam ettik. Öykünün kısık sesi geldi." Mal mısın sen?" Dedi. Kafamı çevirdim arda öyküyle uğraşıyordu. Etrafıma baktım kimse onları duymamıştı. Arda'nın sesi geldi " öykü sancak hanım acaba kimya kitapı varmı?" Dedi. Öykü göz devirerek çantasından çıkardığı kimya kitabını ardaya fırlattı. Yanımdaki ışıl beni dürttü. Işıla baktığımda ışıl gözleriyle yanına bakmasını söyledi. Asele baktığımda soru çözmek yerine Berki izliyordu. Berke kitabından başını kaldırdı. Asel kafasını direk çevirdi. Bu sefer Berk asele bakıyordu. Işılla gülmemek için ağzımızı kapatıyorduk. Asel Berkin ona bakmadığını zannetip Berke bakınca uzun bir bakışma gerçekleşti. Araya Zeynep girip " aşkım bu soruyu çözer misin bana"dedi. Işıl " aha şimdi sıçtı Asel sakin kal bacım"dedi. Asel hemen ayağı kalkıp kitabını aldı. İkisinin arasına girdi." Maalesef Zeynepcim benim sorumu çözücek" dedi. Berk asele sırıtarak baktı. Zeynep " ama ilk ben geldim çekil şurdan" dedi. Asel kaşlarını çattı " banane ilk gelmen bir şeyi değiştirmez" dedi. Berk diğerlerine baktı. Rahatsız olmasınlar diye aselin kitapını aldı " defol Zeynep git başkasına sor" dedi. Asel Zeynep'e sırıttı. Zeynep gittiğinde Berk asele döndü " hangi soru?" Dedi. Asel " ne sorusu" Aselin sıçış anını izliyorduk. Berk " soru göstericektin ya"dedi. Asel " soru ne?" Dedi. Işılla birbirimizi yiyorduk resmen. Berk "güzelim hani testini getirdin ya çözemediğin soruyu bana sorucaktın" diye açıkladı. Aselin gözleri büyüdü " hee tamam şey birinci test yedinci soru" dedi. Berk soruyu açıp asele anlattıktan sonra " anladın mı?" Dedi. Asel" he evet a-anladım teşekkürler" dedi. Berk " ne demek prenses her zaman" dedi. Asel sırasına oturur oturmaz dudaklarını birbirine bastırdı. Heyecandan ölüyordu resmen.

hocanın gelmesine daha vardı. Bir kaç sorum vardı matematikten emir sayısalcı olduğu için emirin yanına gidip " emir bunu çözsene bana" dedim. Emir " hangi konu?" Dedi. "Trigonometri" dedim. Emir gülümseyerek eliyle bilgisayarı gösterdi. Emirde Trigonometrinin konu anlatımını izliyordu. Emir" konuyu tam kavrayamadım ben ama sen istersen atlasa götür oda sayısalcı ve iyi matematiği var az önce konuyla ilgili soru gösterdim. Hocadan bile güzel anlattı."dedi " tamam emir sağol sonra seninle hocanın yanına gidelim" dedim ve atlasın yanına gittim. Yani ben gitmedim ayaklarım gitti atlasın kulağında kulaklık bir hocanın derisini dinliyordu. Derin bir nefes aldım ve beni görecek şekilde yanına yaklaştım. Ama gözleri hala ekrandaydı. " Atlas"dedim bakmadı. Omzuna dokunduğumda başını bana çevirdi. Sonra videoyu durdurup kulaklığı çıkardı. " Şey kusura bakma rahatsız ettim"dedim. Atlas " ne oldu?"dedi. Kitabı önüne koydum " soru mu çözer misin?" Dedim. Atlas başını salladı ve soruya bir göz gezdirdi eline kalemi aldı. " Anlatıyorum dinle bir kere anlatıcam" dedi. Başımı salladım. Onu duymak için eğildim. Atlasın kokusu geldi burnuma çok güzel bir kokusu vardı. Kokusu araya girince dinlemiştim. Atlas başını kaldırıp bana bakınca baya yakındık. " Başını anladın mı?" Dedi. Allah kahretsin dinleyememiştim. Başımı eğip hayır anlamda salladım.atlas kalemle kafama hafifçe vurdu. "anlaman için yine anlaticam dinle" dedi başımı kaldırıp onu dinledim. Gerçektende çok güzel anlatıyordu. Atlas" bu nedenle cevap C oluyor" dedi. Doğru mu kontrol etti. Sonra tik attı. " Şey teşekkürler çok iyi anlattın"dedim atlas "başını salladı"başka konu ile ilgili soru olursa göster " dedi ve kulaklığını taktı.

Yerime oturdum doğru yanlışlarımı kontrol ettim. Hoca geldiğide sorularımı gösterdim. Saat akşam 8 olduğunda çıktık. Arda ve Alp sürekli ışıl ve öyküye karışıyordu. Asel"yorgunluktan ölücem galiba yarın okula gitmicem"dedi. Berk direk başını ona çevirdi. Bende"maalesef gelmek zorundasin"dedim. Gamze ve kerem deneme kağıdına bakıp konuşuyorlar. Şirin " parka kadar koşalım kaybeden iki kişi kazanan üç kişinin ödevini yapar "dedi. Alp "tamam çantalari birilerine verelim" dedi. Elimi kaldırdım " bana verin ben oynamıcam" dedim. Atlas " bende oynamıcam" dedi. Çantaları bize verdikleri gibi koştular bizde arkalarından yürüyorduk. Atlas "dün nasıldı günün" dedi. Niye bunu soruyordu bir anda " iyidi senin " dedim. " İyi olur tabiki Birilerinin fotoğrafını beğenmek" dedi biranda. Hass şimdi sıçtım Allah'ım yok et beni ​​​​​​" ne kimin kini beğenmişim ki?"dedim. Atlas sırıtarak telefonunu çıkardı. Ve galariye girdi. Lanet olsun atlasa bildirim gitmişti. " Bu senin hesabın değil mi civciv"dedi ve devam etti." En çok beğendiğin fotoğrafı beğenmene sevindim"dedi. " N-ne alaka ya tamam benim hesabım olabilir ama yanlışlık olmuş olabilir"dedim. Toparlamaya çalışarak. Atlas iyice bana yaklaştı. Kokusu burnuma geldi"tamam sakin ol yemicem seni yani sona saklıcam" deyip hızla yürüdü. " Hey buda ne demekti şimdi"dedim zarzor ona yetiştim. " Yavaş yürüsene"dedim. Atlas gülerek koşmaya başladı" hey tek bırakma beni" diyerek koşmaya başladım.

Oyunda kaybeden Aylin ve Zeynep olmuştu. Kazananlar ise Alp,arda ve gamze olmuştu. Şirin " çok yoruldum ama iyi geldi" dedi. Aslı atlasın koluna girerek" biz eve gidiyoruz" dedi sonra atlasa baktı " iyi akşamlar bebeğim"dedi. Kaşlarımı çatarak onları izledim. Atlas kolunu çekti. Aslı yılanı ve arkadaşları gitti. Şirin " bizde gidelim görüşürüz"dedi. Herkes evlerine dağıldı.

Evde yorgunluktan ölmek üzereydim. Direk odalara dağıldık ve kapadık ışıkları....