32. Bölüm Yakınlaşma

( Bölüm bitene kadar şarkıyı Açın lütfen)

"ışıldak, dilini mi yuttun?" Dediğinde yutkundum. " Gidelim çalışmam lazım" deyip kütüphane den çıktım oda benimle birlikte çıktı.

Kafam allak bullak olmuştu. Toprağın yanına oturdum ve soru çözmeye çalıştım. Bir soruyu anlamamıştım toprağa gösterdim oda nezaketle bana anlatmaya başladı.

" Cevap E çıkıyor" deyip kitabı bana verdi. " Toprak ne okumayı istiyorsun?" Dedim. Toprak ise " hukuk alanda çalışmak istiyorum Işıl" dediğinde başımı salladım.

Diğer sınavımızı olup okuldan hep birlikte ayrılmıştık. Emirin telefonu çalınca yanımızdan ayrıldı. Geldiğinde Kerem " kim ?" Diye sordu.

Emir" eşyalar gelmiş" dedi. "Ne eşyası?" Diye sordu Efe, Emre " taşındık o yüzden" diye açıklama yaptı

Deniz" e ne duruyoruz hadi gidelim" deyince ne kadar istemeseler de bizim zorumuzla ikna olmuşlardı. Berk Aselle birlikte bizim eve gideceklerdi akşamında geleceklerdi.

Arabalara binerken efe'yle yanlız kaldığım için gergindim.
Bir tane çiçekçi teyze bizi durdurdu. Teyze" eşine almaz mısın? Bu çiçeklerden" deyince şok içinde kaldım. Efe gülümseyerek " benim eşimin kokusu da kendiside çiçek gibidir teyzem. Bunlar onun yanında hiç bişey" deyip teyzenin elindeki tüm çiçekleri aldı.

Dolu gözlerle Efe ye bakıyordum. Teyze bana yaklaşıp " bu çocuk seni çok sever be kız, kaptırma kimseye hee" dedi. Başımı salladım" kaptırmam teyzem" dediğimde teyze uzaklaştı.

Efe elindeki tüm çiçekleri kucağıma bıraktı.
GERÇEKTEN SİKTİR SİKTİR VE SİKTİR NE OLUYOR BANA AGAGAGA

" Gidelim" deyince başımı salladım " gidelim" dedim. Ne oluyor bana ya hayır olamaz Hayır aşık olamam hayır yok öyle bişey offf Efe off neden böyle olmak zorundasın neden , neden zorbalık yapmıyorsun sen benim zorbamsın

Sana aşık olmamı engelle lütfen Efe sana aşık olamam bu çok yanlış

" Ne düşünüyorsun" sorma işte ya

" Hiç, hiç bişey"

Şirinlerin evine gittiğimizde çantaları bırakmış canların evine gitmiştik.

İlk önce her yeri temizleyip evin programını hazırladık. Herkes bir iş yapıyordu kimse boş durmuyordu. Can arada evden kaçmak istese de bir iş verip gitmesini engelliyordu.

Şimdi de bize konser veriyordu. Hepimiz de ona boş boş bakıyorduk. Saat akşam 20:13 gibi kapı çalmış ve Asel ve Berk ellerinde yemeklerle geldiler. Asel az çok kendini toparlanmıştı.

Evin bir kaç bölümü kalmıştı. Yemek yendikten sonra biraz dinlenmiştik. Sonra hepimiz kalkıp her yeri düzen etmiştik. Berk ve Arda buzdolabını kaldırmış yerine koyuyordu. Deniz evin içine dekor ediyordu. Asel bardakları diziyordu.

Can, Efe ve Kerem dolapları getiriyordu. "Bu kimin bilgisayarı" diye sordum. Emre " keremin o" deyince keremin odasına girecekken Gamze dengesini kaybedip yere düşecekken emir onu belinden tutup kendine çekip düşmesini engellemişti

" Dikkatli ol" deyince Gamze domatese dönmüştü. Emir sırıtarak oradan uzaklaştı. Gülümseyerek keremin odasına girdim ve bilgisayar masaya bıraktım.

" bak güzelim burası buraya uygun değil" diyen atlasa baktım. Denizle kavga ediyordu güzelim???? Deniz ise kaşlarını çatmış dudaklarını büzmüştü. " Hayır buraya uygun bir kere" diye mızmızlandı.

" Ne oluyor?" Dedim arkadan şirin çıktı" dekor kavgası ediyorlar." Dedi. " Bak kızım televizyonun yanına koyamazsın evde 3 tane hayvan var zıplarlar düşer o yüzden ordaki kitaplığa koy şunu" diye kavga etmeye devam ettiler.

Mutfağa gidip Asel e baktım mutfak neredeyse bitmişti. " Ne kadar iş kaldı" dedim " bitti sayılır" deyip dolabı sildi.

2 saat içinde işler bitmişti. Herkes oturup kahve içiyor aynı zamanda sohbet ediyorlardı. Deniz, atlas'ın yanında uyumuştu. Atlas Deniz'in üstüne ceketini koymuş başını bacağına yaslamıştı. Gözlerim yavaştan kapanıyordu.

Efe yanımda saçlarıma dokununca tamamen uykuya dalmıştım.

★★★

Uyandığımda kendi odamdaydım. Her yerim ağrıyordu. Başımı çevirdim ve yanımda Efe nin aldığı çiçekleri görmüştüm. Gülümseyerek banyoya girdim ve kısa bir duş aldım.

Aşağıya indiğimde Asel ve öykü kahvaltı hazırlıyordu. " Günaydın kızlar" diyerek sandalyeye oturdum. Asel " doğmuş Güneşimiz" diyerek yanağımı öptü.

" Saat kaçta geldik eve" diye sordum. Öykü " bende bilmiyorum erkekler getirmiş bizi" demişti.

Asel" ben Denizi uyandırmaya gidiyorum" dedi ve mutfaktan çıktı. " İyi misin Işılım" dedi. Başımı salladım" iyiyim öykü, sadece dünün yorgunluğu var" dedim.

Deniz uykulu gözlerle " günaydın" dedi ve kahvaltı etmeye başladık.

Öykü" bugün ne yapalım, yapacak birşey yok ki" dedi. " Evet ya yapacak birşey yok dışarı mı çıksak" dedim.

Deniz'in telefonu çaldı" efendim" dedi ve karşı tarafı dinledi. " Tamam geliriz." Deyip telefonu kapattı.

" Kerem, aradı teşekkür amaçlı bizi yemeğe çağırıyor" diye açıklama yaptı. " İyi boş boş durmak yerine gideriz" dedi Asel.

Kahvaltıyı beraber toplayıp salonda oturuyorduk. Telefonumu odada unuttuğum için odama gittim.

Gözüm direk yatakta olan çiçeklere kaydı. Gülümseyerek elime alıp kokladım kokusu hala vardı. Hızlıca mutfağa gidip vazoya benzer bir sürahi alıp içine yeterli miktarda su koyup odama gittim.

Çiçekleri içine koyup suyla biraz üstleri ıslattım ve hızlı solmayacak bir yere koydum.

Telefonumu alıp çıktım. Salondan sesler geliyordu. " Ne oldu?" Dedim öykü ise " can aradı az önce ve ne dedi biliyor musun?" Deyince iyice meraklandım. Başımı 'ne' dercesine salladım.

Deniz" Emir, Gamze ye aşık olmuş zaten bunu hepimiz fark etmiştik ama bu gece ona çıkma teklifi edecekmiş" dedi. " Çok iyi şirin in haberi var mı?" Diye sordum.

Asel başını sallayarak onayladı" Gamze dışında herkes biliyor" dedi.

Konuşa konuşa öğlen olmuştu ve bizde gitmek için odalara dağılmış hazırlanıyorduk. Telefonum çalmıştı.

Çalıyor.... Çalıyor...

Boz ayısı🐻🐻

" Efendim?" Dedim

" Işıldak hanım evdeki güzel insanlara söyler misin saat 15:45 hazır olsunlar"

" Ben güzel değil miyim yani" deyince sinirlendim ben çirkin değildim yada... Öyle miydim.

" Sen güzel değilsin ışıldak mükemmelsin..... Şimdi kapat ve hazırlan sen geç hazırlanıyorsun" dedi ve suratıma kapattı.

Agaggaga sana mükemmelsin dedi kesin aşık agagaga

" Sus be ne aşkı ya" diyerekten iç sesimi susturmaya çalıştım. Dolabı açıp ne giysem diye düşündüm. Sonra elime siyah kolsuz straplez cropu aldım. Altıma da baya bol bir paraşüt pantolonu alıp üstüme giyindim.

Çok sade olduğu için baya bir takı takmıştım. Makyaj masasına oturup İlk önce bakım sonra makyaj yapmıştım.

Saate baktığımda 15:02 geçiyordu. Kirpik kıvırıcı yı aldığımda kapı çaldı ve içeri Deniz girdi. "Hazır mısın?" Diye sordu. Başımı salladım " gibi gibi, siz hazır mısınız?" Deyince " evet hazırız da " deyip elindeki halka küpeyi gösterdi " bunu büyüğü varmı sende" dedi.

Takı kutuma baktığımda başımı salladım. Deniz gelip küpeyi takmaya başladı.

" Balım birşey sorucam" dedim. Oda gülümseyerek " he söyle" dedi

" Atlası seviyorsun demi" dedim sırıtarak, ilk önce donup kaldı " Deniz nefes al birtanem" Deniz kıpkırmızı olmuştu.

Sonda yatağa oturup ofladı. " Bilmiyorum Işıl kalbime ne oluyor bilmiyorum ama iyi mi kötü mü bilmiyorum" dedi.

" Hmm... Tamam o zaman bir araştırma yapalım atlas'ın sana karşı hareketlerinden" dedim. Oda " nasıl olucak" deyince " sen kafana takma sadece bana bırak" dedim.

Deniz Gülümseyerek yanıma geldi ve yanağımı öptü" aşkım benim ya" dedi ve durdu " o çiçek nerden geldi" deyince durdum

Eheeeee kaç bakalım neyere kaçacan

" Şey... O..... Şey" ne dicem ya off. " Onu Efe aldı" deyince bağırdı bağıracaktı " Ne, ciddi misin" dedi şok içinde

Başımı salladım. " Çok güzel işte" dedi. Hemen denize baktım" bak Asele dersen beni bırakmaz ben ona bir sürü şey dedim bunu bilse ship ship diye başımın etini yer" dedim.

Deniz" Yok demem merak etme.... Neyse ben çıkıyorum" dedi ve öpüp gitti. Bende makyajıma devam ettim

İşim bittiğinde odamdan çıkıp solana gittim. Saat 15:39 geçiyordu birazdan gelirlerdi.

Onları beklerken öykünün verdiği çikolatayı yiyordum.
Boz ayısı🐻🐻= geldik hadi çıkın

Diye mesaj atmıştı. Ayakkabımı giymeden bir tane daha çikolata alıp çıktım. 4' de arabadan inmemişti ve bizi bekliyorlardı.

Efe nin arabasına bindim " giyinmeseydin" dedi sert sesiyle " ne yaa" diyerek cırladım.

Efe sıkıntıyla nefes verince arabayı çalıştırdı ve sürmeye başladı bende aldığım çikolatayı yiyordum. Isırmadan efenin ağzına götürdüm " ye" dedim

Efe " sütlü çikolata sevmem ben" deyince kaşlarımı çattım ve kendim ısırdım Efe kırmızı ışıklarda. " Küstük mü?" Dedi. Başımı Hayır anlamında salladım.

Elini başımın arkasına koyup kendine çekti beni

OHAAA çok romantik 2 vakitte olursunuz

Kalbim ağzımda atıyordu. " Sütlü çikolata yerine Ballı çikolatayı tercih ederim" deyip dudağımın kenarını öptü bir süre dudağını orda bekletti. Sonra çikolata bulaşan yere dilini kullanıp yaladı.

SİKTİR. SİKTİR. SİKTİR

Çok romantik bu ya Allah kahretsin. Geri çekilince " bir daha o dudağını büzeyim deme" dedi ve arabayı çalıştırıp sürmeye devam etti.

Bense hala şok içinde ona bakıyordum. Efenin telefonu çalmıştı. " Sen bakar mısın ışıldak" deyince kendime geldim ve telefonu alıp açtım ve hoparlörü açtım.

" Alo, Alp nerdesin?" Neeee o kız sesimiydi.
" İşim var Buket sorun ne?"
" Hiç yanıma geldiğin yok, unuttun mu yoksa beni"
" Seni unutur muyum ben sadece işlerden dolayı zamanım yoktu"
" Tamam o zaman akşam bendesin itiraz istemiyorum"
" Tamam gelirim" dediğinde Buket denen kız telefonu kapattı.

Buket kimdi? Sevgilisi mi? Yoksa arkadaşı mı?
Sevgilisi olamazdı olsaydı bile bana öyle davranmazdı. Ya da ya onu benimle aldatıyorsa ve benim bunu sorun etmeyeceğimi sanıyorsa, olamazdı efeyi az çok tanırım ve böyle birisi asla değildi. Ya da öyle miydi. Offf bu akşam onun yanına gitmesini engellemeliydim.

Aşık değilim diyorsun ama kızın yanına gitmesini Kıskanıyorsun

Hayır kesinlikle aşık değildim. Dimi değildim.

" Işıldak" deyince başımı ona çevirdim " iki saat oldu ya , geldik hadi in" deyince başımı salladım. Arabadan indim ve kapıyı çaldım.

Açan Emreydi" hoş geldiniz, gelin içeri" dedi ve içeri girdik. Çok güzel yemek kokuyordu. Mutfağa baktığımda can ve gamzenin mutfakta olduğunu gördüm. Can" hoş geldin Işıl, mükemmel yemeklerimi yemeye hazır mısın güzelim" deyince güldüm

" Hazırım güzelim" dedim ve salona geçtim Deniz ve Atlas yan yana oturmuş emirle konuşuyordu. Efe nin yanına oturdum ve sohbet etmeye başladık. Efe kalbimi hızlandıracak o hareketi yaptı.

Kolunu benim arkamda ki koltuk başlığına dayamış saçım la oynuyordu. Ona biraz daha yaklaşmıştım saçım la oynaması için hem saçım la oynuyordu hemde hemde kerem le konuşuyordu.

Gözlerimi kapatmıştım efenin kokusu öyle bir geliyordu ki yaah çok güzel kokuyordu.

Diyorum sana aşıksın diye anca kendini kandır
Kes be offf

Gözümü açtığımda emirin gamzeye baktığını gördüm. Yaa aşık bu çocuk yaa

Sende aşıksın anlarsın

Gözümü geri kapattığım da bir süre açmadım. Emre " hadi gençler sofra hazır, gelin" dediğinde efenin saçımda olan elini çekti ve yanağıma koydu. " Uyuyan Güzel hadi uyan" deyince gözlerimi ağır ağır açtım. Yüzü bana çok yakın duruyordu.

Herkes gitmişti bir tek biz vardık. Ayağı kalktım onun kalkmasını bekledim oda kalkıp benimle birlikte yürüdü.

Sofraya oturduğumuz da herkes yemek yemeye başladı. Yemekler çok güzeldi ama biran iştahım kapanmıştı. Bir süre yemeğim le oynadım.

Bir el bacağımı kavradı ve Sıktı elin sahibi efeydi. Ona baktığımda gözleriyle yemeğimi işaret etti. Yemeğimi tekrar yemeye başladım.

Tabağımdaki yemeğim bitince durdum ve ona baktım. Başını sallayarak onayladı beni. Telefonumdan bir bildirim geldi. Emirden de

Emiroo👻=20 dakikaya teklif vericem

Gülümseyerek ona baktım. Başımı salladım....

BÖLÜM SONU....

Ne dersiniz Işıl ve Alp Efe olur mu?

Buket denen kız sizce kim kuzen mi? Arkadaş? Ya da sevgili mi?

Oy ve yorum yapmayı unutmayınnn öpüldünüzzzz.