28. Bölüm
Jasmin Memmedli / Mafyanın küçük siçanı / Sono geloso di te

Sono geloso di te

Jasmin Memmedli
jasminmemmedli

Beria'dan

Noris bana hiç bir bilgim olmayan davet hakkında bahsediyordu ki Ares gelmişti. Giydiği siyah takım elbise herzamankinden daha özenliydi. Ayakkabısından saatine kadar o kadar şık ve mükemmel görünüyordu ki bu davetinin önemi ni şimdi daha iyi anlamıştım. Ares gelirken beni baştan aşşağı süzmüştü. Gelip Affan beylere selam verdiğinde bile gözlerini üzerimden çekmemişti. Bu beni çok rahatsız etmişti. Acaba neyi yanlış yaptım. Abartımı olmuştu ki?

Öff yoksa fazlamı kötü olduki? Diye düşünürken birden ben ve Norise döndü. Norise o kadar kötü bakıyorduki şuracıkta silah çekip kafasına sıksa hiç şaşırmazdım yani.

Olga tabiki Aresi görür görmez salyalarını akıtmaya başlamıştı bile. Kız resmen abisi ve babasının önünde Aresin dibine düşüyordu.

-Yalnız geliceğini biliyordum. Nasıl olmuşum senin için hazırlandım. Sonuçta bir partnere ihtiyacın olucak. - Olga sevimsiz bir şekilde Aresin koluna girdiğinde göz devirdim. Aresde zaten sakin bir şekilde Olga'nın kolunu çektikten sonra bana baktı.

-Ares her kes geldi. Biliyorsun adettendir. Kutlama sahibi kutlamayı partneriyle dans ederek açar. Senin partnerin kim? - Affan bey soruyu sorarken Aresin bakışları beni çok rahatsız etmişti. O kadar boş bakıyorduki asla aklından ne geçiyor anlayamiyordum.

-İlla dansmı etmemiz gerekiyor? Benim bir partnerim yok. - Ares soğuk bir şekilde cevap verdi.

-Olmaz öyle şey. Bizim kurallarımız bunlar biliyorsun. Yerine yetirmeli mutlaka.

Ares etrafa göz gezdirdi. Suratında çok boş bir ifade vardı. Sonra tekrar Olga'ya döndü ve ona tiksiniyomuş gibi bir bakış attı. Tekrar bana döndüğündeyse elini uzattığı gibi belimden tutup beni kendisine çekti. Yaptığı şeyle şok olarak ona baktım.

-Dediklerimi yap - dedi ve beni kendiyle birlikte ortadaki boş alana sürükledi.

-Ares? Çıldırdınmı? Napıyorsun? - bir yandan insanlara bakıp bize bakan gözlerden kaçınmaya çalışıyor öte yandanda Aresin ağaca yapışan koala gibi sardığı belimdeki elinden kurtulmaya çalışıyordum.

-Sus ve sadece bana ayak uydurmaya çalış - başka bir şey demeden durduğunda tam ortaya gelmiştik. Etrafa baktığımda herkesin bizi izlediğini gördüm.

-Ares ben dans etmeyi bilmiyorum. Her kes bize bakıyor. - korkarak kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda oda bana bakıyordu. Bu kadar yakındayken aramızdaki boy farkı o kadar çoktuki ben adamın göğsünden geliyordum.

-Sus! - Ares kaşlarını çatmış bir şekilde elimi alıp omzuna yerleştirdi. - Robot gibi durma insanlar bize bakıyor.

-Ares ben dans edememki-(iç ses: oha bunu ben bile tahmin etmemiştim doğrusu.)

-Kes mızmızlanmayı. Sadece bana ayak uydursan yeterli-ellerini belime yerleştirdiğinde ellerinin ateş gibi olduğunu hissetdim. Benim buz gibi ellerimin tam aksine onun alev gibi sıcak elleri tenime deydiğinde ürpermiştim.

Müzik çalmaya başladığında bunun sadece bir kabus olmasını umuyordum çünkü birileri bana bakarken elim ayağıma dolaşıyordu. Bir an gözümün önüne Aresle herkesin içinde düşeceğimiz bir senaryo geldi. Hemen kafamı sertçe iki yana sallayıp böyle birşey olmicağını ummaya başladım.

Adeta bir robot gibiydim. Ares ne yaparsa ona ayak uydurmaya çalışıyordum. Aresle bu yakınlığımızdan dolayı kalbim deliye dönmüştü adeta. Her an bayıla bilirdim ama bu şuan ki durumumuzda olması gereken en son şey bile değildi.

Affan beylerin masasına göz gezdirdiğimde herkesin sinirli bir şekilde bizi izlediğini gördüm. Ama beni şuan en çok mutlu eden şey Olganın yüzündeki o ifadeydi...

Dans bittiğinde ve biz yerimize geçtiğimizde (ki zaten çok kısa sürmüştü) diğer davetliler dans ediyorlardı.

-Sen ne yaptığını sanıyorsun lan- masaya geri döndüğümüzde Affan bey oldukca sinirliydi. - benim çalışanımla herkesin önünde açılış dansı etmen prestijimiz açısından ne kadar acınası haberin varmı.

Bu kelimeler yüz ifademin hızla şaşkınlıktan sinire dönüşmesine sebep oldu.

-Kimle dans edeceğime ben karar veriyorum diye düşünmüşdüm. - Ares soğukkanlı bir şekilde cevap verdi.

Öff çok çişim geldi. (iç ses:neyi bekliyorsun acaba. Şurda bacağın takılıp düşsen altına yapıp herkese rezil olurdun bunumu yani) üff tedavi olucam yaa.

Hemen onların yanından uzaklaşıp lavaboya girdim. İşimi halletdikten sonra çıktım.

Kapıyı açar açmaz karşımda dikilen kişiyle irkilip geri adım attım.

-Noris? Beni Korkuttun - arkasını duvara yaslamış bir şekilde kapının ağzında öylece duruyordu.

-Hmm hani biz partner olucaktık.?

-Kusura bakma citten. Benim de haberim yoktu zaten sende gördün benimde şaşırdığımı. - sözümü daha yeni bitirmiştim ki Ares geldi. Sanırım bizi farketmişti.

-Noluyor burda? - sinirli bir şekilde Norise bakıyordu.

-Bir şey olduğu yok. Beria hanımla benim aramda. - Noris de aynı şekilde Arese bakıyordu.

-Anlamadım? - Ares bir adım Norise yaklaştığında ortam oldukca gerilmeye başlamıştı-Beria babamın assistanı. Babamın çalışanı benim çalışanım demektir. Başka birinin benim çalışanımla özel hiçbir şeyi olamaz?! - Ares dişlerini öyle sıkmıştıki yüz hatları çok sert ve belirgin görünüyordu.

-Bir şey olduğu yok. Artık masayamı dönsek - dediğimde Ares elimi tutup beni arkasından masaya sürekledi. Ne olduğunu çözemez halde geride kalan Norise baktım. Çok sinirli görünüyordu...

Aresle masaya döndüğümüzde masada takım elbiseli uzun boylu Aresle aynı yaşlarda bir adam vardı. Ares benide yanında sürükledikten sonra nihayet elimi bırakmıştı. Kızgın bir yüzel ona baktığımda o gülümseyerek masaya gelen genç adamı selamladı.

-Seninle görüşmeyeli baya oldu David. - Aresin çok az böyle gülümseyerek konuştuğunu göre bilirdiniz. Şimdi de o nadir anlardan biriydi işte. Ben salak salak Arese bakarken adam bana bakarak - "Bak sen yeni bi sevgilinmi varmış" - dediğinde hemen adama döndüm. Ne diyooon olm. Yok öle birşey dicektim ki Ares benden önce davrandı.

-Sevgilim değil. Sadece bu gecelik bana eşlik ediyor o kadar. Babamın asistanı olur kendisi. - havalara bak ya.

-Öylemi ne güzel. İsminiz neydi sinyorita-adam elimi nazik bir şekilde öptüğünde Aresin kaşları havalandı.

-İsmi Beria-Ares bana fırsat vermeden kendisi cevap vermişti. Sinirli bir şekilde ona baktığımda tamda kendi ağzım olduğunu hatırlatacaktım ki yeni gelen adam:

-Ben ona sordum dostum. Bırakta kız kendisi cevap versin - dedi samimi bir şekilde gülümseyerek. Bende karşılık olarak ona gülümsediğimde Ares yine tam bir şey söyleyecekken artık dayanamayarak ben ondan önce davrandım.

-İsmim Beria. Ayrıca evet ikinizde bi izin vermediniz. Benim ağzım var çok şükür. - dediğimde adam kahkaha attı.

-Çok tatlısınız hanımefendi. Kusura bakmayın. Aresle ben küçüklüğümüzden beri böyleyiz aslında. - David suratında p*ç sırıtışıyla Arese baktı.

-Ama ben seni hep yendim-Ares de aynı şekilde ona sırıtıyordu.

-Hadi be ordan. Ha bide sana söylememiştir tabi bu şimdi. Biz Aresle İtalyadayken lise arkadaşıydık. Okulu ekip birlikte - Ares Davidin sözünü öksürerek kesiğinde kaşlarımı çatıp ona baktım.

-Bu kadar yeter bence. - dikkatlice etrafa baktığımda Affan beylerle Denisovların başka bir masada konuklarla sohbet ettiğini gördüm.

-Sinyorita - Davidin önümde centilmen bir şekilde eğilip Aresin koluna yumruk atmasıyla tekrar onlara döndüm. - Sen bu uyuza aldırış etme bence sana aşık.

-Ne? - tabiki de böyle birşey olmadığını biliyordum. David Aresi kızdırmaya çalışıyordu sadece belliki.

-David sencede bu kadar eğlence yeterli değilmi. - Ares kızgın bir şekilde Davide baktığında David aklına bir şey gelmişcesine parmaklarını şıklattı.

-Hayır tabiki. Daha bir oyun oynicaz. - Eline bir kadeh aldı ve birinide Arese uzattı. - Buraya seninle bir sözleşme imzalamak için geldim öyle diyilmi?...

Ares'ten

David'in amacını biliyordum. O hep böyleydi. Bu işlere o da benim gibi babası yüzünden bulaşmıştı. Ama ben olayların cittiyyetinin farkına varmayı başarmıştım. Oysa ne kadar başarılı olursa olsun her zaman sevmediği bu işi oyuna dönüştürürdü. Hep eylence peşinde olan biriydi. Aslında onu kardeşim kadar çok seviyordum. Başkası olsa bu hallerine asla katlanamazdım...

Yine yaptığımız işi bir oyuna dönüştürmek istiyordu anlaşılan. Ama bu sefer oyunun parçası bendim. Ve bu hiç hoşuma gitmemişti.

-Ne dersin Ares seninle son bir oyun oynayalımmı?

-Gerek yok David böyle şeylere vaktim de sabrımında olmadığını biliyorsun. - elindeki kadehi kafasına dikdikten sonra Beria'ya baktı.

-Ama aklıma harika bir fikir geldi. Seninde hayır diyemeyeceğin türden hemde-suratında her zamanki sinsi gülüşü vardı. Aklını okuya biliyordum. Ve bu hiç hoşuma gitmemişti. - Evet Ares benden o imzayı almanın senin için ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Ama bunun için önce onu öpmen gerek - eliyle Beria'yı işaret ettiğinde Beria kaşlarını çatıp bana baktı. Bunu bekliyordum. Bu yüzden hiç bir tepki vermeden elimdeki kadehi kafama dikdim.

-Bunu kabul etmeyeceğimi biliyorsun değilmi.

-Ediceksin tabikide. Ha bide Ben bu bir ay boyunca burdayım zaten. - kulağıma yaklaştı ve kimsenin duymayacağı bir şekilde-bir ay sonra o kıza aşık olduğunu görüp öyle imzalicam o dosyayı. - dedikten sonra masadan uzaklaşıp babamların yanına geçti.

O gittikten sonra Noris geldi. Bunları bana dert diye yolluyorlar sanki.

-Beria seninle konuşalımmı biraz. Özell- Beria tam bana bir şey söylemeye hazırlanıyorduki Noris ondan önce davranmıştı.

-Beria hiç bir yere gelmiyor.. - Bu sefer ben cevap vermiştim. Beria kızgın bir şekilde:

-Ehh yeter be noluyor bu gün. Benimde ağzım var. Ayrıca geliyorum.-Beria gidecekken kolunu tuttum.

-Kız gelmek istiyor. Sana noluyor? - onun bu davranışı sabrımı taşıran son damlaydı.

Etrafımda kimin olduğu ve şuan kimin bizi izlediği umrumda bile değildi. Sinirle Norisin yüzüne sert bir yumruk geçirdim. Attığım yumruğun etkisiyle sendeleyerek arkaya gitti ve masaya çarptı.

-Bir daha sakın seni ne şirketim de nede Beria'nın yanında görmicem. - herkes bize bakmaya başladığında David öne atıldı. Norisi alıp bizden uzaklaştırdığında Beria'nın kolundan tutup tam ordan çıkacakken Beria elini sertçe elimden çekti.

-Sen napıyorsun ya? Çıldırdınmı? - endişeli gözlerle beni izlerken o an aklımdaki tek şey herkesden uzak bir yere gitmekti.

-Bak burası yeri değil. Sonra konuşalım.

-Hayır seninle gelmiyorum. Ben Affan beyin çalışanıyım öyle değilmi? - Beria babama baktığında babamda kafasıyla onayladı. Öte yandanda bu yaşananlar için bana kızgın olduğunu biliyordum ama şuan sırası değildi.

-Beria benimle gel dedim - sabrım taşıyordu. Sinirle ona baktığlmda bana doğru bir adım attı. Başka birisi olsa ona çok kızgın olmam gerekiyordu. Ama ona kızamıyordum bile. Doğrudan gözlerime bakarak bana yakınlaştı.

-Napmaya çalışıyorsun? Görevimi tehlikeye atmıyormusun? - bunu sakin bir şekilde söylemişti. Kimse bizi duyamazdı ama bu kadar yakın olmamız artık dayanamama neden olmuştu.

- Nedenini bilmek istermisin tüm bunların? - diye sordum başıyla onayladığında tek bir şey dedim "Sono geloso di te" ve hiç düşünmeden, sonra çok pişman olacağım bir şey yaptım. Belinden tutup kendime çektim ve ona fırsat vermeden dudaklarını dudaklarımın arasına aldım...

 

 

$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$$

Aslında daha yazacaktım da elektrik sürekli gidip gelio. Sizi düşündüöümden hemen atiim dedim😁

Oy vermezseniz külahları değişirim ona göre. ÖPÜLDÜNÜZ😘

 

 

Bölüm : 29.10.2025 18:36 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...