12.Bölüm

Odaya girdiğimde birde ne göreyim. Aren üstündeki tişört'ü çıkartmış yatakta yatıyor.

Kapıyı açtığım gibi Aren'in sırt kasları ile karşılaştım. Bu kadar mükemmel görünmesini beklemiyordum. Çocuk normalde zaten yakışıklıydı zaten ama böyle daha çekiciydi.

Tövbe estağfurullah ben acaba aşık mı olmuştum? Ya Özün kafanı topla valla yeter olmaz dedik bitti.

Kafamdaki sesleri bir ses susturdu.

Onun sesi.

Lan bir süs be adam ben burda seni sevmediğimi kendime yedirmeye çalışıyorum sen gelmiş konuşuyorsun Allah Allah ya!

"Birşey mi oldu Özün" dedi ifadesiz bir yüzle. "Ş-şey diyecektim ben ee şey ya Sude neden öyle dedi bir fikrin varmı onu soracaktım ama pek müsait değilsin sanırım"dedim "yok yok müsaitim hatta senin evinde senin odanda müsait olmamak ayıptır yani şimdi böyle duruyorum ama uyuyacaktim onun için yani yoksa-"dedi bende direk söze atladım" tamam tamam boşver sen uyu bugün çok yoruldun zaten bende yemekleri hazırlayayım hadi sonra görüşürüz!"dedim ve hiç birşey demesine izin vermeden odadan çıktım.

Anlık mutfakta oturduğum sandalyede az önce gördüklerimi kafama sabitlemeye çalıştığımı fark ettim. Kalbim adam ne güzel etkiledi lan bizi biz bu kafayla nasıl öğrencilere ders anlatacağız Özün? Diye sordu ardından beynim kalp kafanı topla kan pompalamak dışında işin yok senin şu an, sana gelince Özün yapma, bunu kendine yapma işler hiç yolunda gitmiyor ben bu işin sonunu biliyorum yapma kendine bunu yine sen üzüleceksin yapma lütfen bak bunu artık ne ben ne kalp kaldırabilir daha eskisini kaldıramadık bir yenisini daha hiç kaldıramayız.

Beynim neden böyle konuşuyordu ki şimdi. Bekle ben ne yapacaktım ah yemek işini unuttum.

Hemen oturduğum yerden kalkıp telefonumu kulaklığıma bağlayıp şarkı açtım. Şarkı dinlerken bir yandan da yemek hazırlıyordum. Planım makarna ve tavuktu

30 dakika sonra

Makarnanın suyu yeni kaynadığı için makarnayı anca koymuştum hepsinin en fazla 20 dakikası vardı.

20 dakika sonra

Tavuğu yaktım.

Evet bildiğin tavuğu yaktım. Hemde üstü kızarmadı 5 dakikası var diyerek. Tam 5 dakika sonra kokular gelmeye başlayınca fark ettim yanmış olduğunu. Olsun makarnamız var demek çok isterdim ama asla bakmadan aldığım için makarnanın tarihinin geçtiğini fark etmedim. Birde üstünden 2 yıl geçmis ben bunu hangi kafayla aldım kim bilir. Of bu günde aç kaldık diye düşünüyordum ki Aren girdi mutfağa ve " bu mutfak niye leş gibi kokuyor ya ne yaptınız burda ölü balık falan mı temizlediniz"dedi ben hayatımda bu kadar aşağılanmadım ya (şaka anlamında) buda nedemek şimdi "bak sen, kötü mü kokuyor mutfak birde ölü balık öylemi Aren bey " diyerek başlayacaktım ki Aren bana "şaka yaptım güzelim şaka yaptım sakin ol " dedi.

BANA GÜZELİM DEDİ. BANA BANA BANA DEDİ RESMEN GÜZELİM DİYE (AGAGAGA)

BEN ACABA 1 SAAT ÖNCE NE DEDİM ÖZÜN SANA KAFANI TOPLA TOPARLAN ŞUNA BİRŞEY SÖYLE

Hayır yani normal hayat yetmiyormuş gibi birde oturmuş beynim ile uğraşıyorum ne saçma iş bu ya

SÖYLENME SÖYLENME!

"Tamam madem şaka, sende şaka gibi söyle o zaman ayrıca yemekler yandı ve evde başka yiyecek bir şey yok" dedim net ve duygusuz görünmeye çalışıyordum ne kadar görünüyorum orası Allah kerim tabiki." Madem öyle dışarıdan söyleyelim yemekleri hem sende o kadar yorulmamış olursun" dedi Aren şevkatli bir tavırla." Tamam olur ben bı sudeye sorayım ne istediğini ondan sonra söyleriz" dedim. Başını aşağı yukarı salladı. Hemen mutfaktan çıktım ve çalışma odasına doğru yürüdüm.

Kapıyı açtığımda Sude kafasını masaya koymuş uyuyordu onun için hiç üstelemeden çıktım odadan.

Aren'in yanına gittiğimde kalçasını tezgaha yaslamış duruyordu öylece."Ne oldu asker efendi Karadeniz'de gemilerin mi battı ne düşünüyosun öyle " dedim. Hafifçe gülümsedi ve "hiç öyle dalmışım" dedi." İyi peki sen öyle diyorsan" dedim "ha bu arada Sude uyuyordu bende uyandırmak istemedim. Ben bir tek hamburger ve patates kızartması istiyorum hamburger marul'suz olsun" dedim."Marul'suz mu marul'suz hamburger gider mi ya zevksiz. Kaç tane istiyorsun"dedi küçümseyen ama şaka yapıyorum diyen bir ifadeyle."kaç tane mi 1 tane tabiki ama patates fazla olsun patates severim" dedim. Telefonunu çıkardı ve yemek uygulamasına girdi hemen söylediklerimi ve kendi istediğini sipariş etti. "En az 30 dakikaya gelirmiş"dedi. "Tamam o zamana kadar sen dinlen istersen" dedim. " Yok ya ben yorgun değilim ama eğer sen yorgunsan git yat ben beklerim burada" dedi " yok ya misafirsin sen" dedim bende " inşallah misafir olmaktan çıkarım yakında" diye bir şeyler mırıldandığında "efendim?"diye sordum." Y-yok bişey"diyerek beni geçiştirdi. Peki der gibi kafamı salladım." Ee şimdi ne yapacağız" dedim sakin bir sesle." Yapacak birşey yok sohbet edelim" dedi."Tamam önce sen sor" dedim."sevgilin varmı?"diye sordu." Yok,senin?" Dedim bende."Yok"dedi olmamasına garip bir şekilde sevinmiştim.Bana neydi ki ben neden bu adamı bu kadar düşünüyordum.

NEYSE.

"Anne baban ne iş yapıyor?"diye sordum ama sadece merak ettiğim için sordum.

"Annem hemşire babam Doktor senin?"

"Annem ev hanımı babamda en son bir yerin patronuydu ama tam hatırlamıyorum"

"Anladım"

"Neden en son dediğimi sormayacakmısın?"

"Sen benim asker olduğumu kabullenmeyecekmisin?"