6. Bölüm

#onu üzmüştüm#

Sedef Geriz
kirmizi_sarmasik

🌝🌞

 

Okulun önüne yavaş yavaş yürüyordum çünkü geç kalmıştım mahfolmuşluk sendromu yaşıyordum şu anda

 

Çalar saatimi duymamıştım, yolda gelirken üzerime çamur sıçratan adama nâletler yağdırmış sonra eve tekrar gidip üzerimi çıkarmıştım sonra tekrar okul yoluna girmiştim ki bu sefer de hödüğün biri motoru ile tam dibimden geçmişti çarpmasına ramak kala kurtulmuştum ve benim psikoloji altüst oluşuu

 

Teneffüs zili çalmış dışarıda dolaşıyordu öğrenciler. Tam okulun kapısından girecektim ki birisi kolumdan tuttu arkama baktığımda onu gördüm Mertanı.

 

"Çek ln elini" dedim kızgındım ona insan gibi konuşmuyordu benimle.

 

Kolumu tekrar tutup kendine çevirdi iyice, not defterini bana uzattı

 

Not1 özür dilerim

Not2 geç kaldın ve yok yazıldın

Not 3 bana kızgın mısın?

 

"Hepsine toptan cevap vereyim mi?" Diye sordum oda kafasını sallayıp beni pür dikkat dinlemeye koyuldu

 

Yüzüne yaklaşıp "Sananeee" diye bağırdım morali bozulmuştu bir anda onu arkamda bırakıp sınıfa geçtim uyuyacaktım.

 

Sırama oturdum iki kolumu sıranın önünde birleştirecektim lakin bir sürü kağıt vardı niye vardı

Kağıtlarda yazılar da yazıyordu

 

"Ben Mertan konuşamayan dilsiz çocuk"

 

"Ben Mertan Karaarslan Hareyi üzen çocuk"

 

"Ben Mertan Karaarslan Hare'nin

arkadaşı olan çocuk"

 

Son kağıdı da elime alıp okumaya koyuldum.

 

"Ben Mertan yumruk atmak için değil keyif için de değil kimseyi bu şekilde dövmem ama..... İçim yanıyor sadece başka birşey değil". Yazmış

 

Mertan kapıdan içeri girip bana bakıyordu bende ona tabi,

 

"Bu bir açıklama değil Mertan bey"

"Ayrıca için yanıyor diye insanlara yumruk atılmaz nokta"

 

Yüzünü yere eğdi bir kaç saniye sonra bana tekrar baktı not defterine. Birşeyler karaladı.

 

Not ;"Özür dilerim"

 

"Dıııııttttt geçersiz bakiye" dedim şakaya vurarak "özür dilemek olmaz"

 

Ayağa kalkıp onun karşısında durdum ciddi bir tavır alıp o ciddi sorumu sordum ona.

 

"Senin sorunun ne ya sürekli birilerine yumruk atıyorsun" diye diklendim.

 

Sonra bir hışım ile eline not defterini aldı. Öyle bir yazıyordu ki bir an delirdi sandım sonra bana uzattı defteri.

 

"Ailem darmaduman bense konuşamayan dilsizin tekiyim anladın mı?" Yazdı not deftere kağıdı yırtarcasına.

 

İçim acımıştı o an, onu üzmüştüm ama farkında bile değildim bu çocuğun gerçekten sorunları vardı öyle az falan değil yükleri vardı omzunda bense salağın tekiydim neden mal gibi sorduysam.

 

Ben içimde savaş verirken o not defteri ve kalemini sıraya bırakıp gitti ve benim içim acımıştı hemde çok...

 

Kırmıştım onu "salak Hare salak"

 

****

Mertan'ın anlatımı ile;

 

Öylece ders işledik, dinlediğimden de birşey anlamamıştım. Ben iç dünyamda savaşırken Hare ne düşünüyordu bilmiyordum. Çok kötü tepki vermiştim sanırım. Ama insan hayatı söz konusu olunca gözünün önündekini de göremiyor bazen.

 

Bir anda birisi elini omzuna attı

 

"Naber Mertan?" Dedi Serdar. İyi çocuktu aslında. Ona öyle bakıyordum, sanki benden cevap bekler gibi suratıma bakıyordu oda. Bir anda yeni jeton düşmüş gibi.

 

"Pardon knk ya unutmuşum"

 

Elimi sorun değil şekilde kaldırdım.

 

"Üzgün görünüyorsun sen, birşey mi oldu?"

 

Not defterimi açıp.

 

"Hare ile küstük sanırım" yazdım.

 

Bana ne diyor bu der gibi bakıyordu. " Nasıl ya" dedi gülerek. Niye gülüyordu şimdi bu. Sözüne devam etti. "Sen küstük diyorsun ama küs olduğunu bilmiyor musun? Hare ye sormayı denedin mi?"

 

"Hayır" yazdım.

 

"E sor kardeşim"

 

"Soramam" yazdım.

 

"Neden?" Dedi.

 

"Bilmiyorum, ama kızgın şu an" yazdım not defterime.

 

"Sana birşey diyim mi? Sen şimdi Hare yi falan boşver. Dedi

Sonra elimden tutup beni kaldırmaya çalıştı ben ona napiyorsun bakışı atıyordum tabi.

 

"Lan kalksana be" dedi son çare. Bana gücü yetmiyordu. Onu zorlamak istemediğim için kalktım ayağa. Not defterime " ne yapıyorsun sen şu an?" Diye yazdım.

 

"Çiğ köfte yoğurcaz kardeşimm"

 

Ben söylediği şoku daha atlatmadan beni çekiştirip dışarı attı.

 

Sınıfa geri döndüğümüzde elimde çiğ köfte harcı ile leğen vardı. Gerçekten inanamıyorum leğen vardı elimde. Elimi başıma götüremediğim için göz devirdim.

 

Akıllı tahta da sıra gecesi türküleri çalarken Serdar çiğköfte yoguruyordu bir yandan da türkü söylüyordu. Bu haline gülümseyip yanına oturdum. Onun gibi mutluluğu bulan insan olmak isterdim.

 

Hare Serdar'ın yanına oturmuş onunla beraber çiğ köfte hazırlıyordu, sanırım Hare bu durumlara alışık ti. Onları geçtim hoca gelecek hadi onu da geçtim bu sınıf neden hiç birşey demedi Serdara. Allah'ım konuşmamak ne kadar zormuş.

 

Serdar bir anda bağırıp türkü söylemeye başladı, Hare de el çarpıyordu evet mutluydu o şuan. Bende el çırpmaya başladım.

 

Urfalıyam ezelden

Urfalıyam ezelden,

Gönlüm geçmez güzelden

Gönlüm geçmez güzelden vay

 

Urfayı haksaklasam

Urfayı haksaklasam

B

 

ir yarim var icinde

Bir yarim var içinde vaayy.

 

Herkes gülerek çiğ köfte yerken Hoca daldı sınıfa

 

"Ne lan bu ses"

 

Serdar "Hocam vallahi Mertan'ın suçu" dedi.

Ben konuşmadığım için kendimi de savunamıyordum ama olsundu sevmiştim.

 

Hoca "Hepiniz disipline" diye bağırdı.

 

"Keşke disipline gitmeseydik knk ya" dedi Serdar.

 

"Serdar herşey senin suçun konuşma birde ya" diye diklendi Hare.

 

"Sus, çiğköfte yerken öyle demiyordun"

 

"Ama çiğköfteler çok güzeldi be Serdoş"

 

"Vallahi öyleydi knk" dedi sınıftakiler.

 

"Biliyorum beni çok seviyonuz, ama ben Urfalıyam ezelden" diyerek herkes kahkahayı patlattı.

 

 

Serdar'ın anlatımı ile;

 

Hepimiz sırayla disiplin cezası almadan azar yedik müdür beyden. Sonrası bütün okulu sık süpür cezası, yav sanki biz hademeyiz, niye okuyoz ozaman ben direk buraya hademe olarak gireyim maaş alayım.

 

Yerleri siliyordum. Hare sınıfları süpürüyordu, Mertan da Benim sildiğim yerleri süpürüp topluyordu. Temizlikçi Hatice abla da bana bakıp bakıp "İyi sil yavrum, her yer temiz olsun" diyordu.

 

"Yav Hatçe abla daha ne kadar temiz olabilir, yav gelen geçen buradan Serdar'ın elleri geçmiş diyecek bak görürsün" diyip yine kendimi övüyordum.

 

"Sus len ceza aldınız hepiniz, bende başınızda duracam, hadi hadi oyalanma" dedi. Bir terlik atmadığın kaldı yani Hatçe abla, neyse diyip iyice sürtmeye başladım yerleri. Bence pırıl pırıl olmuştu.

 

"Bir şu çocuk kadar olamadın len Serdar" şu çocuk dediği de Mertan dı. eski çocuğum ben ya , o daha okula yeni gelmiş onu övüyordu bana. Ayrıca Mertan'ın restoranı vardı adam tabi işini iyi bilir, şu yaşında restoran işletiyordu. Kendine ait değildi ama olsundu sonuçta oranın sahibiydi.

 

"Benim de restoranım olsa bende iyi olurum hallam yaa" dedim.

 

Hatçe abla durur mu hiç hemen yapıştırdı cevabı " Len sen daha yerleri silemiyon kocaa restorana nasıl bakacan" diyip kahkaha attı. Mertan da sırıtıyordu görmüştüm. Her seferinde laf yiyoruz ya.

 

"Hatçe abla , bizim çiğ köfteleri ne yaptın sen?" Diye sordum. Sonuçta çiğ köfte benim kırmızı cizgimdi, umarım atmamıştır diye geçirdim içimden "kız yoksa attın mı?" Diye yüzümü düşürdüm.

 

"Yok oğlum ne atması, öğretmenler odasına götürdüm hocalar yiyor" dedi.

 

"Ne yaptın ne ne?"

 

"Ay oğlum ne yapsaydım israf mi olsaydı, kim yoğurduysa iyi yoğurmuş he çok güzeldi bende yedim biraz" Dediği şeyle yutkunmaya başlamıştım. Hatçe abla bile yemiş, daha ben doğru dürüst yemeden. Ama yazık bana ya. Hep o müdür yüzünden , Allah'ın tramp yüzlüsü, aynı tramp a benziyordu müdürümüz.

 

"Afiyet olsun Hatçe abla ne diyim?" Dedim. Ne diyebilirim ki.

 

Bir anda bir bağırtı geldi kulağıma, kimdi bu kim olacak başımın belası kül kedisi Hare Zangı

"Serdaaaarrr, ya daha bitmedi mi? Oyalanmayın daha üst kat var"

 

"Ya benim çiğ köftelerimi yemişler sen üst kat kaldı diyorsun Hare"

 

"Başlatma çiğ köftene hep ondan oldu bu halimiz zaten" dedi.Başımı salladım kavga etmek istemiyordum. Mertana baktığımda Hare yi hiç görmemiş gibi davranıyordu. Bunlar da bir halt vardı da neyse. Vilada dan suyu sıkıp silmeye başladım. Tabi şarkı söylemeden olmazdı.

 

Yeni sevgili bulmuş

Beni hemen unutmuş

Görür görmez vurulmuş aha çok ta tın çokta tın

 

Düğün dernek kuracakmış

Beşibiyerde takacakmış

Bana inat yapacakmış aha çok ta tın çokta tın.

 

Ben güzel güzel şarki söylerken arkamda müdür kulağıma yaklaşarak bağırdı.

"SERDAR,

ODAMA ÇABUK" irkilmiştim. Hemde iliklerime kadar.

 

 

 

 

Bölüm sonuuu.

 

Yıldıza basıp yorum yapmayı unutmayın canlar.🌞🌝

 

Çok iyi bölüm olduuuu, ama urfalıyam ezelden ajajsjjajahhaha.

 

Bölüm : 25.11.2024 18:18 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...