21. Bölüm

Narsist?

Sümeyye Sarı
kralice7

Masaya oturduğumda tostumdan bir ısırık aldım ve çayımı yudumladım. Kendimden emin bir şekilde telefonuma baktım. Bingo!

Mustafa'dan bir yeni mesaj.

Sosyal medyadan yazdığı için mesajı açmadım...

Bu konu içinde ayrı bir planım var tabii.. Numaramı kendi elleriyle isteyecek onun için az daha sabır açmak yok mesajı ayrıca bir süre yaşadığı olayın atmosferinde kalması gerekiyor. Benimle bile şuan paylaşamasın da enerji içinde iyice büyüsün, heycanı arttırır.. Kendisi çok ünlü beyefendi olduğu içinde muhtemelen kimseye de anlatamayacak. Oh müstehak sana Mustafa bey.

Ben bu çocuğa neden bu kadar ayar oldum hiç bir fikrim yok ahahaha. Sanki verseler bi kaşık suda boğacağım. Neyse telefonu kilitleyip masaya ters bir şekilde koydum. Tostumu yiyerek kızlarla sohbet etmeye devam ettim. Telefonu bilerek masada tutuyordum, Mustafa'yı gördüğüm an telefona hızlı bir şekilde ulaşıp elimde olduğunu görmesi gerekiyor.

 

Çünkü mesajını telefona bakmadığım için görmediğimi değilde, bizzat mesajı açmadığımı bilmesi gerekiyor.

Herkes bu lavuğu pohpohladığı için bunda eminim gizli narsistlik var. Ve bir narsisti en kolay tavlama şekli, yaklaş bırak , yaklaş bırak olmalı. Kafası karışmalı onu isteyip istemediğimi kendi bile anlamamalı. Birazda değersiz hissetmeli ama onu gördüğümde de ona kilitleniyormuşum dünyam duruyormuş gibi hissetmeli...

Zamanla zamanla, hepsi zamanla...

 

Öğle paydosunun bitmesine son 10 dakika kala Mustafa kantine girdi. Hızlıca Burcu'yu dürttüm, "Bak burcu Mustafa içeri giriyor simdi dediklerimi iyi dinle. Çaktırmadan Mustafa'ya bak, bana bakıp sonra telefonuna bakarsa çaktırmadan bana söyle hadi kızım göreyim seni."

 

Hemen telefonumu elime alıp mesaj yazıyor gibi yaptım. Bir yandanda dudaklarımı oynatmadan ve gözlerimi telefondan ayırmadan Burcu'yla iletişim kurmaya çalışıyordum.

 

"Bakıyır mı tılıfını.."

 

"Hı"

 

"Tılıfını bakıyır mı mıstıfı"

 

"Ha"

 

"Hay senin ben Burcu ya, telefona bakıyor mu diyorum kızım anlamıyon mu?!" Diye sessizce bağırdım. Ona söylenirken hemen bir gözüm Mustafa'ya da bakıyordu. Biz onu şuan görüş açısında değildik o yüzden rahatça Burcu'yla göz teması kurup ona söylenebiliyordum.

Aslı girdi araya, "ben baktım merak etme önce sana baktı telefonunu elinde görünce birden telefonunun kilidini açıp baktı sonra geri kilitleyip cebine koydu."

" Allah razı olsun canım arkadaşım valla iyi ki Burcuya güvenip işi ona bırakmamışsın.."

" Ne demek canım arkadaşım benim malum Burcu hanım olaya kilitlendiği için beyin fonksiyonlarını kaybediyor böyle anlarda.."

 

" hı hiç komik değilsin Aslı'cım." Diye yüzünü buruşturarak Aslı'ya bakıyordu Burcu.

 

" Kötü olanda bu ya Burcu şaka yapmıyorum... gerçekler komik gelmez insana malummm.."

 

"Ay bir durun be" diye hemen araya atladım. "Bitmiyor kavgalarınız hee."

 

" Neyse yani ben anlamadım şimdi sen telefona bakıyorsun Mustafa'da bakıyor. Yani siz konuşuyor musunuz ?"

 

"Hayır gülüm."

 

"Hee sen ona o sıra da mesaj attın o mesajına dönmedi dimi. Ondan kilitleyip hemen cebine koydu."

 

" Ya hay senin Mustafa hayranlığına... Yok yavrum ben mesajına cevap vermedim. Ondan kilitledi koydu."

 

" Yav he he Mine he he.."

 

Gülmeye başladım. Mustafa'nın kantinden çıkmasını bekliyordum. Mustafa çıktığı anda telefonun bildirim kısmını açıp Mustafa'dan yeni mesaj bildirimini gösterdim. " bak bakalım yav he he miymişim."

 

"Ohaa resmen o sana yazdı sen açmadın öyle mi? İnanamıyorum şunu varya şuan okulda ki 100 kişiye anlat asla inanmazlar asla."

 

Aslı'yla ikimiz gözlerimizi devirip birbirimize baktık.

" Ah Burcu, büyütme şu çocuğu bu kadar gözünde büyütmee güzelim kıytırıktan insan işte sal biraz.."

 

Ben ne desem boş Burcu hala heyecanlı gözlerle bana bakıyordu. Ah canım arkadaşım umarım bir ömür bu temiz kalpliliğini hiç kaybetmezsin...

Bölüm : 07.01.2025 23:16 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...