52. Bölüm

Sago'luyoruz

Sümeyye Sarı
kralice7

Hızlıca kitabı kapatıp yerine koyarken hareketimi yavaşlattım. Başımı çok sakin bir şekilde kapıya doğru çevirdim. Demin ki kapıda beklemek isteyen godoman karşımda duruyordu.

"Bir şey mi arıyorsunuz?"

"Yoo" dedim keyifle sırıtarak. " Aşağıda çok sıkıcı muhabbetler konuşuyorlardı bende öyle bi evi geziyordum, ee tabi yine kitaplık görmüşken tutamadım kendimi."

Birden hem şaşırmış hem mahçup gibi yaparak," Haaa yoksa yanlış bir şey mi yaptım. Ayyyy çok özür dilerim..."

"Yoo yok" dedi godoman koruma. "Olur mu öyle şey... Sadece burası Orhan Beyin odası ve ondan başkasının girmesinden hoşlanmaz."

"Ayy çok afedersiniz gerçekten düşünemedim. Ah ne kadarda aptal biriyim."

"Estağfurullah efendim."

"İyi hadi gel çıkalım ben daha sonra Orhan Abiden izin alıp öyle bakarım madem..."

 

Orhan abi mi? Ahdbdhshs Ufak atta civcivler yesin be kızım...

 

"Tabi nasıl isterseniz." Dedi godoman ve birlikte aşağı indik.

Odanın kapısına yaklaştıkça içeride konuşulan şeyleri hafifçe duymaya başlıyordum.

"Tamam gerekirse çocukları evlendiririz." Dedi Orhan Taşdüzer.

"Onunda bir vakti zamanı vardır." Dedi babam keyifle.

Hiç bozuntuya vermeden kapıyı tıklatıp içeri girdim.

"Ee nasıl gidiyor. Hallettiniz mi sorunlarınızı?" Dedim öfkeli bir ses tonuyla.

"Bizim sorunumuz yok ki kızım." Dedi babam.

" E o zaman bizde normal insanlar gibi normal saatte gelmek yerine neden bu saatte burdayız baba?" Dedim sert bir tavırla.

"Görülmemek için. Bizim iyi anlaştığımızı kimsenin bilmemesi için."

Sinirliydim. Tepki vermedim.

"Baba gidebilir miyiz? Uykum geldi."

"Olur kızım." Diyerek babam kahvesinden bir yudum daha aldı ve önünde ki alçak masaya fincanını koydu.

"Bize müsade." Dedi ayağa kalkarak.

"Müsade sizindir." Dedi Orhan Bey.

Babamla tokalaştıktan sonra babam kapıya doğru yaklaştığında ben babamın bayağı gerisinde kalmıştım. Başıyla banada selam vererek, "İyi geceler cesur kız..." dedi ve sonra hafifçe bana yaklaşarak, sessiz bir ses tonuyla," Bir dahaki sefere odamdaki kitaplara birlikte bakarız." Dedi ve gülümsedi.

Hass...

Sakince bir şey anlamamış gibi yaptım. Hiç bozuntuya vermeden, "İyi geceler." Dedim zorla gülümseyen dudaklarımla...

 

Godomanlar bize dış bahçe kapısına kadar eşlik ettiler. Kapıdan çıkıp arabaya binene kadar sessiz kaldım. Arabaya yaklaştığımızda şoför koltuğuna geçtim.

"Sen mi kullanacaksın?" Diye sordu babam.

"Evet." Dedim arabaya binerken. Babamda yan koltuğuma oturdu ve kapısını kapattı.

"Aldın dimi flash belleği."

"Çocuklarınızı evlendirirsiniz demek öyle mi? Baba senin ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu? Aklını mı kaçırdın sen? O ne demekti öyle ya! Öfkeden deliye döndüm."

"Kızım evleneceğinden değil herhalde. Onu oyalamak için katılıyor gibi yaptım..."

"Ses tonun hiç öyle demiyordu ama..."

"Ya takılma senn rahat ol... Aldın mı sen flash'ı."

"Hayır."

"Ne ! Ne demek hayır?"

"Ya tam yerini bulmuştum ki o godoman koruma kapının önünde bitiverdi. Bende alamadım ne yapayım."

"Tamam olsun kızım canın sağ olsun."

"Sago'l baba ya Allah razı olsun, ne iyi insansın."

"Ahahahahah" diyerek gülmeye başladı babam.

Bense hiç tepki vermeden arabayı çalıştırdım ve gazı kökleyerek arabayı kaldırdım.

İçimde ki ateş hala sönmemişti. O sönmedikçe ben gazı harladım. İçim yandı ben yine harladım... çünkü içten içe beni kemiren bir şeyler vardı... Her ne kadar babam, yavaş gitmem için rica da bulunsada onu hiç umursamadan son gaz eve vardım.

Eve girdiğimizde babamla hiç konuşmadan odama çıktım. Pijamalarımı giyip yatağıma yattım. Kulaklığımı çıkartıp, telefonumdan Sagopa dinlemek için şarkı aramaya koyuldum. Heh işte en sevdiğim, "Yaptığın hatalar kadar büyük olmadın."

Yani gerçekten şu büyüklere bir şarkı atfetcek olsam bunu atfederdim...

 

'Bilirler her şeyi doğru ama niye yürüp durular eğri? Çık şu işin içinden çık şimdi...'

 

Kulaklığı kulağıma takıp tam açacaktım ki aşağıda annemle babamın bağrışmalarını duydum.

Annem yine babam beni her yere peşine sürüklüyor diye bağrıp çağrıyordu.

"Bu kız senin sorumluluklarını almak zorunda değil! Yoruluyor görmüyor musun sabah okula gidecek bu çocuk. Senin yükünü taşımaktan omuzları çöktü çocuğun!"

"Ben zorla götürmüyorum ondan müsade alıyorum. Kızım kabul ediyor. Sen neden bana çıkışıyorsun?"

"Kabul edecek tabi. Başka şansı var olduğunun mu düşünüyor? Aklı fikri sürekli bize yetmeye çalışmakta. Yahu gör istiyor onu gör! Hiç bir şey istemediğinde de sohbet et, onu sev istiyor. Sen bunları yapmadıkça o sana daha çok yetmeye çalışıyor."

"O nasıl kelime ya ? Ben kızımı sevmiyor muyum? Saçma saçma konuşma."

 

Kulaklığımı kulağıma güzelce yerleştirdim. Şarkıyı açıp sesi sonuna kadar açıp, gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım...

Bölüm : 22.01.2025 20:47 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...