15. Bölüm

Yere yat!

Sümeyye Sarı
kralice7

Bir kaç saat kitap okuduktan sonra artık gözlerim kaşınmaya başlamıştı. Kitaptan gözümü ayırıp, gözlerimin dinlenme umuduyla duvara bakarken saatin 02:00 olduğunu farkettim.

Kitabımı direkt baş ucumdaki komidinimin üstüne koyarak gece lambamı kapatmak üzere komidindeki ışığımı kapattım. Deli dehşet uykum vardı, göz kapaklarım adeta üstüne biri oturmuşçasına kapanıyordu. Belli belirsiz hayal alemine dalmaya başladığım anda ara ara gözüme ışık vurduğunu farkettim. Gözüne far tutulmuş tavşan gibi gözlerimi belertip duvardaki yansıma ışıklara baktım. Mavi , kırmızı mavi, kırmızı.. Hass..

Yataktan fırladığım gibi babamın yanına koştum.

"Baba baba çabuk kalk!"

Gözlerini hafif aralık açarak beni netlemeye çalışıyordu.

" Ne oluyor Mine?"

"Baba adamdan aldığın paraları sahibine verdin dimi?!"

" Kızım gece gece ne diyorsun şuan?

"Baba polisler geliyor kendine gel artık soruma cevap ver paralar nerde?"

Babam birden ayağa fırladı, " Ben onları vermeyi unuttum!" Elini başına götürmüş kafasını kaşımaya başladı.

Seslerimize sonunda annemde uyanmıştı.

" Yine ne oluyorsunuz Allah aşkına?"

Anneme cevap vermeden babama döndüm tekrar, "Baba paraları al ve üst kata çık!"

 

"Ne parası?" Diye sordu annem telaşla.

 

" Bakın herkes bir sakin olsun. Anne bunu sonra daha geniş bir zamanda sana anlatacağım.

Baba sen önce paralar nerdeyse al ve yukarı çık. Belli ki biri bizi ihbar etmiş."

 

" İyide hadi paraları sakladık ihbar benim üzerime zaten beni her türlü yine sorguya alacaklar. Bugün olmaz!"

 

"Tamam senide saklayacağız anlaşıldı çıkart paraları."

 

Uyku halinden hala kendine gelememiş olduğu o kadar belli ki bir oyanı bir buyanı gezinip nerde olduğunu hatırlamaya çalışıyordu. Sonunda aklına gelmiş olacak ki odanın ışığına doğru elini uzattı.

 

"Hey hey hey sakın ışığa basma sakın."

 

O sırada arabaların kapı açma ve kapatma seslerini duymaya başlamıştım. Hızlıca babamın yöneldiği yere doğru gidip dolaptan para dolu çantayı çıkardım.

Elimde çantayla anneme döndüm.

" Anne yat yerinde kapı çalınca hemen açma uyanık olduğumuzu belli etme. Baba gel sen benimle" diyerek kolundan babamı yukarı çıkana kadar çekiştirdim. Bu adamıb şu uyku sorununu ne yapacağız ben bilmem. Polisler kapıda diyorum hala ayılmaya çalışıyor. Sabah tüm olanları hatırlayacak mı acaba?

Üst kata çıktığımızda hemen mutfağıma girdim. Orada duvarın kücük bir yerinde parmak okuyucu vardı. Annemin babamın benim parmak izim kayıtlıydı. Bizden başkası dokunduğunda sistem tepki vermiyor. Ama bizden her hangi biri 3 saniye tam o kısımda parmağını tuttuğu an ince bir kapı açılıyordu. Allahtan bunu duvarla bütün renk yaptılarda dikkatli bakılmadığında anlaşılmıyor.

Hızlıca parmağımı dayadım. Normal kapıların yarısı kadar bir kapı bi cm içeri doğru girip sonra yukarı doğru açılmaya başladı. Buranın içinde aynı minik mutfak kadar minik bir oda daha vardı. Babamı hemen içeriye koyup parayıda yanına koyduğum gibi kapıdan çıkıp kapıyı kapattım.

Zil çalıyor. Tam zamanında!

Bir dakika kadar bekledim. Sonrasında aşağı doğru inerken sesimi duyacaklarına emin olarak anneme seslendim.

" Anne ne oluyor kim bu saatte! Babam mı geldi?"

 

Merdivenin son basamağına vardığımda hızlı adımlarla dış kapıya yöneldim. Kapıyı açmadan son bi kez anneme baktım ve fısıldadım.

" Anne gözlerini cin gibi açma. Kıs azıcık yeni uyandın sen ve affallıyorsun. Yeni uyanan insan böyle mi olur az gözünü kaşı bişe yap."

O sırada kapıyı açarken esneme modunda ağzımı kapattım. Kapıyı açınca esneseydim rol olduğu belli olacaktı. Ama tam esnemem bitiyor gibi olduğu için o anı onlar kendileri gördü sanacak.

 

"Buyurun. Hayırdır?"

 

" Hakan Kutay"

 

Babamın ismini söylediklerinde direkt gözlerimi belerttim.

"Babam ? Babama bir şey mi oldu?!"

" Yok yok hanımefendi sakin olun bir şey olmadı yani bilmiyoruz bizde onu arıyoruz. Hakan bey için geldik ama öyle dediğinize göre evde değil sanırım."

 

Harika polisler inanmıştı tepkime. Onlar ismini sorduklarında panik olsaydım eminim manzarayı çakacaklardı. İşte kendinden emin duruş ve ilk tepkiler her zaman olayları olay öncesinde kollar diye boşuna demiyorum ben.

 

" Evet evde yok iş seyahatinde yani bizde o döndü sandık ama işte sizi görünce bir gerildik tabi."

 

" Anlıyorum ama evi aramamız gerekiyor."

 

Diyerek elinde ki belgeyi uzattı. Belgeye anlıyormuş gibi üstten bir göz gezdirdim.

Ben belgeye bakarken benim önümdeki polisin arkasındaki iki polisin kendi aralarında kaş göz yaptığını gördüm. Kapının kulbunu sıkıca tutarak kapının arkasından anneme geri çekilmesi için işaret yaptım. Annem bir adım geriye çekildiğinde kapı kulbuna ve kapının diğer kısmına sıkıca tutunarak bir ayağımı kaldırıp sağlam bir tekme atarak karşımdakini devirdiğim gibi kapıyı üstlerine kapatıp kilitledim.

 

" Anne yere yat!"

 

Silah sesleri gelmeye başlamıştı. Kapıyı bile tarıyordu şerefsizler. Annemin üstüne yatıp ona siper oldum. Bir yandanda babama sesleniyordum. Babam silah seslerini duyduğu an ordan fırlamış zaten.

Merdivenin başından, " Mine cevap ver iyi misiniz annen iyi mi?" Diye bağırdı.

 

" İyiyiz biz iyiyiz! Ordan inme baba biz şuan güvendeyiz birazdan duracaktır inme sakın!"

 

Bir dakika kadar süre geçtikten sonra sesler sustu. Hepsi arabasına binip fırladı gitti. Babamda hızlıca aşağı yanımıza geldi. Annemi beni hemen yokladı bedenimizi kontrol etmeye başladı.

 

"Baba vurulmadık tamam sakin."

 

Hala eli ayağına dolanmış bizim çevremize bakıyordu.

 

"Heyy baba! İyiyiz kendine gel."

 

Annem birden ağlamaya başladı. Sinirleri bozulmuştu farkındayım. Babam anneme sıkıca sarılarak özür dilemeye başladı. Ama nafile annem öfke ve korkuyu bir arada hissettiği için hem bağrıyor hem ağlıyordu. Sakince mutfağa doğru ilerledim ve anneme bir bardak su getirdim. Suyu içince biraz daha sakinleşti Allah'tan. Hepimiz sakinleşmiştik.

Sigara içmem gerekiyordu. Kafamı toparlamam gerekiyordu. Kapıya doğru yöneldiğimde babamın seslenişiyle durdum.

" Kızım bu yaşanılan neydi? Nasıl anladın polis olmadıklarını?"

"Başta güzel rol yaptılar Allah var. Ama ben bi ara arama kağıdına bakarken tabi onlar baktığımı düşünürken arkadakilerin bakışmasını yakaladım. O an anlayınca zaten adama tekmeyi koyduğum gibi kapattım kapıyı."

" Heyt benim kızım be. Aslan yetiştirmişim aslan!"

"Birde bununla övünüyor musun hakan?" Diye annem sert bir tonla çıkıştı babama.

Babam tam cevap verecekti ki, " bana müsaade açık bir camcı bulun ayrıcada taksınlar şu camları." Diyerek merdivenden yukarı usulca çıktım. Terasıma çıkıp bir sigara yaktım. Çektiğim her nefeste adım adım kendime geldim...

 

 

Bölüm : 05.01.2025 15:45 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...