18.Bölüm{senli çıkmazlar}

"Ne karanlık odalardan,

Ne masallardaki cadılardan korktum. Sensizlikten korktuğum kadar..."

Eflatun 🚬

Hızla bavullarını arabanın bagajına sıkıştırıp, arkasına bile bakmadan arabasına binip,uzaklaşmıştı genç kadın. Arabası ile şehir merkezine yol aldığında derin bir oh çekmişti.

Artık yaptıgı planların sefasını sürmek istiyordu. Geride bir yıkım bırakarak.

Radyodan bir müzik açarak yola keyifle devam etmişti.

. 

. 

. 

. 

"Sen"

Merdivenlerin inen genç kadın,salonda koltukta oturan adamı görünce neye uğradığını şaşırmıştı.

"Nasılsın yengeciğim!! " demişti. Yenge kelimesini tonlayarak söylemişti.

Şaşkınlık ve korku ile tek tek inmişti merdivenlerden genç kadın. Salona adımlarken konuştu.

"Sen.... Sen nasıl buldun bizi, yoksa Mahir'mi yolladı" demişti.

"Mahir, hahahaha... cidden, ahh çok salaksın evet ,çokta az senin yanında sen dümdüz salaksın. Daha anlamadın mı? " demesi ile genç kadını sinirlendirmişti.

"Neyi Adriano? Seni buraya Mahir yollamadıysa neden burdasın? Hem sen nasıl girdin içeri? (Hala pis pis sırıtan adam genç kadının sinirlerini alt üst ediyordu) söyleee!!! " demişti hiddetle.

"Tamam tamam sinirlenme" demiş ve koltukta daha da yayılmıştı.

"Hani o gece "

"Hangi gece?"

"Dayak yediğin ve bebeğini kaybettiğin gece, ilk tanıştıgımız gece" demiş ve genç kadının düşen yüzünden hatırladığını ,anlamış olacak ki direk konuya gitmişti.

"Hah işte o gece. İşte o gece beni Melisa yolladı. O telefonu , odana koymamı benden isteyen kişi oydu. Mahir'in ilaçlarını değiştiren de bendim." demiş ve geriye yaslanmıştı.

"Nee!!! Telef-... Bir dakika ne ilacı? Neden telefonu koymanı istedi ki? Yada Mahir ilaç mı kullanıyor? Ben neden bilmiyorum? " diyerek olduğu yere çökmüştü genç kadın. Ellerini kafasına kapatarak, olanları algılamaya çalışıyordu.

"Belki bu şekilde ögrenmemeliydin ama gör gerçekleri. Melisa, Mahir'in tüm servetine kavuşabilmek için ilaçlarını daha ağır ilaçlarla değiştirdi. Mahir sinir hastası ama zamanla düzelecek adamı bu ilaçlar dahada ileri boyuta taşıdı diyelim. Ama 1 sene önce,onu bu planı değiştirmeye yönelten bir gerçegi ögrendi. " demişti.

"Ne gerçegi? Tek seferde söyle be adam!!! " demişti öfke ile.

Genç adam, karşisinda ki öfkeli kadına teslim oluyorum ,sakın ol dercesine ellerini havaya kaldırmıştı.

"Mahir, tüm servetini senin üzerine geçirmiş. Şirketler, arsalar, evler, arabalar bankadaki tüm hesaplar ve aile mücevherleri dahil. Herşeyi senin üzerine geçirmiş. İşte bu yüzden, Melisa'nın sonraki ve gerçek hedefi sen oldun" demişti.

"Peki, beni buraya getirmesi. Beni o yerden kurtarması, hayır hayır böyle bir şey yok. Çık git bu evden, yalan söylüyorsun. Birazdan gelir, Melisa o zaman anlarsın" demişti sinirle genç kadın.

"Eee yeter lan!!! Bak kızım, Melisa seni kendi çıkarları için aldı yanına tamamı. Ama serveti üzerine geçiremedi ama bu gece hepsi olacak. Melissa servetine bende istediğim şeye kavuşacagım " demişti sırıtarak.

"Ne!!?? Ne diyorsun. Defol git pislik "

Genç adamın, bu kez gülmesinin yerini öfke almıştı.

"Bana bak!!! Sen,çok oluyorsun yavrum!!. Ben Mahir'e benzemem, o hastalık yüzünden öyle davranıyor olabilir ama ben gerçekten mahvederim seni ve asla pişman olmam!!! " demişti genç kadına doğru kükreyerek.

"Melisa, başından beri şeytanın ta kendisiydi ama sen anlamadın. Annenin aklına girip, Mahir'le evlenmene yol açanda, Mahir'i 20 yaşından beri kullanmaması gereken ilaçlarla zehirleyen, ve sinir hastası olmasına yol açanda o. Tabi Mahir'i hastalıklı ve şiddet yanlısı bir eş olarak göstererek Arslan soyundan silmekti ama yapamadı. Öldürmeye götü yemezdi ama bunları tek tek yaptı. Gör artık. O gece benle bir anlaşma yaptı. Size gelerek, senin üstüne suç atmamı istedi. Ve bu nedenle kesin bir şekilde hastaneye kaldırılacagını biliyordu. Ordan seni kaçırcaktı. Daha sonra seni bana verecekti. Tam 1 yıl bekledim benim olman için. Melissa istediği şeyi bu gece alacak, küçük kız. Sen benim olduğun gecede diyelim. Şimdi şu kağıdı imzala ve bu zırvalık burda kapansın" demişti, elindeki kağıdı ,dumura uğramış kadına uzatarak.

"Ne kağıdı? Asıl soru bunlar gerçek mi? O yüzden mi , sürekli Melisa'da uzak durmamı söylüyordu Mahir. Ne kadar da aptalmışım. " diyerek ağliyordu genç kadın.

"Tamam artık!!! Kes ağlamayı!!! Kalk ve imzala şu kagıdı"

"Ne bu? Niçin imzalayacakmışım ki? "

"Çünkü bu geceden sonra, Arslan soyundan çıkıp, correia soyuna dahil olacaksın. Adriano correia ve Deva correia olacaksın"

Diyerek genç kadının üzerine yürüdü.

"Sakın gelme!! İmzalamıyorum tamamı

Senin gibi oruspu çocuğu ile asla evlenmem. demişti.

Bu sözleri duyan adam bu defa gerçekten gözü dönmüştü. Genç kadının üzerine yürüyerek tutu kollarını

çekti kendine.

" Bırak, bırak diyorum sana bırak. İmdattt

Ağğğ, bırak seni pislik şerefsiz!!! "

Diyerek onu tutan güçlü ellerden kurtulmaya çalışıyordu Deva.

Kimsenin olmayışına rağmen, yardım dileniyordu genç kadın.

Adriano, Deva'yı koltuğa yatırmış üstüne çıkarak zorla öpmeye çalışıyordu. Genç kadın dirense de, ne de olsa karşisinda ki erkekti ve gücü fazla yetmiyordu. Adriano'nun gözü dönmüş şekilde

"Hah, gelsinde alsın seni elimden Mahir'in. Hadi, Deva nerde Mahir'in? O unutmuşum, o senin sadece celladın olabilir di değilmi? Zaten kurulmak istiyordun, zorlama seni kadınım yapayım. Seni sevgiye aşka paraya bogarım. Yaşayamadığın hayatı veririm sana. " hem konuşuyor hemde genç kadını soymaya çalışıyordu.

Deva debelene debelene, masaya ulaşmıştı, masanın üzerindeki vazoya alarak. Tüm gücüyle üstündeki şerefsizin kafasında parçalamıştı. Adriano kafasından akan oluk oluk kan ile yana düşmüştü.

"Ağğğ!!! Seni sürtük!!! Seni öyle becericem ki , Bak ozaman bu cesaretin kalıyor mu? " demişti kafasını tutarak.

Genç kadın tam dışarı çıkacağı sıra merdivenlerden inen oğlunu görmüştü.

Allah'a şükür ederek, hemen kucağına aldıgı oğlu ile kendini dışarı atmıştı.

Ama bir anda Adriano peşlerinden çıkarak, silahını havaya iki kez ateşlemişti.

Devam edecek...

Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayin✍️

Deva & Mahir Arslan