19. Bölüm

19.Bölüm{Bu son veda}

Hülya_Alkc
kutuptayazmisalli

Senli sevdalarda, sensiz yaşıyorum.

 

... 

 

 

 

"İşte bu gece bitti Mahir Arslan!! Senin bittiğin gece " diyerek arabasını keyifle süren Melisa Arslan.Şehir merkezine yaklaşmıştı ki,Arkadan arabasına kasıtlı çarpan, bir araba sayesinde virajı alamayan genç kadın bariyerlere çarparak ,defalarca taklalarak atmış ve bir süre sonra arabanın kabutundan sızan benzin yüzünden araba bomba gibi patlamıştı. Fakat genç kadını ordan saniyeler önce kurtaran bir adam ile yine şansı dönmüş ölmekten kurtulmuştu.

 

Deva, tam dışarı çıkacağı sıra merdivenlerden inen oğlunu görmüştü.

Allah'a şükür ederek, hemen kucağına aldıgı oğlu ile kendini dışarı atmıştı.

 

Ama bir anda Adriano peşlerinden çıkarak, silahını havaya iki kez ateşlemişti.

 

Genç kadın , kucağında oğlu ile olduğu yerde kalakalmıştı. Korkusundan arkasına bile dönemiyordu.

 

"Deva Arslan son dua'nı et!! Yoksa benim kadını-" diyemeden omzundan yediği kurşun ile yere serilmişti.

 

Genç kadın, oğlunu koynuna sokmuştu sokabildigi kadar, resmen çocuk nefes alamayacak derecedeydi. Tamamen ,minik oğluna siper olmuştu. Olduğu yerde tortop olmuş derler ya, tamda öyleydi. Adriano'nun vurulduğunu bile anlamamıştı. Hem ağlıyor, hemde asla kabul etmeyeceğim dediği oğluna bir şey olacak diye ödü patlıyordu.

 

Tam o sırada ,güçlü bir kol tarafından sarmalanan genç kadın ne olduğunu anlamamıştı.

 

"Geçti yavrum, burdayım. " demişti, ona sarılan kolların sahibi.Deva kokusunu da, sesinide ezbere bildiği adama döndü yüzünü hüzünle.

 

Deva ,hala şokta olsa da, Emir babasının sesini duyar duymaz, Deva'nın kucagından çıkıp babasının boynuna sarılmıştı.

 

"Babammm. Anne babam gelmiş. Baba bir daha gitme. " bağıra bağıra , genç adamın boynuna dahada sokulmuştu.

 

Mahir, bir yıldır her zerresine hasret kaldıgı oğlunu hem öpüyor hem kokluyordu.. Onları izleyen genç kadının göz yaşları sel olmuştu resmen. Öyle ki, bunu 5 yıl önce yaşacaksın deseler gülerdi, ama şimdi Mahir'in yanında ilk defa güvende hissediyordu. Mahir yerde ağlayan kadınına ellerini uzattı. Elinden şekeri alınmış bir çocuk edasında, boynunu bükerek ellerini tuttu, sevdiği adamın veya oğlunun babasının ne derseniz deyin. Genç adam, ne sert nede yumuşak olmayacak şekilde çekip sarmaladı kadınını. Deva'dan da karşılık gelmişti bu sefer. Belki bu 6 yılda ilk kez gerçek anlamda sarılıyorlardı. Mahir, 1 yıldır değil bin asır,hasret kaldığı kadının huzur dolu saçlarında soluklanıyordu. Deva, ilk defa , genç adamın onu bırakmasını istemiyordu, sanki genç adam kemiklerini kırarcasına sarılsa bile sesi çıkmazdı o derece.

 

Selim gelmiş, Emir'i alarak arabaya geçmişti. Tam Deva ve Mahir de gideceği sıra, her ikiside yerde ayılmaya başlayan Adriano'dan habersizdi.

 

Adriano, yerdeki düşen silahını almıştı eline, namluyu rastgele tutuyordu. Sol omzundan vurulmasının verdiği etki onu sendeletsede, yinede yarım yamalak kalktı ayağa.

 

"MAHİR,BUNU YAPMAYACAKTIN!!!HEPINİZİN CANI CEHENNEME!!! " diyerek, silahı onlara çevirmişti.

 

Mahir ve Deva duyduğu ses ile dönmüştü arkasına.

 

Mahir'in eli tam silahına gidiyordu ki, Adriano çoktan tetiği çekmişti.

Deva, Mahir'in önüne atlamış kurşun Deva'nın karnına isabet etmişti.

 

Mahir, kucagına düşen karısının belinden tutarak yere düşmesini engellemişti. Daha sonra,hiç beklemeden çektiği silahının tüm şarjörünü Adriano'nun üstüne boşaltı.

 

"SELİMMM!!!! ÇABUK HASTAHANE'YE. ÇABUK KK!!! "

 

selim hemen kafa sallayarak, arabanın kapısını açmıştı. Kucagında Deva ile bindi Mahir.

 

Annesini öyle gören,Emir sormuştu babasına.

 

"Baba, anneme ne oldu? Yine boya olmuş. Yoksa yine resim mi çizdiniz? " demişti.

 

Mahir, oğlunun dediklerinden hiçbir şey anlamamıştı. Ama şuan ne yapacagınıda bilmiyordu. Kucağındaki, baygın vurulmuş karısı ve karşısında herşeyden habersiz oğlu Emîr vardı.

 

"Ne resmi oğlum? Anlamadım. Annenin biraz uykusu gelmiş. Ama uyanacak merak etme. Değilmi Selim abisi? " demişti. Dikiz aynasından telaşla bakan adama karşı.

 

"E..evet Emir. Anne çok yorulmuş

Bırakta biraz dinlensin " demişti.

 

Elini, karısının kanlı karnına bastırarak. Sürekli saçlarını öpüyordu.

 

"Annem sürekli yüzünde renkli renkli lekelerle geziyor ya, elleri kolları yüzü

Hep bana, babanla resim çiziyoruz. Baban beni boyamayı seviyor demişti. Ama kalıcı boya olduğu için zamanla geçiyormuş. Biliyormusun baba? Sen yokken,annemin yüzü artık boya olmuyordu ama şimdi oldu. Yine mi resim yaptınız? " demişti.

Ama genç adamın verecek bir cevabı yoktu.

 

O an Deva'nın yerinde kendi olmak istedi,genç adam. Demek yıllarca oğluna böyle cevaplar veriyordu karısı. Mahir bir kez daha mahvolmuştu. Köpek gibi bin pişmandı. Bir an neler yaşatıgı gelsede artık bir dönüşü yoktu.

 

Bir süre, sonra Türk hastanesine gelmişlerdi.Mahir, Deva'yı hızla sedyeye koymuş ve doktorların müdahale etmesini beklemişti.

 

Deva hemen ameliyata alınmış, Mahir ve Emir'e beklemek kalmıştı.

 

2 gün sonra...

 

Hala uyanmayan genç kadının başından bir saniye bile ayrılmayan , Mahir deliye dönmüştü. İçi içini yiyor, hala kendine gelemiyordu. Selim, Emir'i korunaklı bir eve götürmüş ara sıra getiriyordu, hastahaneye.

 

Tam elini çekmişti ki, karısının ellerinden bir ses duydu. O an ölmek istedi genç adam. Sevdiği kadının kalbi durmuştu.

 

Olayın şoku ile, "Hayır, hayır olmaz

Bu sefer bırakamasın beni." diyerek hemen atmıştı kendini odanın dışına.

 

"Doktor, Karım ölüyor!!!! " kükremesi ile anında doktor ve hemşireler müdahale etmişti genç kadına.

 

"Çabuk, çabuk olunnn.!!! "

 

"Deva, deva beni duyuyormusun? "

 

"Beyfendi lütfen dışarı çıkın, hastaya müdahale etmeliyiz "

 

"Acil, 0,5 midolzm damar yolu çubuk"

 

"Hocam, hastanın değerleri düşüyor "

 

"Hayır,hayır !!! Devaaa beni bırakamasın"

 

"Güvenlik hasta yakınını çıkarın, hasta için çok tehlikeli"

 

"Bırakın beni, Devaaaa beni bırakma Deva aaaa!!!! "

 

Bu işaret Deva'nın cihazdaki kalp sesi

"^^^^^^^^^^^_______________________"

 

"Hemen defibrilatör 400 w "

 

"Hazır"

 

"Tekrar "

 

"Hazır"

 

"450w tekrar"

 

"Hazır"

 

"Hocam hasta yanıt vermiyor. Nabız düzeyi çok az "

 

"Nabız yok"

 

"Malesef müdahale bırakın ,hastanın ölüm sa-" diyemeden

 

"Bana bakın devam edin!! Yoksa hepinizin soyunu sopunu siker bu hastaneyi yakarım. " demişti öfke ve gözü dönmüş bir şekilde.

 

Doktorlar, genç kadına müdahleye devam etmiş tam 5. elektroşok ile tekrar çalıştırmışlardı, genç kadının kalbini.

 

Mahir kendini yasladığı duvardan,kayarak yere atmış derin bir oh çekmiş hemen,ardından şükür etmişti, Allah'a.

 

Genç adam herşeyin farkındaydı. Çok pişmandı ve ne kadar af dilese bile az geleceğini çok iyi biliyordu. Yaptıkları çok ağırdı. Karısını, sevdiği kadını az daha sonsuza kadar kaybetme korkusu, Mahir'i derinden yaralamaya yetmişti bile.

 

"Şükürler olsun Mahir Bey, Deva hanım uyandı. İlk tepkisini verdi. Şuan doktorlar son kontrolleri yapıyor."demiş ve gitmişt,odadan çıkan hemşire.

 

Mahir hemen , yerden kalkarak Deva'nın odasını gösteren cama yaklaşmış, yaşlı gözlerle gözlerini açan karısına bakıyordu hasretle.

 

Hemen ardından, doktor çıkmıştı.

 

" Doktor, iyi değil mi? Karım. Kötü bir durum yoktur inşallah!. "

 

"Yok, merak etmeyin Mahir bey. Biz tüm teşhisleri yaptık. Ama kötü bir şeye rastlamadık. Zaten Deva hanım kötü süreci hayata tutunarak geçti. " diyerek gitmişti.

 

Odada kimse kalmayınca, utana utana başı yerde girdi içeri Mahir Arslan.

Kim derdi ki, mafyalar kralı Mahir Arslan, birgün böyle olacak hele ki, sürekli elinde bez bebek gibi oynadıgı karısına karşı. Ama işte böyle,devran bir gün döner elbet.

 

Genç kadın, Mahir'i karşısında görür görmez önce uzun uzun baktı.

Sonra ,yine döktü İnci tanelerini gözlerinden. Mahir hiç gecikmeden, hızla genç kadına yaklaşarak, tek tek öptü gözyaşlarından. Ne Mahir zorladı, Ne Deva kaçmak istedi. Şuan olandan.

 

Mahir, karısının yüzünü ,ellerini, saçlarını boynunu öpmüştü derin ve anlamlı. Evet diğer zamanlar gibi değil, tatmin olmak için değildi. Bu aşktı ve gerçek kaybediş korkusu ile olan bir dokunuştu sadece.

 

Genç kadın "Mahir aslında ben" diyemeden, söze atıldı genç adam.

 

"Biz asla ayrılmayacagız bırtanem!! Sen hiç merak etme bizim hikayemiz bitti diyorlar ama bitmedi. Ben seni kurtardım" demişti.Gözü yaşlı karısına...

 

Devam edecek...

 

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayin✍️

 

Sizi seviyorum ❤

Deva & Mahir Arslan

 

Bölüm : 22.12.2024 22:22 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...