
Hello bebeklerin final bölümünü yazdıktan sonra lavin yıldız ve Yılmaz'ın eksikliklerini sanki bir insanmış gibi hissettim🥹 .
Bu yüzden hem mutlu ve soft bir özel bölüm yazmaya karar verdim✨ .
Buyrun okumaya başlayalımmm
Özel bölüm tekrar isterseniz sınır
Oy : 10 yorum : 20 okuma :30
LAVİN YILDIZ AK KORKMAZ ANLATIMI İLE
Zaman ' ın her zaman çok hızlı gittiğini ve bir göz açıp kapayıncaya kadar akşam olduğunu söylerlerdi .
Ama benim hayatımda zaman sadece dört kere yavaşlayıp , durmuştu . Sonra ise tekrar hızlanmıştı .
Birinci ; zamanın yavaşlaması hayatımın her anında istesemde en çok o anda istediğim şeydi kardeş .
O gün annem ve babama söylediğim cümle bazı gerçeklerı yüzüme vurmuştu .
" anneciğim ve babacığım ben canımdan bile çok sevmek için bir kardeş istiyorum " demiştim .
Annem o gün gözlerimin önünde göz yaşları dökmüş ve bana sarılarak özür dilemişti .
Babam dile getiremesede oda bize sarılmıştı ...
Ben o an annemin " kardeşin olamayacak bitanem , çok özür dilerim " dediği an da durmuş ve zamanın yavaşladığına şahit olmuştum .
İkincisi ; bebekken karıştırıldığımı öğrenmemdi .
Ailemden ayrılacağımı düşünmem ile zaman yavaşlamıştı .
Üçüncü ve dördüncü ; her şey düzenli ve mutlu iken . Hayatıma doğan iki mucize olmuştu.
Lema ak ; stresli olduğum ilk anda bir telefonla hayatımı değiştiren canım kardeşimden biri .
Hayatımda olduğuna ve onun ablası olduğuma her gün mutlu olmama sebeb veren kardeşim
Lemi Yafes korkmaz ; mutsuz olduğum ilk anda Lema gibi hayatıma bir güneş gibi doğmuştu .
O sarı ve mavi gözleri ile benim , bana özel olan bakışları ile dünyamdı o benim .
Lema ve Lemi benim her iki mucizemdi.
İkisinde ise fark ettiğim tek şey yılmazla bana benzemeleri idi .
İkiside aynı ayda farklı günlerde doğmuşlarda . Ve bebekliklerinden den beri beraberlerdi .
Ve ekstra benim gibi bir ablaya sahiptiler .
" ABLA ! Abla " diyerek odamın kapısını hiç çalamdan açan Lema ya baktım .
Kumral saçları ve açık kahverengi gözleri ile bana bakan biricik kardeşime gülümsedim .
Önümdeki ders kitaplarını bırakıp dönen sandalyeyle Lema ya doğru döndüm .
" Gel ablacım , noldu ? " Diyerek ona soru sordum .
Onun arkasından nefes nefese gelen Lemi gördüm .
Hayatıma güneş gibi doğan sarı saçları ve gözlerine hayran kalmama sebeb olan masmavi gözleri .
Benim dünyam olan Lemi Yafes .
Endişe ile " mucizem , dünyam noldu biriciklerim " dedim ayağa kalkıp yanlarına giderken .
Lemi Yafes ve Lema bana sarıldılar .
Her ikiside sadece beş yaşında idi .
Lemi lemadan sadece iki gün büyüktü . Hatta bu büyüklük sebebi ile Korhan babam Mehmet babama hava bile atmıştı.
Lema sarılmayı bırakıp bana baktı ve " bayramın mübarek olsun abla " dedi .
Bunu diyene kadar bayram olduğunun farkında bile değildim .
Beş yıl önce İstanbul tıp fakültesini kazanmıştım .Bu yıl ise benim son senemdi ve son iki sınavım vardı.
Bu sınavlar dolayısı ile kardeşlerim ve ailem ile pek ilgilenememiştim . Yılmaz desen pilot olduğu için pek evde olamıyordu .
Lemi Yafes de sarılamyı bırakıp " evet abla , bayramın mübarek olsun abla " dedi .
Gülümseyip ikisininde ufacık olna bedenlerine sarılıp yanaklarını öptüm .
" Oy ablasının kuzuları sizinde bayramınız mübarek olsun " dedim .
İkisnide kucağıma alıp odadan dışarı çıktım . Merdivenden aşağı inerken hem sohbet ediyrduk .
Lemi Yafes " abla bize şeker vermiycek mısın ? " Dedi .
Bende kıkırdayarak " üzgünüm ablam beni yiyemessin " dedim .
Lema ve Lemi bu dediğime kahkaha atıyorlardı .
Arkadan yılmazız alay dolu sesi geldi " merak etme ikiz , kardeşlerim çöp ve iki kilo makyaj yapan kişileri yemiyorlar " dedi .
Ona en ters bakışlarla bakıp " ne iki kilosu be !? Ayrıca ben çöp olamayacak kadar güzelim değil mi ablaların'ın yakışıklıları " dedim .
Onlarda bana sarılıp aynı anda kafalarını salladılar .
Yılmaz " ablanızı sevdiğiniz için böyle yapıyorsunuz " dedi ve Lemi kucağına alarak saçına öpücük kondurdu . Lema Yafes 'in saçınıda öptü
" Beni öpmücek mısın ? " Dedim .kıskanç bakışlarla .
Üçüde bu halime güldüler . Yılmaz başımın üstüne öpücük kondurup " benim baş belam kıskanmış mı ? " Dedi gülerek .
Biz kapıda gülerken efe gelip " siz zaten anca beraber takılın " dedi üzgünce .
Yanağımı öpen umut " ablamı rahat bırak efe . Onu kandıramazsın " dedi .
Efe abisine bakıp " senin ablanda benim neyim ? " Dedi sitemle .
Doruk abinin eşi ada yenge elinde baklava ile gelip " çıkın bakım yana " dedi .
Bizde yana çıktık . Ada ve doruk abim üç senedir evli idiler ve ilk kız kardeşim olan Asel dünyaya gelmişti .
Asel de ada yengenin peşinde dolandığı için beni gördü ve minik paytak adımlar ile yanıma geldi ve kollarını bana uzattı .
Alp hemen kız kardeşini alıp " benim güzelim ne yapıyormuş " dedi .Asel mızmızlanarak beni gösterdi .
Ben zafer gülüşü atarken Lemi ve Lema yılmazla kucağımızda. İnip efe ile oynamaya başladılar .
Aseli kucağıma alıp büyük salona geçtim .
Dedemlerin yanına geçip Asel ile oturdum . Asel merti gördüğü gibi inmeye başladı.
Mert gizem yengemin aselden iki ay önce doğurduğu bebeği idi . Tabi benimde kardeşim.
Ve ailede o kadar kişi vardıki hem kocaman bir ailem hemde bir çok kardeşim vardı .
Abilerimden pek çok kişi evlenmişti ve çocukları olmuştu .
Belkide ailede tek sap Caner idi .
Babaannemler içeri girdiler ardından herkesde içeri girdi .
Yılmaz yanıma gelip kulağıma " şimdi mi ? Söyleyeceğiz " dedi.
Bende başımı salaldım ve hafif bir şekilde öksürdüm .
Herkes bana bakarken " ben ve yılmazın sevgilisi var ... Yani benim ve ikizimin sevgilileri var " dedim .
İlk tepkiler ayaz ve Aras abimden geldi . İkisde " NE ! ne zaman nasıl oldu " diyerek hızla benim yanıma geldiler .
Yılmaz kırgınca bakarak " beni bu kadar önemsediğiniz için teşekkürler ya çok iyisiniz " dedi .
Güney ve Caner buna gülselerde onlarda bana bakıyorlardı .
Güney ve Caner mesleklerini ellerine almıs ve hatta güney nişanlanmıştı bile .
Bu ortamdan tek mutlu olan kişiler annem , yengelerim ve güneyin nişanlısı ezgi idi .
Annem " ay kızım çagırsana onlarıda gelsibler tanışalım " dedi .
Bende onaylayarak telefonumu çıkarıp ilk başta ikizimin sevgilisi idili aradım .
Telefon ikinci çalışta açıldı .
" Efendim aşkım bişey mi oldu ? " Dedi .
" Yok bebeğim şimdi biz açıkladıkta merak ettiler . Ara gelsibler bi tanışalım dediler " dedim .
" Ay kızım şimdi ben ne giyerim " dedi .
" Ben gelmiyorum " diyerek bağırınca gülümsedim .
" İdil aşkım giy bir tane elbise ayrıca emin ol sen her halin ile güzelsin " dedim .
" Yaa tamam ben geliyorum bu arada yılmaz ne giydi . " Dedi .
" Mavi gömlek beyaz pantolon giydi ." Dedim ve görüşürüz diyerek kapattık .
Hemen ardından benim sevgilim Tuncay baranı -iki ismi var - aradım.
Hemen ilk çalışta açıldı.
" Bebeğim iyi misin ? Bişey mi oldu ? Abilerin öğrendi ve ayrıl mı Dediler. De onlara ben senden vazgeçmem "
" Yok aşkım demediler çağır gelsin tanışalım dediler . " Dedim .
Derin bir nefes içine çektiğini gördüm .
" Tamam benim parlak yıldızım hazırlanıp geliyorum "
" Tamam aşkım bekliyorum " dedim ve kapattım
Herkese bakıp " hazırlanıp geliyorlar " dedim .
***
30 dakika sonra İdil gelmiş ve ailem ile tanışmışlardı. Onun ardından ise hemen benim sevgilim gelmişti .
İkiside ailemizle tanışmış ve kaynaşmışlardı .
Şimdi ise ikizim, ben ,sevgililerimiz ,güney ve nişanlısı ile bahçede oturmuş sohbet ediyorduk .
Uykum gelince başımı sevgilimin omzuna yaslandım . Onlar konuşurken o bana şefkatle bakarak " uykun mu. Geldi yıldızım " dedi .
Kafamı iki yana saladım . Bana inanmayan bir bakış ile bakınca " belki biraz " dedim .
Güldü başımın tepesini öpüp üstüme koltuğun yanında olan battaniyeyi örtü .
Yanımıza Asel , Lemi ve Lema gelince onlarda benim kucağıma gelip uyudular .
Tuncay bu halimize bakıp gülümsedi " bir gün tekrar böyle olucaz ve ben sana bu cümlemi tekrar hatırlatıcam " dedi .
Gülümsedim " hatırlatmanı sabırsızlıkla bekliyorum " dedim .
*****
1,5 yıl sonra
Şuan hastane nöbetinden çıkmış ve eve gidiyordum .
Telefonum çalınca kulaklığımdan açtım ve sola döndüm.
" Bebeğim biliyorum yorgunsun ama sana attığım konuma gelir misin ? " Dedi.
Tuncay ile üç yıldır sevgili idik . Ve bildiğim üzere herhangi bir özel gün yoktu bugün .
Barana " tamam aşkım , geliyorum " dedim .
Konuma bakınca pekte uzak değildi. Araba ile daha kısa bir süre ile varırdım .
Konuma bakarak ilerliyordum yirmi dakika sonra arabayıda park ederek konuma varmıştım .
Telefonum ile çantamı alıp arabadan çıktım.
Mardin'in soğuk ve sert rüzgarı yüzüme çarpınca hafif bir şekilde titredim ve üstümdeki paltoya daha çok sokuldum .
İlerlerken ilerdeki Tuncay baranı gördüm .
Benzer bir kombin yapmıştık ve bu onu daha yakışıklı yapmıştı.
Yanına yaklaşında gülümsedim . Ona yaklaşıl boynuna ellerimi doluyarak sarıldım. Oda bana sarıldı geriye çekilidim .
" Aşkım bişey mi oldu . Özel bir günmü " dedim anlamayarak .
Ve özel bir günse bunu hatırlamadığım için kendimi suçlu hissederdim .
Tuncay başını salladı ve " evet yıldızım bugün Özel bir gün " dedi .
Kendimi kötü hissettim ve " ya hangi gün ben unuttum " dedim mutsuz bir sesle .
Tuncay gülümseyerek bana baktı ve " evlilik yıldönümüz " dedi .
Mutsuz ifadem gidip karşamışk bir ifade ile baktım.
" Tuncay , aşkım sen kafanı bir yere mi vurdun biz evli değiliz " dedim gülümseyerek .
O ellerimi tutup diz çöktü önümde .
" Yıldızım benim , bebeğim , güzelim , her şeyim . Seviyorum seni bunu biliyorsun . Ama seninle aynı evde yaşmayı , her güne senin yüzünü görüp şükretmeyi ve o uğruna ölmeyi bile sorun etmeyeceğim gülümsemeni , eve gelince o şen şakrak sesini , gülmeleeini her şeyini , her anını görmek ve beraber olmak istiyorum . Sevgili olabiliriz ama ben senden sevgilim değil artık karım diye bahsetmek istiyorum " dedi.
Ben gözlerim dolu iken o bana içi gidercesine bakıp devam etti .
" Lavin yıldız ak , seninle evlenebilir miyim ? " Dedi . Ve paltosunun cebinden siyah bir kutu çıkardı .
Kapağını açınca gördüğüm yüzük ile nefesim kesildi .
İdil için ikizim ve sevgilim ile beraber idile yüzük seçiyorduk . Bende o sırada bir yüzüğü beğenip tuncaya göstermiştim .
Ama ben nerden bileyim o yüzüğün gelecekteki yüzüğüm olacağını .
( 🎀Hayat şaşırtır hep zaten 🎀)
Gülümseyip " evet , EVET ! seninle evlenirim " dedim .
Oda gülümseyi yüzüğü parmağıma geçirdi .
Bana sarılıp etrafında iki tür döndürdü .
Arkadan alkış sesleri gelince arkaya baktım .
İdil ve ikizim , güney ve ezgi , Caner ve ekin ve diğer arkadaşlarım alkışlıyordu .
İdil zıplayarak ve heyecanla yanıma gelip elini bana gösterdi .
Elindeki yüzüğü görünce gülümsedim ve bende ona elindeki yüzüğü gösterdim .
Hızla hem gülüyor hemde zıplayarak etrafımızda dönüyorduk .
İkizim ile sevgilim artık müstakbal kocam kollarını göğsünde bağlayarak ufak bir tebbesüm ile bizi izliyorlardı .
İdil ile durunca ezgi yanıma gelip bana sarıldı " mutluluklarını dilerim canım " dedi.
Bende ona sarıldım " teşekkür ederim . Sende çok mutlu ol lütfen . Hamilelik hormonu diyerek ağlamana izin veriyorum ama abartma lütfen " dedim.
Oda sadece gülmek ile yetindi . Ezgi ve güneyin bir çocukları oluyordu. Hatta cinsiyeti erkek ve ismi ise belli idi . Alparslan koyacaklardı .
Ardından yanıma güney geldi ve sarıldı. " Benim biricik kuzenimde evleniyor he . Mutluluklarını dilerim " dedi .
" Evet evleniyorum. Ve teşekkür ederim siz de mutlu olun " dedim .
Ardından ekin ile de sarıldık ve mutluluklar dileyerek ayrıldık . Hemen Caner ile de sarıldım , mutluluklar dileyerek ayrıldım .
diğer arkadaşlarımada sarıldım ve mutluluklar dileklerinde bende mutlu olun diyerek cevap verdim .
İlk baştan beri beni dolu gözler ile izleyen ikizime yürüyüp sarıldım.
" Mutluluklar dilerim ikiz , seni üzerse söyle icabına bakarım " dedi .
Güldüm " sende mutlu ol bak sende evleniyorsun ve sende idili üzersen ben senin icabına bakarım " dedim .
İkizim ile son kez sarılarak ayrıldık . Müstakbel kocamın yanına gidip kolunun altına girdim .
Başımın üzerine öpücük kondurdu . İdil bir kafeye geçelim deyince hep beraber onalayarak bir kafeye geçtik .
Diğer arkadaşlarım biraz oturup bizi tekrar tebrik edip bizden ayrılmıştı .
Biz bize tekrar kalınca her konudan sohbet açtık ve konuştuk .
En son benim uykum baya bir ağır basınca hep beraber kalkıp evlere dağıldık .
***
Bugün dünyanın en güzel , en mutlu ve en heyecanlı ve stresli kişisi olabilir idim.
Bugün hayatımın tek bir kelimeye sığdırdığım gündü .
Aynada üstüme baktım.
beyaz omuzlarında tül detaylı belime kadar korse şeklinde inen ve etekleri kabarık beyaz bir gelinliğin içindeydim.
Sarı uzun saçlarımı topuz yapıp perçem lerimi bırakmış ve dalgalı yapmışlardı. Topuzuma beyaz çiçekli tokalar takmışlardı .
Duvağımıda normal bir uzunlukta idi .
Ellerimdeki beyaz eldivenler ve hafif aydınlık bir makyajım ile ilk defa gerçekten bir prenses gibi hissetmiş ve güzel olmuş idim .
Kapı çalıp içeri annelerim babalarım girdi .
Leyla annem " ne kadarda güzel olmuşsun kızım . " Dedi ve derin bir nefes aldı " seni çok geç bulduk , bulduğumuzda sen ve ailen gerçekten huzur dolu ve mutluydunuz . Bizim aksimize . Seni görünce gerçekten benim kızım olduğunu hissetmiştim . Ama sen ve ailen beraberdiniz ve ayrılmayı aklınızdan bile geçirmediniz . Diyeceğim şu ki ; gerçekten belki bu anlarını bile göremeyebilirdim. Hiç fark etmeye bilirdik . Ve birbirimizden habersiz geçip giderdik bu dünyadan . Şimdi seni ve bu halini gördüğüm için kendimi şanslı hissediyorum. Bu annemden bana verildi . Ve bende bunu sana vermek istiyorum " dedi .
Elindeki zümrüt yeşilinde bir takımı bana verdi . Eski olduğu tasarımından belli idi .
" Teşekkürler anne . " Dedim .
Annem gidince Georgia annem geldi .
" Seni seviyorum kızım .çok seviyorum . Bu halini görmeyi hep hayal etmiştim . Ama hayalimden bile güzelsin kızım " dedi ve başıma öpücük kondurup babamın elindeki siyah kutuyu aldı .
" Bu benden sana kızım . " Dedi .elindeki kutu yu açınca içinde incilerden oluşan bir set vardı .
Annemlerin konuşmaları yüzünden gözlerim dolmuştu . Sıra babamlara gelmişti .
Korhan babam " ben hiç konuşmadım kızımla .tek ve ilk kez seninle konuşmuştum baba kız .bu yüzden sen benim için her zaman özelsin . Belki bize gelince gençtin ama ben seninle ilklerimi tadınca sen benim gözümde büyüdün . Seninle öğrendim ben kız babası olmayı . Şimdi benim minik kızım büyümüş ilk sevgilisi olmuş ardında ise evleniyor ." Dedi ve buruk bir şekilde gülümsedi .
" Baba" diyebildim sadece . Oda cebinden bir kutu çıkardı . Kutuyu açıp bakmamı salladı .
Kutunun içinde özel tasarım bir zambak kolyesi vardı . Aklıma onunla ilk konuşmamız geldi .
" En sevdiğin çiçek ne ? " Demişti babam
" Zambak benim en sevdiğim çiçek " demiştim.
" Bir anlamı varmı ? " Dedi , gülümsedim.
" Var tabikide , zambak ; saflık ve yenilenmeyi temsil ediyor . Ama benim için mutluluğu , huzuru , arınmayı temsil ediyor. Sanki o beyazlık bir sürü acılardan geçmiş ve en sonunda o beyaz rengini almıştı .zambak benim için yeniden doğuş demek . " Demiştim
Hatırlıyordu , unutmamıştı . Onunal ilk konuşmamızı unutmamıştı .
O gidince Mehmet babam geldi . " Şimdi bişeyler diyemiyorum .daha düne kadar beyaz beşiğinde bana baba diyerek gülen miniğim şimdi beyazlar içinde ve büyümüş . Hiç büyümeyeceğini ve benim göğsüme sokulacağını düşünmüştü. Yanılmışım herhalde ama sen büyüsende benim her zaman göğsüme sokulabilirsin minik bebeğim " dedi .
Oda iki kutu çıkardı . Birini açınca gülümsedim .
Annem, ben ve babamın ben daha beş yaşındayken çekildiğimiz fotoğrafın Spotify barkodlu plak ' dan yaptırmıştı .
İkinci kutuyuda açınca bir flasback çıktı. " Burda benim , senin ve annenin olduğu bütün resim ve videolar var " dedi .
Gözlerimden yaşlar gelmemesi için dayanırken kapı çaldı . İçeri bu seferde abilerim giriş yaptı .
Lodos abim " konuşmuycaz biz senle hani 30 yaşına kadar evlenmek yoktu " dedi . Güldüm .
Abimlerle konuşmadım sadece hepsine sıkı sıkı sarıldım . Sonkez aynada kendime bakıp iki babamında koluna girerek odadan çıktım .
Merdivenlerden inerken gözüm sadece damatlığının içinde inanılmaz gözüken sevgilimde idi .
Yanına gelince babamlar " onu üzersen sonun hayır olmaz evlat . Ona bir emanet gibi bak .benim değerlimdir o " dediler ve beni sevgilimebıraktılar .
Tuncay gözlerini benden alamazken " çok güzelsin , haytımda gördüğüm tek , ilk ve son güzelsin yıldızım " dedi.
" Sende çok yakışıklısın . Hayatımda olduğuna şükrettiğim kadar yakışıklısın " dedim .
Beraber nikah masasına doğru yürüyüp oturduk .
Nikah memuru bize bakıp konuşmaya başladı .
" iyi günde , kötü günde : hastalıkta , sağlıkta Ali oğlu Tuncay baran kara , Mehmet ve Korhan kızı lavin yıldız ak korkmazı karın olarak kabul ediyor musun ? " Dedi
Tuncay bana bakıp gülümseyerek " ömrümün sonuna kadar EVET! " Dedi .Memur bana dönüp ki tu .
" İyi gpünde , kötü günde , hastalıkta , sağlıkta Mehmet ve Korhan kızı lavin yıldız ak korkmaz Ali oğlu Tuncay baran karayı kocan olarak kabul ediyor musun ? "
Bu sefer ben tuncaya baktım ve gülümseyerek " evet sonsuza kadar EVET ! " Dedim.
Memur bize bakıp " bende devletin bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum " dedi .
Bize verdiği belgeleri önce o sonra ben olmak üzere imzaldık ve memurun bize verdiği aile cüzdanını aldık .
Ben hızla tuncayın ayağına bastım . Ondan acı dolu bir ses çıktı ama sonra yüz ifadesini düzellti .
Bizim seçtiğimiz dans şarkısı ilk çalınca ayağa kalkıp beraber dans etmeye başladık .
( Mavi gri - ben sende yandım )
Biraz eğlendik ve sonra işler takıya geldi hem kendi hem de koca tarafın aşiret olunca mecburen takılara daha doğrusu altınlara gömülüyorsun .
Bir süre altınlardan dolayı yürüyemeyince bazılarını çıkarmış ve kutuya koymuştum.
Birazda biz eğlendik ten sonra balayına gece uçuşu ile İtalya'ya gittik .
****
3,5 yıl sonra
" İzem vira , koşma anneciğim düşeceksin " dedim .
Bir yandan hazırladığı salatayı bahçedeki masaya bıraktım .
İzem " anne alparslanda gelecek değil mi ? " Diyerek soru soran masum kızıma baktım .
Kendisi henüz daha 3 yaşında idi . Ve tam bir alparslan hayranıydı .
" Gelecek anneciğim " dedim ve tekrar mutfağa girip son salatayı götürdüm ve masaya bıraktım.
İçeriden Tuncay elinde çay bardakları ile çıktı .
Oda onu masaya bıraktı ve yanımıza geldi .
Bugün güney , ezgi ve çocukları Alparslan ile Asu , Caner ve ekin çocukları mert ve mayıs , ikizim ile İdil ,çocukları Azra ve kağan geliyordu .
Birde biz vardık . Ben , eşim Tuncay ile kızımız izem vira ve benim dokuz aylık bebeğim vardı.
****
Herkes gelince hepimiz masaya oturduk ve sohbet ettik .
Çocuklar ; Alparslan aslan ,Asu kumru , mert Ali , mayıs çicek , Azra sema , kağan efe ve izem vira oyun oynuyarlardı .
" Ay benim görümcem birde hamilemiymiş " dedi İdil .
Karnım burnumda idi o ise ona tekrar bir yeğen geleceği için çok mutlu idi.
Ezgide ona katılan mırıltılar çıkardı . " Ekin ise hepimizi şoka sokan şeyi söyledi .
" Bende hamileyim " dedi .
Ben dahil herkes şoktuk . Tam o sırada kıyafetim ıslandığını fark edince aşağı baktım .
Sonra başımı ekine çevirdim ve aklıma dank eden şeyle bağırmaya başladım .
" Tuncay bebek geliyor . Tuncay çoçuğu doğuracağım şuraya Tuncay yetiş " diyerek bağırıyordum .
Herkes bağırışımla bana baktı ve endişe ile ayağa kalktılar .
Tuncay endişe ile hemen bizimkilere dönüp " iki kişi burda dursun ve çocuklara baksın siz yıldızı arabaya yerleştirin ben çantayı alıp geliyorum " dedi ve içeri girdi.
İkizim ile idil beni arabaya kadar taşıdılar . İzemin , kızımın sesi geliyordu.
" Annem nerde , ben annemi istiyorum " dediğini duydum .
Tuncay gelmesi ile çantayı arkaya atıp hastaneye sürdü . Ben derin nefesler alıyor veriyordum .
Hastaneye varınca beni hemen doğuma aldılar .
****
İki saatlik süren bir doğumdan sonra asıl viranı kucağıma alabilmiştim .
Diğerleri de ben uyanınca çocuklar ile birlikte gelmişlerdi.
Tabi ben annemleei aramadan önce iki ay önce anlaştığı. Bir organizasyon şirketini arayıp hastanenin adresini verip , hastane kat ve oda numarasını söyledim .
İki ay önce ayarladığım şirket gelip odayı süslediler ve paralarını alarak gittiler .
Sonra annemleri aradım . Hem kendi annelerimi hemde koca tarafındaki annemi arayarak her şeyi söyledim .
Sona ise herkese haber vermelerini .
Oda kısa bir sürede dolup taşmış idi . Herkes tebrik ediyordu .
Bir süre sonra benim ve asilinde uykusu gelice herkes odadan çıktı .
Ben ve benim minik ailem olarak odada kaldık .
Ben yatakta kaymıştım Tuncay yatakta idi benim başım tuncayın omzuna yaslı ve çocuklarımız ise kucağımda uyuyordu .
Tuncay kulağıma fısıldayarak " sana bir gün bu şekilde olacağımızı söylemiştim " dedi
Güldüm bu dediğine .
Bir süre sonra ailecek uyuya kaldık .
Ve ben o düğün gününde asla kararımdan pişmanlık duymadım .
•3175 kelime
Şuan belkide yazdığım en uzun bölüm .
Ama zaten final bölümü o kadar kısa idiki asla içime sinmemişti .
Ama bu bölüm gerçekten benim bir çok duyguyu hissetiğim ve gerçekten her kelimede " ya bu karakterler daha dün 17 di ne zaman büyüdüler " diyip durdum .
Bir çok yeni karakter geldi.
Ada eridir korkmaz
Tuncay baran kara
İdil özdür korkmaz
Ekin karal ak
Ezgi misal ak
Ve benim minik yavru bebeklerim ;
Lema Yafes korkmaz
Lemi ak
Asel korkmaz
Mert ege ak
İzem vira kara
Asıl viran kara
Alparslan aslan ak
Asu kumru ak
Mert Ali ak
Mayıs çiçek ak
Azra sema korkmaz
Kağan efe korkmaz
Bunlar benim biricik ve küçük bebeklerimmm
Ekinin tekrar üçüncüye hamile olması 🤰🏻
İzem' in peki annesine olan bağlılığı 💫
Georgianın çoçuğunun olmayacağı için yıldızımızdan özür dilemesi 🥹
Peki Georgia nın sonradan hamile kalıp çocuğunun olması
Her iki anneninde hamile kalıp çoçuğu olması ve bizim en zor zamanlarımıza denk gelmesi 😚
Lemi Yafes ve Lema onlar benim minik bebeklerim . Ablalarına düşkün lükleri der susarım .
Asel peki . Ailemizin yeni kızı ve yeni biriciği.
Mükemmel olan kocişkomuz TUNCAY BARAN KARA
Kızımız ve oğlumuz ....
Ozan abimizin ve gizem yengemizin bebekleri mert ....
İzem ve Alparslan aslan hayranlılığı ...
Babalarımız ve annelerimizin düğün günü konuşmaları
Ama beni en çok etkileyen Korhan babamızdı ...🤧
Aslında bu bölüm hakkında daha konuşacak pek çok şey var ama ben bu kadar yazıyorum .
Saat gece geç oldu ve çok fazla uykum var .
Bir dahaki özel bölümde herhalde asil viran ın büyüdüğünü ve bu yedi kişinin arkadaş gruplarını okuruz .
Ekinin hamilelik dönemleri ile doğumunu da okuruz .
Ve belkide size bir süpriz daha yaparım ama pek emin değilim ...
Neyse size iyi geceler 🌛
Kendinize iyi bakın 🎀✨
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |