15. Bölüm

14. Bölüm

Linaz
linazkiz

 

Desteklerinizi bekliyorum.

 

İyi okumalar.

...

 

Beni görünce ayaklanan Çınar ile bir adım geri attım.

Ne yüzle karşımdaydı?

"Mahperi..."

Ne yüzle adımı ağzına alıyordu?

"Alma ağzına adımı."

Ayağa kalktı, gözlerimin en içine baktı fakat ben duygularımı belli etmeye niyetli değildim.

"Mahperi..."

Gözlerim dolmuştu fakat kendimi tuttum. Güçsüzlüğümü de ona göstermeye niyetli değildim. Sakince, sinirlendiğimi belli etmeden konuştum.

"Ne arıyorsun burada?"

"Mahperi."

Sürekli adımı sayıklaması sinirimi bozuyordu artık.

"Adımı ağzına alma dedim!"

Gözlerini yalvarırcasına dikti gözlerime.

"Ne olur dinle beni."

"Bunu demek için biraz geç kalmış gibisin." Etrafımızı gösterip devam ettim. "Odaya izin girmişsin resmen." Söylediklerime karşın sessiz kaldı. Minik bir sabır çekip devam ettim. "Çık şu odadan. Ne yüzle buradasın zaten onu da hâlâ anlamış değilim."

Ne kadar kendimi durdurmaya çalışsamda hararetliydi sözcüklerim.

"Mahperi."

Adımı alma ağzına dedikçe ısrarla ismimi zikrediyordu ve bu beni çıldırtacak seviyeye getirmişti. Ben onunla olan bağlarımı yine onun isteği üzerine kesmiştim zaten şimdi niye karşımdaydı ki?

"Yeter! Çık şu odadan. Bir daha da görünme gözüme."

Birkaç adım attı bana doğru, ellerini havaya kaldırdı ellerime tutunmak için fakat havada kalmaya devam ettiler. Çünkü benden bir karşılık göremediler.

"N'olur dinle, sadece bir kez. Çok özür dilerim, çok pişmanım Mahperi. Ben bir an inandım işte ona, dinledim onu-"

Kestim lafını.

"Bir anlık inanmayla da arkadaşlığımızı pardon kardeşliğimizi kestin yani?"

Utanırcasına kaçırdı gözlerini. Onaylamazcasına kafamı iki yana salladım.

"Bak, bu halde olmamızın tek sebebi sensin. Ben sana kendimi açıklamak istedim o zaman ama sen dinlemek istemedin. Şimdi de ben dinlemek istemiyorum. Benim derdim bana yeter Çınar. Bir de seninle uğraşmayayım."

Cümlem biter bitmez sadece ikimizin olduğu otel odasında bir ses yankılandı. Kapının açılma sesi.

"Mahperi."

Bana seslenen Uraz'ın sesinin devamında adım sesleri duyuldu. Ona eşlik eden diğer adım sesleri de duyulunca tekrar bana seslendi. Fakat cevap vermeme gerek kalmadan içeri girmişlerdi zaten.

İkisinin de aynı anda kaşları çatıldı, Çınar'ı boydan boya süzdüler.

"N'oluyor burda?"

Uraz gerilmiş boyun damarları belirginleşmişti.

"Mahperi? N'oluyor burda? Kim bu?"

Ardı ardına gelen sorularla ellerin titremeye başlamıştı.

"Uraz, sonra konuşsak olur mu? Çınar da gidiyordu zaten. Hadi Çınar."

Başımla kapıyı gösterip çıkmasını anlatmaya çalıştım fakat anlamaya niyeti yok gibiydi.

"Mahperi, doğru düzgün konuşalım öyle gideyim. Lütfen."

"Lan oğlum ne diyorsun sen? Kız yok diyor işte!"

Ufuk şu ana kadar sessiz kalsada dayanamamış olmalı ki şimdi sinirini belli edip konuşmuştu.

Çınar onlara dönüp uzlaşmacı bir sesle konuştu fakat kimse sakinleşmemişti.

"Bakın anlıyorum Mahperi'yi korumaya çalışıyorsunuz fakat ben Mahperi'nin," lafını kesip söze girdim.

"Ne? Mahperi'nin neyisin sen Çınar?"

Yanıt vermesini bekledim fakat sesi soluğu çıkmayınca devam ettim.

"Sen Mahperi'nin hiçbir şeyi değilsin Çınar. Geçti o tren. O yüzden hadi naş canım, kapı orada."

Gözlerini gözlerime sabitledi, belki de yalvardı gözleriyle fakat gözlerimi kaçırıp kapıya doğru ilerledim. Kapıyı açtım ve öylece bekledim.

Herkes olduğu yerde bir süre durdu. Ufuk ve Uraz bile ne olduğunu şaşırmış öylece duruyorlardı.

"Hadi dedim!"

Çınar sesli bir iç çekip kapıya doğru adımladı. İçerdekileri göremiyordum kapının yanında olduğum için ama odanın sessizliğinden en küçük bir nefes sesi bile duyuluyordu.

Adım sesleri yaklaştıkça gergin olan vücudum daha da gerildi.

"Özür dilerim, bazı şeyleri telafi etmek istiyorum sadece."

Önümde dikilip kafasını eğdi yüzüme doğru. Boyu benden uzundu ve içerdekilere sesinin gitmemesi için eğiliyordu. Ki muhtemelen sesi gidiyordu.

"Artık hiçbir şey telafi edilemez Çınar, geçti. Hem artık Ela'yı rahat bırak. Kızı sıkıştırma benim yüzümden. Onunla da aramızı bozacaksın."

Kabullenerek başını sallayıp çıktı odadan. Fakat gitmeden önce tekrar bana döndü.

"Vazgeçmeyeceğim Peri, sadece bunu bil."

Kapıyı yüzüne kapattım sözlerine karşı. Kapıya sırtımı yaslayıp derin bir nefes verdim. Utanmasam oh çekecektim. Çekse miydim? Sonuçta zor bir durumdan çıkmıştım yani.

Tabi karşımda Ufuk ve Uraz'ı görmemle düşüncelerim boşluğa düşmüştü. Boğazımı temizleyip hemen duruşumu düzelttim.

Bunlar ikiz diye mi sürekli aynı şeyleri yapıyorlardı? Sürekli aynı anda aynı yerde olmaları sinirimi bozmaya başlamıştı.

"Ne? Ne bakıyorsunuz?"

"Sence?"

"Ne bence?"

Onlara elbette ki bunları anlatmak istemiyordum. Bu konuyu kapatmışken tekrar açmaya niyetli değildim fakat Çınar'ın tekrar ortaya çıkması işleri bozmuştu. Yine de anlatmayacaktım işte.

"Sabır."

Ufuk'un sabır çekişine gülüp yanından geçip odaya adımladım.

"Amin canım."

Daha da sinirlenmesine güldüm fakat bunu ona göstermedim.

"Peri bize açıklamak istemiyor olabilirsin fakat," Yatağa kurulup peşimden gelen Uraz'ın sözünü kestim.

"Aynen, açıklamak istemiyorum."

Bu umursamaz tavrım hep işe yarar insanları sinirlendirirdi. Devamında da kimse benimle muhatap olmayı kesip giderlerdi. Kimse gıcık bir insanla konuşmak istemezdi sonuçta. Fakat o gelip bacaklarımın yanına oturdu.

Ufukta hızlı adımlarla yanımıza gelip oda da bulunan ikili koltuğa oturdu.

"Sevgilin miydi? Vay be bizim haşin cadının bile sevgilisi var fakat benim yok!"

Bu çocuk ne ara sinirinden arınıp bu neşeli kişiliğine dönüşmüştü?

"Sevgili mi?"

Uraz Ufuk'a kızgın kızgın baktı.

"Ne saçmalıyorsun oğlum sen?"

"Ne oğlum ya? Ben tahmin yürütüyorum."

Uraz bana döndü yavaşça.

"Peri'm. Birtanem, canım kardeşim."

Bu mazlum, mahsun hali çok hoşuma gidiyordu.

"Hım?"

"Sevgilin miydi o yav- yani lavuk?"

Sırtımı yasladığım yatak başlığına kahkaha atayım derken kafamı çarpmıştım.

Bu halime de Ufuk kahkaha atmıştı.

"Sanki yavşak diyeceğini anlamadım Uraz."

Bana bilmiş bilmiş baktı.

"Bakıyorum ona aklın yetti ama kafanı geri atacağın zaman çarpacağına aklın yetmedi gibi, akıllım?"

"Sus be! Ona aklım yetmediyse ben istemediğim içindir!"

Ufuk benim çirkefliğime karşı araya girdi.

"Ne diyor bu be?"

Diyip kahkaha attı.

"Ya gülme! Küçük dilini gördüm resmen."

"Sana mı soracağım Cadı?!"

"Bak yapışırım saçına ha!"

"Hadi gel, kim kimin saçına yapışıyor görelim."

Meydan okurcasına ilk iki parmağıyla yanına çağırdı beni. Tam ayaklanıp üstüne atlayacaktım ki Uraz belimden tutup geri oturttu beni.

Pek temas sevmezdim fakat onlardan zarar gelmeyeceğini bildiğim için Uraz'a laf etmedim.

"Bir rahat durun! Güzelim soruma cevap versene sen!"

"Bağırma be bana!"

Bana bağırdığı falan yoktu fakat Çınar mevzusunu konuşmak istemiyordum.

"Tamam özür dilerim. Hadi artık cevapla."

"Öfff."

Yanaklarımı şişirip öflerken Ufuk uzanıp yanağımı öptü. O geri yerine çekilirken şaşkınlıkla kalmıştım öylece.

"Oğlum rahat dur, kızın aklını karıştırma. Bir cevap veremedi gitti ya."

Aslında böyle merak içinde kalması hoşuma gittiğinden bu kadar uzatmış olabilirdim galiba.

"Değil sevgilim falan."

"Ne?"

"Değil işte. Çınar sevgilim değil."

Ufuk girdi tekrar araya.

"Neyin peki?"

Sıkıntılı bir nefes verdim dışarıya.

"Şuan hiçbir şeyim bile değil. O kadar uzak bana."

"Nereden tanışıyorsunuz peki? Veya şöyle sorayım; şimdi hiçbir şeyin değil belki fakat eskiden bir yakınındı ki seni tanıyor. Eskiden senin neyindi?"

Derin nefesler aldım. Şimdi vereceğim cevap onların kalbini kırabilirdi.

Onlarla aramızda bir samimiyet vardı, birbirimize alışıp yakınlaşmaya çalışıyorduk hatta belki onlar bunun için daha fazla çabalıyor bile olabilirlerdi. İşte bu yüzden korkuyordum onları kırmaktan, üzmekten.

Fakat çenemi tutamadım.

"O, o benim her şeyimdi. Tüm ailem o ve Elaydı. Arkadaşım, dostum, kardeşim, annem, babam, abim, ablam... Aklına her ne gelirse. Onlar benim her şeyimdi..."

...

 

Bu hikaye nereye gidiyooo, ne yapacağım hiç bilmiyorum.

öyle aklıma ne gelirse yazıyorum galiba.

Siz ne bekliyorsunuz bakalım ilerleyen bölümlerde?

Cuma günleri atacaktım bölüm fakat farkettim ki cuma günleri hiç müsait olamıyorum, en iyisi Cumartesi günü.

Görüşmek üzere...

 

Bölüm : 23.11.2024 20:02 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...