11. Bölüm
Selamlar.
Bu yazı şekli ile mi yazayım bölümü yoksa bununla mı (siyah kalın)
Oy ve yorum yapan herkese çok teşekkür ederim artık sınır koymayacağım çünkü ister istemez beklenti içinde oluyorsun olmayıncada kırılıyorum. O yüzden sınır olmayacak
ama yinede yorumlarınızı bir sınır içinde olmadan bekliyor olacağım
13 ekimm
2023
Buraya koyduğum fotoğrafı kaybettim o yüzden ben yazarak söylüyorum.
"ERKEKLERE GÜVENMEMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN GÜZELLERİMM 🪷
11.bölüm
~ sana kadar
Uykumdan ayrılmamı sağlayan silah sesleri ile sıçrayarak ayıldığımda üzerimde hissettiğim nefes ile yatakta geriye kaçarken izin vermeyerek iki omzumdan bastırdı.
Onun baskısı altında çırpınırken bir elini omzumdan çekip çenemi kavradı, ona bakmamı sağlarken iğrenç nefesini solumam kusma isteği uyandırıyordu.
Bakışlarım yüzündeyken tanıdık gelen sima ile çırpınmalarım son bulurken kalbim ufacık yuvasında çırpınmaya başlamıştı.
Daha önce nerde gördüğümü kestiremediğim ama tanıdık gelen bu adamın bakışları bile bana zarar vereceğini haykırıyordu.
Hep olduğu gibi hep olacağı gibi dilim lal olmuş sesimi birine duyuramama korkusu bilinç altıma yansımış bağıramıyordum hatta bağırmayı bırakın ufacık bir mırıltı bile çıkaramıyordum. Bunun psikolojik olarak olduğunun bilincindeyken derin derin soluklar alıyordum. Sonra o nefesler kilit vuruyordu. Dilime
"Sensin dimi?" Dediğinde bedenimi iyice yatağa gömdüm nefesi kokusu baskısından kurtulmak için
Bedeni yatağın dışında kalırken üzerime doğru eğilmişti, çenemdeki ve omzundaki elleri ile hakimiyetini kurarken kurtulmanın yollarını arıyordum.
"Benimle geleceksin! istersin?" Dediğinde söylediklerini kavrayamıyordum bile
Omuzlarımı geri çekerek kurtulmaya çalışırken çenemdeki eli ağır bir şekilde bedenimde gezinerek tekrar omuzlarımı buldu. "Hiç benzemiyorsun." Diyerek omuzlarımdan asılarak ayağı kalkmamı sağladı.
Kalçam yatağa yaslanırken yataktan güç alarak ayakta kalabiliyordum.
Bir elini omzumdan çektiğinde yakın olan bedenlerimizi uzaklatırmak için geriye çekmiştim bedenimi tek elini omzumdan koluma inerken öbür eli beline giderek çıkardığı silah ile gözlerim oraya kaydı.
Pencereden dışarıya bakarken kolumdaki tutuşunu sıklaştırmıştı
Kolumun acısının üzerinde kalamayan beynim sadece birazdan ne olacağına odaklıydı.
Bilinmezliğe hiçliğe odaklıydı.
Kaybolan sesim, düğümlenmiş dudaklarımın ilmekleri kalbime dert diye düşüyordu.
Bakışları tekrar bana döndüğünde kolumdan asılarak kapıya yönelmişti. Gitmemek için çırpınırken elim koluna çarptığında inleme dökülmüştü dudaklarından elime bulaşan kan ile ilk başta afallasam da beni tekrar çekmesine izin vermeden kanlı olan koluna daha sert vurdum.
Kolunun acısı ile benden birkaç adım uzağa gidip kapıya yaslandığında bende geriye doğru kaçıp gidecek yer aramıştım.
Yatağın yanındaki pencereye gözüm iliştiğinde hiç düşünmeden oraya hızlıca adımlayıp açık pencereden çıkmak için atıldığımda saçımdaki eller buna emgel olmuştu. Saçımdaki elini tutarak ellerinden saçlarımı kurtarmaya çalışsamda ellerinin baskısından kurtaramıyordum.
Tekrar aynı koluna vurmak için ellerimi savuruyordum. Ama niyetimi anlamış olacak ki ellerimi tek elinin arasına alıp sırtımı göğsüne bastırdı.
Tekrar kapıya doğru önündeki bedenimi iterken arkamızdan gelen gürültü ile Oraya dönemeden tekrar duyulan silah sesi ile bedenimdeki ellerin gevşediğini hissetmiştim.
Bir kaç adım ileriye gittiğimde arkamdaki adam dizlerinin üzerine düşmüştü korku ile ona bakarken, Cihan hızla yanıma ulaşmıl silah olan elini belime dolayarak kollarının arasına almıştı.
Ellerim güçlükle üzerindeki formayı kavrarken adamın yerdeki bedeninden sızan kana bakıyordum. Sanki düşecek gibi hissettiğimde cihanın belimdeki eli daha da sıkılaşmıştı.
Dışarıda artan silah sesleri ile irkilerek ondan ellerimi çekip kullaklarımı kapatmıştım.
Belimdeki ve belimin biraz aşağısına koyduğu eli ile beni yukarı kaldırmış ayaklarımın yerle bağını kesmişti.
Pencerenin önüne geldiğinde önce kendi oturmuş yere ardından benide yanına çekmişti yere düşen battaniye ile üzerimi örttüğünde onun yanında oturuyor olsamda sırtımı göğsüne yaslayarak kucağına yatırmıştı.
"Çok mu korktun. " Diye sorduğunda hissettiğim güvenli ortam ile " Sadece... " Dite mırıldabıp ne diyeceğimi düşündüm.
"Sadece böyle anlarda sesimi birine duyuramamaktan korkuyorum. Ve korktuğum anlarda konuşamamıyorum Belkide kilitleniyorum bilmiyorum. İçimden çığlık çığlığa bağırsamda iki dudağımın arasından mırıltı bile çıkmıyor. "
" Ben seni duydum liyan... Duydum ve sana kadar koştum. sana kadar geldim. "
"Burada beni yanlız bırakmayın. "
"Bırakmam." Diyerek arkadan hala gelmekte olan silah sesleriyle
benim ellerimin üzerine kendi ellerinide koyarak kapattığım kulaklarımdaki baskıyı arttırmıştı.
"Bakışlarını o adamdan çek liyan... Kapa gözlerini. "
İki yıl önce bugün
Yazarın anlatımı
"Evettttt!" Diye bağırdığında kopan alkış tufanı ile ali gülümseyerek yanında duran ve etrafa gülücükler saçan eşine bakıyordu. Artık eşim demenin mutluluğunu yaşıyordu.
Eş olmuştu kaderine
Eş olmuştu ömrüne, kaderine, bahtına
Sıra aliye geldiğine gülen gözlerini eşinden ayırıp nikah memuruna çevirdi.
" size güler yüzü ile evet diyen şirin hanımefendi ile hiç kimsenin tesiri ve baskısı altında kalmadan evlenmeyi kabul ediyor musunuz?"
Dediğinde Ali nikah memurunun şirin hanımefendi demesinde kalmıştı. İsmi şirin olsada herkesin ona şirin demesi ister istemez sinirlenmesine neden oluyordu.
Kafasını toparlayarak nikah memuruna bakışlarını yumşaltarak ve an'a geri dönerek yüzüne kondurduğu gülümseme ile yanındaki kadına baktı başını sola doğru yatırmış cevabını bekliyordu.
"Hayır demek ne mümkün hayır ne demekmiş sen böyle bakarken" Dedi sadece kızın ve nikah memurunun duyabileceği tonda "öyle bir bakıyorsun ki ne demem gerektiğini bile unutuyorum."
"Gözlerini buluşturunca lal oluyor dilim." Dedi onu ilk gördüğünde ona kurduğu cümleleri sıralayarak önünde duran mikrafona eğilerek "sonuma kadar... EVETTTT"
Dediği an başlayan ve tüm salonu inleten ses ile çiftin bakışları oraya döndü.
Ali'nin kaşlarını hayretle çatarken
Şirin ise şaşkınlıkla açılan ağzını eli ile kapatmıştı
"SON PİŞMANLIK NEYE YARAR." Cihanın başlattığı ve tüm leke timinin eşlik ettiği orkestranın önünde birbirlerinin omuzlarına kollarına atmış sıralanmışlardı. Yüksek ve gür sesleri ile şarkıya eşlik ediyorlarlardı.
"OLMADI YAR."
"BURAYA KADARRRR"
nakaratlara eşlik eden timine bakarken eşinin yanlış anlamasından korkarken eşinin gülümseyerek onlara baktığında görünce rahatlamıştı. Tekrar bir alkış tufanı koparken işaret parmağını havada o lara doğru sallarken dudaklarını oynatarak 'görürsünüz siz.' Demişti. Dediğine karşılık bir el hareketi çekilince
Şarkı bittiğinde timi de dağılmıştı.
Çalan dans şarkısı ile eşinin elini tutarak piste doğru ilerledi.
Ortaya geldiklerinde eşinin iki elini tutarak ensesine yerleştirdi kendi de ellerini kızın beline sardığında
Şirin etrafına bakıyordu. Tekrar Ali'ye döndüğüne "ağlayasım geliyor." Diye mırıldandı ali kızın boyuna gelebilmek için boynunu eğmişti yanağını kızın saçlarına sürterken "o niyeymiş." Diye kızdı
" bilmem ki çok ağlayasım var." Diyerek burnunu çekmişti akmak olan gözyaşlarını ali görünce belindeki elini sıkılaştırarak kendine çekmişti iyice
Kulağına yaklaşarak "sen bana göstermedin gelinliğini sürpriz diye diye" yalancı bir kızgınlıkla dediğinde tek amacı kafasını dağıtıp biraz gülmesini sağlamaktı.
"Bunun omuzları nerde?" Dediğinde şirin, bir tebessüm ile "sürpriz aşkım... güzel olmuş muyum?"
"Hmmm." Mırıltı ile gözlerini dekoltesinde ve açık omuzlarında gezdirdi. Asla ne giydiğine karışan biri olmasada ona böyle sorarak alacağı cevapları merakla bekliyordu her defasında
" ama ben neden açık olduğunu duyamadım şirim kızım."
"Buraları." Diyerek dudaklarını açık omuzlarında gezdirerek sayısız öpücük konduruyordu.
"Benden başkası görmek zorunda mı?" Diye sorarken bu sefer dudaklarını köprücük kemiğinde gezdirip öpüyordu. Dudakları yavaş yavaş açık olan yerlerinde gezerek öpmelerine devam ederken şirin durdurmak amacı ile ellerini ali nin göğsüne indirmişti
Göğsünden iterken ali aldırış etmeden öpmeye devam ediyor bir yandan da müziğe uyumlu bir şekilde sallanıyorlardı.
"düğün bitmedi." Diye bağıran kerim i duyunca şirin bu dediğine karşılık dudaklarını birbirine bastırarak gülümsemesini bastırdı.
Ali ise çattığı kaşları ile şirin in bedeninden dudaklarını ayırmış kuzeni ile dans eden kerim e baktı.
Kerim bu bakışların altından sıyrılmak için " kız utanacak ondan dedim." Dediğinde bu sefer araya şirin girmişti
"neden utanayım ki kocam değil mi?" Diyerek göz kırptığında ali kaşları ile şirini işaret etti.
"1700 kişinin gözü önünde şirin birde ailen de var tch tch tch" diyerek şakaya vurduğunda şirin omuz silkerek bilmiş bir ifade ile
Ali'nin göğsündeki ellerini tekrar omuzlarına çıkarmış daha çok kendine çekmişti.
Kerim ile ali birbirine bakarak güldüğünde kerim şirini işaret etmişti alinin gülümsemesi genişlerken şirini daha çok sardı kendine
Cihan ise gelin ile damat masasına yaslanmış çerezlerden yiyerek akif ile sohbet ediyorlardı.
"Böyle bir düğünüm olsun istiyorum." Diyerek kolasından büyük bir yudum aldı akif cihanın bakışları akifteyken, akifte dönerek cihana baktı. " ama evlenmeyi istemiyorum." Dediğinde cihan mırıltı şeklinde ettiği küfür ile çerezlerden yemeye devam etmişti.
Akif bu sefer " kerim ile şu dans ettiği kız yakışıyor baksana." Dediğinde cihanın bakışları kerim ve dans ettiği kızı buldu.
"Evlenmezler." Dediğinde akif tek kaşını kaldırarak cihana döndü
" Evlilik nerden çıktı oğlum ne evliliği az önce sen açmadın mı son pişmanlık neye yarar şarkısını."
"Evlilik nerden çıktı mı?" Diyerek başını olumsuz anlamda sallayarak elindeki son çerezi de ağzına atarak kolasından bir yudum aldı.
" evlenmeyeceği kızla neden birlikte olupta zaman öldürüyor."
Akif bu dediği ile büyük bir kahkaha atarak " bir saniye bir saniye evlenmeyeceği kızla neden mi zaman öldürüyor?"
Diyerek tekrar alayla gülmüştü
" evleneceği kişiyi nerden bulacak o zaman deneye deneye bulacak işte" deidğinde bu sefer cihan yüzünü buruşturmuştu "midesizlik." Diyerek dans edenleri izlemeye devam etti.
"Sahi ya sen nerden bulacaksın acaba evleneceğin kişiyi."
Cihan umursmadan aynı pozisyonda izlemeye devam etmişti.
Akif " acaba seninle biri geçinebilir mi?" Diye sorduğunda cihan gelen soru üzerine kaşlarını derince çatmış akife dönmüştü
" neyim varmış benim." Dediğinde akif 'hıh' tarzında burnundan nefes vermiş " sinirlisin." Demişti bu dediğine bozulan cihan önüne dönmüş ama cevap vermediği içinde için içini yediği için geri akife dönmüştü " ben yetimhanede büyümüş biri ile evlenmek isterim." Demişti akifin bie şey demesine fırsat vermeden
" ona bebekmiş gibi bakmak isterim. Tek ailesi olmak isterdim. Her türlü değeri sevgiyi ben vermek isterdim her sorununda bana söylesin her şeyini anlatsın isterdim. sanki yeniden yaşamaya başlamış gibi hisettirmek ..."1
"değer bilmeyen ve fazla sevgiden şımartılmış biriyle olmak istemezdim neden bilmiyorum belki benimde kız kardeşim olduğu ve onun yaşadıklarını bildiğim içindir." Dediğinde akif arkadaşından bu itirafı duyması ile ister istemez hem mutlu olmuş düşüncesine hemde cihanı kestiremediği için şüpheye düşmüştü
Cihan ise yüz ifadesini görünce rahatsız olmuş bir şekilde "söylesene nasıl davranırım ben eşime." Demişti.
"Sen merhametli birisin belkide bu yüzden böyle birini istiyorsun hayatında ama öyle biriyle de yapamazsın. Ne bileyim sinirlenince ona parlamayacağın ne malum." Dediğinde cihan rahatsızca derin bir nefes alıp verdi.
Akif ise bu haline görerek toparlamak amaçlı " öyle demek istemedim bende öyleyim Ali'de Kerim'de bu işin siniri stresi fazla demek istediğim bu sadece"
Dese de cihan kendinde olan sinirin farkındaydı ama sinirini karşınsakine yansıtmayacağınında bilincindeydi ama akifin söyledikleri ister istemez düşündürüyordu.
" ayrıca sen kendine ait olsun istersin." Diyerek ortamı yumşaltmaya çalışan akif ile cihan iyice sinirlenmiş ve " yok artık." Diye tepkisini belli etmişti.
" hayır yani öyle değil hep seni sevsin istersin." Dediğinde cihan bu dediğinin her ne kadar doğru olduğunu bilsede böyle duymak rahatsız hissetmesine neden oluyordu. " sevgiye muhtaç mıyım ben." Dediğinde akif pes edercesine bir nefes vererek
" haklısın haklısın en güzel sen seversin en-" diyerek cihanı geçiştirmek isterken cihan bu söylediğini onaylamıştı.
" tabi ki çok severim güzel severim değer veririm özel hissettirim." Demişti ama biraz geçtikten sonra "ama şuan değil bir 30 lu yaşlarımı ve sonlarını göreyim düşünürüz." Demişti.
" tabi oğlum ya." Diyerek cihana hak vererek sigara uzatmıştı.
Kapalı alan olduğu için sigarayı red ederken getirilen pastayı görünce ceketini düzelterek sadıç olarak görevini yapmaya pastanın üzerine pahşiş bırakmak için piste adımladı.
Selamlar ben geldim.
Geçen bölümü 700 kişi okumasına rağmen 120 yorum gelmedi malesef 🥹
Her biriniz öylesine bir şey yazsanız bile yeterdi istediğim beğeni dğeil sadece yorumdu çünkü yorumları okurken inanılmaz mutlu oluyorum.
Yorum gelmedi diye kitabı kaldıracak değilim ama bu durumda üzülmedim değil hevesim kaçtı da denemez ama bir tuhafım işte
Neyse bölümün iki yıl önce diye yazdığım kısmı sevdim sadece diğer türlü hiç içime sinmedi ilk Ali'nin düğününü yazmıştım çünkü instagramdan çok güEl mesajlar almıştımmm ❤🔥🪷
Oy ve yorum yapan herkese çok teşekkür ederim artık sınır koymayacağım çünkü ister istemez beklenti içinde oluyorsun olmayıncada kırılıyorum. O yüzden sınır olmayacak ama yine yorum yapın siz sksnjzns
Okumak istediğiniz sahneler için bana her zaman yazabilirsiniz.
Bu arada cihan böyle liyanı sarıp sarmalayıp kucaklıyor amma yarası var cihanın unutmayalımmm


Okur Yorumları | Yorum Ekle |
17.93k Okunma |
1.13k Oy |
0 Takip |
49 Bölümlü Kitap |