25. Bölüm

24. Bölüm

Özlem
longingly_

Ayaz'ın yazdığı mesajla kalbim ritmini aşmıştı. Kapıyı aç dediğinde üstümdeki civcivli pijama ile kapıya doğru koştum. Heyecanlandım biraz.

Kapıyı açtığımda Ayaz simsiyah kıyafetleri içinde bana bakıyordu. Baştan aşağı süzdü. Civcivli pijamalarıma bakınca dudağı kıvrıldı. Hoşuna gitmiş gibiydi.

Fazla sevinçli bir şekilde "Hoş geldiiinn," dememle yüzüme baktı. "Hoş buldum, kurabiyelerim nerde?" Diye sorması ile kıkırdadım. "İçeri geçsene," dediğimde sanki bu anı bekliyormuş gibi salona adımladı.

Kapıyı kapattım, bende yanına gittim. Sanki kendi evindeymişçesine rahat bir şekilde koltuğa yayılması...

O kadar yer varken onun yanına oturmayı tercih ettim. Hoş bir kokusu vardı. Garip bir şekilde kahveyi anımsatıyordu, belki de parfümü kahve kokusuydu.

"Ee nerde benim kurabiyelerim?"

"Tamam sus getiriyorum." Deyip mutfağa gittim.

İkimizede kahve yaptım, çikolatalı kurabiyeleri bir tabağa koydum. Kahveleri ve tabağı tepsiye koyup salona geçtim. Ayaz'ın bakışları yoğun bir şekilde bende oyalanıyordu. Heyecanlandırıyor ve hoşuma gidiyordu.

Kahveyi ve tabağı orta masaya koyup Ayaz'ın yanına oturdum. Ayaz hemen kurabiyeden bir tane alıp ısırdı. Heyecanla beğenip beğenmediğine dair bir yorum yapmasını bekledim.

O sanki inadıma yapar gibi ağır çekimle yiyordu. Nihayet ağzındaki lokma bittiğinde,

"Nasıl olmuş?" Diye sordum.

"Fena değil, idare eder yani." Kaşlarımı çattım.

"Fena değil mi? Beğenmedin mi yani?"

"Çokta güzel olmamış bence, daha iyilerini yedim." Orta masadaki kurabiye tabağını ve elindekini alıp, "daha iyisini yediğin yerde git ye o zaman." Diye çıkıştım. Komik bulmuş gibi o güzel gülüşünü bana sundu.

"Şaka yapıyorum Gece, sen yaparsında güzel olmaz mı." Kalbim tekledi.

"Beğendin yanii?"

"Çok beğendim şimdi kurabiyemi ver."

"Al ye o zaman."

"Sağol ya," diyerek kurabiyeyi yedi.

Biraz daha ona yaklaşıp "demek beni görmek nefes almak gibi?" Ona yaklaşmam hoşuna gitti ancak bunu belli etmemeye çalıştı.

"Demek beni görmek hoşuna gidiyor?" Demesi ile tüm kan yanaklarıma toplandı. Kızaran yanağım Ayaz'ın hoşuna gitmiş gibi gülümsedi. Elini çeneme koydu, "Gece..."

"Çok hoşuma gidiyorsun farkındasın değil mi?" Diye sordu. Kalbimin sesini duyacak diye endişelendim. Diyecek bir şey bulamamış gibi gülümsedim. Ve o gülümsememe takılı kalmış gibiydi.

"Ayaz, bana aşıksan hemen şimdi itiraf edebilirsin." Kaşlarını kaldırdı. Eli hala çenemdeki yerini koruyordu. Parmağı ile yansğımı okşayarak, "Bende senin hoşuna gitmiyor muyum?"

"Ne münasebet?"

"Yalan söyleme güzelim,"

"Ne yalanı yaa."

"Yaa tabii." Çenemdeki elini çekti. Ve kahvesinden bir yudum aldı. Biraz daha kayarak dibine girdim. Utanıyorum ama ona yakın olmak istiyordum. Ne tepki vereceğini kestiremiyordum. Ama yine de başımı omzuna koydum. Omzu gerildi, daha sonra rahatlattı.

"Ne yapıyorsun Gece?"

Omuz silktim. "Yoruldum." Kafamı biraz yana kaydırıp yüzümü ona doğru çevirdim. Onun bu kadar sert ve ketum olması beni daha da şımartmak için cesaretlendiriyordu.

"Şu cümleyi tekrar etsene," dedim gözlerimi kısarak.

Ayaz kaşlarını kaldırarak, "hangi cümleyi?"

"Seni görmek nefes almak gibi yapmazsam eksik hissediyorum."

Ayaz anında gözlerini devirip başını başka tarafa çevirdi. "Bu mu? Bir anda öylece söylemiş bulundum işte."

Başımdaki ağırlığı arttırıp iyice yaslandım. Neredeyse sarılıyordum, bir tek kollarımı sarmadığım kaldı.

"Tekrar etmezsen küserim," dedim dudaklarımı büzerek.

Ayaz bir an sessiz kaldı. Sonra derin bir iç çekip başını bana çevirdi. Gözleri öyle yoğun bakıyordu ki...

"Eksik hissediyorum," dedi sesi biraz daha alçalarak. "Eğer seni görmezsem Gece."

Kalbim anında hızlandı.

"Yaa," diye fısıldadım. "Bana böyle şeyler söylersen çok fena şımarırım."

Ayaz hafifçe başını eğip gözlerini gözlerime dikti. Sesi her zamanki gibi ağır ve derindi. Hoşuma giden bir sesi vardı.

"Sanırım... Bundan pek şikâyetçi olmazdım." Bayılıyorum bu çocuğa.

"Ee, hadi. Söyle artık bana aşık olduğunu."

"Gece sana aşık değilim nerden çıkardın bunu."

"Sözlerinden ve gözlerinden."

"Hmm... Sana aşık olsam arkana bakmadan kaçmaz mısın?"

"Niye kaçayım ki?" Sorumu duymazdan gelerek,

Ayaz kaşlarını kaldırdı. "Sence de fazlasıyla ilgi gördüğünü düşünmüyor musun?"

Alt dudağımı ısırıp başımı yana eğdim. "Belki de… Ama senin ilgini daha çok seviyor olabilirim."

Ayaz bir anlığına durdu, gözlerinin odağında dudağım vardı. Farkında olmadan alt dudağımı ısırmıştım. Ve kendimi tutamayıp dudağımı yaladım. Gözlerinden yakıcı bir ifade geçti.

Aniden belimi tutup kendine çekti. Dip dibe olmamız yetmemiş gibi, kucağına çekti beni. Noluyor ya çok heyecanlandım.

"Ayaz..."

"Gece, dudakların..."

"Ne varmış dudaklarımda? Ayrıca niye kucağındayım ki senin?" Parmakları boynumu sardığında, hiç düşünmeden dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Kalbim hızla çarpmaya başladı. Bunu yapacağını beklemiyordum, ama hoşuma gitmedi desem yalan olurdu. Ne yapacağımı bilemez şekilde dururken, karşılık vermem için bir elini belime atıp kendine daha da yaklaştırdı. Ellerimi omuzlarına koydum.

Dudağının sıcaklığına karşılık vermek zor oldu, ama yavaşça, istesem de istemesem de daha yakınlaştım. İkimizin nefesleri karıştı, ciğerlerim doldu.

Sonra, bir an için geri çekildi, gözlerim ona odaklandı. Gözlerindeki o soğukluk hala vardı, ama o an, o kadar yakındık ki, ne olduğunu anlamadım.

"Gece, sevgili olalım," Ayaz'ın kurduğu cümle karşısında neye uğradığımı şaşırdım.

"Ne?"

"Duydun işte Gece. Birbirimize ait olalım istiyorum. Aşığım sana, her an her dakika yanımda ol benimle konuş istiyorum."

"Ayaz, çok utandım sus," dememle gülümsedi.

"Gece'm, güzelim. Seni çok seviyorum."

"Ya sussana çok utanıyorum." Ayaz bir anda yaklaşıp, yanağımdan öptü. Bilmiyorum neden ama Ayaz'ın yanağımdan öpmesi daha çok hoşuma gidiyordu.

"Ayaz, şimdi biz sevgili olacağız ya,"

"Hm hmm.. olacağız."

"Ayaz yaa sen bana aşıksın."

"Senin gibi bir güzelliğe kim aşık olmaz ki?"

"Nasıl yani herkes bana aşık mı?" Bu ihtimal onu sinirlendirmiş gibi kaşlarını çattı.

"Ne alaka kızım, benimle yakın olduğun gibi herkesle yakın olsaydın ilgisini çekerdin işte."

"Öyle mi?" Dediğimde hâlâ kucağında olduğumu farkettim. Kollarımı Ayaz'ın boynuna sarıp, "iyi ki dudağımı ısırmışım," Diyerek kıkırdadım. Gülüşümün hoşuna gittiğini belirtmek istercesine dudağımın kenarına minik bir öpücük kondurdu.

"Gece, sevgiliyiz ya biz şimdi. Ne zaman evleneceğiz?" Şokla ona baktım.

"Ayaz daha bismillah yani."

"Ben seninle aynı evde yaşamak istiyorum."

"Boy boy çocuklarımızda olsun mu?"

"Hayır güzelim ona erken daha sadece aynı evde yaşayalım."

"Benimle yaşamak istiyorsan kapım sana açık, sen evde ailenle yaşıyorsun ben değil."

"Burda kalabilirim yani?"

"İstediğinde o değil mi?" O güzel gülüşünü bana sunduğunda, hep yapmak istediğim şeyi, dudağının yakınından yani gülüşünden öptüm.

"Çok seviyorum seni, ve bu yeni değil. Ben seni aylardır seviyorum Ayaz."

Ayaz, söylediklerimin etkisiyle bir an duraksadı. Gözleri gözlerime kilitlenmişti. Sanki içimdekileri okumaya çalışıyordu. Sonra gülümsedi, başını hafif yana eğip, "Aylardır mı?" diye sordu.

Kollarımı hala boynuna dolamıştım, biraz da sıkıştırıp, "Evet, aylardır! Ama sana belli etmemek için çok uğraştım," dedim.

Ayaz başını iki yana salladı, parmaklarını saçlarımın arasından geçirip, "Belli etmedin sanıyorsun ama gözlerin her şeyi söylüyordu Gece," diye fısıldadı.

İç çekerek gözlerimi devirdim. "Madem öyle neden daha önce bir şey söylemedin?"

Ayaz başını bana doğru eğip dudağıma milim kala durdu. "Çünkü seni ürkütmek istemedim, kendin gel istedim," dedi.

İçimde tuhaf bir heyecan kabardı. "Ee, geldim işte," diye mırıldandım.

Ayaz’ın dudaklarının kenarı kıvrıldı. "Evet, geldin," diyerek bu sefer dudaklarıma minik bir öpücük kondurdu. Sonra biraz uzaklaşıp, "Ama hala bir şey eksik," dedi ciddi bir ifadeyle.

Kaşlarımı çattım. "Ne eksikmiş?"

Ayaz gözlerini kısmış bana bakıyordu. "Bana seni seviyorum demedin."

"Dedim ya."

"Anlamadım onu içten bir şekilde söyle güzelim."

Gözlerim büyüdü, anında utandım. Ayaz bunu fırsat bilip beni daha sıkı sardı. "Hadi Gece, söyle," dedi alaycı bir gülümsemeyle.

Ben iyice kollarını sıkıp başımı omzuna gömdüm. "Ben... Şey... Hani hislerimi belli ediyorum ya, yetmiyor mu?"

Ayaz kıkırdadı. "Gece, seni deli gibi seviyorum. Bunu her gün, her dakika, her saniye söyleyebilirim ama sen bir kere bile söyleyemiyorsun," diye sitem etti.

İçimi çektim. "Tamam, o zaman," dedim hafif kısık bir sesle.

"Tamam ne?"

Başımdan ayrılıp yüzüme baktı. Gözlerimin içine dik dik bakıyordu. Pes ettim. Kaçış yoktu.

"Ben de seni seviyorum," diye fısıldadım.

Ayaz başını yana eğip kaşlarını kaldırdı. "Biraz daha net söyle lütfen."

Sinirle dudaklarımı büktüm. "Ayaz, seni seviyorum!"

Gözlerindeki parıltıyı görmek içimi o kadar ısıttı ki... O an sarılmak yetmedi, onu daha da sıkı sardım.

Ayaz kahkahasını bastırmaya çalışarak, "İşte böyle Gece'm," dedi ve beni kendine çekti.

Kucağında biraz daha kıpırdandım, bu halimiz o kadar hoşuma gidiyordu ki...

"Bu gece burda kalayım mı?" diye sordu hafifçe kulağıma doğru eğilerek.

Başımı hızla kaldırıp ona baktım. "Ne?!"

Ayaz umursamaz bir ifadeyle omuz silkti. "Sen söyledin, evin bana açıkmış."

Kollarımı boynundan çekip gözlerimi kıstım. "Ayaz, daha sevgili olalı beş dakika olmadı. Hemen burada mı kalacaksın?"

Ayaz bana yan gözle bakarak, "Peki, ya uyuyana kadar başımı dizine koysam?" diye sordu.

Kendimi tutamayıp güldüm. "Sen gerçekten tam bir romantik misin yoksa hep mi böyleydin?"

Ayaz hafifçe gülümsedi. "Sadece sana böyleyim."

Bunu duyunca kalbim tekledi. Gözlerimi kaçırıp, "O zaman hadi gel film açıyorum," dedim.

Ayaz koltukta uzanıp başını dizime koydu. Saçlarına hafifçe dokunmaya başladım.

Beni bir süre izledikten sonra, "Bir şey soracağım," dedi.

"Ne?"

"Kurabiyeler bitince bir daha yapacak mısın?"

Gözlerimi devirdim. "Yaparım ama önce şu anın tadını çıkar Ayaz."

Gözlerini kapattı. Hafifçe gülümsedi. "Zaten başka ne yapabilirim ki?"

Ve o gece, Ayaz gerçekten de başını dizime koyup uyuyakaldı.

 

 

Ağağağağaa bayılcaammm çok hoşlaarr

Bol bol yorumlarınızı bekliyorumm aşırı hoşuma gidiyor yorumlarınızı

Durduramıyorum kendimi sürekli bölüm atasım geliyooorr

 

Bölüm : 09.02.2025 10:00 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...