
Ağlıyordum. Çok haklı sebepten dolayı ağlıyordum. Bana yazan kim olduğunu bilmediğim şahıs ciddi anlamda ağlattı beni. Umursamamam gerekiyordu, ama çok ağır konuşuyordu gerizekalı.
Elimde peçete ile balkona çıkmış salya sümük ağlıyordum. Niye böyle olduysa. Etrafı incelerken Ayaz'ın eve girdiğini gördüm. Okul vardı ama ben gitmemiştim.
Çok duygusaldım bugün. Kimseye katlanamazdım. Ayaz'ın yanında Güney ve Akgün'ü görmemle ayaklandım. Akgün'ü çağıracaktım, çünkü konuşma ihtiyacı duyuyordum. Ve bu şanslı kişi kuzenim olmalı.
Akgün'ün sevip sevmemesi sorun değil. Muhtemelen kuzeni ağlarken yanında olur. Bir zahmet yani.
Üstümde ki civcivli pijama takımı ve civcivli pandufumu, rastgele tokayla tutturduğum dağınık saçımı umursamadan kapıyı açıp beklemeye başladım.
Asansör açılınca Akgün'e seslenecektim ancak bir anda ağlamaya başladım. Noluyor ya bana. Ağlama sesime döndüler zaten.
Akgün'ün yanıma gelip,
"Gece iyi misin? Manyak mısın niye ağlıyorsun?" Demesiyle ağlamam daha da şiddetlendi.
E ben böyle düşünmemiştim.
Zorluklarla "Akgün biraz konuşalım mı?" Diye sordum.
İkilemde kalmış gibi arkasını dönüp arkadaşlarına baktı. Onunla beraber bende baktım. Gözüme Ayaz çarptı. Çok dikkatli bir şekilde beni inceliyor, üstümdekilere bakıp dalga geçecek konu bulmuşken ağladığımı farkediyor. Beni ağlatan şeyin ne olduğunu sorgular gibi sadece suratıma bakmaya başladı. Baktıkça utanıyordum. Neden bilmiyorum sorgulamasın kimse.
Güney'in "sen istersen biraz Gece ile ilgilen kanka," demesi ile ona döndüm. Akgün'e ithafen konuşmuştu.
Ayaz'a dönüp "biz gidelim," dedi.
Ayaz'ın ise gitmeye hiç niyeti yoktu sanki. Beni ağlatan şeyin ne olduğunu bilmek istiyordu.
"Bizde kalalım," diyen Ayaz düşüncelerimi haklı çıkardı.
"Biz niye kalıyoruz kuzeni kalıyor zaten."
"Biz niye öğrenmeyelim neden ağladığını."
"Kardeşim özel belki Akgün ile konuşmak istedi zaten."
"Bizde kalıyoruz."
"Sen kafayı mı yedin Ayaz, Akgün konuşur gelir."
"Sen kalma ben kalırım, bakalım Gece hanımı ağlatan şey ne."
Akgün bana dönüp izin ister gibi baktı. Neyin izini bu? Ben kimseyi beklemeden içeri geçtim.
Arkamdan diğerlerinin de geldiğini görünce odaya geçtik. Koltuğa oturup elime peçete alınca, Akgün hemen yanıma gelip peçeteyi elimden aldı.
"Ağlamayacaksın ve ne olduğunu anlatacaksın."
"Ama ağlamam gerekiyor."
"Kızım delirdin mi okula gelmedin görüyorum ki evde ağlamışsın, ama neden?"
"Okula gelmediğimi farkettin mi?"
"Yok canım ne farkedecem buraya gelince kapıda olmasan yokluğunu bile farketmezdim."
"Merak ettin mi beni?"
"Hayır."
"Gözlerin beni aradı mı?"
"Hayır."
"Öldüm mü? yaşıyor muyum? Diye sorguladın mı?"
"Hayır."
"Ayaz'ın evine beni kontrol etmek için mi geldin?"
"Ayaz'ın evinde yaşamıyorsun."
"Bir bahaneyle gelebilirsin."
"Yok."
"Ben çok yalnız yaşıyorum."
"Sen başlı başına yalnızsın."
"Sen benim kuzenimsin."
"Maalesef."
"Beni seviyon mu?"
"Gece soruların bittiyse neden ağladığın kısımda geçebilir miyiz?"
"Son soruma cevap vermedin geçmiyoruz."
"Neden ağladığını söylersen cevaplayacam."
"Ha tamam."
Ayaz'ın "ee anlat artık," demesi ile anlatmaya başladım.
İlk yazdığı günden başlayıp mesaj detaylarına kadar anlattım. Konuşmam bittikten sonra yaşlı gözlerle hepsine baktım. Akgün fazla öfkelenmiş gibiydi. Güney ise umursamıyordu. Ayaz ise... Ayaz'a hiç bir konuda yorum yapamıyorum, çok nötr bakıyor.
Akgün bana dönüp "numarayı bana ver, konuşacağım arkadaşla" dediğinde aslında çokta konuşmayacağını direkt şiddete yöneleceğini biliyordum. Bilinmeyen kişiyi nasıl dövecek diye soracak olursanız. Abisinin her yerde kolu var, bir numarayı sorgulatıp yazanı bulmak onun için zor olmaz.
Bu durumda Akgün'e güvenmediğimden vermek istemedim. Burda düşündüğüm anonim değildi, Akgün'dü. Çünkü öfkeden gözleri dönünce birisini öldürmesi bile an meselesi.
Ben cevap vermeden Ayaz'ın "engellesene neden onun mesajlarını dikkate alıyorsun? Ya da yanıt veriyorsun?"
"Engellesem de başka hat alıp yazmaktan geri durmayacağını belirtti."
"O zaman sen yeni hat al."
"Bu numarayı bulan onu da bulur."
"Nasıl bulsun ki?"
"Okuldan birisi."
"Umursama o zaman mesajları."
"Nasıl oluyormuş o iş?"
"Mesajlarına bakma, yazdığı zaman açmadan sil."
"Yazar yazar cevap alamayınca susar."
"Off bilmiyorum ne yapacağımı." Dedikten sonra sessizliğe gömülmüştük. "Her neyse siz isterseniz gidin, erkek erkeğe takılacaktınız sanırım." Dememle Güney hızlıca kalkıp
"Evet biz kalkalım," dedi.
"Ne bu acele Güney?' diye sordu Akgün.
"Kalk kalk işlerimizi var evde."
"Ne işiymiş o?" Dedi Ayaz.
"Oğlum biz sizin eve niye geldik?"
"Nerden bileyim ben sana geçiyoruz dedin bende aldım getirdim."
"Söylemedim çünkü evde söyleyeceğim."
Akgün'ün Ayaz'a dönüp "Yine başımıza ne iş açacak acaba?" Diye yakınması az daha beni güldürüyordu. Ayaz bilmiyorum der gibi omuz silkti. Akgün bana dönüp, "biz gidiyoruz" dediğinde yollamak için onlarla kalktım.
"Akgüncüm beni seviyor musun?" Beni anlattıktan sonra diyerek geçiştirdiği soruyu tekrar sorduğumda, sakince bana döndü.
"Seviyorum Gececim neden sevmeyeyim?" Dedi.
"O zaman okulda da sevsene."
"Olur güzelim," Dediğinde ona gülümseyerek baktım.
"Görüşürüz," dedim hepsine kapıyı kapatarak odama geçtim. Biraz ders çalıştıktan sonra yatağıma girip uyudum.
Eveeett sanki bugün biraz fazla bölüm attımm.
Nasıldıı yorumlarınızı alayıım.
Oy verir misinizz kuzularım.
🤍🍫
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 23.24k Okunma |
1.45k Oy |
0 Takip |
35 Bölümlü Kitap |