21. Bölüm

DELİBAL

M. P. K.
m.p_korkmaz

Yatakhanelere son giriş saati dolmak üzereyken gençler dağılıp kendi odalarına geçmek için gruplar halinde okula giriş yaptılar. Kızlar odaya girdiğinde alışılmadık sessizlik onları içine çekmiş gibiydi. Çok değil iki hafta önce odada yankılanan gülüşler sanki hiç duyulmamış gibiydi. Karanlık sadece Çisil'i alıp götürmemiş, odadaki diğer kızların da bütün neşesini alıp götürmüş gibiydi.

Her biri ayrı bir anının hayaline kapılıp, o andan oldukça uzaklaşmış olan kızlar dışarıdan gelen bağırış, çağırış sesi ile irkildi. Bu kavgacı gürültü herkes gibi kızları da bahçeye bakan cama doğru sürükledi. Neler olduğunu anlamaları çok da uzun sürmedi. Dışarıda yabancı suretler görmeyi bekleyen herkes yanılmıştı. Aşağıdaki birbirine saldıran iki kişi, henüz iki saat önce aralarındaki gerilime şahit oldukları Alaz ve Dora'dan başkası değildi.

“Seni fırsatçı pislik onu kurtarıp kahraman olduğunu mu sanıyorsun?” Dora beklenmedik bir hızla Alaz’ın üzerine saldırıp birkaç beceriksiz yumruk salladı. Neye uğradığını şaşıran Alaz hazırlıksız yakalanıp ilk yumruğu kaşının üzerine yemiş olsa da çabucak toparlandı. Karşı atağa geçmesi kısa sürdü. Sol bacağının üzerinde durup sağ bacağıyla sağlam bir tekme savurdu. Edilen çoğu yaratıcı küfürü camdan bakan tüm cadılar ve melez kızlar ilk kez duyuyordu.2

“Sen bir aptalsın Dora. Onu elinden almamdan mı korkuyorsun yoksa?” Alaz sinsice sırıtıyorken bir anda ciddileşti. Son darbesi Dora'nın çenesine inen yumruğu oldu. Kavgayı duyup yanlarına koşan Kayra ve Pamir olmasaydı işler Dora'nın aleyhine kötü bir şekilde bitebilirdi. Okul idaresi her nasılsa olaya müdahil olmadı.3

Konuşulanları duyan Özüm ise kendini değersiz bir eşya gibi hissediyordu. Dora'nın zayıf karakterini zaten yeni çözmüşken bir de Alaz’ın söyledikleri onu hem üzmüş hem de sinirlendirmişti. Uçarcasına hiddetle aşağı inip kendine gelmeye çalışan Alaz’ı yakaladı. Yanında duran Pamir'i oradan uzaklaştırdı.

“Sen ne kadar aşağılık biriymişsin. Benden nasıl bu kadar basit bir nesneymişim gibi bahsedersin?”

Ummadığı bir kavganın içine çekilen Alaz teselli edileceğini sanmışken bir anda suçlu ilan edilmesine öfkelendi.

“Bunu bana değil hoşlandığın o aptala söylemelisin. Şu durumda bile hala o aptalı koruduğuna göre senin de ondan pek bir farkın yokmuş.” Alaz Ateş Klanı’nın efendisi olmaya aday olduğunu kanıtlarcasına bir ejderha gibi etrafına alev saçıyordu.1

“Sen benimle nasıl böyle konuşursun?”

“Asıl sen beni nasıl sorguya çekersin? Git ve o sevgiline söyle senin gibi biriyle ilgilenecek kadar aklımı kaçırmadım.”

Kalbindeki cam kırıklarını etrafa saça saça karanlığa doğru ilerledi Alaz.

“Seni pislik o benim sevgilim falan değil!” diye bağıran Özüm tüm okul tarafından dinlendiğini unutmuş gibiydi.

Lavin ve Gizay onu zorla odaya çıkartırken sinirden tüm kasları titriyordu. Ilık bir duş alıp yatağına döndüğünde telefonunda on iki cevapsız arama ve çokça mesaj vardı. Dora Özüm’ün Alaz'a çıkışının ardından biraz güç bulmuş olsa da onun son sözleri bir hayli canını sıktı. Acil konuşmak istiyordu.3

Bütün mesajları okumadan silen Özüm telefonunun yan tarafındaki tek tuşa bir kaç saniye basılı tutup, telefonu kapattı. Kimseyle konuşmak istemiyordu. Kablosuz kulaklığını takıp müzik çalarından bir şarkı seçti. Yüzünü duvara dönüp gecenin karanlığında müziğin onu ağlatmasına izin verdi. İçinde bulunduğu karışık durum onu bir hayli zorlamışken bir de böyle saçma bir ilişki yumağının ortasında bulunmak en son isteyeceği işti. Gözyaşlarını elinin tersiyle silip kendi kendine tutamayacağı bir söz verdi. Güçlü olacak ve hayatına kimseyi dahil etmeyecekti. Alaz dan ya da Dora'dan çok daha önemli sorunları vardı.1

Burada kendine nasıl bir gelecek kurabilirdi? Ruh Klanı kendisini bir varis olarak kabul edecek miydi? Annesinin yaşadığı zorlukları bugüne kadar nasıl hissetmemiş olduğuna hala inanamıyordu. Ondan bugüne kadar saklanmış olan koskoca bir dünya vardı ve şuanda o dünyanın içinde hapsolmuştu. Arkasını dönüp rüya alemine dalmış olan iki arkadaşına baktı. Müziği kapatıp onlar için iyi dileklerini sıralarken, Çisil'in sağ sağlim bulunması için dua etti. Uykunun tatlı kolları onu içine çekecekken aklında son dinlediği şarkı dolanıyordu.

... 

Ben öyle birini sevdim ki
Balı ve zehiri vardı.
Kirpiğine düştüğüm gün
Ölümüm başladı.2

Öfkeli, hırçın, kavgacı
Isırgan, edepsiz ağzı.
Geceler kadar karanlık
Gözleri vardı.

 

Bölüm : 09.02.2025 02:55 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...