
karanlık içimizdeki saklı duran fısıltıdır;onu bastırmak da,serbest bırakmak da bizim seçimimizdir...
Dün zayn ile harika bir gün geçirmiştim beraber bir vadide oturmuş gün batımını izlemiştim hayatımda yaşadığım en büyülü ve güzel gündü sabah erken kalmıştım ona rağmen zayn çoktan sabah sporu için çıkmıştı sağlam spor yapıyordu ve bunu vucüdü ile beli ediyordu henüz buraya geleli bir kaç gün olmuştu ama sanki yıllardır burda ve bu aile yaşıyormuş gibi hissediyordum,kahvaltı hazırlamak için alt kata inmiştim cyrus benden önce kalkıp çoktan hazırlığa başlamıştı kumral saçları hala dağınıktı üzerinde beyaz bir eşofman ve tişört vardı zayn kadar yapılı bir vucüdü olmasada onunda fit bir vucüdü vardı 'günaydın' dedim yumuşak bir sesle, arkasına döndü gülümsedi ve aynı samimiyetle ''günaydın'' dedi yanına giderek kahvaltı hazırlamasın yardım ettim yirmi dakikanın ardından masa hazırdı herkez masaya oturmuştu kahvaltının devamında küçük sohbetler hariç kimse konuşmamıştı kahvaltının bitmesine yakın kapıdan bır kadın girdi beyaz saçları ve mavi gözleriyle dikkat çekiyordu üzerine giydiği dar deri takım ayrı bir hava katıyordu yavaş adımlarla masaya doğru geldi cyrus'un yanındaki sandalyeyi geriye doğru çekti ve oturdu bacaklarını bir birbirinin üzerine atarak masaya göz gezdir ardından zayn adını bimediğim kadına doğru döndü 'erkencisin maze ' dedi adının maze olduğunu öğrendiğim kadın bacaklarını birbirinin üzerinden indirdi bu sefer dirseklerini masaya dayadı ve alaycı bir tavırla ''ben tam vaktinde geldim'' dedi ardından bana doğru döndü üzerime doğru hafif eğildi ve kokumu içine çekti ardından arkasına yaslandı ve yüzünde korkutucu bir gülümseme oluştu, zayn'e dönerek 'bu faniyi nerden buldun,eğer istersen işkence yapabilirim bir faniye işkence yapmayalı uzun zaman olmuştu çığlıklarını özledim'dedi, dediği şeyler bedenimi korkunun sarmasına neden olmuştu zayn araya girerek ''ona dokunursan ölürsün,bende hiç iblis öldürmedim ilk olmak istemezsin'' dedi maze oturduğu yerden kalktı kapıya doğru ilerledi çıkmadan önce arkasına dönerek 'on dakikaya başlayalım' dedi ne demek istediğini anlamamıştım zayn'e dönerek ona sordum 'ne için bekliyor?' ''antreman için'' dedi ve kalktı üst kata çıktı masada sadece ben ve cyrus kalmıştı aleck maze gelmeden önce çıkmıştı son bir kaç gündür vaktini kütüphanede geçiriyordu eve dönmem için gerekli malzemeleri bulmak için araştırama yapığını biliyordum bir kaç dakika sonra cyrus'ta kalmıştı sadece ben kalmıştım masayı topladım ve dışarı çıktım maze ve zayn antreman yapıyordu maze'in elinde haçerler vardı zayn'in elinde mınçıka vardı normal mınçıkadan farkı yanmasıydı ve her salladığında etrafa alev yayılıyordu cyrus'ta yanıma gelerek ikisini izleme başladı maze,zayn'e ard arda hançer ile saldırıyordu zayn ise sadece gelen saldırıları geri püskürtmek dışında bişey yapmıyordu bir kaç dakida daha böyle devam ederken maze zayn'in boşluğunu yakalmıştı ve bundan faydalanarak omzuna bir darbe indirdi inen darbe ile zayn'in omzu kanamıştı ama garip bir şekilde kanı kırmızı değil siyah akıyordu maze hançerine bulaşan kanı yaladıktan sonra alaycı bir sesle 'ne oldu zayn küçük fani burda diyemi bu kadar korkak davranıyorsun' dedi konun benle ne alakası olduğunu anlama çalışıyordum zayn güldü omzu kendiliğinden iyileşmişti ve zayn aniden ortadan kayboldu maze etrafınfa dönmeye başladı ardından sol bacağından bir darbe yedi darbenin indiği yer yanıyordu maze acı ile inleyerek etrafına bakmaya devam ediyordu ve zayn'in sesi yankılanmaya başladı '' evet lina burda olduğu için çekiniyordum ama eğer gerçek bir karşılaşma istiyorsan alıcaksın'' dedi ve sıradi darbeyi sırtına indirdi maze yere yığıldı başını kaldırdı,bana baktı gözlerinde öfke vardı ayağa kalktı ve elindeki hançeri bana doğru fırlattı hançerin hızı artarak bana gelmeye başladı o an öleceğimi düşündüm,gözlerimi yapattım ve hançerin saplanmasını bekledim ve önümde bir gölge hissettim zayn önümdeydi maze'in attığı haçeri tutmuştu bana dönerek ''iyimisin'' dedi olumlu anlamda başımı salladım ardından zayn maze'e döndü zayn'in gözlerini öfke kaplamıştı elinde tuttuğu hançeri maze' doğru fırlattı hançer havada yanmaya başladı ve maze'in tam göğsünün orta kısmına saplandı maze acı içinde yere yığılırken zayn ağır adımlarla ona doğru ilerledi cyrus araya girip zayn'i durdurmaya çalışsada başarılı olamadı zayn maze'i yerden kaldırdı göğsünü saplanan hançeri bir kaç defa sağa ve sola doğru çevirdi maze'in acı içinde attığı çığlıklar artmaya başlamıştı zayn'in öfkesi sesine yansımıştı '' bir kez daha linaya zarar vermeye çalışırsan yada kalkışırsan kalbini kendi elimle sökerim'' dedi söyleği şeyler kanımı dondurmuştu cyrus araya girerek ' yeter zayn' dedi ve ikisini ayırdı zayn'in hala öfkeli olduğu gözlerinden belliydi eve doğru ilerliyordu bense sadece olduğum yerde olayları sindirmeye çalışıyordum zayn'in içindeki karanlığı görmüştüm onu saran karanlık bir gün benide içine çekermiydi acaba yada o karanlıkta kaybolurmuydum düşüncelerden ayrılıp maze'in iyi olup olmadığına baktım cyrus maze'i dizine yatırmış yarasına bakıyordu ardından elini yaranın üzerine koydu gözlerini kapattı ve bir kaç kelime mırıldandı maze'in yarası iyileşmişti ardında ayağa kalktı ve üzerime gelmeye başladı tam karşımda durdu 'seni sürtük bunun bedelini ödeyeceksin seni kendi ellerimle öldüreceğim' dedi cyrus araya girdi maze'e tehtitkar bir bakış attı ardından '' öyle salakça bir şey yapma maze zayn bu sefer seni öldürür''dedi maze arkasına dönerek öfkeli ve nefret dolu adımlarla gözden kayboldu cyrus yanıma geldi beni kollarına sardı beraber içeri girdik ben olanları sindirmek için odama çıktım,yatağıma yattım ve olanları düşündüm zayn'in gözlerindeki öfkeyi içindeki karanlığı düşündüm düşündükçe içimi korku sardı bir gün o öfke banada uğrarsa o karanlık benide yutarsa ne yapacağımı bilmiyordum, zayn'e olan hayranlığımın yerini korku alıyordu,ondan nefret edemiyordum ama korkuyordum ve bu korku beni tamamen sarmıştı.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |
