-" Adını sokaklara verseler, o sokaktan çıkmazdım. Şimdi yanımdasın ya, ben bu sevinci hangi caddede yaşayayım? "
Yazar'dan
-" Anne şu kızına bir şey söyle ! Kitaplarımı yırtıyor ... Anne !! Kitaplarımı mahvetti ." mutfakta çorba karıştıran Hikaye , içeriden gelen oğlu Yağız'ın bağırtısı ile kepçeyi bir köşeye koyup onların yanına gitmişti .
Koca salonda minik kızı sanki hiç oyuncağı yokmuş gibi kitaplığın önünde , raftan tutunarak ayakta durmuş kitapları inceliyordu .
Aslında ona göre yerdeki yırtılmış kitap sayfalarını görene kadar oldukça masum bir görüntü idi .
Her bir tarafa saçılmış sayfalar kesinlikle kızının eseriydi . Hemen baş ucunda ayakta dikili duran Yağız , tek kaşı kalkık hem annesine bakıyor hem de kardeşine göz gezdiriyordu .
Kollarını birbirine sarıp tam hesap sorma havasına girmiş gibiydi .
-" Şu hale bak Anne . Kızın en sevdiğim kitaplarımı , elini koymuş gibi bulup yırtmış . Bunun sorumluluğunu kim alacak . Babam mı sen mi ? " Yüksek sesine karşılık az önce ki sakin halini bir köşeye koydu Hikaye .
Küçücük başı ile oğlu ona sesini yükseltip bir de üzerine hesap soruyordu . Ee kimin oğluydu . Tıpkı babasına çekmişti .
Elini üzerinde ki önlüğü silip , derin nefesler aldı . Yerdeki kitap sayfalarını gördükçe biraz oğluna hak veriyordu ama küçük bebeğe de bir şey diyemezdi ya .
-" Yağız sesini yükseltme bana annecim. Alt tarafı bir kitap , gider alırız aynısından . " Yağız az önce birbirine doladığı kollarını hızla açıp annesine yaklaşmıştı .
-" Anne onlar benim için çok önemliydi . Gidip aynısından alsak ne fayda . Keşke bir kez olsun beni anlasan . " isyankar sesiyle son kez annesine bakıp odasına doğru koşturmuştu .
Ağzı açık halde kalakalmıştı. Küçük oğlu kesinlikle ergenliğe emin adımlar atıyordu. Pardon bildiğin koşuyordu.
-" Akşam yemeği yemeyeceğim ! " Odasının kapısını çarpmadan önce koca evde yankılanan sesiyle gözlerini yumup açtı .
Abisinin bu bağırışını komiklik olarak algılayan küçük kız ağzı kenarlarından akan salyaları ile gülüyordu .
Koca salonu kaplayan cıyak cıyak sesi kesinlikle abisine karşıydı .
-" Cimcime kızım benim . Neden ısrarla Yağız abinin kitaplarını elliyorsun ? Bak abinle kavga ettik , beyefendi yemeğe bile gelmeyecek. " Küçük kızını daha fazla bekletmemek için ona doğru uzattığı kollarından tutup aldı kucağına .
Anında boynuna sığınmıştı. Şimdiden salyalarını hissediyordu küçük kızının .
Onunla beraber mutfağa giderek tek eliyle kızını kucağına sabitleyip ocakta ki yemeği karıştırmaya başladı.
-" Anne az önce ki sesler de neydi ? " Yiğit her zaman ki gibi üzeri çamur bir şekilde , bahçeye açılan mutfak kapısından içeri giriyordu .
Az önce çiçekleri dikerken evden gelen sesleri duymuş , merakına yenilerek içeriye girmişti .
Hikaye üstü ile kalmayıp yüzüne bile çamur bulaştıran oğluna baygın bakışlar attı .
Küçük kızını bebek sandalyesine yerleştirip pişen yemeklerin altını kapattı . Ellerini üzerinde ki önlüğe silerken doğru kelimeleri seçmeye çalışıyordu .
-" İkiz kardeşin galiba kız kardeşin ve bana biraz darıldı . " Yiğit masanın üzerinde ki kurabiye ağzına atarken annesinin dediklerine hiçte şaşırmamış gibiydi.
-" Her zaman ki Yağız işte . En ufak şeye bağırıp , çağırıyor. " Yiğit son sözleri demiş , ellerini yıkamak için mutfaktan çıkmıştı .
Çıkması ve geri gelmesi bir olmuştu . Gözleri kocaman olmuş , az önce gördükleri karşısında kalakalmıştı.
-" Anne size olan dargınlığının içeride ki yırtık kitap sayfaları olduğunu söyleme sakın . " Hikaye dudağını dişlerinin arasına alıp , eliyle küçük kızı Öykü'yü göstermişti.
Bu olayın tek sorumlusu bu cimcimeydi ne de olsa .
-" Oovvv o zaman Yağız'ın bağırtı sesleri az bile . Evi yaksa hakkı var . Ne de olsa okulda ki o kız hediye etmişti . "
-" Okulda ki kız mı ? Kim ki o ? Sınıfınızdan biri mi ? " Oğluna hediye verildiğini duyunca ister istemez merak etmişti .
Yiğit annesinin soruları karşısında kırdığı potu fark etmişti . Yağız günlerce onu uyarmış , tek kelime etmemesini söylemişti.
Bunu annesine söylediği için kesinlikle mahvedecekti onu .
-" Ben öyle bir şey mi dedim ya . Kız diye bir şey yok . Hem o kız kimmiş ? " Gülümsemesi annesinin tek kaşını kaldırmasıyla son bulmuştu .
Yavaş yavaş geriye doğru adımladı. Odasına kadar yakalanmazsa kurtulma şansı vardı . Arkasına doğru bakıp saniye olayını hesaplamaya çalıştı .
Hikaye daha oğlu geriye doğru gidince kaçacağını anlamış , onu kollarından tuttuğu gibi mutfak masasına oturtmuştu.
-" Hemen anlatmaya başla Yiğit . "
-" Şunu da koyduk mu tamamdır . " Ateş sonunda tamamlanan şey ile kocaman gülümseyip , sonucu karısına göstermişti .
-" Eskisi gibi olmasa da iyi olmuş . " Karısının yanağını okşayıp , alnına derin bir öpücük bıraktı.
Saçlarını da koklayıp , sarılacakken her yerini bant ve yapıştırıcı eden küçük kızları Öykü aralarına girmiş , babasını annesinin elleri arasından almıştı .
-" Ben oğlumuzun yanına gideyim sen de kızımızı temizle hayatım . " Kocasının dudaklarına bir öpücük bırakıp odadan çıkmıştı . Kızı arkasından ona bağırıyordu.
Merdivenlerden çıktıktan sonra geldiği odanın önünde bir süre bekledi . İçeriden bir kaç tıkırtı sesi gelince kapıyı tıklatıp içeriye girdi .
Oğlu çalışma masasında oturmuş kitap okuyordu . Annesini görür görmez bir süre bakmış , sonra tekrar kitabına dönmüştü.
-" Yağız ne okuyorsun annecim ? " Sevimli çıkmasına önem gösterdiği sesiyle konuşsa da oğlunda pek işe yaramamıştı .
-" Aşk ve gururu mu okuyorsun ? " Gördüğü kitap ile oldukça şaşırmış , hayrete düşmüştü. 8 yaşında ki oğlunun bu tarz kitaplar okuması şaşırtıcıydı.
Hele ki Yiğit'in yeni yeni okumayı söktüğünü hatırlayınca ...
-" Evet . " anladığını belirtircesine kafasını sallayıp yanında ki sandalyeye oturdu . Oğlu ısrarla kitabı okuyordu .
İki eliyle sımsıkı sardığı kitabı yavaşça önüne doğru koydu . Oğlunun kitaptaki bakışlarının oraya çevrildiğini gördü .
Her tarafı bantlarla çevrili , bazı yerleri de sıvı yapıştırıcı idi .Kesinlikle kitap berbat durumdaydı .
-" Şey baban , ben ve Öykü ile eski haline getirmeye çalıştık . Tabi biraz şey oldu ama ... " Sayfalarını hareket ettirince yanlış dizildiğini fark etti . Bildiğin yirmiden kırkıncı sayfaya atlıyordu.
-" Sanırım baban sayı saymayı unutmuş . Bir ara öğretiriz . " Kitabın sayfalarını kapatıp oğlu daha fazla görmesin diye ondan uzak bir köşeye koydu .
-" Seni her zaman anlıyorum oğlum . " Oğlunun saatler önce dediği cümleye karşılık demişti. Yağız da bunu farkındaydı .
-" Kız kardeşin henüz çok küçük ve bazı şeyleri anlayamıyor . Yanlış ile doğruyu ayırt edemiyor. Bu kitabın o kız tarafında hediye edildiğini bilemezdi. Kardeşine ceza olarak çikolata vermeye - . "
-" Sen nereden biliyorsun hediye edildiğini ? Hem de bir kız tarafından . " Oğlu Yiğit gibi onunda ağzında bakla ıslanmıyordu . Yiğitin onca tembihibe rağmen söyleyivermişti .
-" Yiğit !! " Oturduğu sandalyeden kalkıp koşar adımlarla giden Yağız'ın ardından sadece bağırmakla yetinmişti .
-" Yağız bunu söylememem gerekliydi . Çok fazla üstüne gitme Yiğit'in . "
-" Bu çocuklar neden kavga etti ki ? Oysa ki çok güzel yapıştırmıştık kitabı . " Konuşan eşine yan gözle bakıp ağzına mısır atmıştı . Tabiki de ağzından bir şeyleri kaçırdığını söylememişti .
-" Senin yüzünden ! Sayfaları yapıştırdın ama yanlış sıralamayla . Yirmiden kırkıncı sayfaya gittiğini görünce kendine hakim olamadı çocuk . "
Herkese merhaba Alın yazım ailesi .Umarım bölümü beğenmişsinizdir.
Bol bol yorum ve oy bekliyorum .
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
182.25k Okunma |
7.75k Oy |
0 Takip |
68 Bölümlü Kitap |