
-" Gözlerin dudaklarından önce okunuyor Orkidem . "
Yazar'dan
-" Baba ne kadar kaldı ?" Arka koltuktan öne doğru eğilen oğluna aynadan bakarak göz devirmişti . Dakika başı susmadan aynı soruyu soran sevgili oğlu bıkmıyordu .
Derin bir nefes alarak yola bakmaya devam etti .
-" 1 saat var oğlum . " Yiğit yanaklarını şişirterek kaşlarını çattı . Sevgili babası her soruşunda aynı cevabı veriyordu .
-" Baba bir önce ki sormamda da aynı cevabı veriyordun . Ne bitmez 1 saatmiş . " İsyankar ses tonu ile sırıtmıştı Ateş. Hemen yan koltukta oturan Hikaye ise kendisini tutamayıp kahkaha atmıştı .
-" Dakika başı sorduğun için olabilir mi oğlum ? Hadi yerine otur da dikkatim dağılmasın . " Yiğit babasının dediği ile daha fazla uzatmayıp yerine geçmişti .
Yaz tatiline girmeleri ile Rize'ye Hikaye'nin halasının oraya gidiyorlardı . İlk başta uçak ile gitmek isteseler de Ateş araba ile gitmekte ısrar etmişti .
Aslında şu an pişmandı ama pek sesini çıkarmıyordu . Bu kadar süreceğini ve yorulacağını tahmin edememişti .
-" Orkidem şuradan çerez uzatır mısın ? " Hikaye ayak ucunda duran koca kutunun içerisinden istediğini çıkarıp birer birer Ateş'e yedirdi .
Sevgili kocası oldukça yorulmuştu . Ön koltuktan arka koltuğa doğru hafifçe dönüp çocuklara bakındı . Allah'tan büyük araba ile gitmeyi akıl etmişlerdi de genişti .
-" Çerez yemek isteyen var mı ? " Sorduğu soru ile dördünün de dikkatini ona yoğunlaşmıştı. Yiğit her zamanki gibi elini uzatıp koymasını işaret etmişti.
-" Yolculuk anında yiyecek tüketmek pek sağlıklı değil Anne . Hele de bu yaşlarda kusma , mide bulantısı, karın ağrısı ve kabızlık gibi şeylere neden olabilir. " En arka koltukta elinde kitabını okuyan Yağız yolculuk boyunca ilk defa konuşmuştu .
-" Yani istemiyorsun ." Yiğit annesinin eline doldurduğu çerezlerden sevdiklerini yerken konuşan kardeşine göz devirip , tercüman olmuştu .
-" Evet yemek istemiyorum . " Onlarla olan irtibatını kestiğini belirtmek için tekrar kitabını okumaya dönmüştü . Bir kafa büyüklüğünde olan kitabını nasıl okuduğunu anlamıyordu Yiğit.
Sefiller ...
Evet kesinlikle okuduğu kitap buydu .
-" Güzel kızlarım siz yiyecek misiniz ? " Küçük kızı Öykü ve kardeşi Pelin yan yana oturmuş, bir şey izliyorlardı . Pelin ablasına bakıp hayır dercesine kafasını sallarken Öykü de onu taklit etmişti .
Kesinlikle teyzeci bir kızı vardı . Hafifçe kıyafetlerine göz gezdirdiğinde aynı ton ve tarzda giyindiklerini fark etti .
Saç şekilleri bile aynıydı .
Tekrar önüne dönerek çerezlerin çoğunu Ateş'e yedirdi . Nedense yavaş yavaş o da yolun uzadığını düşünmeye başlamıştı .
Ve işin garip tarafı asfalt değilde toprak yolda ilerleyip giderek orman yolu yaklaşmış olmalarıydı .
Etrafta bir tane bile araba yoktu . Hatta ev bile yoktu .
-" Ateş , hayatım doğru yolda olduğundan emin misin ? " Etrafı incelerken sorduğu soruya cevap bulamaması ile kocasına döndü.
Karşılaştığı görüntü ile ne yapacağını şaşırdı .
Eşi koskoca bir harita ile bakınıp, onu bir bu yana bir o yana dönderiyordu .
-" Şey galiba .... " Cümlesinin devamını getiremeyip kocaman gülümsedi. Bu sevinç gülümsemesinden çok suçlu gibi olanındandı .
-" Anne ormana kamp yapmaya mı gidiyoruz yoksa ? " Arkadan gelen Yiğit'in sesiyle ikisi de yutkundu .
-" Hayır sevgili kardeşim . Kamp yapmaya gitmiyoruz . Biz aslında hiçbir yere gitmiyoruz . Çünkü ... " Kitabını yan koltuğa koyup kardeşi ile göz göze geldi Yağız.
-" Kaybolduk . "
********
-" Bu taraftan sağa dön baba . " Saatler önce daha yolun ilk başlarındayken ön koltukta oturan Hikaye şimdi arka taraftaydı .
-" 1 kilometre sonra ilk kavşaktan sola sapıcaz . " Şimdi ise bir elinde harita diğerinde telefon oğlu Yağız oturuyordu .
1 saat kalan yol olmuştu 3 saat...
-" Bak Rize ismi göründü. Gerisini artık sen halledersin . " Elinde ki haritayı torpidoya koyup kitabını eline almıştı.
-" Baba benzinliğe uğrayacak mısın ? " Yiğit alnından akan teri elinin tersi ile silerken halsizce babasına seslenmişti .
-" Neden ki oğlum ? Bir şey mi oldu ? " cevap vermeye necali olmayan çocuk başını koltuğa yaslamıştı .
Yağız okuduğu kitaptan bakışlarını çekmeyerek sırıttı .
-" Evet bir şey oldu baba . Büyük ihtimalle Yiğit 5 bilemedin 10 saniyeye kusaca- " arkadan gelen öğürme sesinin hemen ardından içerisini kusmuk kokusu almıştı . Pelin ve Öykü çığlık atsalarda olan olmuştu
Hikaye endişe ile oğlunun sırtını sıvazlayıp Ateş'e seslendi .
-" Kenarı çek bir kaç dakikalığına. "
-" Ben demiştim yolculuk anında bir şey yenmez . Yenmesi durumunda kusma , mide bulantısı, karın ağrısı ve kabızlığa ne- " yiğit hala konuşmaya devam eden kardeşine sinirle bakıp eğildiği yerden kalktı.
-" Kısaca yeme deseydin keşke . Destan yazmana ne gerek var Çakma Einstein. "
*********
-" Ahh hoşgeldiniz . " Evin kapısına düzülen koca aile ile sonunda Güçlü ailesi gülümsemişti. Yolculuk boyunca tüm aksaklıklar onları bulmuştu .
-" Hoşbulduk Hala . " Sarılışına karşılık verip , elini öpmüştü . Boy sırasına giren çocukları da sırayla öpüp annelerinin yanına geçtiler .
Neredeyse herkes buradaydı .
-" Çok geçe kaldınız . Biz sizi 3 saat öncesine bekliyorduk. Yolculuk anında bir sıkıntı çıkmadı İnşallah. " Hikâye ile Ateş göz göze gelmişti . Ne diyeceklerini bilemediler.
Şimdi nasıl denirdi ki arabayla değil de uçakla geri döneceğiz diye .
-" Yolculuk anında ne yaşanırsa o oldu . Çocuklar biraz rahatsızlandı da . " Yiğit başını eğip babasının bacağına daha da yapıştı. Kustuğundan bu yana halsizliği hala üzerindeydi .
-" Sıkma canını . Herkesin başına gelebilir böyle şeyler . " Yağız ikizinin omzunu sıvazlayıp kardeşinin bedenini kendine yasladı . Beline sardığı kolları ile güvende hissettirmişti .
-" Sağ ol Çakma Einstein'ım . "
-" Ne demek çakma Mr. Bean'ım . "
*******
Kocaman aile sofrasının çevresini sarmalayan gülücükler, sevinçler öylesine güzeldi ki . Yolculuk anında çıkan tüm olumsuzluklar unutulmuş gibiydi .
Hatta Yiğit'in kusmuk kokusu bile gitmişti.
-" Bir önceki gelmenizde de Yiğit nasıl ağlamıştı hatırlıyor musunuz ? Gece uyurken Nadide babaanne osurmuştu da çıkan sesten korkmuş , tüm gün öcü var o odada demişti . " Yiğit adının anılması ile tüm konuşmayı dinlemiş gülmüştü .
Pek hatırlamasa da öcü kısmını net biliyordu .
-" Dur dur hele Yağıza ne demeli . Biz sülalenin en zekisini Mahmut sanırken dediği laflarla onu susturmuş , lafı ağzına tıkmıştı . Helal olsun sana be. " Her biri aslında onları çok özlemişti . Hayatlarına yeni giren Hikaye ve Pelin onların kanı canıydı .
-"Ateş abide az değil ama . Hikaye'nin hasretine dayanamayıp soluğu burada almıştı. " Bu dedikleri ile Hikaye huzur ile ona baktı . O günler de ne de çok özlemişti kocasını . Zaten dediği gibi daha da onsuz başka yere gitmemişti.
-" Güzel bir ailesiniz . Allah mutluluğunuzu daim etsin . " Hep bir ağzından amin sesleri çıkmış , etraf sessizliğe bürünmüştü. En baş köşe de oturan Nadide nene bastonunu hafifçe öne eğip bu sessizliği bozdu .
Biraz yaşlılıktan dolayı aklı gidip geliyordu.
-" Hikaye de bakayum bağa , senin bu oğlanlar kesik mudur ? " Sorulan soruyu anlamamış , halasına bakmıştı .
-" Yani kızım çocuklar sünnet edildi mi diyor . " Yağız ve Yiğit birbirlerine bakıp derince yutkundular . Hikaye hayır dercesine kafasını sallayıp Ateş'e baktı .
Akıllarında vardı ama bu yılın geçmesini bekliyorlardı .
-" Eyi madem bizim uşaklarla kessinler , düğünü de siz buradayken halledelum. Kesiksiz dolaşılmaz da . Ayuptur , günahtur. "
-" Anne . "
-" Anne . "
***********
-" Yaktın bizi anne . Canlı canlı kestin , ölüme gönderdin bizi . Biz iki gariban gül gibi geçinip gidiyorduk . " Yiğit yattığı yatakta narkozun etkisi ile konuşuyordu . Hemen yan yatakta yatan Yağız şaşkın gözlerle etrafı inceleyip kafasını elledi.
-" Einstein beynini bana mı naklettiniz anne. Çok zeki hissediyorum kendimi. " Yağız 'ın dediği ile Yiğit kahkaha atıp yattığı yerden ayaklanıp ona doğru gidecekti .
Hemen Ateş ona engel olup geri yatırmıştı . Gülmemek için pek konuşmuyordu .
-" Ya baba bırak merak ettim bakacağım beynine . Hem ne iyi ettiniz ya kafasının içi boş duracağına ,beyin nakli gerçekleşmiş . " Yağız iki eliyle destek alıp hafifçe oturur hale geldi .
-" Ya işte bak Tıp çok gelişmiş . Bir de 1932 yılına dön bak . İnsanlar sadece yüz nakli yapabiliyordu . Şimdi ise beyin , akciğer , dalak , böbrek , ince ve kalın bağırsak , göz , diş , dil ... " bir an da kesilen sesinin nedeni gözlerinin kapatıp oturduğu yerde uyuyakalmış olmasıydı .
-" Anne , baba buna beyin nakli işe yaramamış , yine her zaman ki gibi oturduğu yerde destan yazdı . Bak , bak ona Allah aşkına kendi söylediğine yorulup uyuya kaldı . Ben daha ne di- " onunda uyumasıyla koca odayı sessizlik bürümüştü.
-" Torunlarımızı görmeye geldim evladım. Ateş güçlü , hikaye güçlü isimleri ." Odanın dışından gelen gürültü sesleri biraz tanıdık gelmiş , kendi isimlerini duymaları ile odada çıkmışlardı .
Makbule hanım önde olmak üzere herkes buradaydı . Hüseyin ile Ateş göz göze gelince yanında ki Makbule hanımı dürtüp onları işaret etti .
Yine , yeniden bir araya gelmişlerdi . Ama bu sefer ki buluşma sebepleri oğullarının sünnet olmuş olmasıydı .
Herkese merhaba canolar 💚
Desteğini esirgemeyen herkese teşekkür ederim ❤️ sizler sayesinde gittikçe çoğalıyoruz . Sevgiyle kalın , Alın Yazım ile mutlu olun 🌟🌟
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 230.76k Okunma |
9.03k Oy |
0 Takip |
68 Bölümlü Kitap |