-" Sevgilim olur musun Orkidem ? "
Hikaye' den
-" Ateş şu yastığı da koyayım mı arkana ? "
-" Hayır gerek yok Orkidem . Zaten en az 5 tane koydun . " isyankar bir şekilde dedikleriyle kendimi tutamayarak güldüm . Hakikaten 5 tane yastık vardı ve ben bunu kendisi deyince farkına varmıştım .
-" Ne yapayım rahat etmeni istiyorum . Ne de olsa bu durumda olmanın suçlusu benim . "
-" Hayır suçlusu sen değilsin . Şunu bir aklından çıkarır mısın ? Ben senin için canımı bile veririm . " içim bir tuhaf olmuştu bununla . İlk defa böyle seviliyordum . İster istemez insanın gözleri doluyordu .
Yattığı yerden hafifçe doğrularak gözyaşımı sildi . Ve gözlerimden öptü yavaşça .1
-" Sakın bu gözlerin dolmasın . Hele benim için asla . Daha fazla bu incilerin dökülmesine neden olmak istemiyorum . Kalbim kaldırmıyor bunu "
-" Hele hele tiplere bak . Ay siz git gide iyice ergen sevgililere döndünüz . " varlığını unuttuğum Hüseyin'e doğru baktım . Sabahtan beri kalkmak bilmediği koltukta yayılmış bir şekilde eli yanağında bizi izliyordu .
Yanaklarım yanmaya başlamıştı . Hala zaten onların önünde öpüşmemizi unutmuş değildim .Bir de sadece Hüseyin olsa iyiydi ama bütün aile buna şahit olmuştu .
-" Yanaklara bak domates gibi oldu . Hafiften kokusu da geliyor galiba burnuma . Kilosu kaç para ablam !!! " bu dedikleriyle yavaştan Ateş'ten uzaklaştım . O da bunu fark etmiş olmalı ki elimdeki yastığı alıp ona fırlattı .
Gelen yastıkla kafası boşluğa düşen Hüseyin kınar bir şekilde ona bakıyordu .
-" Pezevenk . Utandırmasana karımı . Hem senin burada ne işin var lan . Çık git işini yapsana sen . Doktorsun ya sen hani bunu da ben mi hatırlatayım sana ? "
-" Hatırlatmana gerek yok ergen Ateş . Ben zaten biliyorum . Burada bulunma sebebimde hani senin doktorun benim ya p*şt herif ondan buradayım . Bir cilveleşmeniz bitmedi ki işimi yapayım . "
-" İyi işini yap da s*ktir git artık yani . " Hüseyin oturduğu yerden kalkarak Ateş'in yanına gitti . Bir kaç yere baktıktan sonra Seruma iğne batırıp ilaç enjekte etti .
-" Ağrı hissedersen Hemşire çağır . Yemek içinde onu çağır beni sakın ola çağırıp ta sipariş verme senin burnunu kırarım . Valla bıktım ya Tarhana çorbası almaktan . Anladın mı p*şt ? " haklıydı bu dediğiyle . Burada kalalı nerdeyse 1 hafta olmuştu . Ve bu 1 hafta boyunca full yemeklerimizi o getirmişti .
Hüseyin bir ara onu engellemişti ama Ateş yeni bir hat alıp bu seferde oradan arıyordu yemek için . Son sözlerini de sıralayıp üzerindeki önlüğü düzelterek odadan çıktı Hüseyin .
-" Onu aramaya devam edeceğim hala idrak edemedi salak . " bu deme şekli öylesine komikti .Kaşları büzüşüyor , dudakları tuhaf oluyordu . Kahkaha atmaya başladım .
-" Ateş uğraşma Hüseyin ile . Ne dediysen hep getirdi . Rahat bırak artık . " çocuk gibi omuz silkerek geriye doğru yaslandı . Onun bu hareketli güzeldi ,hoştu da biraz huysuzdu . En azından eski halinden eser yoktu .
Daha çekilir bir hali vardı . Tabi bunda aşkın da etkisi vardı .
-" Ben kahve almaya gidiyorum . Sende bir şey ister misin kafeteryadan ? "
-" Hayır istemiyorum Orkidem . Çabuk gel saçlarımı okşamanı istiyorum . "
-" 1 tane sade kahve alabilir miyim ? " karşımdaki adam kafasını sallayarak gözlerini üzerimden ayırmadan kahve makinesinin oraya yöneldi .
Ateş'le aynı yaşlarda sayılırdı . Ama biraz tuhaf bakışları vardı bana bakarken. Yeni olmalıydı . Daha önce buraya geldiğimde onu hiç görmemiştim .
-" Kaç yaşındasınız güzel bayan ? " sorduğu soruyu ile şaşırmıştım . Hatta arkama bakarak başka kişi daha var mı diye baktım . Ama yoktu .
-" Bana mı sordunuz ? " yüzünde gereksiz bir gülümseme oluştu . Sanki bu gülüş bana tanıdık gelmişti ama çıkaramadım .
-" Evet güzel bayan . " şunu tipine bak . Bu ne samimiyet dememek için kendimi zor tutuyordum . Önünde dolan kahve bardağını alıp bana uzattı .
-" Sizi ilgilendirmiyor bay . " sinir bir gülümse ile ona bakıp elindeki kahveyi sinirle aldım . Hafifçe dökülse de elime umursamadan kafeteryanın çıkışına adımladım . Elim dökülen sıcak kahveden kızarmış ve yanıyordu .
Bunu Ateş görürse ilk işi sorgulamak olacaktı . Ve şu an ona bunu söylemek istemiyordum . Kargaşaya gerek yoktu . Önünü geldiğim asansör ile düğmeye basıp beklemeye başladım . Arada da kahveden yudumluyordum .
Nihayet gelmesi ile içine geçip katın düğmesine bastım .Tam kapı kapanmıştı ki gelen el ile geri açıldı . İçeri giren beden ile elimdeki bardağa daha da sıkı tuttum istemsizce . Hemen yanımda dikilip arkasına yaslandı .
-" Hala saç renginiz aynı . " kapının kapanışı ile konuşmuştu . Aynı derken ne demek istemişti ?
-" Merak ediyorsundur şimdi aynı derken diye ? " içimi okumuş gibiydi sanki . Adımlarım ondan uzaklaşarak geriye gitti .
-" Benden korkmana gerek yok güzel bayan . Aslında kurtulmana sevindim ama Ateş için aynı şeyleri hissetmiyoruz . Bu arada hala o uçakta ki masum halinlesin . " şimdi hatırlamıştım bu karşımdaki adamı .
Uçaktaki hostesti bu adam . Ateş'in bana ucuz kadın demesinin nedeni olan hostes . Onun burada ne işi vardı ki ? Hissetmiyoruz derken ne demek istemişti ? Kimler onun yaşamasına mutlu olmamıştı ?
-" Ahh güzel bayan sana sadece şunu söylemek istiyorum . Bu güne kadar yaşadığınız her şey planlıydı ve hala öyle devam ediyor . Bir düşünsene bütün aksiliklerin bir anda Paris'te sizi bulması . Arabanın bozulması peki , o aslında fren olacaktı ama tuttuğun adam salak olunca sadece bozulmakla sınırlı kaldı ."
-" Sana bir mesaj daha aktarılmam istendi . Son sözü hep Alın Yazısı söyler . Peki sen Alın Yazını merak ediyor musun ? " kanım donmuştu . Korkuyordum . Elimdeki bardağı her an yüzüne fırlatmak için hazır hale getirdim . Belki de şu an karşımda ki kişi beni öldürülmek amacıyla buradaydı .
-" Seni öldürmek için burada değilim . Sevgi şu anlık planlarının içinde bu olmadığını söyledi . Ama ilerleyen zamanları bilemem . Bunu sana gönderdi . " ceketinin cebine elini götürüp bir şey çıkardı .
Bu bir gül idi . Hem de Siyah gül .
Asansör kapısının açıldığını ve içeriye girenlerin olduğunu hissediyordum ama nedense gözlerim gülden ayrılmıyordu . Zerrin Annenin söyledikleri bile bir bir kulağımda yankılandı o an . Sonra yavaşça yere süzülüşünü gördüm gülün .
Ayaklarını oynatıp asansörden indi o adam .
Ben ise öylece yere düşen güle bakıyordum . Her tarafa yayılmış bir kaç yaprağı vardı . Yer düşmesi neden olmuştu belki de .
-" Hay s*keyim böyle işi . Bu kadın nasıl oluyor da her yerde karşımıza çıkıyor . Uçakta ki adamı nerden buldu . Hem de Ateş onu işten kovdurup hayatını cehenneme çevirmişken . " Ne yapmıştı Ateş ? Kovdurmuştu demek o adamı . İyi de neden yapmıştı bunu ?
-" Neden kovdurdu ki o adamı ? " çok merak ediyordum bu sorunun cevabını . Çünkü o zamanlar Ateş hala benden nefret ediyordu . Bana neler çektirmişti o olaydan sonra .
-" Bilmiyorum neden kovdurduğunu . Ama çok sinirliydi . Koskoca Paris Havaalanını birbirine kattı o gün . Ben gördüm onu ama o beni görmedi . Dahası ben saklanmış olabilirim . " sanki o günü hatırlarmış gibi gülüyordu . Ellerini kaldırarak hafifçe yumruk yaptı ve konuşmaya devam etti .
-" O hostesin yakasından tutup bir yumruk çaktı dedim ki adamın çenesi koptu aha . Yere yatırmadan önce yakınlarda bir çocuğun elinde dondurma vardı . Aldı onu zorla yedirdi . Sonradan anladım ki adamın alerjisi varmış . Balon gibi oldu suratı pezevengin . " sanki kendisi yumruk atıyormuş gibi heyecanlı heyecanlı anlatıyordu .
Bir de en son ki söylediği ile kahkaha ata ata gülmesi . Bu ikisi de psikopattı bildiğin .
-" Neyse bunları boş verelim . Ne yapacağız Hüseyin ? Bunların hepsini Ateş'e anlatmalıyız . Hem de bir an önce çünkü başkasından duymasını istemiyorum . "
Haklıydım bu konuda . Ona her şeyi baştan anlatmalıydım . Hiçbir detayı atlatmadan hem de .
-" Evet anlatmalısın ama önce onun iyileşmesini beklemelisin . "
-" Tamam . Neyse ben gideyim . Ateş beni bekliyordur . " oturduğum koltuktan kalkarak ona gülümsedim . Saatlerdir zar zor bulduğum odadan çıktım .
Uzun koridor boyunca bir sürü kişi görmüştüm . Ağlayan , hüzün dolu bakışlarla etrafı izleyen nice insan . Belki de içlerinden bir kaçı sevdiğinin ölüm haberini almıştı . Bu düşünce bile içimin bir tuhaf olmasını sağlıyordu .
Allah kimseyi sevdiğinin yokluğu ile sınamasın .
Ateş'in odasının olduğu koridora doğru döndüğümde köşede ki hemşire kalabalığı ile şaşırmıştım . Hepsi gülüyor ve bir yere doğru bakıyordu . Gözleri oraya doğru yönlendirdiğimde tanıdık oda kapısı ile sinirlenmiştim .
Onlar Ateş'in odasına bakarak gülüyordu . Bu kimin haddineydi ? Niye bakıyorlardı ki kapısına . Bakmasınlar lan .
Derin bir nefes alıp hepsine saldırmamak için yutkundum . Önce ne olduğunu anlamalıydık değil mi ? Belki de kapının boya rengini beğenmişlerdi veya kapı kulpunu . Onların yanına yaklaşıp en cilveli olana baktım .
Senin kahverengi saçların kavrulsun emi . Taktığın mavi lens o gözünü kör etsin emi .
-" Hayrola hemşire hanımlar . Bir şey mi oldu ? " kapıda olan o çakma mavi lensli gözleri bana döndü . Rahatsız olmuştu galiba . Ne de olsa kapı kulpuna olan bakışlarını engellemiştim soru sorarak .
Önce boydan aşağı beni incelemiş , gözleri saçlarımda takılmıştı . Saçlarını savurarak gözlerini devirmişti .
-" Bir şey olduğu yok . Sadece bir meteorla göz göze geldik o kadar . " gülüşü ile diğer hemşirelerde kıkırdamıştı . Gözlerimi kırpıştırarak kaşınan elimi yumruk haline getirdim .
-" Meteor öyle mi ? Kim ki bu ? " taşıra taşıra sürdüğü rujlu dudaklarını birbirine sürttü . Bu yaptığı dudaklarında ki ruju daha da taşırıyordu .
-" Ateş Güçlü . Yani enişten sayılır tatlım . " öyle mi dercesine kaşlarımı kaldırdım . Ama sonrasında yaptığı ile bütün sabrın taşmıştı . Protez tırnaklı eliyle beni omzumdan itti .
-" Sana burada av yok yani . Hadi naş . " tekrar o kapıya baktı . Az önce yaptığım yumruğuma kaydı gözlerim .
Artık daha çok kaşınıyordu . Bence buna bir çare bulmalıydım değil mi ? Büyük bir hırsla yüzüne bir tane vurdum . Ardından bir de kafa attım .
Etrafta ki nidaları , çığlıkları duyuyordum . Ama kimin umurundaydı ki enişten demişti bana .
Bildiğin benim kocamı bana enişte yapmıştı bir saniyede .
-" O benim kocam anladım mı ? Enişte olacaksa sadece sana olur bana değil !!! " saçlarını elime dolayıp bütün hıncımı ondan aldım .
( Kesinlikle doktor , hemşireye karşı olan şiddet , tacizlere karşıyım . Rahatsız olanlar için gönülden özür dilerim . Kusura bakmayın ! Birde kesinlikle insanları dış görünüşleri ile yargılamam . Bir insan kendini nasıl seviyorsa o şekilde güzeldir . Diğer türlüsü hiçbirimizi ilgilendirmez !!! )
-" Bırak beni !! " elimin altında çığıran kız ile onu bıraktım . Elimde kalan saçlarını geriye doğru savurdum . İğrenç bir şeye dokunmuş gibi hissediyordum . Ellerimi pantolonuma sürdüm . Yerde kıvranarak burnunu tutan o kıza hafifçe eğildim ve kulağına doğru sözcüklerimi sıraladım .
-" Bir daha bırak o kapıya buradan geçersen sadece kafa ve yumruk atmakla yetinmem . Anladın mı ? " korku dolu gözleri ile kafasını salladı . Tam geri doğrulacaktım ki duyduğum ses ile kalakaldım .
-" Orkidem ." Yavaşça bedenimi doğrultup sesin geldiği yere döndüm . Üzerinde ki hastane kıyafeti ile öylece bana bakıyordu . Hem de gözlerini koca koca açmış bir şekilde. Elinde tuttuğu değnekler ile yerden geliyordu ki ?
Önce tekrar arkasını döndü . Sonra bir eli gözlerine gitti ve ovaladı . Evet , evet bildiğin ovalıyordu gözlerini . Sonra tekrar döndü ve bana sonra yerdeki o kıza şaşkın şaşkın baktı
-" Orkidem sen ? " bildiğin şaşkınlıktan ne diyeceğini bilmiyordum . Yavaş adımlarla yanına yaklaşıp çenesini tuttum .
-" Evet ben ? " derince yutkunmasıyla garipçe bir ses çıkmıştı .
-" Soru , soru sordular cevap verdim bende . " başka bir şey gelmemişti o an aklıma.
-" Ne sordular sana Orkidem ? " hala bir bana bakıyor , bir de yerde yalandan sesli sesli ağlayan kıza . Çenesini biraz daha sıktım bana dönsün diye . Anında bakışları bana döndü .
-" O senin neyin olur diye sordular "
-" Sen ne dedin ? " sesi bir tuhaf çıkıyordu . Bu adam korkmuyordu değil mi benden ?
-" Uzaktan dedim ? " korku mu demiştim ? Yok korkmuyor benden . Bakışlardan belli . Kaşları çatıldı önce sonra o bakışlar koyulaştı .
-" Uzaktan ? "Sanki sorguluyor gibiydi . Hafifçe başımı sallayıp çenesine küçücük bir öpücük kondurdum .
-" Evet , uzaktan yandığım olur kendisi dedim . " bunu beklemiyordu . Öylesine şaşırmıştı ki dudakları açılıp kapanmıştı ne diyeceğini bilmediğinden . Öylece gözlerimin içine bakıyordu . Sonra yavaşça yaklaştı o gözler .
O gözlerin kapanışı ile benimkiler de kapandı . Dudaklarımın üzerinde hissettiğim sıcaklık bu nasıl bir şeydi ?
-" Hayda yine mi ya ? Öpüşmelere doyamadınız bir türlü . " bu defa Hüseyin'in dediğini kaale almadım . Onun dudaklarını hareket ettirişi ile buna ayak uydurdum . Kısa bir ayrılışın sonunda bu seferde ben dudaklarımızı birleştirdim .
-" Tamam yeter bence . Ateş maşallah domuz gibisin . Hastane de yatmana gerek yok artık . S*ktir ol git artık ev- Lan sana ne oldu Simge . Kız bu halin ne senin ? " son andan duyduklarım ile dudaklarımızı hışımla ayırdım .
Yeni fark etmişti o kızı . Kızlara sinir bir bakış attım . Hepsi mesajı anlamış olmalı ki bir tarafa kaçıştılar . En sonunda tek o kalmıştı .
-" Hiçbir şey Hüseyin Hocam yere düştüm . " Tabi ki de buna inanmamıştı . Bana döndü büyük bir şaşkınlıkla . Bunu sen mi yaptın diyordu bildiğin bakışları .
Omuzlarımı silkeleyip Ateş'in koluna girerek onunla beraber odaya girdik . Hemen ardımdan kapıyı kapatıp derince solukladım . O kızı görüp de dövememek zordu benim için .
-" Sen muhteşemsin . Sevgilim olsana benim beraber her akşam tarhana çorbası içmeye gideriz . Ne dersin? "2
Bölüm nasıldı ?1
En sevdiğiniz sahne ?1
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
181.44k Okunma |
7.74k Oy |
0 Takip |
68 Bölümlü Kitap |