11. Bölüm

~Ö.K 10.BÖLÜM ~

Mervenurzaa
marsmelegi

 

 

Yazar'dan

Arkasını dönüp yatsa da kızın varlığını , her odada hissedişin de uyuyamıyordu.

Nefes alışverişi tıpkı odada bulunan tik tak saati gibiydi.

Sesi ile kendini belli ediyordu . Gözlerini bir kaç kez kıpraştırıp genç kıza doğru hızla döndü .

Ömür ani bir şekilde kendine bakan Hüseyin ile oturduğu koltukta gerilemiş, merakla her bir adımını izlemişti .

Hüseyin uzandığı yerden kalkıp yavaşça Ömür'ün yanında yerini aldı . Ona yaklaşması kızı geriyordu.

Farkındaydı .

İlk önce kendinden de beklenmeyecek şekilde yaralı elini kendi elleri arasına alıp inceledi .

Dakikalar önce ki yaşanan olaydan bir darbe almamış , iyi görünüyordu.

-" Sabah kalkar kalmaz pansuman yaparız. " Ömür yavaşça ellerini çekip kafasını sallamıştı.

Bir an da ellerini kendisine çekmesi korkutmuştu onu . Sonrasın da dedikleri ise şaşırtmıştı.

Her bir duyguyu ardı ardına yaşıyordu onun yanında . Hem de saniyler içinde .

-" Vakit bir hayli geç oldu . Sen yukarıda ki odaya gidip dinlen. " hemen ardından bir kaç soru sıralamak istese de susmuş, herşeyi başka zamana bırakmıştı.

Genç kız istediği vakit zaten anlatırdı . Olaylar taze iken sorular ile onu sıkmak ve üzmek istemiyordu .

Ömür itiraz için ağzını açmıştı ki kendisini merdivenlere doğru ilerleten adam ile susmaya karar verdi .

Yorulmuştu.

Unutmak için uykuya ihtiyacı vardı . Kısa bir an unutucaktı ama o da yeterdi .

Son basamakları da çıkınca odanın karşına geçmişti . Kapı kulpunu açıp içeriye girince karşılaştığı manzara ile ne adım atıyordu ne de arkasında bulunan adama bir şey diyebiliyordu.

Heryeri silinmiş , tertemiz olmuş ve kendine ait eşyalarla doldurulmuş bu oda da neyin nesiydi ?

-" Burası , eşyalarım ama nasıl ? "

-" O halde , yani yaralı halde geldiğin gün bavulun da yanındaydı . İçindekiler ıslandığı için kullanılmayacak durumda olunca yıkayıp buraya koydum. "

Bu sabah kalktığında onun odasında idi . O yüzden burayı görememişti .

O zaman mutfakta demeye çalıştığı şey onu bu evde istemeyişi değil de kalabileceği idi .

Büyükçe yutkunup kendisine gelen cesaret ile arkasını döndü. Onca olayın üzerine bu güzel gelmiş gibiydi .

Güzel gelmiş olmasaydı niye gülümsemek hatta sırıtmak istesin ki ?

-" Teşekkür kelimesini duymak istemiyorum . Lütfen . " Teşekkür edemeyecekse ne yapmalıydı ?

Yaptığı bu hareket öyle basit bir şey değildi ki . Onu kurtarmış , kısa bir süre olsa da kalacak yer vermişti.

Kovulmuştu buradan fakat ondan sonra olanlar ortadaydı . Şimdi sen beni kovdun diyip evden gitse ne yapacaktı ?

Babasını arayamazdı, babası demişken kaç gündür onunla konuşmayışı geldi aklına .

Hızla etrafına dönüp çantasını aradı . En son Elif ile konuşmuş ardından da bir daha kullanmamıştı .

Yatağın üzerinde sonlanan gözleri çantayı bulur bulmaz içini açarak telefonu almıştı.

Defalarca düğmesine basmasına rağmen açılmıyordu . Şarjı bitmiş olmalıydı .

-" Koridor da şarj yeri var . İstersen orayı kullan . " Hüseyin yardıma koşup , şarj yerini işaret etmişti .

Hızlıca telefonu şarja takıp açma tuşuna bastı. Açılan telefon ile ekrana bir bir arama kayıtları düşüyor , düşdükçe gözleri doluyordu .

Babası nasıl merak etmiş olmalıydı.

Ekranda beliren arama ile isme odaklanmıştı . Babası arıyordu .

Titreyen elleri ile açıp kulağına götürdü. Babasının karşıdan gelen azarlama seslerini duyuyordu .

Ona kızgın olduğunu, bunu neden yaptığını, telefonlarına neden bakmadığını ve bunun gibi bir sürü soru sormuştu.

Onu merak edişini hisseden Ömür öylece yere çömelip ağlamaya başladı . Hıçkıra hıçkıra ağlıyor baba diye sayıklıyordu.

Serkan Bey onun ağlama sesleri ile susmuş , ne diyeceğini şaşırmıştı.

-" Kızım , yavrum ne oldu ? Lütfen cevap ver babacım . Çok mu üzerine gittim beni affet Ömür merak edince kendimi tutama- "

-" Hayır baba , hayır ben sadece .... Ben sadece seni çok özledim. " Ne diyebilirdi ki bundan başka .

Özlemişti . Ona ihtiyacı vardı . Şu an yanında olsaydı öylece sarılıp ağlamaya devam ederdi .

-" Baba seni çok seviyorum. Bugün çok yorucu bir gündü , birden sesini duyunca dayanamadım ." Serkan bey rahatlayan içi ile çardağa oturup derin nefes verdi.

-" Bende seni seviyorum kızım . Kendini çok yorma , biliyorsun sana sonsuza denk bakarım . " Gözyaşlarını silip gülümseyerek dinlemişti .

Bakardı babası.

Ama Ömür de ona bakmak istiyordu. Rahat bir hayat yaşamayı hak eden bir babası vardı .

-" Biliyorum babam . Özür dilerim ayrıca sadece telefona bakmaya pek fırsatım olmadı , olmayınca da şarj edemedim . "

Dediklerine az da olsa ikna olan babası ile uzun uzun konuşmuş, telefonu sonlandırmıştı .

Hala akan gözlerini silmeye dermanı yoktu.

Bacakları ağrımaya başlayınca iyice oturup bacaklarını kendine çekti . Kafasını gömüp gözlerini kapattı .

**********

Saniyeler dakikaları, dakikalar saatleri kovalarken Hüseyin , omzunu yasladığı kapı pervasından ayrılıp oturduğu yerde ağlayarak uyuyan kıza yaklaştı .

Konuştuklarını duymuştu.

Babasına ihtiyacı olduğunu da anlıyordu. Onca yaşadığı şeye rağmen ki bilmemesine rağmen tahmin edebiliyordu , güçlü durmuştu.

Belki de babasını telaşlandırmamak içindi bu çırpınışı .

İki büklüm halde daha fazla oturmaması için kucağına alarak odaya yöneldi .

Yatak örtüsünü kaldırıp içine yatırarak , köşede katlı duran battaniyeyi üzerine örttü.

Neden evde kalmasına izin vermişti hemde tanımamasına rağmen ?

Bilmiyordu cevabını ...

Acımış mıydı ona ? Neredeyse 3 gündür onun hakkındaki şahit oldukları gözler önündeydi.

Bu evden çekip gittikten sonra kalamamış apar topar peşinden gitmişti .

En sonunda bulduğunda ise gördükleri ile adamı öldüresiye dövmüş , Arel'i arayarak ondan yardım istemişti .

Biliyordu arkadaşı Arel onun icabından gelirdi ki gelmişti de . Artık tam olarak adam ya da erkek demek yakışmazdı o p*çe .

Yüzünün yarısını kaplayan saçlarını baş parmağı ile çekip yüzüne odaklandı. Hafif izler vardı yüzünde .

Daha önce dikkatini çekmemiş olan izler ....

Ne zaman olmuştu ?

Yeni miydi ?

Eski miydi ?

Neden olmuştu?

Ardı ardına kesilmeyen soruları Ömür'ün hareketlenip ona sırtını dönmesiyle kesilmişti .

Odaklandığı yüzün çevrilmesiyle derin bir nefes alıp gece lambasını yakarak odadan çıktı.

Kendi odasına gitmek için ilerlerken yanıp sönen telefon ile oraya yöneldi .

Bir sürü mesaj geliyor , telefonun titremesine neden oluyordu .

Bu bir suç hatta ayıp olan bir şeydi . Başkasının telefonuna bakmak yani .

Ama bakmadan gitmek de istemiyordu.

Hafifçe ekranına dokunup iletilen mesaja baktı . Kaydedilmeyen bir numaraydı .

0534 ** Şişko telefonlara bakmayarak, staja gitmeyerek kurtulacağını düşünüyorsan yanılıyorsun !

0534 ** Sen bittin Ayı !

0534 ** Elif 'in anlattıkları doğru mu ? Şimdi de fah*şemi oldun başımıza . Günlüğün kaç para bari

0534 ** Bir kaç fotoğraf varmış Elif'te. Dediklerimi yapmazsan neler olacağını tahmin edersin ha şişko.

0534 ** Sancar Hastanesi'ne gel yarın ! Çelik surat bu fotoğrafları gördüğü an ki olacakları izlemen gerekiyor .

Bu ve bunun gibi bir sürü mesaj gelmeye devam etse de Hüseyin tek bir yerde takılı kalmıştı.

Çelik surat

Kızın hitap şekli , tehdit edişini defalarca kez tekrar tekrar okumuştu. Gözleri arada karşıda ki odaya kayıyordu .

Bu kız tam olarak nasıl biriydi ?

Evine almakla doğru bir şey mi yapmıştı ?

Telefonu tekrar eski haline koyarak odasına girdi . Cebinde ki telefonunu çıkarıp numarayı tuşlayarak kulağına götürdü.

Karşı taraftan gelen konuşma ile hızlıca konuya girmişti.

-" Senden birini araştırmanı istiyorum. İsmi Ömür , Ömür Akman . "

 

 

 

 

Bölüm : 10.12.2024 02:32 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...