
Bütün yol boyunca yolu seyrederek uyuyakalmıştım biz yetiştiğimizde Eskişehir'e çoktan gece olmuştu saat 8'e falan geliyordu en sonunda eve geldiğimizde karan Ali beni uyandırmak için alnıma defalarca öpücük kulağıma fısıldar gibi beni uyandırmaya çalışıyordu en sonunda uyandığımda ama gülümseyerek zar zor gözlerimi açıp elimi yüzüne koyup okşarım "geldik mi" derim o ise dudağıma öpücük kondurup bana gülümseyerek "geldik" der ben ise yerimde doğrurup kendime çeki düzen vererek arabadan inip karan Ali'nin valizlerle yanıma gelmesini beklerim yanıma geldiğinde elimi sıkıca tutup şike bazar "kimseye bir şey söylemedin dimi" der ben ise kafamı sallayarak hayır anlamında söylemiş verirnerede

Kapıyı ablam acınca içeri ilk giren ben ölürüm ablam ise bana şok için de baka kalır ve "masal" der ve gülerek bana sarılır ben de ona ondan son anneme ve yengem gelir "anne" derim annem ise bana ağlama gitsin bana gülümseme hiçbir şey demeden bana sıkıca sarılır bir süre öyle kalırız ne kadar ağlamamak için kendimi zor tutsam da ağlamayacaktım ayrıldıgımızda yengeme gidip sarıkırım "bu ne hoş süpriz hoşgeldiniz" diyerek sarılır karana li ise içeri girerek "hoş geldin enişte" der karan alış ise "hoşbulduk muntaha nasılsın" der ablam ise "iyim sen " der. "İyim sağol annem ise karan Ali'ye sarılarak karşılı verir "aleyküm selam anne " dediğinde bir an ben karan aliyd bakak alırım annem de böyle demesine sevinir ve"ve aleykümselam hoş geldiniz oğlum hadi geçin" der ben ise "anne mutez abim nerede Muzo nerede "bir yere kadar gittiler hemen gelirler şimdi hadi siz geçin kızım su getirdi yorulmuşsunuzdur bunca yol geldiğinize göre bir haber verseydiniz kızım ona göre hazırlık yapardık" der annem ben ise annemin elinden tutarak salona doğru gideriz " aşk olsun anne biz yabancı mıyız" salona girdiğimde babam ayağa kalkarak yanında karısıyla bana baka kalır anneme doğru döndüğümde annem paspası getirip sadece yere doğru bakıyordu yine bir şey olmuş ve annemin canı sıkılmıştı annem ise yanımdan çekilip babama selam vermeni bekliyordu herkes Melisa sadece babama bakı kalmıştım karan Ali bunu anlayıp arkadan elimi tutup ona bakmamı sağlayıp ona gülümseyerek öyle bir adım atıp babamın elini sıkarak ona bakmıştı "Selam aleyküm Kerem bey" der karan Ali banan ise gülürek "aleykümselam oğlum hoş geldin" der babam ise elini bana uzattığında öpmemi bekliyordu ama ben sadece ona bakıyorum ve sonunda elini tutarak sertçe bakmıştım ve "selam aleyküm baba" derim doğruysa öfkeyle yine doğmuş ama bir şey demeden sadece "aleykümselam kızım geçin oturun" der ben ise "sağ ol baba ama burası benim evim söylemene gerek yok" diyerek sert bakışlarına maruz kalmıştım yine yine beni nasıl korkutacağını çok iyi biliyordu hepimizi nasıl korkutacağını bildiği gibi ama bu sefer ben de inatçıydım çünkü son zamanlarda duyduklarımdan sonra artık yürek yiyerek hiç kimsenin korkusunu altında maruz kalmayacaktım hele de babamın korkusunu asla falan koltuğa oturup Mora gülümseyerek bakarken Melisa yanına gitmek olurmuştum en sonunda annem de oturup hiçbir şey demeden yine mi köşede oturuyordu onun karısı ise babamın yanında oturmuş sadece gülümseyerek bakıyordu yengelerim ablan oturarak ortamda Bir sessizlik olmasına sebep olurlar ablam ise bize su getirip vermiş ve biz de içerek karşılık vererek bardağı ona geri vererek ablamı gitmesini izleriz en sonunda karan Ali ortamdaki sessizliği bozarak "anne ne zaman gelecek nereye gittiler biliyor musunuz" der annem ise "araba arıza yaptı yine oğlum tamire yanımda da sabahtan beri bir de biz de bekliyoruz gelmelerinde ama şimdi aradık yoldalar" der anne "iyi iyi " der annem ise "sen nasılsın oğlum işlerin nasıl nasıl gidiyor ailen nasıl annen nasıl" der karan Ali ise "her şey yolunda annem de çok şükür iyi bu arayışlarım çok yoğun olduğu için gelemedik İlk fırsatta gelelim dedik ve size sürpriz yapalım dedik ama o da gençler yokmuş" der ben ise birisi sadece babama bakıp kim olduğunu sorguluyordum çünkü onu her baktığımda içime bir ürperti iniyordu en sonunda kapını çalmasıyla yengem ayağa kalkarak kapıyı açar ve sallanan içeri abimler girer "oo kimler gelmiş kimler" dediğinde ben ise karan Ali ayağa kalkarak " önce karan Ali mutes abimin alını tutup "neredesin ya geldik yoksun"der karan Ali abim ise sarılarak "e sen de bir zahmet gelmeden önce bir haber verseydin oğlum" der sonra gülüm seyerek "hoş geldin kardeşim" der "hoşbulduk kardeşim " der karan Ali sonra abim bana dönerek "abi" derim ve sarıl9rım abim ise "abim.. nasılsın" der ben ise "iyim abi sen ", derim "iyim iyim" harbiden ayrıldığında muzoyu görünce hiçbir şey demeden sadece gülerek onunla sarılmıştım bu da benim ikizimde aile pastamı bitirdikten sonra çaylar gelir ve Bizim aldığımız tatlıları yengemler hazırlayarak sunarlar herkes gülerek birbiriyle sohbet edip tatlısını ve çayını yudumlarken yine babam o mükemmel ortamı bozarak laf Çakar "vallahi bir süre daha gelmeseydin artık evden atılacaktım"dediğinde herkesin yüzü inmişti ve abim babama dönerek şey eder "O ne demek baba" der babam ise "bir şey demek oldum annem beni gördükçe rahatsız oluyor farkında değil misin merak etmeyin bir haftaya kadar gidiyoruz zaten" dediğinde annem "hasbinallah O ne demek kerim" der annem Ablam bir kavganın başlayacağını anlayınca araya girerek bana dönmüş ve "onca yoldan geldiniz yorgunsunuzdur hem saat geçti oldu gel kardeşim size odanızı göstereyim der ve babam karan Ali'ye ve bana dönerek sakinleşmeye çalışır ve benise gerilmiştim karamel'i bana dönüp bakınca gözlerinden beni sakinleştirmeye çalıştığını anlayabiliyordum ama babamın bu öfkesi bir gün hepimizi yakacaktı ablamla beraber eskiden ablamla beraber kaldığımız odaya gidip kapıyı kapattıktan sonra yanıma gelip oturur "ablam kaç aydır böyle mi" derim ablam ise "hem de nasıl" der "anneme vurdu mu ya da size" derim"vurmaya kalktı ama abimler durdurdu onu neyse bunları yarın konuşuruz uzun yoldan geldiniz yorgunsunuzdur hadi kalk da şu iki yatağı birleştirip yerinizi hazırlayalım" daha geçiştirerek ben ise bu gece duyduklarım karşısında daha fazla bir odaya girşey duymamak için sözü kesip ablamla yerinden kalkıp iki yatağı birleştirip yerimizi hazırlamıştım
ablam odadan çıktıktan sonra bir süre sonra karan Ali odaya girip kapıyı kapatıp yatağın ucuna hafif oturup hafif de uzanarak beni izliyordu Melisa üstümü değiştirmiş başımdaki örtüyü çıkarıyordu en sonunda işim bittikten sonra karan Ali ye dönüp baktığımda bana kollarını açarak "gel gel bebeğim" dediğinde itiraz etmeden kolların arasına girerek başımı göğsüne dayayıp hüngür hüngür ağlamıştım babamın bu tavrına ve ailemin bu kadar acı çekmesini annemin gözlerindeki yaşlar akmaktan kurumasını bu kadar bu kadar canım yanıyordu ki bu en zoru da ailemin benim gerçek ailem olmadığını bilmek o geceden sonra kararıyla bu konuyu hiç konuşmamıştık ama ailemi gördüğümde aklıma tek mi gelmişti onlar benim gerçek ailem değil bunlar benim gerçek ailem bile değilse bu kadar benim babam bu kadar kötüyse gerçek babam kim bedenine kadar kötüdür bunları düşünmeden sadece sevdiğim adamın göğsünde hem gülün Gül ağlayıp dinlenmişti O ise bana sıkıca sarılıp saçlarına birkaç kez öpmüş tü ee sonunda gözyaşlarımı bırakarak kafamı karan Ali'nin boynuna sokarak boynuna birkaç kez öpücük kondurup kokusunu içime çekmiştim O benim nefesimdi o benim yaşama sebebim O benim hayata tutunacak bir ipimde o benim kalbimdeki anahtarın kilidiydi O benim her şeyimdi onu eğer kaybedersem yaşayacağım şeyi düşünemiyorum bile bir de o an her şeyden korkuyordum o an her şeyi düşünebiliyordum her şeyi bir kabus gibi yaşayabiliyordum "şı...herşey geçti ben burdayım yanındayım" dediğinde beni biraz daha rahatlatmıştı en sonunda göğsünde uyuya kalarak ikimiz de birbirimize sıkıca sarılıp uyumuştuk.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 22k Okunma |
1.1k Oy |
0 Takip |
52 Bölümlü Kitap |