1. Bölüm

BÖLÜM 1

MELİS DOĞANAY
melisinayi_009

12.sınıfın son haftalarıydı babam sürekli bana bağırıyor az çalıştığımı söylüyordu . YKS’ye 1 gün kalmıştı artık babam çok üzerime geliyordu bir yandan da eski erkek arkadaşım bana 11.sınıfa geçerken sarhoş olup ‘ucube’ diyerek mesaj attığından beri anksiyete ataklarım artmıştı. O an kafamdaki her şeyi salladığım bir numaraya yazdım .

Siz : Rahatsız ediyorsam kusura bakmayın. Anksiyete atağı geçiriyorum ve içimdekileri artık kusmam lazım.

Siz: Babam sürekli baskı uyguluyor mühendis olmam için eşit ağırlıktan ilerlememe izin vermiyor . Belki bu mesajları görmeyeceksiniz bile ama ben dayanamıyorum yarın YKS’ ye gireceğim ve kendimi çok kötü hissediyorum . Siz: Eski erkek arkadaşımın bana ucube diye hitap ettiği anlar geliyor sürekli aklıma zamanında beni çok severken ne oldu da sarhoş olup bana hakaret edecek noktaya geldi bilmiyorum.

0530***** kişisini whatsapp dan sildiniz.

5 yıl sonra

Artık bir cumhuriyet savcısıydım , Ankara’dan Hakkari’ye tayinim çıkmıştı ve evden ayrılıp yola koyulmuştum tabi Ankara’da ki evimi de hukuk okuyan ve ya MSÜ ye hazırlanan öğrencilere kiraya vermiştim. Hafif bir müzikle Hakkari2de ki bir petrol ofisinde durup arabama yakıt aldım markete girip biraz da atıştırmalık ve bir kahve alıp arabama ilerledim , tekrardan arabama yerleştim ve kahvemi içerek yola devam ettim saat daha 18.40’dı ama Eylül aylarında olduğumuz için hava erkenden kararıyordu ve benim daha 1 saatlik yolum vardı.

Sonunda en yakın arkadaşım olan Vali Hanımın evinin önündeydim o askeriyenin lojmanlarında kalıyordu ancak benim savcılık ruhsatım arka koltuktaydı ve güvenlikten sorumlu askerlere gösteremiyordum. Bir asker yanıma geldi ve camı tıklattı soğuk olmasını umursamadan camı açtım ‘’Buyurun hanımefendi bir sorun mu vardı?’’diye soran teğmen ile bakıştım bir süre yutkundum ve cevapladım ‘’Ben Cumhuriyet Savcısı Melis Doğanay izin verirseniz ruhsatımı göstereyim-…’’deyip devam edemeden sözümü kesti bir diğer asker ‘’Abla sen kime geldin onu de uzatma o savcı sen olamazsın ,sen de öyle bir tip yok, ki zaten o kadından aura akıyor diyorlar ‘’ demesi ile kaşlarım çatıldı arkaya uzandım ve çantamı açıp ruhsatımı gösterdim hızla iki asker de ilk bana sonra ruhsatıma baktı ve hızla demir kapıyı açtılar geçmem için arabadan indim ne soğuktu burası ya…

Her neyse diyerek indim küçük valizi aldım bagajdan ve askerlerin yanına ilerledim bana döndüler hızla teğmen olana baktım ‘’Aslanım, Vali Hanım hangi katta ve hangi blokta sen biliyor musun?’’ diye sordum.

‘’Savcı Hanım, Mısra Hanım C blok 3.katta .’’ dedi hemen omzunu pat patlayıp apartmana ilerledim ve merdivene adımımı atmamla omzumda bir el hissettim refleksle valizi bıraktım ve omzumdaki eli kendime doğru çekip ters çevirdim , ki diye bakmak için arkamı döndüğüm an askerlerden biri olduğunu fark edip elini bıraktım hızlıca, sinirle bakıp ‘’Oğlum sen askersen ben de savcıyım niye sessiz sessiz yaklaşıp bir de üstüne elini omzuma koyuyorsun?!’’ dedim hiddetle.

‘’Pardon savcım ben valiz ağırsa diye…’’ dedi mahcupça eline ve bileğine bakıp konuştum; ‘’Gel elini saralım. ‘’ dedim ve sağlam eline valizi verdim hızlıca aldı ve peşimden geldi üçüncü kata geldik ben hızlıca Mısra’nın kapısını çaldım. Kapıda eşofman ve hoodie ile bizi karşıladı hemen bana sarıldı ben valizi teğmenden alıp içeriye kapının hemen yanına koydum hasret gidermeyi daha sonraya erteleyip adını dahi bilmediğim askerin eline bakmak için salona girmemle birlikte askerin hızla tekmil vermesi bir oldu , ‘’Teğmen Görkem Kızılsu , Isparta emret komutanım.’’ Adını öğrendiğim askere bakıp büyük ihtimalle her birinden daha ağır bir mevkimin olması ile Görkem’e emir verdim. ‘’Asker otur , ilk yardım kutusunu alıp geliyorum.

Yazar’dan

Görkem ayaktayken Mısra da ‘’Otur Görkem Melis oturmadığını görürse daha çok duvar koyar seninle arasına ayrıca sende biliyorsun biz daha taşşaklıyız komutanlarından.‘’ demiş ve gülümsemişti .

Melis seslendi ‘’Mısra nerde bu kutu?! ‘’ ve Mısra da ayaklandı hızla Melis’in yanına ilerledi .

Kıraç daha fazla dayanamadı ve konuştu Görkem’e doğru ‘’Görkem kim bu kadın ,neymiş mesleği, niye gelmiş?’’ sorularını yöneltti.

‘’Kıraç komutanım valla çok havalı bir kadın ,savcıymış galiba buraya atanmış ve vali hanımın arkadaşı galiba.’’ Demişti Görkem.

Mısra ve Melis’in gelmesi ile herkes susmuştu.

Görkemin elini elime aldım, önce kızaran yerlere krem sürdüm sonra da bandajı alıp sarmaya başladım lakin içeride bir tim vardı ve her birinin bakışı bendeydi . ‘’Görkemcim, aslanım bir daha ne yapmıyorsun?’’ diye sordum . ‘’Size arkadan sessiz sessiz yaklaşıp bir de elimi omzunuza koymuyorum Savcı Hanım.’’dedi. Kafamı salladım aferin öğrendin der gibi ve hemen ardından ayağa kalkıp kendimi tanıttım ‘’Merhaba , afedersiniz ben Cumhuriyet Savcısı Melis Doğanay , memnun oldum’’ dedim ve her bir askerle tokalaştım.

En son tim komutanıyla tokalaşmak için ilerliyordum ki ayağımın halıya takılması ve benim de yere düşecekken hızımı alamayıp ikimizi de yere düşürmem ile bakışmamız başladı o an sanki hiç kimse yoktu , akıp giden bir zaman yoktu ta ki…

 

 

 

 

Bölüm : 04.09.2024 17:09 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
MELİS DOĞANAY / UCUBE / BÖLÜM 1
MELİS DOĞANAY
UCUBE

73 Okunma

7 Oy

0 Takip
3
Bölümlü Kitap
Hikayeyi Paylaş
Loading...