Sizin kadar şeker bir bayram geçirin.
Bölüme geçmeden önce de bir oy verin bir yorum yapın her şeyi de söylemeyeyim canımmm.
***
Gözlerimi açtığımda hava kararmıştı ama tavandan asılan ledler sayesinde etraf hala ışıktı.
Aşağı indiğimde burnuma çarpan yemek kokuları sindirim sistemimi harekete geçirince ne kadar acıktığımı anladım.
Tezgahta duran hamurları işaret edip sorgulayıcı bakışlar gönderdim.
"Acıkmışsındır diye yemek yaptım şimdi de İzmir bombasının hamurunu yapıyorum."
"Niye uğraştın bu kadar söylerdik bir şeyler."
"Olmaz. Zaten bir şey yemiyorsun ki incecik kaldın."
"Hiçbir zaman çok yiyen biri olmadım."
"Neyse ne yaptım o kadar yiyeceksin."
Elindeki merdaneyle hamuru açmasına gülümsedim.
"Kurdum ben. Yemekleri koy yeter birkaç tane kaldı fırına verip geliyorum."
Yemekleri alıp teras katına çıktım. Her yeri camdı ve yüksek olması gökyüzü hissi uyandırıyordu.
Dediği gibi o da beş dakika geçmeden önlüğüyle sofraya gelince kahkahayı patlattım.
"Ha şey üstüm kirlenmesin diye."
"Niye o kadar uğraşıyorsun anlamıyorum ki."
"Pilav da tane tane. Hamarat Akınalp."
Camdan içeri giren havayı içime çekip yukarı baktım.
"Gökyüzü bugün özgür hissettiriyor."
Dedi kıvrılan dudağıma bakarak.
"Gökyüzü hiçbir zaman gülüşün kadar özgür hissettirmedi."
Ne kadar uzun süre öylece yüzüne bakıp onu bulduğum için şükrettim bilmiyorum.
Ama iyi kiydi.
Hep iyi ki olacaktı.
"Seni hep seveceğim. Ölü ya da diri. Hep sevdim çünkü başka türlüsünü de bilmiyorum."
"Sevmek ne demek bilmiyorum ama gelmeyeceğini bile bile bekledim Burak. Eğer sevmek buysa hep çok sevdim çünkü hep çok bekledim."
"Sevmesen de olur Gök Gürültüsü. Sevmesen de olur."
Geceyi balkonda oturarak geçirdik. Fazla konuşmadık susup anlaştık. Ertesi gün ikimiz de görevlere gittik ama o bir aylık göreve çıktı.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
35.3k Okunma |
2.65k Oy |
0 Takip |
45 Bölümlü Kitap |