
Ben önce anne babama emanet verildim Mevlam tarafından sonra onlar beni eşime emanet verdiler çok şükür ki iki ailemde bir güne bir gün beni incitecek bir söz bir olay yasatmadılar ailem çok şükür ki eksilmeyen çoğalıyor ilk bana ve eşime oğlum emanet geldi şimdi nasip olursa iki kızımda hayatımdaki yerlerini kalbimin en hassas yerini alacaklar. İki gündür hafifçe sancılarım başlamıştı doktor zamanınız geliyor annesi artık sancılar normal durumu hep ona bildiriyordum sabah üzeri biraz daha sık sancılarım başlamıştı. Ezanla uyandım sancım vardı "Ömrüm uyan sevgilim" " bir şey mi oldu hatun sancın mı var?" " namaz kalk beni de kaldır malum zor kalkıyorum yataktan" son ayımda kızlarım çok fazla zorluyordu hatta bu yüzden misafir odasında kalıyordum merdivenlerden çıkamıyordum kalkıp abdest almama yardım etti ayaklarımı ben eğilemediğim için o yıkıyordu "Allah razı olsun Ömrüm sen olmasan " " yavrum sen iyi ol ben herşeyi hallederim hem sevabına ortak oluyorum fenamı " deyip göz kırptı sandalyeye oturup namazımı kıldım dua ederken "ahh!" diye sesim çıktı sancılarım şiddetli olmaya başladı hemen seccadesini topladı yanıma geldi "iyi misin güzelim?" "Sancım oldu geçti korkma" " korkum var ama sen sancıları çekerken ben bir şey yapamıyorum ya ona üzülüyorum " " az kaldı kavuşacağız kızlarımıza ya babası onlarda sabırsızlanıyor demek ki yakışıklı babalarına kavuşmak için " kahkaha atarak "yine beni mi düşünüyorsun sen telaş yapmamı istemiyorsun " deyip yüzümü avuçlarının arasına alıp anlımdan öptü yanaklarımdan öptü kalk haydi biraz daha uzan dediğinde kalkıp yatağa oturdum kendimi küçük küçük yatağa çektim sırtımı başlığa dayadım sancım vardı "kocam bana bugün geliyor ki kızlarımıza kavuşacağız " "hayırlısıyla bi tanem "
Herkes uyanmış sesler geliyordu "kocam kalk haydi kahvaltı yapalım" "tamam yardım edeyim " deyip yerinden kalkıp benim yanıma geldi kaldırdı beni yanaklarımdan öptü banyoya götürdü elimi yüzümü yıkadım odaya geçtim saçlarımı taradı bağladı geceliğimi çıkartıp üzerime hamile elbisemi giydirdi bonemi eline aldı "yok artık kocam ben yaparım " " ben yapmak istiyorum çok hoşuma gidiyor seni giydirmek izin ver" başımı onaylar gibi salladım bağladı çorapların kaldı oturttu çorapları giydirdi sandalyeyi aynanın karşısına koydu "sen şalını bağla ben yatağı toparlayayım sevgilim" ikimizde işimizi bitirdik beraber odadan çıktık ki mutfağa tam giriyordum ki olduğum yerde kaldım babam vardı karşımda sesim çıkmıyordu gözümden yaşlar döküldü sancıdan Barış kollarıyla destek oluyordu adım atmadığımı görünce yüzüme baktı akan yaşları görünce yüzü düştü gözleri dolmuş bir halde bana bakıyordu "kocam sancım var " içinden kendine kızdığını anlayabiliyordum sessizce "kendine kızma hemen çıkalım " sesini duydum biz hastaneye gidiyoruz çantaları alıp gelirsiniz kolumdan tutup beni arabaya doğru götürüyordu sancım daha da arttı bu kez zorda olsa kucağına alıp arabaya koydu son sürat yola çıktı derin nefes al derken Hatice hanımı aradı durumu anlattı hastanede bekliyorum dedi doktorum . Allah'tan yakındı hastane gittiğimizde sandalyeye oturup hemen beni doğum haneye girmem bir oldu muayene yaptı doktor "doğuma giriyoruz " dedi hemşirenin birini dışarı yolladı haber vermek için ben içeride sancı çekerken eminim ki kocamda dışarıda kafayı yiyordu doktorun "haydi güzelim şimdi ıkınıyoruz tamam mı? gelsin güzel kızlarımız " sessizliğin içinde bir ağlama sesi duydum "evet güzelim babasının ilk aşkı geldi" gülmüştüm kızımı gösterdi "çok güzel bu maşallah " sonra da sancım vardı "şimdi ikinci kızımızı da kavuşalım artık " artık dayanacak gücüm kalmamıştı gücüm tükenmişti artık Hatice hanımın sesini duydum "evet güzelim haydi az kaldı " tiz bir ağlama duydum gerisi bende yoktu .
Barış Miraç'dan
Hastaneye nasıl gelmiştik hiç hatırlamıyorum kafayı yemek üzereydim o içeride sancı çekerken ben burada nasıl durabiliyorum annemler geldi "Bilge nerde" "doğuma alındı hemen " oğlum Miran'ın kucağında "baba kardeşlerim doğdu mu?" "doğuyorlar oğlum az kaldı kavuşacağız " Babamın yanına gittim sarıldım "baba her doğumda böyle mi korkulur ben korkuyorum onlara birşey olursa " gözümden yaşları sildi "birşey olmayacak oğlum çok seviyorsun o yüzden korkun " biraz sonra doğumhanenin kapısı açıldı "Bilge Eroğlu' nun yakınları" hemen yaklaştım "gözünüz aydın minik kızlarınız doğdu" eşim "dedim catallaşan sesimle o sırada Hatice hanım çıktı "Barış bey kızlarımız çok güzel dualarınız galiba kabul gördü saçları siyah değil " güldüm "hatunum nasıl " "iyi birazdan çıkar ama çok yorgun " ilk kızlarım hemşirelerin kucağında bebek bakım odasına giderken herkes peşindeydiler ben çiğdem annem kaldık geride içeride sedyenin üzerine eşim çıktı rengi solmuş uyuyordu elini tuttum öptüm hafiften gözlerini açıp baktı tekrar kapadı gözlerini odaya çıktık beraber yatağına yatırdılar o doğumhanedeyken odayı süslemislerdi yanına gittim anlından öptüm kulağına eğilip "seni çok seviyorum güzelim "
Kendine gelmişti sevdiğim kadın onu öyle gördüğümde ben rahatladım oğlum yerinde duramıyordu kardeşlerini görmek istiyordu hepimiz merak ediyorduk ama çok ben kapı birden açıldı Miran'ın kucağında bir tane biri de Miray'ın kucağında odaya geldiler miran "ben aşık oldum bunlar ne böyle bunlar çok ama çok güzeller " Miran benim kucağıma verdi kızımı gözlerim doldu Miray'da kızımı güzelimin kucağına vermişti ikimizin gözleri birbirini bulmuştu yanına gittim "bunlar bizim mi " oğlum baba görmek istiyorum dediğinde annem dikkatli şekilde yatağa koydu şaşkın şaşkın bir ona bir diğerine bakıyordu "ben bunları nasıl ayıracağım" karım onu öptü "sen abisin bilirsin hangisin olduğunu oğlum "
Herkes eve gitti ben ve Çiğdem annem kaldık hastanede kalkmasına ben yardımcı oluyordum elimden geldiğince onun bütün işlerini ben yardım ediyordum kızlarımı emziriyordu onları alıp hastane pusetine koydum doktoru gelip muayene etti ağrısı olup olmadığını sordu "Barış bey bu kızlardan çok çekeceksiniz küçük beyler bunların peşinden ayrılmazlar " yüzüm düştü "kimseye vermem ki onları" dedim annem "ben kızımı sana verdim oğlum zamanı gelince sende verirsin " kafamı olumsuz bir şekilde salladım vermiyorum ben kimseye kızlarımı .
Bütün gece üçünü de izlemekten gözüme uyku girmedi şimdi hayatımda 3 güzel hanım vardı çok şükür ki. Yürüyüş yaptırıyorum ki karıma hem kendi rahatlasın hemde evimize erken çıkalım diye doktorumuz geldi muayenesini yaptı kızlarıma baktı "arada getirin Barış bey " çıkabilir miyiz dedim tabi ki doktoru yolcu ettik eşyalarımızı topladık ilk onları araya götürüp yerleştirdim sonra geri gelip kızlarından birini ben alacakken Çiğdem annem iki puseti de aldı bende karımın kolundan tutup yavaşça yürütüyordum arabanın yanına geldik dikkatlice arabaya oturmasını sağladım ondan önce anneme yardım ettim kızlarımı dikkatlice arka koltuğa yerleştirdim herkes bindikten sonra arabayı çalıştırdım .
Dilimde bir dua vardı her vakit ilk evlendiğimden beri Abdullah babam Bilge'yi koluma verirken bana demişti ki "oğlum Rabbimin en güzel emanetini bende sana emanet veriyorum onu gözünden sakın buna öyle bir bak ki ileride kızların olursa benim için onun ne kadar kıymetli olduğunu anlarsın" evet ben dünden beri babamın için karım ne kadar kıymetli onu anladım karıma gözüm gibi bakıyordum şimdi daha bir kıymetli oldu benim için Rabbimin emanetleri
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |