bölüm 4

helloo yeni bölüm ve yine benn umarım beğenirsiniz biraz beynim yandı iki saatdir mat çözmekten canım çıktı neyse başlayalımm ayrıca güzel yorumlarınız için çoooook teşekkürler siz beğendiyseniz ne mutlu bana! (not bölüm şarkısını dinlemeyi unutmayın bu bölüme uyduğunu fark ettim)

bir hafta sonra Beren Arya Cenkten

koskoca bir haftayı geride bırakmıştık o iki gıcık ve veled bana yapmadıklarını bırakmamış olabilir ama beni tanımıyolarr ben kimseye boyun eymem peki şimdi ne mi yapıyordum okula gidiyoduk ateşle beni aynı okula aldırdılar işin garip yanı adinde benle beraber geldi nedenini sorduğumda ise 'şimdi yeni okulda kimseye alışamazsın hem bu yaşananlardan sonra seni yalnız bırakamazdım' dedi ve kestirip attı.

...

okula gelmiştik yerime oturdum ve yanıma adin geldi beş dakika sonra ders başladı. tam dersin ortasında en arka sıradan bi çocuktan kafama gelen kağıtla arkama döndüm ne içine bakmamı söyledi bende en fazla ne olabilirki diyip açtım. hah beni zorbalamaya çalışıyo it gerçekleri öğrendim aslında başka aileden gelmişsin ve bu gerçek ailenmiş yazmıştı arkama döndüm ve "ne bok yaparsan yap senden korkmuyorum canın cehenneme" dedim he saçlarımı savurup önüme döndüm evet yine gerçekleşti şu olay "Berencim kızım ben en son ne dedim" "Şey hocam siz en son şey dediniz..." "evet ne dedim berencim" "Berencim kızım ben en son ne dedim dediniz." tüm sınıf kahkaha attı ve hocada güldü "aferim güzel kızım otur" "neee beni dışarı kovmicakmısınız gıcık kadın beni geçen sefer kovmuştu alla alla bunlar niye bana bakıyolar" tüm sınıf kahkahalara bürününce "ben onları seslimi söyledim ya pardon hocam ve sınıfım" yine rezil olmuştum dermişimm ben rezil değil vezir olurumm bu kadar hava yeter zilin çalmasını beklicez

20 dk sonraa

dersten çıktım ve şuan ateşle kantine iniyoruz ve hafta sonu olucak o balo hakkında konuşuyoduk kantine girince küçük veled aras da geldi peşimizden küçücük boyu var türlü türlü huyu var eşşeğin neysee tam içeri giriyorduk ki görüş açıma adinle bi kız girdi ay banane canım ne yaparsa yapsın alla alla ay yok bakmassam duramam kıskıskıs (yere yakın yoldızlara uzaktan bestegülün gülme şekliydi kıskıskıs) evet beni en derinden etkileyen kitaplardan birinden kullanmış olabilirim bunu ayy ne oluyo bee adin kıza kolunu attı kızda kolunun altına girdi adin şuan kızın saçından öptü lan ne oluyo lann amann banane bee onumu kıskanıyorum ben yok be o kim ben kim hem elimi sallasım ellisi güzellik desen bende boy pos endam desen bende daha ne olsun bee

derse girdiğimde benim sıramda o kız var töbeee ben bu kızı döverim he ha bide yanında adin beyler vardı yanlarına gittiğimde adin "beren sen bugünlük efenin yanına geçermisin" efe dediği çocuk bana herşeyi bildiğini söyleyen maldı yüzüne nefretle bakarak "peki" dedim ve geçtim gıcık it beni görünce 3 numaralı piç gülüşüyle bana bakıyodu iğrenç adam "buyrun güzel hanfendi ne istiyodunuz" "bak efecik sadece bugünlük yanına oturucam bana sakın bulaşma" "cık cık cık senin gibi bi kıza hiç alay cümlesi yakıştımı aaa şimdi bana lütfen efem dersen oturabilirsin" diyip göz kırptı ben sana bu lafları yedirirdim ama şuan o adine sinirliydim ve oturacak yer yoktu ve adine sinirim öfkem geçene kadar efeyleydim suyuna gidicem bi gergedan yavrusunun "sevgili paşam kralım arka masaların efesi biricik sıra arkadaşım efemm lütfen oturabilirmiyim yanına" "hmmm bir düşeneyimm" "ee peki otur bakalım" hiç otur demesydin sanki oturmcaktım neyseki otur dedi yoksa zorlukla oturucaktım çantamı sıraya koydum ve oturdum kolunu sıramın arkasına attı evet rahatsız oldum ama bişey demedim sonra ders başladı efe uyuyodu ve bende soru çözüyordum ders bitti ve zil çaldı. Acaba efeyi uyandırsammı diye düşümdüm ve evet uyandırıcaktım sonuç olarak bana kötü davranmadı yanında oturduğum sürece "efee efee efemm kalkarmısınız efendim" efemm diyince adin bian bana döndü efeye sinirle baktı ve geri önüne mi desem yanındaki kızamı desem bilemedin neyse babane benim asıl amacım efeyi uyandırmaktı şuan "arka sırların kralı ayaklı karizma efe bey kalkarmısınız sizin yüzünüzden ben geçemiyorum" ufak ama çok tatlı bir mırıltı geldi bende ellerimi saçalrına daldırdım "efeeeee kallkkkk" dedim "bian gözlerini açtı "lütfen bağırmazmısın" "sende kalkarmısın geçemiyorum" "hayır güzelim çünkü beni uyandırdın ve ben uyuyana kadar benlesin beni nasıl uyandırdıysan tekrar uyut ayrıca saçımla oynaman hoşuma gitti belki beni böyle uyutabilirsin" fırsatçı çıkarcı it gidicek başka yerim olmadığını biliyordu pek ala yani ne yapıcaz töreye gurban gidicez fhhaekhfasgjdfajs kafasını koluma koydu ve ellerimi saçlarına götürdü diğrer elimide tutuyodu çekmeye çalışsamda bırakmadı adin bian da arkasına dönünce gördüğü manzara ile şaşırdı ve sinirlendi "beren! bence sen geri yanıma gelsen iyi olucak pelin sende efenin yanına geçersin olurmu" "hayır adin ben artık efeyle oturacağım" " berenn!" "ne beren alla alla sen istedin işte ve ben efeyle daha rahatım" "rahatlık anlayışın beni şaşırtıyor ve korkutuyor beren" "eğer konuşman bittiyse önüne dönermisin ay pardon peline dönermisin rahatsız oluyorumda" burnundan soluyorak önüne döndü efe bu dediklerimden mutlu olmuşki tatlı mırıltılar çıkarıyodu şimdi hakkını yemim yunan heykeli gibi çocuk siyah saçlar siyah gözler hem motorcu bundan olur he adinde fena değil kumral saçlı uzun boylu bal rengi gözler kapışırlar yaa

hello bir bölüm sonu daha sizce efemi adin mi daha iyi

efe şuan biraz gıcık fırsatçı gibi gelmiş olabilir ama okudukça anlayacaksınız özünda harika biri ve benim kitabı yazarken şuan en sevdiğim fav çelişki adin vs efe

Adin VS Efe sizce kim kazanır

bölümü beğendiyseniz yorum yapınız benim için yorumlarınız çok değerli hepsine tek tek geri dönüş sağlamaya çalışıyorum hadi ben kaçıyorummm