yeşil büyücüler gebersin adlı bir pankartı yapmayı düşünüyorum bence güzel ve mantıklı çünkü bu mal umut beni çagırmış ve bana merhaba minik sarı çaylağım
Deyip arabaya git dedi bende ona bunun neden olduğunu sorduğumda bana sana süprizim var çaylak demekle yetindi cidden bu adam ruh hastası
Arabaya bindim onu beklemeye başladım o da gelmişti sonunda bindi ve bana baktı sonra önün döndü ilerlemeye başladı
Bayadır konuşmuyoduk o ise ormanlık bir alana getirmişti bizi birden arabayı ormanlık alanda uygun bir kısma fark etti beni öldürmez diye değil mi? Umarım.
Bana baktı inmedi arabadan "öncelikle güneş senle uzun zamandır berberiz ama kaç aydır göreve gidiyoruz katile ilgili hayla hiç bişey bulmadık ve ben seni daha sadece dosyalardan tanıyorum mesela gerçek ismin ışık bunun bile bir dosyadan ögrendim" sustu derin bir nefes aldı bana baktı
Bende tutum nefesimi bıraktım birden arabadan indi ni hışınla "Hey yeşil büyücü nereye? " kendi koltuğunun altında bir bölme açtı bu bölmelere genelde silah koyardık ama o içki koymuştu...
Bana baktı içki'ye ve bana ardından iki bardağı gösterdi sırıtı. cidden uzun süredir katile ilgilenememiş adam akıllı ve sadece bize normal verilen görevler deydik. Ve hep endişe duyuyorduk aşırı fazla
"Tamam yeşil büyücü biraz içebilirim" daha çok güldü "tamamdır sarı çaylağım"
arabaya bindi ve kapıyı kapatı içkiyi doldurdu bana bir bardağı uzatı bir yudum aldım boğazımda acı tat direk geldi
Ben ilk konuştum direk "evet gerçek ismin ışık orda bana ışık demenden anladım bildiğini ama bana güneş de. " çünkü ışık ben değil o küçük kız çocugudu babasına hayran olan ama tüm hayranlı o gördükleri şeylerden sonra
Babasından nefret eden bir kız etmişti hayat beni kısacası ondan o kadar nefret etmiştim ki bana verdi adı da soy adıda istememiştim.
Bir baba her kızın ilk kahraman'ı ilk aşık olduğu adamdır
Ama benim ise ilk düşmanımdı...
İçkimden Kocaman bir yudum aldım direk boğazım acı tat geldi yaktı ama umrumda olmadı
"Tamam güneş bir söz vardır annem demişti bana ölmeden önce"
Nasıl annesi mi ölmüştü bunu bilmiyodum açıkçası o da içkisini kafasına sıktı
"Annem ben 6 yaşında iken öldü ve o ölürken ben onun başında bekledim ona ne sormuştum biliyomusun? Anne neden adım umut demiştim o da bana son kez her güneşin bir umutu vardır derdi" 6 yaşınsa annesi kaybetmiş birine ne diyebilirdim
Onu anlıyordum ama doğru Sözcü bilmiyordum
"Üzüldüm Allah rahmet eylesin annen güzel demiş her güneşim umudu varsa her umudun da bir güneşi vardır o zaman değil mii" ona döndüm çocuklu bir hevesle
Bana baktı "tabiki olur güzeim sen ne istersen o olur işte yeter ki" bi dakika güzelim mi? İçki kanıma karışmıştı ama ona direk etki yapmış olmalı ki bana baktı tekrar doldurdu bardağını ve tekrar dikti kafasına
"Güneş niye enerjin böyle" nasıl yani der gibi baktım "eğlenceli neşelisin her ne olsa olsun nasıl yapıyosun bunu"
"Umut iyi misin sen" içkimden bişey yudum aldım bitmişti o ise bilmem kaçıncı bardağını kafasına dikmişti sarhoştu
Bana yaklaştı yanağımı eli ile okşadı birden kızarmıştım "güneş beni seviyor musun" ne anlamdaydı umut benden hoşlanıyor muydu kısacası düşünürken birden
Okur Yorumları | Yorum Ekle |