Telefonu kapattım. Selin ağar ağar aşağıya indi .
- Günaydınnn heyecanlı misin ? Dedim
- Şuan sadece açım. Dedi gülerek
- Bende acıktım hadi kahvaltımızı yapalım ve hastaneye .dedim
Hemen mutfağa geçtik yaklaşık bir yarim saat sonra Kahvaltımız bitti .
Masayı beraber toparladik ve yukarıya çıktık. Selin kendi valizinden eşyalarını aldı ve banyoya geçti .
Bende biraz dolabı karıştırdım. Toygarın sweatshirtünü gördüm. Elime aldım ve onu giyinmeye karar verdim . Kokusu üzerine sinmişti mis gibi kokuyordu.
Selin banyodan çıkınca ben girdim. Üzerimi değiştirdim ve çıktım. Telefonu cüzdanı birde arabanın anahtarını çantama koydum ve odadan çıktım.
Merdivenleri hızlıca indim Selin çoktan hazırdı.
- Hadi hadi. Dedim ve dışarıya çıkardım.
Evin kapısını kitledim ve anahtarını da çantama attım. Arabanın anahtarını çantamdan çıkarttım ve Seline verdim .
- Şimdi sen kullansan olur mu ? Bende gelirken kullanırım. Dedim
Başıyla onayladı. Arabaya bindim elimi kemerime attım. Bir an aklıma Toygar geldi kemerimi bile o bağlardı.😊
İçimde garip bir his vardı. Gitmek istemiyordum ama Selini yanliz bırakmakta pek akıl işi değildi . Bu düşüncelerimi bir kenara biraktim ve
Seline bakıp hafifçe tebessüm ettim . On dakika geçmişti. Hastane nin önüne geldik. Eray kapıda bizi karşıladı.
Arabadan indim ve yanına gittik .
Eray: Hoş geldiniz kızlar. Dedi
Selin koluma vurdu . Kızarak bana baktı.
Selin: Hani kimseye söylemeyecektin. Dedi
Eray : O söylemedi ki Toygar aradı. Dedi gülerek.
Eray : Tabi bana söyleyecek sizi başkasına birakacak kadar delirmedim .dedi
Gözlerinde tarifsiz bir mutluluk vardı.
Eray : Yiyenlerime ben bakicam . Dedi
Hafifçe gülümsedim ve içeriye girdik .
Eray bizi bir odaya getirdi. Kapıyı hafifçe tıkladı.
Hemen içeriye girdik . Eray önüzde durdu .
Eray: Evett Yaren. Bunlar benim kardeşlerim bundan sonra sana emanetler . Sana güveniyorum. Dedi
Yaren : Tabi ki aklın kalmasın. Dedi
Eray : O zaman ben cıkayim.dedi ve arkasını döndü.
- Görüşürüz abi .dedik ve odadan çıktı.
Raporlar Yaren hanımın önündeydi. Kağıtları bir birine topladı ve hafifçe gülümseyerek .
Yaren : Tebrik ederim beş haftalık hamilesiniz .dedi
İkimizde bir birimize baktık . Selin elini uzattı. Elini tutum. İstemsiz şekilde göz yaşlarım akmaya başladı.
Gözümdeki yaşları sildim . Doktor Yaren Seline bir şeyler söylüyordu ama ben pek odaklanamadım. Telefon çaldı.
İzin isteyerek dışarıya çıktım .
- Efendimmm.dedim sesim yine titredi
- Sen yine ağladın değil mi? Dedi
- Eeee ne sonuç ne çıktı ? Dedi merakla
- Amca oluyorsun sevgilim. Dedim
- Aşkım Selin çıktı biz eve geçeceğiz sonra görüşsek olur mu ? Dedim
- Olur tabi yavrum. Dikkatli ol eve geçici mesaj at .dedi
- Tamam sevgilim sende Dikkatli ol .dedim ve telefonu kapattım.
Hızlıca Selin yanına gittim. Hala olayın şokundaydı. Eray ya da veda edip hastaneden çıktık.
Anahtarını aldım. Kemerimi de taktim ve Seline döndüm.
Arabayı yavaşça çalıştırdım. Yola çıktım. Selin bir anda kafasını bana çevirdi.
Selin : Şimdi benim ne yapmam gerekiyor. dedi
- Doktoru dinlemedin mi ? Dedim
Selin: Heyecandan dinleyemedim ki? Dedi
Hızımı biraz arttırdım. Bir an önce evde olmak istiyordum .
Ama
Selin bir anda çığlık atınca direksiyonun hakimiyetini kaybettim. Yolda duran direklerden birine çarptım.
Kafamı direksiyona vurduğum için kafam kanamaya başlamıştı. Selinden ses çıkmıyordu .
Hala ses vermiyordu. Kafamı yola çevirdim. Yolda ağır adımlarla biri bize doğru geliyordu .
Seslenmeye çalıştım. Ama sesim sanki içime kaçmıştı.
Yaklaştıkça simasi tanıdık geliyordu . Biraz daha yaklaşınca onu tanıdım
Durdu gözlerimin içine baktı. Manyakca bir gülümseme vardı yüzünde. Arkasından bir kafa çıkarttı ve arabanın önüne attı .
Kanlı ellerini arabaya sürdü ve kapının önüne geldi. Tek hamlede camı kırdı.
Elini boynuma attı ve boynumu sıktı.
Yiğit: O OROSBU ÇOCUGU KOCAN BEDELINI ÖDEYECEK. diye bağırdı.
Arabanın kapısını açtı. Beni tek eliyle çekti. Yere düştüm. Elerimle geriye geriye gitmeye başladım.
- Hayır hayır Lütfen yapma. Dedim
Eğildi ve yüzümü ellerinin arasına aldı.
- Merak etme güzelim seni kocanın gözleri önünde paramparça edicem .dedi
Ve kafamı çok sert bir şekilde arabaya vurdu.
Ulaşın evine gelmiştik . Evi gerçekten çok güzeldi. Gece geldiğimiz için pek bir şey yapamadık.
Bu yüzden kahvaltıdan sonra çıkacaktık. Yaklaşık bir yarim saat sonra tamamen hazirdik .
Montlarimizi da aldık ve cesetleri gördükleri yere geldik . Bu ormanda gerçekten çok garip bir şey vardı. Tüylerimi diken diken eden bir şey.
Ulaş yanımıza geldi. Yanında bir kişi daha vardı.
Ulaş : Evet sizleri tanıştırayım Serdar . Dedi
Ulaş Timuru da tanitinca direkt konuya girdi .
Ulaş : Serdar senle Timur burda kalın biz Toygarla çocuğun cesedini bulduğumuz yere gideceğiz. Dedi
Herkes onaylandıktan sonra yola çıktık. Ağır ağır yürüyorduk. Sohbet ediyorduk .
Ulaş bir anda kolumdan tutu ve
Ulaş : Benim sana birsey söylemem gerekiyor kardeşim. Dedi
Ulaş : Bak inan bana ben duyunca engel olmaya çalıştım ama .dedi
- Ne diyorsun sen kardeşim. Dedim anlamayarak
Ulaş : Toygar Filiz hanımla benim babamın arasında birseyler varmış. Dedi
Duyduklarimla resmen beynimden vurulmuşa döndüm.
Panikledi eli ayağı birbirine girdi.
- Ben çok geç anladım bilseydim mutlaka sana söyledim kardeşim. Dedi
- Ne yani o sürtük benim babamı aldatmış mi ? Dedim
Ulaş: Merak etme kadın belasını bulmuş zaten . Biri kafasını koparıp bir ormana gömmüş. Dedi
Sesim alçak çıkmıştı. Ulaş anlamadı .
Ulaş: Bak Toygar babam çok takıntılı biridir bilirsin sakin kimseye söyleme. Yoksa....dedi ve sustu.
Tam o sırada telefonum çaldı. Melegim arıyordu. Sesize aldım. Ama ısrarla çalmaya devam etti .
Ama karşımda Selin vardı ve deli gibi ağlıyordum.
Selin : Abii koş abi çabuk gel .dedi
- Ne diyorsun sen Selin iyi misin? Dedi
Selin : Abi biz kaza yaptık adamın biri geldi Esrayı götürdü abi çabuk gelin lütfen. Dedi
- Hayır hayır benim karim hamile hayır. Tanrım ne olur başına birsey gelmesin ne olur
Hastaneden çıktık. Heyecandan doğru düzgün doktorun ne söylediğini bile duymadım.
Esrayla sohbet ediyorduk ki bir insan vücudunun bir ağaca asılı olduğunu gördüm.
Ve bir anda çığlık attım. Sonra kaza yaptık gözlerim karardı. Ama kulağıma sesler geliyordu.
Esra birini yardım etmesi için çağırdı. Ama sonra o camı kırdı. Yardim etmek istedim ama kazanın etkisiyle kılımı bile kipirdatamiyordum
Esra birine yalvariyordu . Ama adam onu dinlemeni ve onu götürdü. Gözlerim yine karardı.
kendime geldiğimde epey bir zaman geçmişti. Telefonumu aradım ama bulamadım. Sonra Esranin çantasını gördüm.
Telefonu aldım ve arabadan indim. Toygar abiyi aradım ama açmadı. Gözümdeki yaslar giderk çoğalıyordu .
- AÇ ABI AÇ ŞUNU AAAÇ .diye bağırdım .
son bir kere daha aradığımda telefonu açtı........
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
47.41k Okunma |
2.14k Oy |
0 Takip |
75 Bölümlü Kitap |