10. Bölüm

10' Gözyaşı

Karina
ms_karin

 

 

@yildizlarda1i_var🤍

 

Bölüm 10: Gözyaşı

 

Saye Aslan'dan

Kelimenin tam anlamı ile bok gibi bir ortam vardı.

 

Eyüp, Selim ve Gencay utanmazca bakışlarını Mehir'e dikmişti.

 

Mehir ise onları takmıyor bana bakıyordu açıklama ister gibi.

 

Ben şimdi ne diyeyim ki?

 

"Ee Mehir, yokluğum da nasıldın?" dedim ellerimi dizlerime vururken.

 

Arkasına yaslandı ve alaycı bakışları yine kendini konuşturdu.

 

"İnanır mısın sen gelene kadar harikaydım canısı!"

 

Biri şu kıza ne kadar kırıcı olduğunu anlatabilir mi?

 

"Bende seni özledim aşkımm"

 

Başını iki yana salladı ve sözde abilerime çevirdi bakışlarını.

 

"Ee tanıştırmayacak mısın beni bu süs köpekleri ile"

 

Selim'in varla yok arası bir sesle 'bu kız bize süs köpeği mi dedi?' dediğini duysamda aldırmadım.

 

"Sağ baştan Eyüp, Selim ve Gencay. Eyüp Beyi anlatmıştım zaten az çok biliyorsun" dememle kafa sallamış bakışlarını Eyüp Bey'in kahverengi gözlerine sabitlenmişti.

 

"Uzun zaman oldu ha Aslan?"

 

"Öyle oldu Yavuz"

 

Oha oha bunlar nerden tanışıyor!

 

"Siz tanışıyor musunuz?"

 

"Abinin götünü kurtarmıştım bir ara"

 

Bundan daha fazlası olduğuna yemin edebilirim ama kanıtlayamam.

 

Dakikalar süren bir sessizlik vardı havada.

 

Avuç içlerim terlemiş gülümsemeye çalışıyordum.

 

"Ee Saye alışabildin mi ailene?" gergin olduğumu anlamış olacak ki soruyla ortamın havasını değiştirdi Mehir.

 

"Ay! Evet alıştım bayağı, bazen tuhaf hissetmeme engel olamıyorum ama mutluyum..." diye neşeyle yanıtladım.

 

Gülümsedi. Hiçbir şey söylemedi.

 

Sanki burukluk vardı gülümsemesinde...

 

Sahi Mehir neden tek yaşıyordu?

 

Ailesi neredeydi?

 

Karina'dan (Yazar)

Dakikalar saatlere dönüşmüştü. Mehir çok konuşmasa da ara ara sohbetlere katılıyor Saye'yi izliyordu.

 

Üzerindeki delici bakışları gram umursamıyordu.

 

Gencay ve Selim ile de bir sorunu yoktu.

 

Tek sorunu büyük Aslan'dı.

 

Hayatını alt üst eden adam.

 

Sehpahanın üzerindeki sigarasını alıp ayağa kalktı. Saye 'nereye gidiyorsun?' der gibi bakınca elindeki paketi hafif havaya kaldırdı ve dışarı -arka bahçeye- çıktı.

 

Ne zamandır burada olduklarını bilmiyordu ama hava iyice kararmıştı.

 

Paketinden bir dal sigara aldı ve dudakları arasına yerleştirdi. Çok içmezdi ama bugün gördüğü şeyler de içilmeyecek bir şey değildi.

 

Cebinden küçük kibrit kutusunu çıkardı ve içinden bir tane çıkarıp ateşledi.

 

Sigarasını yaktı ve içine çekti zehirli dumanını.

 

Kafasını gökyüzüne çevirdi. Ağlamak istiyordu.

 

Öte yandan içeride Selim ve Gencay, Saye'ye Mehir hakkında görüşlerini anlatıyordu.

 

Aklı hâlâ küçük kızda olan Eyüp ise daha fazla dayanamamış sigara bahanesi ile Mehir'in yanına geçmişti.

 

Kızın yanına bir hışımla giden Eyüp lafı uzatmadan " Kardeşlerimden uzak dur " dedi.

 

İşte yine aynı senaryo ama farklı mekândaydılar.

 

"Neden?" dedi sadece Mehir bakışlarını karşısındaki kendisiyle yaşıt ağaca çevirken.

 

Aslında bu 'Neden ailemden uzak kalmalıyım?' der gibiydi.

 

Ama Eyüp her zamanki gibi bunu da anlamadı.

 

"Dediğimi yap sadece Yavuz" dedi sonları bastırarak.

 

Oysa Mehir bir Yavuz değil Aslan'dı.

 

Ve Eyüp bunu uzun bir süredir biliyordu.

 

"Kardeşlerimden neden uzak kalmalıyım Aslan?" Sorusu çok basitti bunun sebebi sadece Yavuz soy adına sahip olması olamazdı.

 

Cevap vermedi Eyüp. Her zaman yaptığı gibi sessizliğini korudu.

 

"Saye benim canımın yarısı!" Diye haykırdı genç kız sesinde çaresizlik vardı.

 

Hüzünlü bakışları sözde abisi olacak adamı buldu.

 

Eyüp'te aynı şekil kız kardeşine çevirdi bakışlarını.

 

Afalladı Mehir.

 

Nefretle kendisine bakan kahverengi gözler bir kez daha öldürdü onu.

 

"Andım olsun ki bir daha seni kardeşlerimden birinin yanında görür ya da duyarsam...O zaman ölmeyi dilemezsin Mehir. Nefes aldığın her bir saniye ölmek için yalvarırsın"

 

Beni zaten öldürüyorsun, diyemedi.

 

Neden böyle davranıyorsun, diyemedi.

 

Sessiz kaldı.

 

Söyleyecek, soracak milyonlarca şeyi vardı ama sustu.

 

Bir kadın konuştuğunda değil sustuğunda vaz geçer derler ya.

 

Vazgeçti Mehir.

 

Eyüp Aslan'dan vazgeçti.

 

" Umarım" deyip derin bir nefes aldı genç kız. Ardından devam etti dolu gözleri ile " Umarım yaşattığını yaşamadan ölmezsin Eyüp Aslan"

 

Gözlerine bakan dolu yeşil gözleri umursamadı Eyüp.

 

Kıza son bir kez bakıp, arkasına bir kez bile dönmeden eve girdi.

 

Ağlamak istiyordu Mehir.

 

Yıllar önce de ilk göz yaşını bu adam yüzünden dökmüştü.

 

Gözünden akan her bir damlanın sebebi Eyüp Aslan'dan başkası değildi.

 

Usulca süzüldü dolu gözlerinden yaşlar.

 

Bir kez daha sessizce döktü yaşlarını.

 

Dakikalarca sessizliğinde boğuldu öylece.

 

 

 

10. Bölüm Sonu

Yine yaptım yapacağımı 😅

Bölüm hakkında ki görüşlerinizi alalım>

Mehir bunları hak ettiyse eyvallah...🤧

Eyüp aşıkları özür dilerim🥲

 

​​​

Bölüm : 18.12.2024 18:01 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...