
Keyifli okumalar🍁
***
'' Beni anlamıyorlardı, zarar yok. Zaten beni daha kimler anlamadı.''
-Oğuz Atay
🎶Barbara Pravi~ Voilá
Bölüm 4: Korkular
Saye Kılıç'tan (Aslan)
Ya Hak! diyerekten oturma odasına giriş yaptım.
Allah'ım n'olur birinin evliyatını sevmeden bitsin bu gece.
'' Geldin mi kızım?'' diye soran Diba Hanım ile geldim kör misin dememek için kendimi zor tuttum.
Onaylar biçimde kafamı sallayıp karşısındaki boş yere -Gencay ve Efe'nin arasına - oturdum.
Ciddi beyin bakışları rahatsız ediyordu ama umursamadım.
'' Konuşmak istediğiniz konu nedir?'' diye sordum Eyüp Bey'e.
'' Sensin'' dedi hiç beklemeden.
Öğrendi.
'' Bilmeni istediğim şeyler var Saye'' diye devam etti.
Bi rahatlama geldi sanki..
'' Nedir? '' sesim gereğinden daha meraklı çıkmıştı.
'' Babamız seni istemediğinden eve gelmemezlik yapmıyor Saye'' sesinde hüzün vardı. Bakışları elindeki kahve bardağındaydı.
"O iki yıldır komadaydı" diye abisinin sözünü devam ettirdi Gencay Aslan.
"İki ay önce kaybettik onu. Yoksa inan bana gelir o bulurdu seni, ilk o sarılırdı sana" sesi kısıktı, bakışları ise yerde.
"Nasıl?" dedim dolan gözlerimi ondan saklayarak.
"Arabası uçurumdan aşağı yuvarlanmış. O gün neden oradaydı, ne yapıyordu bilmiyoruz" dedi Gencay Aslan.
" Saye, artık hep birlikteyiz. Geçmişin inan önemli değil. Senden tek istediğimiz birbirimizden sır saklamayalım olur mu? Çünkü bizim birbirimizden başka kimsemiz yok" diye devam ettirdi cümlesini bakışlarını yüzüme çevirirken Eyüp Aslan.
Geçmişin önemli değil.
Bizim birbirimizden başka kimsemiz yok.
İlk o sarılırdı sana.
" İsteyerek olmadı ben kendimi korumak istedim sadece" diye mırıldandım. Gözlerim dolmuş bakışlarımı ellerime sabitlemiştim.
"Biliyoruz ufaklık " dedi Gencay yanındaki kıza.
"Kendimi korudum ki ben" diye mırıldandım bir kez daha. Kriz geçiriyordum benden bağımsız dökülüyordu cümleler.
"Böyle olsun istemedim" ve bir hıçkırık.
"İstemedim"
Ayaklanma sesleri ve bedenime dolanan kocaman kollar. "Biliyoruz abim" dedi hiç duymadığım bir ses.
"Biliyoruz" dedi tekrar. Saçlarımı okşuyor bir yandan da öpücük konduruyordu.
Neye ağlıyordum ki?
Her şeyi öğrenmelerine mi?
Yıllar sonra ilk defa birine sarılmama mı?
Neye ağlıyordum?
Boktan kaderime mi?
Aileme mi?
Beş yaşındaki o Saye'ye mı?
Yoksa tanımadığım, sesini dahi duymadığım babama mı?
Kime ağlıyorum sahi?
Kime?
***
Karina'dan
Aslan ailesi birini kaybederken, kayıp bir parçasını bulmuştu.
Odanın içinde küçük kızın hıçkırıkları yankılanıyordu.
Selim Aslan, kız kardeşine sıkıca sarılmış bir yandan saçını okşayıp öpüyor diğer yandan kardeşini ağlamaya teşvik ediyordu.
Ağlasındı son kez.
Diba Hanım ise derin derin nefesler alıyor dolan gözlerini saklamak için sağa sola bakıyordu.
Efe Aslan ise 12 yaşındaki bir çocuk gibi Eyüp abisine sıkıca sarılmış kız kardeşi ve babasına ağlıyordu.
Gencay Aslan ise bakışlarını yere dikmiş onu erken bulamadığı için kendine lanet ediyordu.
Aslan ailesi gözyaşları ile geçmişe bir toprak daha atıyordu.
Ailenin diğer üyesi de bulunduğunda bir daha kopmamak üzere bir araya geleceklerdi.
Ya da onlar öyle umuyordu sadece...
°4. Bölüm Sonu°
Selamlarrrr, nasılsınız?
Bir kısa bölümün daha sonuna geldik🌸
Bölüm hakkındaki görüşlerinizi alalım
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 32.55k Okunma |
1.97k Oy |
0 Takip |
38 Bölümlü Kitap |