
Keyifli okumalar🎀
°°°
"Yüzün kiminle gülüyorsa, yüreğin ona aittir."
-Charlie Chaplin
Bölüm 8: Bagaj Çocuğu
Saye Kılıç'tan (Aslan)
Burası bir cennet!
Ay öyle cidden Rıfkı.
Bu kadar kitabı bir arada hemde yatak odanda görmek... Bu Rıfkı daha ne istesin Saye?
Ay Rıfkı! Hangisiyle başlasak okumaya?
Ben kitap ayırt edemem şuan. Hepsini aynı anda okuyalım bence?
Okuyamayızkine şuan muşmula suratlı Eyüp Bey bekliyor.
Mehir'e de haber vermedin ki! Sizi kapıdan kovarsa görürsün.
Yapar mı? Yapar vallahi. Olsundu ve kovan o olsun ben yine sülük gibi kapısının önünde beklerim onu.
Mehir, acı bana.
Ya da sadece boş gözlerle bakıp içeriye alır?
" Çıkmaya niyetin yok galiba abicim?" diyen Eyüp Bey ile sonu kötü biten Mehir tepkilerini düşünmeyi bıraktım ve heyecanla valizimi alıp odamın kapısında dikilen Eyüp Bey'e sürükledim.
"Siz çok centilmen bir adamsınız Eyüp Bey." dedim tatlı tatlı.
"Yaa?" dedi hafif sırıtarak.
"Tabi, ilk evime geldiğiniz gün demiştim ki ' Ne kadar da yakışıklı, kadınların gözdesi, kibar, dehşet vevşet yakışıklı ve centilmen bir bey' dedim. Tabi içimden."
"Ha ondan dolayı belamı sevecek gibi bakıyordun?"
"Senden gelen belayı da severim, başım gözüm üstüne aslanım." Dediğimde sırıtması kahkahaya döndü.
Bir süre sonra kahkahalarına ara verip "Yürü hadi cadı" diyerek valizimi aldı, diğer elini belime koymuş beni yönlendiriyordu.
Abim olmasaydın evlenebilirdik Eyüpcüm.
"Abi ya ne var beni de götürseniz, Saye'nin yanında uslu uslu otururdum"
Solumuzdan gelen ses ile bakışlarımız odasından çıkan uyku mahruru Selim'i buldu.
Mehir seni kazığa oturtur gibime geliyor daha çok Selimcim.
Abin o senin Selim nedur?
Sanane Rıfkı!
"Selim, senin okulun yok mu abim?"
"Mezun oldum ya ben abim?"
"Nasıl mezun oldun? 11 değil misin sen?" Dedi kaslarını çatarak.
Aşık oldum.
"Oha abi ama ya. Üniversite bitti benim uğraşmasana artık benimle" sonra devam etti sözlerine, gözlerini kırpıştırarak "N'olur bende geleyim"
"Olmaz"
"Olur"
"Olmaz"
"Olur ya niye olmasın. Soralım bakalım Saye'ye"
"Ne yapacak seni yanında. Gelmiyorsun işte"
"Var mısın lan iddiasına!"
"Lan?" Eyüp Bey'in sesi gereğinden fazla tehditkâr çıkmıştı.
Yutkunmadan edemedim.
Yapma Saye yanarız.
Varsın yanalım be Rıfkı.
Varsın yanalım.
"Bence Selim' de gelsin sürekli çalışıyor." diye araya girdim.
Sesim içime kaçmıştı.
" Ama! Biz kız kıza takılırız seninle şirkete gelir? Uyar mı Selim?"
"Abi demeyi öğretmem lazım sana, olur madem uyar bana" diyen Selim' e Eyüp Bey öldürücü bakışlarını atıyordu.
"İyi gelsin bari, yazık garibana" dedi ağzının içinden.
Selim parlayan gözler eşliğinde aniden üzerindeki bol pijama üstünü çıkarmaya başladı.
"Lan-" diye bağıran Eyüp Bey aynı zamanda hızla eli ile gözümü kapatmış başımı göğsüne yaslamıştı.
Sapık değilim ama güzel kokuyor he.
" Yaw ben böyle sonuçlanacağını bildiğim için vakit kaybetmeyelim diye kıyafetlerimi pijamamın altına giymiştim."
Eyüp Bey ile birbirimize baktık uzun bir süre.
Gülmemiz gereken yer miydi bu şimdi?
Eyüp Bey "Geçin hadi arabaya" dedi bıkmış bir tonda.
Daha çok 'Ne zaman adam olacaksın acaba Selim' demiş gibiydi ama neyse...
Pijama altını çıkarmak için hareket eden Selim'i görmezden gelip koşarak aşağı indim.
Bekle beni Mehirciğim!
•••
"Eyüp Beycim" dedim ayaklarımı arabanın açık kapısından sallandırırken.
"Efendim Saye'm?"
"Neden bagajımızda insan hayvan karışımı yaratıklar var ayıptır sorması?" dedim tatlı tatlı.
"Ayıpsa niye soruyorsun abim?" diyerek araya girdi bagaj çocuğu.
"Eyüp Beycim misin sen? Yoo" kaşlarımı çatarak ona bakmaya devam ettim.
Ardından tekrar Eyüp Beyciğime döndüm.
"Eyüp Beycim bence bu yürüyerek eve dönsün. O kadar işin gücün arasında bir de çocuk bakıcılığı mı yapacaksınkine?"
İlk defa sırıtmak yerine gülümsüyordu.
Bende kalp vardı biliyorsun mu Eyüp Beycim?
"Bence de doğru diyorsun güzelim. Ya yürüyerek geri dönecek ya da biz ait olduğu ormana geri bırakacağız"
Kardeşine de hayvan muamelesi yapmazsın be!
Hoşuna gidiyor ama abinin diğer abilerin ile uğraşması?
Sanane Rıfkı. Kaybol!
Tmm.
"Oha ama abi sen az az önce bana hayvan mı dedin?"
"Belki?"
"Kırıldım! Üvey miyim ben o yüzden mi tüm bunlar he söyle!"
Gözlerimi doldurdum ve Selim'i dürttüm.
"Annem, sana gerçekleri söylemenin zamanı geldi artık." Dedim arabadan inerken yavaş yavaş yürüdüm ve dolu gözlerim ile karşısında durdum.
"Öğrendiklerinden sonra bana ve babana kızma tamam mı çocuğum? Biz senin iyiliğini düşündük."
"Hayatım" dedim Eyüp Bey'e bakarak.
Ellerini tuttum ve "Söyleyeyim artık çocuğumuza sır mır kalmasın artık! Yaşamıyorum böyle!"
Gözlerinde ki mutluluk yerini oyuncu bir üzüntüye bıraktı "Haklısın sevgilim" dedi ve Gencay'a baktı.
"Seni biz..." dedi ve cümlesini devam ettireneyecek gibi baktı bana.
Elimi, hangi ara aldığımı bilmediğim peçete ile burnuma götürdüm.
"Yapamam Eyüpcüm.Ona, onu çöpten aldığımızı söyleyemem!" dedim timsah gözyaşlarım göğsünü ıslatırken.
"Ne çöpü anne? Beni sen çıkarmadın mı?" Dedi ağladı ağlayacak Gencay.
Selim kahkaha atıyordu.
Selim'i işaret ederek "Bak doktorun orada. Seni çöpten aldığımız gün sefill bir haldeydin. O tedavi etti seni."
"Durumun çok vahimdi çok. " Dedi Selim başını iki yana sallayarak.
"Gerçi hâlâ daha devam ediyor ama. Bir çaresi de yok." diye sözlerine devam etti Selimcim.
Gencay "Neyim var benim doktor amca?" deyince gülmemek için zor tuttum kendimi.
Bir yandan gülmeye çalışıyor diğer yandan Eyüp Bey'in kokusundan mayışmamaya çalışıyordum.
Ama Selim'in " Sorun da o ya yok!"
Anlamayarak kardeşine baktı Gencay "ne yok'' dedi masum masum.
"Beynin yok abicim, beynin" dedi ve arabanın içine girip kapıları kitledi.
Gencay sinirle cama vuruyor tehditler savuruyordu.
"Ulan, ebesini sevdiğimin arizonası seni. Çıkmayacak mısın lan ordan. Bekle sen bekle senin feriştahını sevmezsem bana da Gencay demesinler çam yarması seni..."
Eyüp, hızla kulaklarımı kapatsa da hepsini duymuştum ki!
"Sen bunları duyma abicim" diyerek saçımın üzerine bir öpücük kondurdu.
İlk aşkım kesinlikle sen olurdun Eyüp Aslan.
Bundan daha da eminim artık.
°8. Bölüm Sonu°
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 32.55k Okunma |
1.97k Oy |
0 Takip |
38 Bölümlü Kitap |