28. Bölüm

20.Bölüm

Sonsuz_yazar
mutlu_sonsuz_biri

Selaamm canlarımm öncelikle yeni bölümlee geldimm biraz geç oldu ama bölüme geçmeden ufak bi konuşacağım.

Öncelikle oy ve yorumlarda sınır koymayı planlıyordum bu bölüm de uyguladım sınırı ne zaman geçersek o zaman bölüm atarım diye düşünüyorum ama bakalım nasıl olacakk.☺

bir diğeri ise Kitabımızın kapağını değiştireceğim demiştim fikrinizi almıştım ama sonradan başka bi kapak yaptımm onunla değiştirdim eğer beğenmezseniz dile getirinn eskiye dönelimmm aşklarımm.

birde hep Ateş ile Deniz'in ağzından okuyorduk artık kitaptaki diğer karakterlerden de okuyalımm istiyorumm. ☺

neyse hadiii bölümee geçelimmm sizlerii seviyorum keyifli okumalaarr... ❤

... 

Hatırlatma

Artık bütün bedenim yere yığılmış, bütün vücudum çekiliyor gibiydi taki kapının başında gördüğüm süliete kadar aldığım Yaralardan kaynaklı hayal gördüğümü düşündüm ama değildi. Gelmişti işte şimdi belkide gördüğüm son yüz Deniz'im ve timim olacaktı..

... 

Meriç 'tenn

Tekrar bir göreve gidiyorduk ama Ateş yoktu. Kardeşim dediğim adam yoktu oysa biz bütün görevlerde beraber olurduk bu sefer tekti en onemlisi başımızda olan komutanımız sırf benim için kendini feda etmişti, günlerdir onu arıyorduk ama hiç bi şekilde bi haber gelmemişti. Şimdi ise sınırda esir düşen bi Askeri almaya gidecektik.

Deniz ile Alperen'ide aldıktan sonra yola çıkacağız. Yanlız lavuğuda gözüm hiç tutmuyor her fırsatta Deniz'in dibinde bu sadece beni değil Ateş'ide rahatsız ediyordu şuan anlatmasada bi ara yanlızken anlatmıştı.

Ateş Deniz'i gerçekten seviyordu yıllarca beklediğine değmiş Deniz'ine kavuşmuştu artık , ama şuan ne durumda olduğu belli değildi . Deniz'de yıpranmıştı her ne kadar güçlü durmaya çalışsa da gece gördüğü kabuslardan,geçirdiği krizlerden anlıyorduk kötü olduğunu.

"abim hazır mısınız "sinirlenmemek için büyük çaba vererek Deniz'in yanına ilerledim, Deniz hem kız kardeşim gibiydi hemde bana Ateş'in emanetiydi.

Deniz'in yanına ilerleyip sarıldım gözleri artık uykusuzluktan ve geceleri gördüğü kabuslardan gözleri şişmişti ama herşeye rağmen güçlü durmaya çalışıyordu.
" iyiyim abicim"Deniz'in bu hali beni daha çok üzüyor, herşeyi içine atıyordu .

"abim biz sizi güvenli bi bölgeye bırakacağız ihtiyacımız olduğu zaman geleceksiniz"sadece kafasını sallamıştı biraz Deniz ile konuşabilirdik açıkcası.
herkes beni onayladıktan sonra Deniz'e döndüm.

" Abicim herşey hazır olana kadar biz seninle biraz konuşalım mı" Son bir haftadır yaptığı tek şey herşeye kafa sallamasıydı.
Deniz ile boş bi çardağa oturduktan sonra ikimiz arasında da sessizlik vardı bu sessizlik devam etmesin diye söze girdim.
"Ateş seni çok severdi Deniz." tam konuşacağı sıra engel olup konuşmaya devam ettim.

"sadece dinle abim"başıyla onay aldıktan sonra devam etmeye başladım.
" Dediğim gibi Ateş seni çok seviyordu hala da seviyor bunu yıllarca seni sevmesinden , seni beklemesinden anladık , birtek sen varken gözlerinin içi gülüyor, kıyamıyordu sana bakmaya, herkese korku salan adam seni İncitmekten çok korkuyordu.

O Kazada esir düştüğünde aylarca tedavi gördü ama ağzından çıkan tek laf senin ismindi, oğlunuzun ismiydi, biliyorum kırgındın ona ama oda tüm bunların olmasını istemezdi.Sırf senin sağlığın için sustu yıllarca uzaktan izledi seni , zordu abim onun için de çok zordu yıllarca uzaktan izledi, korudu seni ama asla pes etmedi... 4

Seni her gördüğünde saatlerce bize anlatırdı Ateş senin gülüşüne, gözlerine hepsine hayrandı, asla hayatında biri olmadı onun için sadece sen vardın birtek seninle mutluydu. belkide hatırlamazsın ama evlenmeden önce ilk tanıştığınız zaman bi kavga gibi bişeyde görmüştü seni, buz gibi olan adam senin yanında değişiyordu, duymasın ama liseli aşıklar gibiydi.

saçlarını tıpkı senin gibi çok severdi. senin ,abinin vefatında saçlarını sırf acı çektiğin için kestiğin an ilk defa o koca duygusuz dedikleri adamın ağladığını gördüm ben Deniz , senin canın yandığında sanki kendi canı yanıyordu. senin yanında olamamak acına ortak olamamak onun canını çok yakıyordu.

Onun ailesi sen olmuştun Deniz , Ateş seni bu kadar çok severken bırakma onu. "
Sözlerim bittiğinde Deniz'in artık ağladığını gördüm Ateş bunları görse kesin vururdu beni.

... 

Deniz'denn

Meriç abinin anlattıkları ile göz yaşlarımı tutamamıştım. Sahiden Ateş beni bu kadar severken ben sâdece kendi acımı düşünüp kırmıştım onu, pişmandım hemde çok pişmandım tek isteğim Ateş'in geri gelmesi onunla herşeyi tekrar konuşmak istiyordum. Tıpkı oda benim gibi yaralıydı ama ben sadece kendini düşünmüştüm onun neler çektiğini bunca yıl nasıl herşeyle baş ettiğini hiç ona sormamıştım.

Ateş'i çok seviyordum , tekrar birini kaybetmekten deli gibi korkuyordum.
"bu kadar duygusallık yeter eğerki Ateş senin ağladığını görürse öldürür beni hadi toparlan çok güzel gözükmeliyiz kocana" sahiden tekrar evlenebilecek miydik, tekrar eskisi gibi aile olabilecek miydik.

Aklımdaki düşüncelerden kurtulup Meriç abinin yanına ilerledim.
"Deniz sen ve Alperen bey arkamızda ki araçla geleceksiniz önde biz olacağız arkanızda da askerlerimiz var "Meriç abiyi onayladıktan sonra arabalara geçtik, aklım her ne kadar Ateş'te ise bi o kadarda Alp'teydi.

Bu görevin ne kdr süreceğini bilmediğim için bi bakıcı tutmak istemiştim ama baya pişman oldum Alp bakıcı istememekte kararcıydı ben biraz daha ikna etmeye çabaladığımda ağlamaya başlamıştı ama normal ağladığı gibi değildi uzun bi süre ağladı.

Görevden önce bakıcı konusu

görev için herşeyi hazırladıktan sonra oğluşumun yanına geçtim televizyondan ona çocuk şarkısı açmış işimi halledene kadar dinletiyordum. Hersey bittikten sonra Alp'in yanına oturdum ve kucağıma aldım.
Ona sevgimi ne zaman belli etsem yada yanına gitsem bile çok mutlu oluyordu.

"annemm"bi yandan konuşuyor bi yandan da yanaklarını öpüyordum.
" Efeyndim ayyecim " Umarım kabul ederdi bakıcı konusunu açıkcası korkuyordum biraz kısa sürede bana oldukça alışmıştı, yanımdan ayrılmak istemiyordu.

"Bebeğim şimdi seninle bişey konuşmamız lazım" boynuma sakladığı kafasını merakla çıkarıp gözlerini gözlerime dikti.
"koyuşayım ayyecim "sakince söylesem kabul ederdi umarım, kabul etmezse Eylül ve Sedefler bakabileceklerini söylemişlerdi.

Ben konuşacağım sırada Alp söze atlamıştı bile " Şey babam, babam mı geyiyoy çoyk özyedim oyuda ıı çoyk, çoyk jamayn oydu ama geymedi ditti mı yoykşa"küçük olmasına rağmen bazı şeyleri anlıyor ve hissediyordu en önemlisi babasının yokluğunu oldukça hissediyordu.

"hayır bebeğim babanın hala işi var, benimde işim çıktı gitmem gerekiyor" Heyecan ile parlayan gözleri birden soldu ve dolmaya başladı.
" Şey, şeyn ditmeşeyn ayyecim jayten özyüyoyum babamı, şeyi de özyeyim"biliyordum böyle olacağını, bizden ayrılmak istemeyeceğini ama kısa sürelik bi görevde bu görev geri gelecektim.

"bebeğim benim hemen geleceğim hem seninle konuşmuştuk bazı insanlar bizler için gidiyordu değil mi onlar için ağlamayacak dua edecektik değil mi"bişeyler mırıldandıktan sonra kafası ile onayladı.

" Evet şey, şey oyyay biziym kahyamayyayımıs, oyyay çoyk güçyüyey deyiy mi ayyecim şey, babamda çoyk güçyü"oğlumu onayladıktan sonra asıl konuya döndüm.
"evet annecim ama benim sana demek istediğim başka bişey var"ben nasıl anlatacağımı düşünürken o bana merakla bakıyordu.

"bebeğim benim şimdi gitmem lazım onun için sana bakmak için bi abla gelse olur mu annecim"önceden dolmaya başlayan gözleri şimdi yaş akıtıyordu.
" Şşş ağlama bebeğim bişey demedim "ben sanki boşuna konuşuyor gibiydim Alp beni duymuyor daha çok ağlıyordu.

" Hayıy bakıycı oymaj yütfen iştemiyoyum bakıycı oymasın yütfen bakıycı iştemiyoyum"ağlaması dahada şiddetli bi hal alırken korkmaya başlamıştım.

"tamam , tamam annecim sen istemezsen olmaz" dediklerime inanmıyor gibiydi.
"Yine bıyakıycakşınıj deyiy mi iştemiyoyum yütfen bıyakmayıyn şöj usyu duyuycam ama ditmeyin bakıycı oymaşıyn"görevden döndükten sonra uzun uzun bu bakıcı meselesini konuşacaktım.

" Annecim, bitanemm benim biz seni bırakmayız sen istemezsen bakıcı olmaz, eylül teyzen ile kalırsın ama ağlama söz bakıcı olmayacak"yaşlı gözleri ile bana bakıyordu.
"Şöj mü" Hemen başımla onayladım.
"söz tabiki bal oğlum benim"yine yanakları kızarmıştı ama o anlaşılan aklındaki sorulardan kurtulmak istiyordu.

" Beyi bıyaykmıycakşıyıj deyiy mi"bu sorusunu da cevapladım.
"Hayır tabiki bal oğluşum benim, biz seni bırakamayız ki sen bizim biriciğimizsin bende babanda sensiz yapamayız ki" Sonunda tatmin olmuştu verdiğim cevaplara.

Eğilip yaşlı gözleri sildikten sonra öptüm.

... 

Deniz'denn (3gün sonra)

Buraya gelmemizin üstünden tam üç gün geçmişti, ama biz bu süre zarfında Askerin kim olduğunu bilmiyorduk.

Meriç abiden onay gelmiş etraf tertemiz olmuştu artık Askerin yanına gidebilirdik ama duyduğum isim ile olduğum yerde öylece kaldım.
"M-meriç komutanım, Esir düşen Asker Ateş komutanımmış"beynim daha fazla duyduklarını algılamak istemiyor gibiydi taki son cümleye kadar.

" Komutanım durumu ağır hızlıca bizi alacak helikopter alanına gitmemiz lazım " durumu ağır demişti olduğum yerde öylece dururken Alperen'in kolumdan çekmesi ile kendime geldim.
"kendine gel Deniz içeride yaralı bi Asker varken duramazsın "hemen toparlanıp içeri ilerledik ilerlemek değildi koşuyordum.

Tekrar kaybetme korkusu bedenimi sarmıştı.içeri girmem ile yerde yatan Ateş'i görmem bir olmuştu. Hemen yanına gidip kafasını dizlerime koydum. Alperen yaralarına bakıyordu.

" A-ateş, Ateş'im kapatma gözlerini lütfen" elleri zorlama olsa saçlarıma gitmişti işte o an Meriç Abi'nin sözleri aklıma geldi.
"tıpkı senin gibi oda senin saclarını çok seviyordu"artık gözlerimden yaş akıyor, Ateş zorla konuşmaya çalışmıştı, çalışmıştı diyorum çünkü demeyince öksürmeye başladı.

" Hayır, hayır zorlama kendini canımın içi"beni dinlemiyo tam tersi konuşmaya Başlamıştı.
"G-geld-din G-güzel G-göz-lüm"gelmiştim ama onu kaybetmeye niyetim yoktu.
" G-geldim, geldik bitanem bırakır mıyız seni, lütfen, lütfen sende bizi b-bırakma dayan lütfen, O-oğlumuz seni bekliyor , biz daha aile olacaktık G-gidemezsin ki lütfen, lütfen ateş gitme "gözleri artık kararıyordu panik konuştum.

" B-bisey yap Alperen, lütfen bişey yap bırakmaz beni bırakamaz , yaralarına bakın bişey yapın lütfen "​​​​​​korku artık bütün bedenime yayılırken Ateş'in elimi sıkması ile bakışlarım ona döndü.
" S-seni, çok S-seviyorum G-gü-zelim"gözleri kapanmıştı sevdiğim adam gözlerimin önünde gidiyordu hiçbişey yapamıyordum.

"B-bişey yapın uyansın lütfen, lütfen uyansın h-hem çok soğuk olmuş üşür o B-bişey verin, bişey verin üstüne örtelim, lütfen bişey verin"elime uzattıkları şeyin ne olduğuna bakmadan hemen Ateş'in üzerine örttüm.

Alperen son bi kez nabzına baktığında "nabzı düşüyor"hemen kendime gelip yaralarına baktım." Hayır hayır hiç bişey olmayacak, S-sen bizi bırakmazsın ben inanıyorum "yaralarına baktıktan sonra Meriç abinin koluma girmesi ile kalktım.

" Hadi abim "bakışlarım timi bulduğunda hepsinin gözlerinde o korkuyu, acıyı gördüm. Her ne kadar belli etmemeye çalışsalarda hepsinin içi yanıyoryanıyordu.
" A-ateş, iyi olacak Ş-şimdi bizde toparlanıp Ateş ile ilgileneceğiz hadi "belkide en çok Meriç abinin canı yanıyordu yıllardır beraber görev yaptığı arkadaşı şuan ağır yaralıydı.

Ve ben sevdiğim adama yıllar sonra yeniden kavuşmuş iken onu kaybedip , etmemek arasında kalmıştım. Hani hayatınızda sizin için en değerli bir kaç kişi olur ya Ateş benim evimdi, benim hayatımdı şimdi beni bırakıp giderse napardım, Alp, oğlumuz onu bekliyorken ne derdim ben ve ben Deniz Aksoy yıllar önce abimde hissettiğim duyguları şuan tekrar hissediyordum...

... 

oy sınırı:25
yorum:20

(bilmiyorum sınır koymak istedim sınırı geçtiğimiz zaman yeni bölüm gelir diye düşünüyorum bu bölüm böyle olsun gelecek bölüm bakarızz sizlerii bekliyorumm.)

Eveettt bölüm sonuu umarımm beğenmişsinizdiirr oy vermeyii ve yorummm yapmayııı unutmayalımm canlarım sizleri seviyorum bölüm hakkında düşüncelerinizi bekliyorummm🙂💕

Yinee bizi üzecekkk bi bölümm🥺

 

Bölüm : 04.10.2024 02:19 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...