
Selaaammm canlarımmmm sizlere bu sefer timle geri döndümmmmm.
normal bölüm hafta sonu gelebilir, şuanlık timi ve Alp ile ilgili bi anı anlattığım bi bölüm olduu umarım beğenmişsinizdiir.
oy sınırı:25
yorum sınırı:40
sınırı geçersek yeni bölüm hafta içi gelebilirrr.
YenidenUmut_official instagram hesabıma hepinizi beklerim ordaki linkten whatsapp gurubuna gelinn bence, güzel şeyler varr 💓
...
ATEŞ'TEENN
biz gölge timiydik, herbirimizin özel ve zorlu sınavlarla seçildiği 7 kişiydik, birimizin aile isteği ile bir diğerimizin ailesini hiçe sayarak bu mesleğe canını feda edebilecek bordo berelilerdik, mesleki hayatımız boyunca çeşit çeşit zorluklar çeksekte,hepimizin ortak amacı bu meslek uğruna bu Vatan uğruna can vermekti.
her ne kadar bi haberden sonra kolay unutulacaksınız deseler de bilirdik ya, illaki bizleri unutmayacak insanlar vardı.
şimdi gelelim bu bordo bereli, dağlardaki itlere korku veren gölge timine, bizden önce nâmımız gitmişti itlere,fazlası ile güçlü ve sert duran bi timdik ama bizim acımız bi bizim masamızda ortaya çıkardı.
Teğmen Günay Akar
gerektiği kadar konuşurdu,lakabı avcı, silah uzmanı olan avcı, tek bir mermisi boşa gitmez, gittiğinde ise çıldıran biriydi.hayatında bi Vatan'ı birde Asena'sı vardı.. Herşeyden çok sevdiği gözlerinin gördüğü tek kadın olan Asena, yıllardır Asena'ya karşı içindeki sevgisi azalır diye beklerken daha fazla büyümüştü.
Onunkisi aşk değil sevdaydı, karşılık beklemeden severdi Asena'yı, ama emindi Asena'da ona karşı boş değildi her ne kadar terlesede bütün askeriye bilirdi ikiliyi..
Üst teğmen Meriç Akay
Ateş ile yılları devirmişlerdi, onlar artık görev arkadaşı değil kardeşti, gittikleri her görevde birbirini kollayan, her anlarında birbirine destek olan iki dost..
Meriç'in lakabı bataklıktı,girdiği ortamı Günay ile halleder çıkar,görevlere önde giden, hayatını tek bir kadına adamış bi adam.
Sevdiği kadınla bu yolları kolay atlatmamıştı, şuan ise bir oğlu vardı her ne kadar şikayetçi olsada canının canıydı, çok seviyordu ailesini,aile üyelerinden biride yoldaydı..
Astsubay kıdemli üst çavuş Kandemir yıldırım
sevdiği kadına yeni kavuşmuş, evlilik yolunda ilerliyordu.
Görevlerde lakabı sayaçtır, çünkü belirlediği zaman içinde istediği kadar it avlar, istediğini başarırdı.
Oda Ayaz kadar olmasada timin neşelisiydi. 7 kişilik timin gülme deposunu Ayaz ile Kandemirin aldığını söylerlerdi hep.
Astsubay kıdemli üst çavuş Asena yıldırım
astsubay kıdemli üst çavuş Asena yıldırım, girdiği her ortamda güzelliği ile bütün gözleri kendi üzerine toplardı, güzel olduğu kadarda soğuk dururdu Asena, her ne kadar fark etmesede bakışları birtek Günay'da yumuşardı.
Asena zor bi kızdı ama bu zorlu kişiliğin altında şehadet şerbetini içmek isteyen bi Asena yatıyordu.
Astsubay kıdemli çavuş Alptekin Karan
kıdemli çavuş Alptekin karan, lakabı karanlık, istemediği sürece itlerin göremeyeceği biriydi. Ayrıca bomba imha uzmanıydı.
Fark etmesede gönlünü Aslı hemşireye kaptırmıştı. Mesleğini severek yapıyordu onun ki çocukluk aşkıydı, çocukluktan gelen bu asker sevdasını sürdürüyordu
Genellikle konuşmazdı ,sesini duymak bile askeriyedekiler için güzel bişeydi.
Astsubay Kıdemli başçavuş Ayaz Altuğ
timin en neşelisi, en eğlencelisiydi, lakabı gevezeydi ama kimse bu konuşmasına içten içe rahatsızlık duymuyordu, Ayaz ailesi ile büyük bir tartışma yaşayarak bu mesleği seçmişti, ailenin abladan sonra gelen tek erkek evladı olan Ayaz'ı anne, babası bu mesleği seçmesine izin vermemişti ama arkasında duran bir kişi vardı oda ablasıydı.
Zorlu yollardan sonra istediği, aşkla baktığı üniformayı giymeye hak kazanmıştı, şuan ise en büyük hayali mutlu bir aile veya olacaksa Şehitlik mertebesiydi..
Ayaz'ın tek ailesi ablası iken şimdi Ateş yüzbaşıydı, kimse fark etmesede görevlerde Ateş komutanın bi adım ötesinde olur onu kollamaya çalışırdı, onun için aile kavramı yüzbaşı iken kaybetmek istemiyordu..
Üsteğmen Altay Şahin
istihbarat uzmanıydı ayrıca neredeyse bütün gizli görevlere tercih edilen ikinci askerdi.
Asena gibi oda girdiği her ortamda gözleri üstüne çeker, kızların gözdesi olurdu ama bu durumdan memnun değildi üstüne kalbinde karşı cins için hiç bir belirti yoktu.
Ateş komutanın kaybından beri yiğit ile görevdeydi, tim arkadaşlarına fazlası ile bağlıydı oda yıllar sonra evine dönecekti.
Onun evi timiydi babasını , annesi yüzünden küçük yaşta kaybetmişt
(Altay için bu kadar bilgi yeterlii bencee, devamı sürpriz olsunn)
Astsubay çavuş Yiğit özgür
çoğunlukla Altay ile gizli görevlerde olan Yiğit, Ayaz'dan sonra timin en neşelisiydi, ondan sonra timin dn küçüğü Ayaz kalmıştı ki hali ile bütün işler ona kalıyordu.
Yiğit timin çapkını ama ciddi ilişki adamı olmayan o kişiydi.
Kızlar ile nasıl konuşacağını en iyi o bilirdi...
Yüzbaşı ATEŞ DEMİR
Kim ne derse desin dağdakilerin asıl korkusu oydu, dağlarda hayalet lakabı ile biliniyor, kimseye gözükmeden işini halledip çıkardı,
Okul hayatı sakin geçmişti ki hayatının aşkını ozaman bulmuştu.
Tıpkı şuan olduğu gibi o zamanda soğuk ve ifadesiz bakan biriydi Ateş, Deniz gönlünü Ateş' e kaptırmıştı ama kavuşmaları Ateş'in itirazları ile gecikmişti, eğitim hayatı boyunca aşkları için çabalayan kişi Deniz iken şuan Ateş'ti.
Ateş dışardan fazlası ile soğuk ve sert duruyordu ama timi için herşeyi göze alabilecek bi komutandı,
Bütün timini ezbere bilirdi ama en çokta Ayaz'ı bilirdi, sırf komutanı için canını canını hiçe sayarak kurşunların önüne atlayan Ayaz'ı.nasıl bilmezdi,
Ateş'in Yurdu Vatan'ının olduğu yer, evi ise karısı ile oğlunun olduğu yerdi
....
Gelecek bölümden kesit..
küçük çocuk 2 yaşındaydı, ölüm kelimesini bilmemesi gereken bi yaştaydı ama onun için kötü ve acımasız olan bakıcısı Alp'i üzebilecek şeyleri anlatıyordu...
Alp düşünmeden edemiyordu, bakıcısı bilmiyormuydu tüm bunların onun canını yaktığını, küçük çocuk korkudan dile getirmese bile gözyaşlarını görmüyor muydu.
neden kötü ve acımasız davrandığını çok düşünmüştü ama bi sebep bulamıyordu.
Alp çok mu yaramazım diye düşünür daha çok içine kapanırdı ama bi yaramazlığıda yoktu ki onun için en büyük yaramazlık suyun altında ıslanmaktı ama bakıcısı ile kaldığı günlerden sonra onun için sevdiği şey değilde korktuğu şey olmuştu ıslanmak.
Küçük çocuk elinde annesi ile babasının fotoğraflarına bakarak sessizce ağlıyordu, bu fotoğrafı babaannesinin odasında görmüştü,annesi ile babasını gördüğü ilk fotoğraftı.Eğer ki bakıcısı ağladığını görürse çok kızar ve fotoğrafı alırdı.
küçük çocuk annesi ile babasını istiyordu, arkadaşlarının anne babası yanındaydı ve mutluydular belki de anne babası yanında olursa onlarda mutlu olurlar diye düşünüyordu.
"ayyi, baba"harfleri bile doğru düzgün telafuz edemezken yaşadıkları onun için çok ağırdı.
"Ösyedi, neyen dittinis"küçük çocuk içli içli ağlarken akan burnunu kolları ile sildi, boğazı fazlası ile ağrıyordu. Hasta olmuştu vücudu ayakta durmakta zorluk çekiyordu ama kimse onunla ilgilenmiyordu.
babaannesine de kırgındı, neden onu bu kötü kadın ile bırakıyorduki.
"nerdesin sen yine "Alp bakıcısını sesi ile sessizce daha fazla ağlamaya başladı.
olduğu yere sinerken vücudunu korkudan titreme sarmıştı. Kadın ona bi çöpmüş gibi davranıyordu hali ile bu çocuğa onun kötü bi çocuk olduğunu düşündürüyordu.
"Koytuyoyum" kiler kapısının sert bi şekilde açılması ile çocuk olduğu yerden sıçramıştı, hergün olduğu gibi ümit ediyordu kadının onu bulmamasını.
"napıyosun sen hiç sesin çıkmıyor "küçük çocuk sessizce gözyaşı akıtırken anne babasını istiyordu.
bakıcı kadın, Alp'in elindeki aile fotoğrafını görünce çocuğa tokat atmıştı, Alp'in küçük tombul yanaklarında kadının el izi çıkarken,Alp korku ile olduğu yere daha çok sinerken ağlaması arttı.
Kadının elini Alp'in elindeki fotoğrafa giderken Alp olacak herşeye rağmen fotoğrafı kendinden yana daha çok çekti bu fotoğraf onun için çok değerliydi , anne ve babasının tek fotoğrafıydı.
"ver lan şunu "Alp gerçekten bıkmış ve canı yanıyordu bi çöpmüş gibi hissediyordu.
" I-ıı, yütfen ayma"kadın hırsla fotoğrafı çekerken Alp'in elini acıtmıştı.
"öldü senin annenle baban ,bıraktılar seni anla şunu sevmiyolar seni, seni herkes bırakacak"Alp daha çok ağlarken bu duyduklarının doğruluğunu düşünüyordu, kadını haklı buluyordu, ailesi onu seviyor olsaydı bırakmazdı diye düşündü ama belkide başka işleri vardır dedi.
"Hayıy,hayıy"bakıcı kadın çocuğun ona itiraz etmesi ile elinden tuttuğu gibi kaldırdı.
küçük çocuğun bu sefer parmakları acıyordu, kadın bu sefer kolundan değil de ellerinden tuttuğu için sıkıyordu, çocuğun parmakları kızarmaya başlamıştı, parmakları kopacakmış gibi çok acıyordu.
"bana itiraz etmek neymiş görürsün sen, seninle mi uğraşacağım ben"karanlık ve örümceklerin olduğu odanın önüne gelince Alp'in ağlaması artmıştı, hem yanağı hem de parmakları acıyordu birde şimdi karanlık oda çıkmıştı biliyordu aç kalacağını.
"Y-yütfe koyma, yütfe"kadın çocuğun itirazı ile çocuğu çöpmüş gibi odanın köşesine fırlattı.
küçük çocuk dizlerininde acısı ile olduğu yerden kalkamadı zaten hastaydı vücudu ağrıyordu ama dile getiremezdi kimse bakmıyordu ona birde söyleseydi daha çok dayak yerdi.
"ayyi, baba y-yütfe geyiy, k-koytuyoyum k-kayyayıy, y-yütfe hıı yütfe geyiy"küçük çocuk inanıyordu anne babasının geleceğine onlarada kızamıyordu, belkide işleri vardı ama geleceklerdi biliyordu..
ve o gece Alp saatlerce içli içli ağlayıp anne babasının gelmesini beklemişti...
bölümm sonuu umarım beğenmişsinizdirr. Sizleri seviyorum oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnn.
Deniz'in bakıcıyı tüm bunlara pişman edeceği bölümü bekliyorummm. Hepimiz rahatlayacağızz.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 60.32k Okunma |
3.92k Oy |
0 Takip |
74 Bölümlü Kitap |