50.Bölüm

selaamm ballarr nasılsınız?

ben geldimm, bölüme oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınnn.

bölümü uykusuz yazdığım için pek içime sinmedi umarım beğenirsinizz🥲,

keyifli okumalarr dilerimm🤍.

bu arada ballar bu bölüm önceki bölümde Ateş ve ailesinin vakit geçirdiği anlardan olacak çoğunlukla, gelecek bölüm tekrardan Emir'in kaçırıldığı ânı ve sonrasını okuyacağızz.

... 

YAZARDANNN

"hii abi ba- ay paydon aykadaşyay sisde bakıyn çok yüskek deyiy mi, çok güseey"Alp'in hayran dolu bakışları kameradan da belli olurken küçük çocuk bir yandan da babasının aldığı kamera ile video çekiyor zorlada olsa Emir'ide videolarına katıyordu.

Ateş ile Deniz ise el ele önlerinde gülerek giden çocuklarını tebessüm ile izliyordu, Deniz sevdiği adamı özlediği için boşta kalan elini Ateş'in koluna dolayınca genç adam tüm heybetiyle Deniz'i kendine daha çok çekip kolunu omzundan yana atmıştı,

"Ateş biliyor musun Şehit haberini aldığımda hayat durdu demiştim.sevdiğim adamı kaybettiğim yetmiyormuş gibi birde hatırlamıyordum, canım çok yanıyordu heleki bizden olan bir parçayı da seninle beraber kaybettiğimi öğrenince çocuklara yaklaşamaz olmuştum.

ama şimdi seni sizi gördükçe şükrediyorum.

sen... Sen o zaman nasıldın? "Ateş kolunun altındaki kadını kendisine daha cok çekerken o günler çektiği zorluklar aklına gelmişti, kadının yine ondan gitme ihtimali fazlasıyla kötü bir ihtimaldi.

"Bunları akşam evde konuşalım mı güzelim"genç adam her ne kadar kadının sorularını gidermek istesede zamanı şuan değildi, beraber ailecek vakit geçirmek için çıkmışken bu konuları konuşmak istemedi, Deniz'de itiraz etmedi ısrarla sormadı,

Ateş anlatırım diyorsa anlatırdı..

"babacım şey şu yenkli yenkli dönen toplaydan alalım mı? genç adam Emir'in isteğini asla geri çevirmeyip oğlunun top olarak kast ettiği şeye baktı,
Emir ilk defa babasından birşey istiyordu,Ateş Deniz'in elini sıkı sıkı tutarken oğulları ile beraber topun satıldığı dükkana girip ikişer tane aldı,

Gün onlar için çok güzel geçiyordu, ailecek vakit geçiriyor beraber gülüp eğleniyorlardı..

Köprünün sonlarına doğru geldiklerinde Ateş renk renk satılan pamuk şekerleri görünce Deniz'in onları ne kadar sevdiği aklına gelmişti.

.... 

ATEŞ'TEENN

ellerimin arasındaki eli sıkı sıkı tutuyordum, bir kere kaybetmişken tekrar kaybetmeye niyetim yoktu, yıllarca maviliklerine hasret kalmış yolunu gözlemiştim ama hiçbir zaman inancımı kaybetmemiştim.

ben elbet birgün Deniz'ime ailemize tekrar kavuşacağımı biliyordum, öylede olmuştu.
Deniz artık yanımdaydı,yine ve yine gözlerini bakarken mavilikleri beni kendine çekiyordu sahi Deniz benim gözümde ne kadar güzel olduğunu ne kadar değerli olduğunu biliyor muydu?

Deniz benim evimdi..

bugünki bütün işlerimi Ayaz'a bırakıp ailemle dışarı çıkmışken Ayaz'ın söylendiğini az çok tahmin ediyordum ama elimize böyle bir fırsat geçmişken bunu ailemle değerlendirmek istemiştim.

Hakkari'de gelebileceğimiz çoğu yeri gezmiş geriye sinemaya gitmek ve en son durağımız olan Alparslan ile Derin'e gitmek kalmıştı..

Çocuklarımızın dayısını ve halasını unutmalarını değil hep hatırlamalarını istiyorduk,
Ben Derin için herne kadar halaları oluyor desemde Deniz teyzeleri diye direttiği için kabul etmek zorunda kalmıştım.

Sonuç olarak asla unutulmayacaklardı..

... 

MERİÇ İLE AÇELYAA

"Açelya.. Yavrum baksana ne kadar küçük ya canını yakarsam? "kollarımın arasındaki küçücük bedeni sıkı sıkı tutuyordum, o kadar küçüktü ki koca kollarımın arasından düşecek veya canını yakacağım diye çok korkuyordum,

Adal Yağmur Akar

minik kızım kollarımın arasında bişeyler mırıldanırken ben dikkatle onu inceliyor toplasam iki parmağım edecek ellerini öpüyordum,
Canının acımayacağını bilsem heryerini ısırırdım ama canı acırdı.

kıyamazdım ben kızıma.

"hayatım bebeğimizi müzelik eşya gibi incelemeyi bırakır mısın artık?, ayrıca kızımız dünyaya gelince beni unuttunuz"tabikide açelya bunu ciddi anlamda söylemiyordu, aksine bize olan bakışlarındaki parıltıyı görüyordum.

Adal Yağmur'u dikkatle öptükten sonra birde avuç içlerini öpüyordum, nasırlı ellerimle kızımın minicik elleri tamamlanıyor gibiydi..

Baba olmak böyle bişeymiydi?

"seni unutan ölsün yavrum, sadece kızımıza baksana çok küçük çok tatlı, babası onu nasıl yemesin"kafamı kızımın ufacık boyun giritinsine yaslayıp nefes alırken defalarca kez Allah'a şükür ediyordum.

Benimde bir kizim vardı.. Babasına nazlanabilecek yorulduğunda sırtını yaslayabilecek bir babası vardı bebeğimin.
Kollarımın arasındaki ufak bedeni beşiğine bırakıp karıma yöneldim.
Özlemiştim. Hemde fazlasıyla.

Zaten hamilelik zamanları derken fazlasıyla birbirimize hasret kalmıştık.
Açelya'yı kollarımın arasına alırken ellerim sıkı sıkı belindeydi.

Bir elimle belini diğer elimle de yüzüne düşen saçları bir kenara topluyordum,
Saçlarına giden elim bir kaç saniyeliğine durmuş yanağını okşarken yüzünün her bir yerini tek tek öptüm,

En son ise hasret kaldığım dudaklarında kalmıştım,
Dudaklarımız bir birine kapanmışken anın bozulmamasını karımla hasret gidermeyi çok istemiştim ama kızımızın önce küçük bir çığlığı daha sonrasında ise şiddetli ağlaması bize engel olmuştu bile.

s****im ama!

Hasret gidermek istediğimiz zaman pekte doğru bir zaman olmadığı için Açelya ile de vedalaşıp askeriyeye gitmek için tekrardan evden çıkmıştım.

birde bugüne eğlence vardı, Ateş Deniz'e evlenme teklifi edecekti.

... 

BİZİM ÇİFTTEENN

"Ateş canımın içi sen sinema biletlerini aldında içeriğini niye bize söylemiyorsun belki çocuklar beğenmez? "benim soruma ateş fazlasıyla emin ve net bir şekilde beğeneceklerini söylüyordu,
Normal pek karışmazdım fakat bu sefer sinema salonunda sadece biz olacaktık.

Aslında benimki karışmaktan çok meraktı..

" Yavrum sakin ol çok güzel bir film izleyeceğiz merak etme "kabullenişle birlikte önce Alp ile Emir koltuklarına yerleştikten sonra bende koltuğuma oturup açılacak filmi merakla beklemeye başladım.

Ve o an bişey oldu

Ekranda çıkan videolar resimlerle beraber kalp atışlarım hızlandı, gözyaşlarım birbir döküldü,

Bir an durup etrafa baktım…şuan yaşanan hiçbir şeye inanamıyordum. Ekranda çıkan şeyler o kadar özel, o kadar anlamlıydı ki… Sanki zaman bir anlığına benim için durmuştu, sadece kalp atışlarımı duydum.

Gözlerimden akan haslae dahada artmıştı çünkü bu sürprizde sadece bir hediye değil; sevgi, emek ve düşünülmüş her ayrıntı vardı.

Ateş bir kaç adımda yanıma gelip beni kollarının arasına alırken gözlerimi ekrandan çekemiyordum.
ekranda ne mi vardı?

Sevdiğim adamla tanıştığımız ilk günden bu yana tarihi tarihine not alınmış videolar, fotoğraflar vardı.
Benim için o kadar özel ve anlamlı bir andı ki rüyadaymışımda bozulmasından korkuyor gibiydim.

Ben slaytın bittiğini sanarken son fotoğraflarla ağlamam daha da artmıştı,günlerce aylarca ailemi hatırlamıyorum diye ağlarken bu sefer ekranda hamile olduğum dönemler çıkmaya başladı,

Ateş benim için bizim için herşeyi kaydetmişti..

Sarılı olan bedenlerimiz ayrıldı.. O an tekrardan göz göze geldik.
Daha ne kadar şaşırırdım bilmiyorum ama en büyüğü şuan yaşanacak olan evlenme teklifi olmuştu.

Ateş gözlerini gözlerimden bir saniye bile çekmeden dizlerinin üstüne çöküp bir kutu çıkardı, o an kutuya veya içindeki yüzüğe değil Ateş'in gözlerindeki sevgiye aramızdaki bağa baktım.

Dizlerim titriyor dolu dolu gözlerle önce Ateş'e sonrada elindeki yüzük kutusuna baktım, herşey susmuştu veya ben duyamıyordum,

"Deniz.. Deniz'im benim öyle pek süslü cümlelerim yoktur ama sen bana ev oldun.. Biz seninle beraber güldük beraber zorluklara göğüs gerdik.

öyle bir masalın içerisindeyiz ki kötü bitemezdi, biz seninle bir ömür kurmuşken gelecek günlerim de de benimle beraber olur musun?benimle tekrardan evlenir misin canımın içi? "hayır deme şansım varmıydı?

Yoktu.

Ne ben Ateş'siz yapabilirdim nede o bensiz yapabilirdi, dolu dolu gözlerime rağmen ateş'e tebessüm edip beklediği cevabı verdim.
" Ayye sis babamya ne kaday deyişmişşinis"

... 

"canımın en içi çok seviyorum seni"parkta çocuklarımız oyun oynarken bizde Deniz ile birlikte bir bankta oturmuş çocuklarımızı kontrol ediyorduk, daha doğrusu Deniz kontrol ediyor bende ona olan özlemimi gideriyordum.

Deniz'in önce anlını sonra yüzünün heryerini tek tek öperken kokusunuda içime çekiyordum,

Ne hasret kalmıştım bu kokuya..Deniz'da bana ona baktığım gibi bakıyordu..

Gözlerinin içi parlıyor bulunduğumuz her yerde hep yanımda bitiyor beni kaybetmekten korkuyor gibiydi..Ama andım olsun bir kere ayrı düşmüşken ikinciye ayrı düşmeyecek ayrılmamız için çabalayan herkesi ortadan kaldıracaktım.

Benim uzun ve fazla olan öpücüklerimin aksine Deniz boynumdan öpüp öylece kaldı,
O benim kokumla huzur buluyor bende onun varlığıyla yaşıyordum.

"seni her evrende kocam seçerdim bitanem"

"ölürüm sa-"sözümü bölen bir ağlama sesi oldu.. Alp'in ağlama sesi.
" Ayye a-abiym.. Abiym yoyk "

...

anammm bölüm sonuu ballarr, oyoyy o kadar güzellerkii yerim bu çiftii🥹.
oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ballar 🤗🤍.

ballar bu arada evlenme teklifini bu bölüm yarıda kesecektim ama nas kesecektim, siz Ateş'i şehit oldu diye okuyacak gelecek bölüm herşeyin sürprizin bir parçası olduğunu öğrenecektiniz ama yapamadım valla korkuyorum sizden dhdhdhddh

gelecek bölüm diğer çiftleri de okuyacağızz.

Neyseee gelecek ballar gelecek bölüm Emir'i buluyor gerçekleri yavaş yavaş öğreniyor ve yüzleşmeye gidiyoruzz

ayy Allah'ım Deniz'in çocuklarını üzen herkesten intikam aldığı sahnelere gideceğizz🤭🤭.

oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn sizleri seviyorum ballarr 🤍🤗.

instagram hesabım:Yazar_hanmmm

whatsapp kanal QR kodum en aşşağıda.

Ballar son olarak whatsapp kanalına Ateş ile kızının gelecekten bir kesitini atacağım, belki buraya bölüm olarak atamaya bilirim ama orada kalsın da okuyun isterimm🥹.