2. Bölüm

1.bölüm

Alara Koptur
mutluyazar

ben Eflin Koptur 26 yaşında savcılık diplamasını almış gençliğindeki zorluklara rağmen hayallerini başarmış o kız.

 

Ve şimdi annemin gençlik yıllardan kalan borcu için bir töreye görücü gidicek kız yani onların düşündüğü ama bu sefer kimse böyle olmicak valizlerimin farmuarlarını kapatıp 2 valizimide alıp odadan çıktım kapıya ilerledim ayakkabılarım için eğilmemle saçımda acı hissettim ağzımdan acı dolu inleme kaçtı ayağa kalkıp döndüm annem

 

"Anne istemiyorum ben evlenmek lütfen"

 

"Sana sormadık kız evleniceksin hem evlenmemek gibi lüksün falanda yok!"

 

"Var! Ben savcıyım benim arkamda kanun var,devlet var, adalet var hakkım var! Zorla evlendiremessin şimdi çek o elini üzerimden!"

 

Sağ yanağıma gelen şiddetle başım sola yattı elim yanağıma gitti

 

"Tüğ verdiğim emekler boşa gitmiş geç kız içeri" saçımdan çekerek odaya fırlattı tabi sadece sendeledim gözüme iğneler batıyodu niye annem beni anlamıyodu kapı üstüme kitlendi "anne!! Lütfen anne anne yapma b-ben ismiyorum ya" sanırım seneler sonra gözümden yaş akıyodu ağlamayı 13 yaşımda bırakmıştım ne canım acıdığında nede alındığımda şimdi reşit özgür bir savcıyım lakin halim öyle durmuyodu sessizce ağladım halime durumuma ağladım annemin kalpsizliğine babamın ses etmemesine ağladım.

 

Sessiz bir oda darmadağın bir kadın artık sanırım kabullenme evresindeydim

 

ayağı kalktım odama baktım kitaplığıma kitaplarımla aram küçükken ablam evden kaçıp evlendikten sonra olmuştu askeri,mafya en sevdiğim kurguydu ve sanırım kendim yaşıyodum ama umarım kitaplarım kadar düzgün bir yaşam sürerim.

 

Kapıya ilerledim tıkladım sonra vurdum "anne! Tamam artık aç şu kapıyı" adım sesleri geldi kapının kilidi açıldı geri çekilip açılmasını bekledim "kıızzz kalktın şükür gidip bişeyler alalım hazırlan" başımı salladım belki uysal olsam dışarı çıktığımda gidebilirdim valizlerimi odama getirdim üstüme kısa mini siyah etek üstüme balıkçı yaka siyah bir badi giydim üstünede deri ceketimi aldım topuklu çizmelerimi giydim vişne çürüğü rengi rujumu sürdüm saçımı yarım at kuyruğu yapıp zincirli çantamı motor anahtarımı aldım çıktım.

 

"Ohh isteyince hazırlanabiliyosun afferin kızıma benim hadi gidelim" aşağı garaja indik anahtarlarımı R6'ma taktım
"Eflin motorla değil araba ayrıca giymişin minicik eteğini yine olmaz öyle" gözlerimi devirip ona döndüm "anne giderim öncedende binmiştim kimse sıkıntı etmemişti hayde nereye gideceğimizi söyleyesin sen" başını sallayıp nereye gideceğimizi söyleyip önden yola çıktılar ben deri ceketimi belime bağlayıp öyle motora bindim yola çıktığımda köprülerin orda karşılaştık onları geçip Karaoğlan anayolundaki gelinlikçilerin oraya kadar gaz kesmeden ilerledim.

 

Motoru durdurup indim ceketimi çözüp giydim kaskımı elime aldım ve beklemeye başladım yaklasık yarım saat sonra yanıma gelmişlerdi bir gelinlikçiye girmiş gelinlik bakıyoduk daha doğrusu kefenime tam sayılarını saymadığım gelinlerle pardon kefenlerle perdeli odaya girdim benimle bir hanfendide yardım amaçlı girdi ilkini giyip perdeyi açtım bunlarda kimdi annemin yanında 1,2,3,4,5 kadın daha vardı

 

İlk giydiğim gelinliğe baktılar hepsi başını hayır anlamında salladı "pardon" ağzımı tutamicam yani ne vardı
"A-aa ne pardonu kızım sen Mardin gelinisin çok açık bu laf ederler olmaz"
"Pardon kimsiniz bilmiyorum ama ben istediğim gelinliği alır giyerim giymemi istemiyorsanız başka gelin bulun" dönüp tekrar kabine girdim bu sefer çok hoşuma gidenlerden olan bitanesini giydim

 

Perdeler açıldı "abovv" gözlerimi devirdim bu nasıl tepkidir yarabbim yav beni bula bula bunlar mı buldu Allah bilir bunlar böyleyse evleneceğim Allah korusun düşünemiyorum "ben beğendim" kıza döndüm "bunu ayıralım olur mu" başını salladı tekrar kabine girip bir diğer beğendiğimi giydim hoş duruyodu sırf bunlar için açık giyinicektim çıktım kabinden tüm gözler yine bendeydi

 

"Kızım git bizim beğendiğimizi giy bide hele onu görelim" içimden kadını parçalayarak kabine girdim bune lan tesettür gelinliği gibi giydim valla kilolu duruyorum vah halime ben yeminle öldürücem birini

 

Omuzlarımı bile tül kapatıyodu yanardım ben bunda perdeleri açıp çıktım
"Hah tam olmuş çok güzel beğendik bunu alalım mı kızım" şu kadın sanırım kayınvalide oluyodu herhal her işte burnu var çünkü "tığ beğenmedim almicaz bunu" bütün gözler üzerimdeydi kabine geri girerken arkamdan terbiyesiz falan dediklerini duydum ama banane yeni bir tane giydim buda idare ederdi çıktım

 

"Kızım valla çok açık biyerleri başka dene sen olmaz bu" başımı sağa eğdim bütün herkese tek tek baktım konuşan kadında durdum "niye ben beğendim hatta kararımı ben verdim" kıza ayırttırdığım gelinliği gösterdim "onu alıyoruz konu kapandı" kabine giricekken arkamı tekrar onu buldu bakışım "kim oluyorsun bu arada" annemden bir homurtu duydum ama önemli değildi "kayınvaliden" başımı salladım "belli oluyo"

 

girip kendi kiyafetimi giydim çıktım yine abov mabov dediler umrumda değildi gelinliğin yanında nazik bir taç ve uzun bir tül aldık ordan çıkıp başka bir mağazaya girdik abiyeler vardı ben yine onların gösterdiklerini eş geçerek beğendiğim 2 tanesini alıp kabine girdim

 

kadına gerek yoktu yere oturdum ağlamak istemiyodum ama zor geliyodu bişey yokmuş gibi davranmalıydım ilk giydiğim nişan söz yani isteme içindi bunu alıcaktım

Kabinden çıkıp kimseye söz hakkı vermeden "sizin abovlarınızı dinleyemicem ben buyum işinize gelirse isteme için bunu seçtim şimdide nikahı göstericem ve kimse tek kelime etmeden alıp çıkıyoruz" tek nefeste söylediğimle nefes alıp geri kabine girdim üstümü değiştirdim hoştu onların beğenmesini beklemiyodum çıktım

 

Etrafımda dönüp herkesin gördüğünden emin olup kabine geri girip üstümü değiştirdim kendi kiyafetlerimi giyip elimede alıcağım elbiselerle çıkıp kasaya ilerledim onlar ödemeyi yapınca çıktık

 

dışarıda bir diğer mağazaya girip onlara sormadan bir tane bindallı alıp kabinde denedim ve çıktım

 

"Bunu alalım ne açık ne kapalı bunda bari tartışma olmasın" dediğimle kafalarını salladılar başıma örtecekleri kırmızı tül, kırmızı taşlı bir taç kına için tepsi falan filan derken ordan çıktık şimdi nereye gittiğimizle bilgim ve ilgim yoktu sadece takip ediyodum biyere girdiğimizde gerçekten geri çıkmak istedim "anne ne alaka" şuan tam olarak iç çamaşırı dükkanındaydık bu çok saçmaydı "adet kızım" gerçekten bayılmak istiyodum ben alcak olsam alamıyormuydum yani kenara geçip oturdum kendileri kendilerine bakmaları lazımdı bence başımı koltuğa yaslayıp boşetleri yanıma koydum beklemeye başladım bana seslendiklerinde bakıyodum gecelik gösteriyorlardı onlarla boğsam 20 sene net yerdim sakin olmalıydım en sonunda seçtiklerini alıp boşetini bana verdiklerinde çıktık sıra neresiydi acaba cumhuriyet sokağının oradaydık artık oradan yüksek topuk bir beyaz topuklu aldım kına gecesi için benim vardı siyah olurdu nikah için falan onlarıda aldım artık bitmişti sanırım.

 

"Bitmedimi alışveriş" kayınvalide hazretleri bana döndü "az kaldı hediyelik ve davetleride halledelim tamamdır" başımı salladım bir yere girdik ordan ben ve çalışanın kararıyla bir davetiye seçtik yanına hediyleri ve tamamdık sanırım arabalara ilerledik ben motoruma boşetleri onlara verdim geldiğim gibi yapıp ceketi belime bağladım motoruma binerken gördüklerinde şaşırsalarda ses etmediler kaskımı takıp yola çıktım yaklaşık yarım saatte evdeydim eve çıktım üstümü değiştirip kendimi yatağa saldım.

 

 

 

 

Bölüm : 16.12.2024 16:49 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...