46. Bölüm

Sanrısal İtiraf B.45

My lore
my_lore

Ballarım nasılsınız, yine biz geldik.

Umarım beğenerek okuyorsunuzdur.

Okuduğunuz zamanı buraya yazmayı unutmayın. Benim için zamana bırakılan notlar çok değerlidir.

🔥🔥🔥

Bazen ne yaparsanız yapın olacak olanın önüne geçemezsiniz. Olacak olanı hesap edersiniz lakin engel olamazsınız. Başınıza gelecek olan hiç ummadığınız zamanda hiç ummadığınız yerden gelir.

 

İş yerindeyken Barut ile konuşmuş mekan değişikliğine karar vermiştik. Biz karar vermiştik vermesine ama bunu Hande'ye nasıl söyleyecektik daha doğrusu ben nasıl söyleyecektim bilmiyordum. Barut, sen söylemeye çekiniyorsan ben yardımcı olurum demişti. Kabul etmedim. Yıllarca Hande'nin uğruna ben nelerden vazgeçmiştim şimdi onu bulmuşken bir başkasını araya sokarak kaybedemezdim.

 

Ne olursa olsun kendim söyleyecektim. Olabilecek her şeye hazırdım. Bütün hesapları yaptıktan sonra ajanstan ayrılıp evimin yolunu tuttum. Her zaman yaptığım gibi rutini bozmayarak sağda solda oyalandım. Maksadım Şehmuz Babaoğlu ve adamlarının dikkatini üzerime çekmemekti.

 

Günün sonunda akşam olmuş alacakaranlık düşmüştü atmosfere. Kendi evimin garajına arabamı park ettikten sonra binaya geçmeden önce bir dedektif gibi etrafı kimseye belli etmeden kolaçan ettim.

 

Yabancı birinin veya beni izleyen birinin olmadığına kanat getirdiğimde binadan içeriye giriş yaptım. Birazdan olacakların beni fazlasıyla gerdiği yetmiyormuş gibi bir de kalbimin ritmi gümbürtüyle atmaya başlamıştı.

 

Merdivenleri hantal adımlarla yürüyüp çıktım. Sonunda daire kapımın önündeydim. Uzun ve aşamalı nefesler alıp verdikten sonra anahtarı kilindin yuvasına soktum ve iki tur çevirdim.

 

Kapıyı itip açmadan önce rahatlamak adına tekrar nefesimi yeniledim. Kapıdan içeriye geçtiğimde içimdeki köprüleri atıp limanı ateşe verdim ve bütün olumsuz düşünceleri zihnimden kovdum. Şimdi Hande ile konuşmaya hazırdım.

 

Kapı açılma sesini duyan Hande beni koridorda karşıladı. Beni koridorda karşıladığı yetmezmiş gibi bir de gelip boynuma sarıldı. "Hoş geldin Gencer, günün nasıl geçti?"

 

"Hoş buldum," dedim ama ister istemez kalbimde yaşadığım hezeyan sesime yansımıştı.

 

"Olumsuz bir şey mi var? Sesin biraz bozuk gibi?" Bu arada Hande'nin kolları hâlâ boynumda dolalı bir şekilde duruyordu. Onu bu kadar yakınımda hissetmek ve nefesi nefesime karışırken hiçbir eylem yapmamak yıllardır yaşadığım hasrete eş değerdeydi.

 

Üstelik benden bir cevap alamadığından bakışları bakışlarıma kenetlenmişti.

 

Onun bakışlarının esaretine maruz kalmamak adına bir adım geriye çekildim. Yoksa kendimi tutamayıp bir delilik yapabilirdim. İçe doğru kıvrık dudaklarına dudaklarımın mührünü vurabilir içimdeki ateşi söndürebilirdim. Yapmadım. Yapamadım. Ben onsuz yaşamaya alışkındım. Belki bugün belki yarın benden gidecek olan sevgiliye kendimi açık edemezdim.

 

Ben bir adım geriye çekilmiştim ama Hande, uzaklaşmama izin vermemişti. "Hey, Gencer, daldın gittin? Sana bir soru sormuştum."

 

"Kusuruma bakma lütfen. Bugün ajansta işler yoğundu biraz, dalgınlığım ondan kaynaklı olabilir. "

 

"Sorumun cevabını almış oldum zaten."

 

Hande'nin boynuma dolanmış kolları kollarımdan aşağı kaydı ve ellerimi tuttu. "Ben sandım ki, benden kaynaklı bir sorun yaşıyorsun."

 

Evet, senden kaynaklı, çünkü seni kaybetmekten deliler gibi korkuyorum. Senden ayrılacak olmanın hüznünü yaşıyor zavallı kalbim. Hande, günlerdir aynı çatı altında birlikte yaşıyoruz hiç mi sana olan aşkımı hissetmedin? Hiç mi bakışlarımdan sana olan aşkımı sezmedin? Senin için yandığımı senin aşkından öldüğümü hiç mi görmedin? Hani kadınlar hissederdi?

 

"Hissetmediğimi nereden biliyorsun? Oysa ben hep senin bana açılmanı bekledim. Yoksa neden saklanmak için seni seçeyim. "

 

Hande'nin itirafı bana cesaret vermişti. Onun beklentisini şimdi karşılama zamanıydı. Bu arada gözlerim Hande'nin gözleriyle dudakları arasında gidip geliyordu. Her nefes alışımda ona biraz daha yakınlaşıyor nefesinin nefesime karıştığı anları yaşıyordum. "Seni seviyorum," derken biraz daha biraz daha yaklaştım ve gözlerimi kapatıp onu öptüm. "Sana aşığım." Bir kez daha öptüm. Sanki benden bu girişimi bekliyormuş gibi bana karşılık verdi.

 

İçinden geçtiğimiz zaman durmuş ayaklarım yerden kesilmişti. Her zerrem aşkı yaşarken bende ona karşılık veriyordum. Her şeyin bu kadar kolay olacağına ihtimal vermezken olmuştu işte. Hande, kollarımdaydı ve benimle sevişiyordu. Sağ kolumu ensesinden sol kolumu diz altından geçirip onu kucağıma aldım ve arzulu bakışlarımız altında yatak odasına girdim. Kapıyı bir ayak darbesiyle kapattım.

 

Hande'yi sırt üstü yatağa bıraktığımda üstüne eğilip, "Seni seviyorum ve benim olmanı istiyorum," dedim.

 

Önce bakışlarımız buluştu sonra dudaklarımız.

 

 

Bölüm : 21.09.2025 22:06 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...