İYİ GECELERRRR!!!!🎀🎀🎀🎀🎀🎀Biraz dozu kaçırmışız, uzun bir ara olmuş hepinize merhabalar! Fazlasıyla yoğun 2 haftayı geride bıraktım ve hemen size geldim. Taslağım olmadığından bölüm atamadım bu arada, yazmaya da ne kafamı toplayabildim ne de zamanım oldu. Şimdi sizlere biraz çerezlik, biraz akışı anlamanız için yazar anlatımlı bir bölümle geldim, telafi bölümü…🤭🙏
Devamı gelecek, finale daha var korkmayın…❤️
BİR YIL SONRA, İstanbul
Yeni yılın ilk sabahında Bahar dudaklarında tatlı bir tebessümle pencereye yaslandı.
İstanbul’un kasvetli, henüz gün aymadan işlek ve de şu sıralar oldukça soğuk olan Arnavutköy’ün işlek caddesine baktı uzunca.
Dün gece yağan karların izleri, arabaların üzerinde, yol kenarlarında ve evlerin çatılarını varlığını sürdürürken şu anlık kuru bir soğuk ve bir yerlere yetişmeye çalışan insanlardan başka hiçbir şey yoktu.
Bahar bir süre pencereden aylardır her sabah yaptığı gibi dışarıyı izledi.
Bir anda beline sarılan güçlü kollarla irkilirken, kokusundan tanıdığı güvenli omuza kendini yasladı.
“Gün yine erkenden aymış size sevgili eşim.” 2
Arhan’ın uyku mahmuru sözleri Bahar’ın bir anda ona dönmesini sağladı.
”Değil mi? Ne gerek var ki?” Dedi kaşlarını çatarak. “Sonuçta ne işim var sabahın köründe!”
Arhan dudaklarındaki gülümseme silinirken avuçlarını karısının yanaklarına yasladı.
“Öyle bir şey ima etmediğimi sende iyi biliyorsun? Hem istesen her yerde iş var sana birtanem, sen dinlenmek istedin…”
Evet Arhan ve Bahar geçen koskoca bir yılda evlenmişlerdi. Ağustos ayının 11’nde bir sahil kenarında büyük bir düğünle tamamiyle hayatlarını birleştirmişlerdi.
Evlenmeden henüz 1 ay önce Arhan zorunlu görev ile İstanbul’a atanmıştı. Düğün öncesi herkesin sinirleri gerilirken, Bahar bu durumu anlayışla karşılayarak İstanbul’da şu an oturdukları evi satın almışlardı.
Evi birkaç günde dizmişlerdi. Ev Arhan’ın iş yerine yürüme 10, arabayla 2 dakikalık bir mesafedeydi. Bu durum onları ayrıca teselli etmişti.
Yeni bir şehir, yeni bir hayat demekti.
İzmir’den, anılarından ve ailelerinden ayrılmak en zoru olsa da onlar birbirleri için her şeyi göze almışlardı.
Evleneli 5 ay olmuştu bile, dolu dolu kavgasız gürültüsüz koca 5 ay…
İkisi de oldukça memnunlardı, Arhan işine ve yeni arkadaşlarına alışmıştı.
O ise tayin zamanı İzmir’deki hastaneden ayrılıp hız kesmeden Arnavutköy devlet hastanesinde işe başlamıştı, fakat 1 ay önce henüz 3 ay kadar çalışabildiği işinden ayrılmak zorunda kalmıştı.
Bir hasta tarafından tacize uğrayınca tepki verdiğinden ve birkaç olaydan hastane müdürü ile atışmasından sonra Arhan olayı öğrenince olay hiçte sessiz olmayan bir şekilde kapatılmıştı.
Bu 1 ayda ise bazı şeyler onu fazlasıyla zorlamıştı. En önemli etken ailesiydi tabii. Birde koskoca İstanbul’da sadece 1 arkadaş edinebilmişti kendine. İş-ev derken sosyal bir hayatı yokken, bir aydır ise oldukça içine ve eve kapanmıştı.
Emir, nisan ayının ortalarında sade bir nikah ile evlenmişti. Defne ise hamileliğinin altıncı ayındaydı bile.
Bir kızları olacaktı. Bahar 2. ye kız halası olacaktı. Tüm aile erkek hissetse de 3. bir kız çocuğu neşesiyle gelecekti yine.
Mira; anaokuluna başlamıştı. 4. yaşına girmişti. Kumral saçları, simsiyah gözleriyle çok güzel bir kız çocuğuydu. Gün geçtikçe aklıyla dillere düşmüştü.
Doğa; o ise 1 yaşına basmıştı. Günler önce Bahar ve Arhan’ın katılamadığı için kahroldukları ufak bir partiyle dünyadaki ilk yılını doldurmuştu.
Simsiyah saçları, yemyeşil gözleri vardı. Henüz yeni yürümeye başlamıştı ve şimdiden Bahar ve Arhan’ı tanıyor gibiydi…
1 yıl bazen su gibi akıp gittiğini düşünsekte, içinde dolup taşan an’lar ve anılar aksini söylerdi hep.
Bahar, bir saatin bile kıymetini anlayalı uzun zaman olmamıştı.
Hayatın sundukları için minnettardı; yanındaki adamın sevgisi, her sabah hissettiği güven ve geleceğe dair paylaşılan hayaller… Ama içinde bir yerlerde daha fazlası için yer vardı. Bir boşluk diyemezdi ama öyle bir şey gibiydi de.
Kelimelere dökmek için erken fakat hissetmek için geç kalınmış bir şey gibi geliyordu bu ona.
Çenesini Arhan’nın göğsüne yaslarken, kollarını sıkıca beline doladı. Arhan sevdiği kadının saçlarında parmaklarını gezdirirken, “seni çok seviyorum.” Dedi.
Bahar bakışlarını kaldırıp Arhan’a bakarken, “Seni çok seviyorum sevgilim.” Ellerini belinden ayırırken, “ve sana bir şey söylemek istiyorum…”
Arhan merakla kaşlarını çatarken, Bahar Arhan’ın iki yanındaki iri ellerini avuçladı.
“Günlerdir bu evde yalnız başıma düşünüyorum… sence de bu ev fazla sessiz değil mi?”
Arhan anlamsızca başını omzuna yatırdı. “Anlayamıyorum biraz açar mısın sorunu sevgilim…”
“Diyorum ki bu evde bizimle birlikte küçücük bir şey daha yaşasın istemez miydin?”
Arhan gözlerini hafifçe açarak irislerini Bahar’ın karnına indirdi.
“Bebek!?” Dedi şaşkınlıkla. “Hamile misin!?”
Bahar gözlerini irice açarak başını iki yana salladı. “Hayır hayır! Korunuyoruz ya Arhan! Ben sadece bu duyguyu yaşayalım istiyorum, bebeğimiz olsun istiyorum… ne dersin?”
Arhan elini alnına yasladı ve yavaşça yüzünü sıvazladı. “Sen deli misin?” Diye sordu ciddi bir şekilde.
Bahar kaşlarını çatarken bir anda kalbi hızlandı.
Arhan’ın tek elini bırakırken, “istemiyor musun?” Dedi umutsuzca.
“Sen deli misin kızım! Her şeyden çok istiyorum! Sen sürekli korunmayı unutmama hakkında bilgiler verince bende sen istemiyorsun sanmıştım!”
İkiside o gün, gün ağırana kadar tek beden oldular. İçlerinde bir umut, Bahar’ın rahmine düşmesi beklenen bir tohum ile filizlenecek olan aşklarını ikiside dört gözle bekleyeceklerdi.
DEVAMI GELECEK, ANLAMANIZ İÇİN YAZMAM GEREKEN BİR BÖLÜMDÜ KISA BİR BÖLÜM FARKINDAYIM DEVAMI GÜMBÜR GÜMBÜR! KAOSLAR, ÜZÜNTÜLER, AĞLAMALAR! BİZİ BEKLEEEE!!!1
BÖLÜM SONU.
Okur Yorumları | Yorum Ekle |
26.77k Okunma |
1.7k Oy |
0 Takip |
33 Bölümlü Kitap |