22. Bölüm
naz / LAHZA / Bölüm:21 “Çıkmaz”

Bölüm:21 “Çıkmaz”

naz
nazaydin

Aktifliğim normal olsa da beni şaşırttı. 😁

Yeni bölümümüz, desteklerinizi bekliyorum! ❤️

 

 


Yavuz Martin.

İri ve güçlü elleriyle bileklerimi sardığında, gözyaşlarım yanaklarımdan akıp yenilerini yer ediniyordu.

”Bırak beni!”

Bağırışımla tutuşu sertleşti.

“Seni asla bırakmayacağım!”

Midemden yukarı bir şeylerin kaynadığını hissederken, “bak ben evliyim! Benim kocam komiser! Bilmiyormuş gibi davranma!” Boğazlarım yırtılına kadar, bağırarak cümlelerimi sıraladım.

Bu onun sadece gözlerindeki alevi daha da harladı. Beni geriye doğru ittirirken, az önce oturduğum yere tekrardan oturttu.

“Sana bu konuşmayı ilk ve son kez yapacağım Bahar. Beni iyi dinle.” Elleri bileklerimden çekilirken, az önce korumasının oturduğu tekli koltuğa oturdu.

Dirseklerini dizlerine yaslarken, öne doğru eğildi.

“Kocamış, komisermiş… umrumda değil Bahar. Benim tek umrumda olan sensin.” Koltukta biraz daha öne geldi. Ellerini yavaşça benim dizlerime doğru getirdiğinde, dizlerim titreyerek bacaklarımı kendime çektim. 2

“Dokunma bana sakın!”

Ellerini kaldırarak kendine çekti.

“Sana istemediğin zaman dokunmayacağım… ama şunu bil! Sen artık buradasın, benimlesin. Seni kimseye vermeye niyetim yok!” 2

Sessiz kaldım. Titreyen ellerimle gözyaşlarımı silerken, bakışlarım Yavuz’un yüzüne daldı. O yere bakıyordu.

Elim yavaşça yastığın arkasına gitti. Soğuk cam bardağı avucuma aldığımda, derin bir nefes verdim.

Yavuz başını ellerinin arasına alıp gözlerini kapadığında, korumaları kontrol ettim. Hepsinin arkası dönüktü.

Yapmalıydım. Yapmak zorundaydım.

Cam bardağı aldığım gibi önümdeki cam masaya vurdum ve bardağın kırılmasına sebep oldum.

Ayaklandığımda, etrafa saçılan cam parçalarının ve vuruşumun gürültüsüyle Yavuz ayaklanırken korumalar hızla bize döndü.

Elimdeki küçük fakat keskin cam parçasını Yavuz’a doğru yönelttiğimde, elini kaldırdı.

“Bahar indir o elindekini!” Dedi dişleri arasından.

Bakışlarım sinirle arkadaki korumalara düştü. “Söyle çıksınlar buradan!”

Yavuz başını çevirdi. Korumalarla saniyelerce bakıştı.

“Çıksınlar artık!”

“Çıkın.”

Korumalar bana öfkeyle baktıktan hemen sonra hızla salondan çıktılar.

Yavuz’a bakarken, “bunu yapamayacaksın. Boşuna aptallık etme!” Dedi çatık kaşlarını iyice çatarak.

”Sensin aptal! En büyük aptal sizsiniz! Ne istiyorsun sen benden ya!? Evliyim ben! Evli olmasam bile sana bu hakkı kim veriyor!” Artık sesim güçsüzleşmiş, ellerim iyice titriyordu. 1

Arhan neredesin?

”Bak kocam bulacak beni! Belki bugün değil, ama birkaç güne kalmaz beni bulacak! Yapma, bırak beni…”

Yavuz alayla güldü.

“Seni asla bırakmayacağım! Boşuna uğraşma!”3

Artık iyiden iyiye deliriyordum. Elimdeki cam parçasını bir anlık refleksle boynuma yasladım.

“Ölürüm de seninle burada kalmam!”

O an gözlerinde hiç görmediğim bir duygu belirdi.

Korku.

”Bahar yapma!” Bana doğru bir adım attı.

“Yaklaşma!”

“Bak yanlışlıkla kesersin, damara geldiği an işin biter! Yapma!”

“Kime anlatıyorsun sen! Doktorum ben! Ne yapmam gerektiğini iyi bilirim, eğer işimi bitireceksem tam bitiririm.”

Gözünü korkutuyordum. Beni bırakması lazımdı, bunu kendime yapamazdım.

”Tamam bırakacağım… sen elindekini bırak.” Dediğinde iyice bana yaklaşmıştı.

Geriye doğru bir adım atarken, “nereden bileceğim, bak yaklaşma ba—“ dememe kalmadan camı yasladığım kolumu dirseğimden tuttuğu gibi çevirdi.

Bu boynumda keskin bir sızı hissetmeme ve eş zamanlı olarak çığlık atmama sebep oldu.

Cam parçasının yere düştüğünde çıkardığı gürültüyü işitirken, Yavuz beni kollarıyla sıkı sıkıya sardı.

Elim boynuma gittiğinde, hissettiğim acı ve sıcaklıkla başım döner gibi oldu.

Elimi çekerek göz hizama getirdiğimde, gördüğüm kan ve burnuma dolan keskin kokusu ayaklarımın yerden kesilmesini sağladı.

 

***

 

 

 

1 Gün Sonra,

 

Gözlerimi loş bir ortama açmıştım. Kafamda tonla ağırlık varmışçasına kalkmayan kafamla, gördüğüm yabancı nesneler ve yabancı hisler hızla doğrulmama sebep oldu.

Bununla beraber başıma saplanan ağrı gözlerimi yummama sebep oldu.

“Yavaş hareket etmelisin.”

Duyduğum buz gibi, düz tondaki sesle kulaklarım uğuldamaya başladı.

Kaçırılmıştım.

Boynumu bir cam kesmişti.

Ve bayılmıştım.

Elim boynuma gittiğinde, hissettiğim bandaj ile yutkunmakta psikolojik olarak zorlandım.

”N’oldu boynuma? Derin mi kesik!?” Endişeyle sorduğum soruyla, bakışlarım hemen yatağın başındaki tekli koltuğa düştü.

Yavuz Martin. Başını arkasına yaslamıştı. Elleri koltuğun iki yanına sabitlenmiş, bacakları omuz genişliğinde açıktı.

Hiç başını kaldırmadan, “bir şeyin yok. Mikrop kapmasın diye bandaj sardı doktor.” Dedi düpedüz.

”Bu rahatlığın nedir ya!?” Gözlerim yine ve yine doldu.

“Artık sana ne diyeceğimi bilemiyorum, lütfen bırak beni!” Yatakta kalçamın üzerinde sürünerek Yavuz’un hemen önünde bacaklarımı yataktan sarkıttım.

Hareketlerim onun başını kaldırıp bakışlarını gözlerime saplamasına sebep oldu.

“Sana yalvarmamı mı istiyorsun?” Dedim acizce.

O an yerin yedi kat dibine gömülmek istedim. Hayatımda boyunca hissetmediğim bu hisleri, yaşamadığım olayları artık bünyem kaldırmıyordu.

İyice çıkmaz’a girmiştim.

Kaşlarını çatar gibi oldu, fakat çatmadı.

“Ne olursa olsun. Kimin önünde, ne duruma düşersen düş. Ama şunu unutma Bahar, ben senin yanında olduğum sürece kimseye yalvarmayacaksın. Bana bile.” 1

 

 

 

Bölüm Sonu.

 

 

‼️‼️‼️‼️‼️‼️‼️

Hepinizi buraya bir emoji, kitap hakkında yorumlarınız, fikirleriniz, olmasını istediğiniz olayları yorum olarak bırakırsanız çok teşekkür ederim…🫶3

Bölüm : 22.01.2025 23:30 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...