22. Bölüm

Saklanan sır

Kirazçiçeği
nebiyye.bkrtrbz

Boynumda asılı olan kolyeye elimi koydum ve derince gülümsedim. Yanımda uyuyan ve bir eli elimde sıkıca olan Akbora vardı. Uzanıp yanağına öpücük koydum ve yataktan çıktım. Biraz esneme hareketi yapıp banyoya girdim ve elimi yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim.

Güzel bir kahvaltı kötü günlerin ardından iyi gelecekti. Artık silah tarzı şeyler görmek istemiyordum resmen. Yaşadıklarım bana yeterde artardı.

Çayı ocağa koyup patatesleri çıkartıp soymaya başladım. Kesim işleminden sonra domatesleri yıkadım ve biberleri kızarttığım tavaya koyup sosu hazırladım. Buzdolabını açıp yumurtaları çıkartıp çaydanlığa koydum ve suya koyduğum patatesleri kızarttığım tavaya attım. Çayı demleyip altını kıstım ve yaptığım şeyleri masaya dizip patatesleri çevirdim. Başlarında beklerken arkamdan sarılan Akbora ile yerimden sıçradım

"Akbora ne yapıyorsun?" dedim elim kalbimde. Açıkta kalan boynuma dudaklarını yasladı ve derince öpüp geri çekildi.

"Niye yordun kendini? Ben yapardım"

"Yok zaten kaç zamandır sen yapıyordun. Ben yapayım" deyip kızaran patatesleri aldım ve tabağa koyup masaya yöneldim. Masa tamamlanınca sandalyeye oturdum. Akbora da çayları koyup yanıma oturdu.

"Diyorum ki bugün dolaşmaya gidelim " Dedi anında Akbora

" Gidelim sevgilim " Derken ağzıma yemek tıkmakla meşguldüm. Tamam biraz fazla aç insandım ama maalesef yemeğimden ödün vermezdim.

Kahvalatıdan sonra odaya geçtim ve dişlerimi fırçalayıp odaya geri döndüm.

Akbora yatağı toplarken ben de giyinme odasına girip kıyafetlerimi aldım.

Giyinip odadan çıktım. Akbora da siyah pantalon ve mavi gömlek giymişti. Ayağına da beyaz spor ayakkabılarını geçirmişti.

" Onlar kısa değil mi gülüşüm? " Derken elini belime koyup kendine çekti.

Masum masum göz kırpıştırıp gözlerine odaklandım " Sen varsın yanımda " Derken elimi göğsüne koydum.

Kalbi hızlı atıyordu " İzin vermiyecek misin? "

" Tamam ulan "

" Vermesende de giyerdim zaten. Bir erkek için kıyafet değişterecek değilim " Deyip saçımı savurdum.

İkimizde evi kontrol edip çıktık ve aşağı inip yürümeye başladık.

Arabaya binmek istememiştik. Temiz hava daha iyi gelecekti.

El ele sahile yürüdüğümüz de daha sabah saatleri olmasından dolayı boştu.

Eğilip ayakkabılarımı çıkarttım ve elime aldım. Akbora bana anlamazca bakarken " Hadi kuma basacağız" Dedim " Güzel oluyor "

Eğilip ayakkabılarını ve çoraplarını çıkartıp eline aldı ve elimi tekrar tutup kuma bastı. Bende yanında yürürken sıcak kum ayaklarımın altında yumuşacıktı.

Yerimde zıplayıp Akboranın önüne geçtim " Hadi denize girelim"

Saçmalama der gibi baktı yüzüme " Asla" Diye de tastikledi.

" Beni kıracaksın yani" Deyip kollarımı birleştirdim ve önüme dönüp yürümeye başladım.

Bir soluk veriş duydum . Sonra bir anda havalandım. Ağzımdan çığlık kaçarken akbora bir anda benimle denize girdi. Ve derine gitti.

Üstümüz başımız ıslanırken " Ben onu kastetmemiştim " Dedim zar zor " Ayaklarımızı sokalım dedim "

Beni duymuyordu.

Kendine çevirip belimi sıkıca tuttu. Bacaklarımı suyun altından beline sardım. Boynuna sıkıca tutunup yanağından öptüm sulu sulu. Bunu sevmiyordu ama bende ayrı hehe.

" Gülüşüm " Dedi burnunu burnuma sürtüp. Güldüm ve dudaklarına uzanıp bir öpücük kondurdum.

Geri çekilmemi beklemeden ensemden tutup dudaklarımızı tekrar birleştirdi.

Elimi saçlarına koydum ve dudaklarımı araladım. Üst dudağımı kendi dudakları arasında ezerken her geçen gün ona olan sevgim katlanıyordu.

Elimi çıkıntılı çenesine koyup okşadım. Dili dudaklarımı ıslatıp ayırırken dilimi okşadı.

Yüzümü suyun altında olan ellerini çıkartıp avuçladı.

Delice öpüşürken bizi bölen aniden ayağımın suyun altına çekilmesiydi

Ayağımı bir anda sallayınca suyun altından haykırış yayıldı.

Suyun yüzeyine çıkınca Akbora Merte vuruyordu " Oğlum ya kıza birşey olsaydı "

" Aa ne var be. Terbiyesizler. Denizin oratsında neler neler yapıyorsunuz "

" Sevgilim değil mi lan sanane "

" Ay bir durun " Diyen Batu suyun altından çıktı. Burnu kanıyordu " Kızım niye ayağını sallıyorsun. Geldi burnuma"

" Şükret " Dedim ve omuzuna vurdum " Kafanı yarmadım "

Beni kolunun altına çekti ve saçımı öptü.

Akbora beni belimden tutup yanına çekti" Bir bırakmadınız ki hasret gideriyim "

Söylene söylene denizden çıkan Akbora komik duruyordu şuanda.

Kumda ki ayakkabılarımızı giyindik.

Üstümüze baktım. Dudağımı büzdüm hemen. Eteğimden sular akıyor, içimde beyaz crop olsa da beyaz kazakta olsa üşüyordum.

Eymen bir anda yanımızda bitti " Size havlu getirdim. Alın "

" Sağol " Dedik ve ikimizde havluya sarıldık.

Karşımıza geçen kişilere ters ters baktık " Nasılda güldük ama " Dedi Mert burnunda pamukla.

" Bak hala konuşuyor cibiliyetsiz "

" Hadi hasta olacaksınız şimdi " Dedi Cansu ve bizi ittirdi " Akşam sineme gecesi yapacağız . Daha film seçilecek, yemek yapılacak"

Oflayıp eve yürürken doya doya dolaşamamak bizi üzmüştü.

Gerçi büyük ihtimal Akbora üzülmemişti. Hödük.

Eve gelince odaya çıktım ve sıcak bir duşun ardından üstümü giyinip odadan çıktım.

Akbora benim ardımdan banyoya girerken bende salona geçip koltuğa oturdum.

Bir süre sonra odadan üstünde siyah eşofmanla akbora çıktı.

İkili koltuğa uzandı ve telefonu eline alıp bir kaç belgelere bakmaya başladı. Tam arkasında olduğum için görüyordum.

Bir süre sonra eren diye bir adamla konuşmaya başladı.

" Tamam. Sen adamları oraya topla. Yarın geleceğim ben bizimkilerle "

Bende koltuğa biraz yayılıp kucağımda ki kırlentin ucu ile oynuyordum. Canım sıkılıyooooooo diye bağırasım vardı.

" Gülüşüm canın sıkıldı di mi? " Kafasını geri atıp bana soru soran akbora ile dudaklarımı büzüp kafamla onayladım.

" Tamam akşama az kaldı zaten " Deyip önüne dönünce kaşlarımı çatıp kafasına vurdum

" Cidden mi? İnsan der ki bir şeyler yapalım. Ne biliyim oyun oynayalım, dövüşelim mesela "

" Spor salonuna gidelim mi? Ne zamandır gitmiyorduk "

" Olur " Dedim anında.

Ayağa kalkıp spor çantamızı aldık ve üstümüzü değiştirip evden çıktık.

Bizim kadar eve girip çıkan yoktur yemin ederim.

Arabaya binip spor salonuna giderken camdan dışarı bakıyordum. Hava hafif sıcaktı ama rüzgar vardı.

Büyük ihtimal yağmur yağacaktı.

Spor salonunun önüne gelince arabadan indik ve içeri girdik.

Korumalar kapıda duruyordu.

Bir zaman önce korumaları geri çekmişti Akbora. Şimdi tekrar çevrelenmişti.

Spor salonuna girip soyunma odasında tayt , sporcu sütyeni giyindim ve spor ayakkabılarımı giyindim.

Saçımı sıkı topuz yapıp odadan çıktım ve alana yürüdüm.

Akbora çoktan ellerinde eldivenlerle boks torbasına vurmaya başlamıştı.

Bende yanında ki torbaya geçtim ve ellerimi sarıp eldivenleride giynip boks torbasına vurmaya başladım.

Yan yana karşımızda düşman varmış gibi tekmeler savurduğumuz torbaya acıyordum. Her gün tekme yiyordu birinden hehe.

" Hadi ringe çıkalım " Dedim torbayı bırakıp. Bana doğru sırıtıp " Hay hay hanımefendi " Dedi

Birbirimize sırıtıp ringe yürürken bir kaç kişinin bakışı bize döndü. Tamam normal bir çift sayılmazdık. Hatta deli bir çifttik. Ne yani? Sevgilimle dövüş miyim mi?

Ringe çıktığımızda karşılıklı durup birbimize baktık.

" Akboram " Diyen kız sesi ile gözlerim anında sonuna kadar açıldı ve yavaş çekimle kıza döndü.

Sarı çiyan. Sapsarı dipboyası gelmiş bir kız ve lens olduğuna emin olduğum mavi gözler. Makyaj yaparakta gelmezsin spor salonuna be aga.

Dur bir dakika. Akbora-m. O sahiplenici ekini sikmez miyim ben şimdi

" Sen kimsin? " Dedim siyah harelerimi çiyana dikip

" Buranın sahibi sen? "

" Sahiplik eki getirdiğin kişinin sahibi "

Akbora bana masum bakışlar atarken birazdan ağzını burnunu kıracağımı biliyordu.

Kız bana sırıttı " Sen mi? Sen daha küçüksün canım "

" Sen kaç yaşındasın canı- m" Dedim iğrenerek.

" 24 "

" Sanada bir beden büyük gelir canı- m" Dedim son kelimeyi basıtırp " Hadi şöyle soldan soldan git. Yoksa ben seni bir güzel "

Kız ringe çıktı bir anda " Tamam o zaman. Kazanan akbora ile olur "

" Sevgilim benimken onun için kumar oynamam koçum. Hadi "

Bana doğru geldi ve gözlerime bakarak " Nereden biliyorsun senin olduğunu"

Kız anında durdu. " Ben onun gülüşüyüm, küçük kızı ve gerektiğinde onu koruyan kızım. Var mı başka soru? "

Kız Akbora ya döndü ve kırgın bakışlar attı. " Beklemiştim seni"

Akbora anlamazca bakıyordu ki bende.

" Pardon neyi? "

" Benimle sevgiliydi . Beni bıraktı. Ben onu bekledim hep"

" Yok ebesinin nikahı. Az yalan at lan. " Dedi akbora kızın üzerine yürüyüp.

Kız durdu ve gülümsedi " Benim olacaksın sonunda "

Kızın aniden sarı saçlarını kavradım ve yüzüme yaklaştırdım " Sen kimsin ki bana ahkam kesiyorsun lan? He? "

" Bırak beni" Dedi tükürürcesine. " Yok ya " Dedim rahat rahat.

Yüzüne anında kafamı gömdüm. Arkadan " Elisa " Diyen sesle durdum. Miran.

Kafamı çevirdim " Abi" Dedi burnunu tutup" Bana vurdu "

" Lan git az öte de ağla " Dedim ve ringden aşağı attım " Kardeşine sahip çık. Elime düşen kurtulamaz. Kardeşinde olmasın biri "

" Gökçe " Dedi beni süzüp " Yürüyorsun"

" Yarın da ecelin olmaya karara verdim nasıl? "

" Siktir git piç" Dedi akbora

" Sevgili olmuşsunuz? "

" Evet " Dedi akbora ve belimden tutup kendine çekti

" Ben gideyim. Kardeşim adına özür dilerim"

Onlar giderken Akbora ya yavaşça döndüm. O ise bakışlarımla sertçe yutkundu.

Anında yumruğu karnına geçirdim. Bir iki adım geri giderken " Sikecek belamı " Diyen söylenişini duydum

" Şimdi geberttim seni" Deyip üst üste yumruk savurdum ona. " Benden bide birşey saklarsın he " Derken sağlı sollu girişiyordum " Kim o kız? Nasıl sana sahiplik eki getirebiliyor "

" Allah belamı versin bilmiyorum "

" Bileceksin. Nereden tanıyor? "

" Psikolojimle oynuyorsun"

" Sıçarım psikolojini "

" O güzel ağzına o küfür uyuyor mu hiç gülüşüm "

Ayağımı kaldırıp bacağına tekme attım. Yere düşünce karnına oturdum ve yüzüne vurmaya başladım. Kolları ile yüzünü kapatmışken kahkaha atıyordu

Bir anda beni kendi ile yer değiştirip altına aldı. " Kıskandın mı sen beni? "

" Sence gerizekalı? Öyle kıskanmadım diyen salaklara mı benziyorum? Kıskandım oldu mu? Eğer bana kim olduğunu demessen gebertirim seni"

" Bilmiyorum. Buraya ilk defa geldim zaten. Büyük ihtimal saplantılı bir kaç kişiden biri "

" Sana saplantılı kişiler mi var? " Dedim kaşlarım çatık

" Güzelim ben mafyayım. İllaki beni alt etmeye çalışırken çoğu erkeğin zayıf yönü yani kızları,kendi kızlarını kullanıyorlar. İğrenç birşey. Buda onlardandır. Merak etme. Ben yapmam öyle şeyler "

Tek kaşım havada sorgular biçimde baktım " Bir kıza dahi elin değsin keserim o elleri "

Eğilip dudaklarıma sertçe öpücük kondurdu ve belimden tutup doğrularak kucağına aldı.

Barfiks çubuğuna geçip ellerimi çubuğa koydum ve oda çubuğa atlayıp karşımda durdu. Bacaklarımı beline doladım ve birlikte barfiks çekmeye başladık.

" Vallahi bacaklarım koptu " Dedim. Yarım saattir barfiks çekiyorduk ve akbora gülümseyerek bana bakıyordu " Ağrısın ben seni taşırım " Deyip aşağı atladı ve belimden tutup beni kucağına aldı.

Soyunma odasının kapısına beni bıraktı ve ikimizde duş almaya girdik.

Yarım saat bir temizlenme sürecinden sonra ben odadan çıktığımda akbora oturmuş beni bekliyordu.

Beni görünce ayağa kalktı ve elimden tuttu. Yüzünde kaşı patlamış, gözü hafif morarmıştı. Oh olsundu.

Arabaya bindik ve eve gittik.

Eve geldiğinizde kapıyı açtık ve içeri girdik. Masaya her şey konulmuştu. " Ooo ne oldu lan? " Dedi Batu anında " Çapıldın mı oğlum sen? Ağzın burnun yer değiştirmiş "

" Yok" Derken akbora bana baktı " Bir sert yumruk beni çarptı "

" Ne? " Dedi herkes " Ne oldu lan? "

" Hiç" Dedim çantayı köşeye koyup " Sadece sevgilimin saplantılı aşığını gördümde " Derken kendimi boş koltuğa attım.

" Oha " Dedi mert " Olmam lazımdı orada. Selma mı yoksa? "

Ona ters bakışlar attım " Hıı yoksa en fenası olan Alev mi? "

Gözlerimi şokla açtım " Hepsi mi kız? "

" E yani. Akbora gay olmadığına göre"

Yanımda ki yastığı ona fırlattım eğilince tuğba ya gelen yastıkla mert dudağını dişledi " Bacım yanlışlıkla oldu? "

Tuğba yastığı sertçe merte geçirdi ve kenara koydu. Cansu Eymenle konuşuyor ortamdan soyutlanmışlardı.

Belki de en normal ilişki onlardaydı.

" Neysem. Biz seçtik filmi. Korku filmi olacak. Hadi geçin yerlerinize "

Akbora yanıma geldi ve oturdu. Hafif kenara kaydım. Oda ban yan yan bakıp yanıma kaydı.

Böyle böyle giderken " Kanka bana mı yürüyorsun " Diyen sese döndüm ve tuğba ile burun buruna geldim " Ay o kadar geldik mi? Az kay " Dedim Akboranın dizine vurup.

Akbora yana kaydı bende yana kaydım ve aramıza yastık koydum.

Filmi başlatan Mert ile hepimiz geri yaslandık. En fazla ne kadar korkunç olabilir ki?

 

Bir saat sonra

" Akbora " Dedim çığlık atarak. Ekrana aniden çıkan cinle Akboranın kucağına geçtim ve gurur murur demeyip boynuna yapıştım.

Oda gülüp belime sarıldı " Benden ayrılmayacağını ve her zaman kucağımda olacağını biliyorsun gülüşüm "

Ben utanırken boynuna dişlerimi geçirdim. Akbora acı ile inlerken

" Ne oluyor lan orada? Bak korkuyorum gözlerimi açamıyorum. Ne yapıyorsunuz siz? ".mertin bağırışına göz devirdim.

" Sanane be " Dedim anında " Sen git yastığa sarıl "

Biz çığlık çığlığa filmi izlerken bir süre sonra gözlerim kapanmaya başladı.

Uykum vardı ve erken kalkmıştım zaten. Ben akboranın kucağına iyice yayılıp kafamı boyun girintisine koydum ve gözlerimi yumdum.

 

Yazardan

" Film bitti. Aaaa Gökçek uyumuş ". Herkes Gökçeye döndü. Sıkıca Akbora ya sarılmış uyuyordu.

" Hadi sizde eve. Bizde yatalım "

" Abi kız iyi haşlamış seni". Batu'nun söyleyişi ile akbora ona baktı sertçe

" Sus. Hala yüzüm ağrıyor"

" Gerçeği ne zaman diyeceksin ". Eymenin ortaya söylediği cümle ile ortam buz kesti.

" Ne gerçeği. Saklanacak birşey yok. Çünkü öyle bir şey olmayacak "

" Abi nişanlanacaksın farkında mısın? "...

🐤🐤🐤

Evetttt. Sonu nasıldı ama hahahahha.

Biraz meraklanın.

Umarım bölümde beğenilmiştir 😍😘🥰🐤

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bölüm : 28.01.2025 21:52 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...