

Boş yere canı yanmaz insanın. Ya bir eksiklik vardır geleceğe dair, ya da bir fazlalık vardır geçmişten gelen. Sen benim hem geleceğe dair eksikliğimsin, hem de geçmişten gelen...
Zarin Karabey,
Mira'nın beni kendine çekmesi ile üstüne düştüm. "Miran ne yapıyorsun ya çekil" kalkacağım anda belimden tutup beni kendine bastırdı ve "şimdi kalkabilirsen kalk" dedi Ben de "kalkarım ne olacak" diyerek kalkmaya yeltendim fark ettiyseniz yeltendim dedim.
Azıcık da olsa kalkamadım Miran gülmeye başladı "kalksana üstümden Amma da meraklıymışsın bana" dedi Ben de "bıraksana beni ,bıraksan kalkacağım zaten.Çek şu elini kalkayım" delikten sonra Miran bir an beni altına aldı ve ne olduğuna şaşırdım.Ağzımdan bir çığlık çıktı,
Miran "bağar bağar herkes torun geliyor sanacak" diyerek konuştu bende "saçmalama ya kalk üstümden, bak kalkmazsan gerçekten Çığlık atmakla kalmam bağırırım" dedim fakat miran da "Sen mi bağıracaksın" diyerek güldü ,Sen görürsün şimdi ağzımdan koca bir çığlık koptu ama bir sıcaklığın dudaklarımın üzerine konması ile çığlığım yarıda kaldı,
Miran dudağıma yapışmıştı ,Ben de donup kaldım o şekilde fakat Miran çekilmedi ne olduğunu idrak ettiğimde Mira'nın göğsüne elimi koyup zorda olsa ittirdim."Manyak mısın sen ya" diyerek miran'a tokadı yapıştırdım ve odadan çıktım.

Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki ne yapacağımı bilmiyordum, aşağı mutfağa indim Halime abla ve kızı fatma'yı gördüm "Halime abla kolay gelsin" diyerek seslendim.Halime abla "hoş geldiniz zarin hanım, iyi misiniz yüzünüz kızarmış" diye sordu ben de ne diyecektim şimdi of Mirannn.
"Ha merdivenlerden inerken biraz hızlı geldim o yüzden olabilir" diyerek geçiştirdim.Halime ablanın kızı Fatma "Zarin hanım istediğiniz bir şey var mı?" diye sordu Ben de" yoo peki size yardım edeceğim bir şey var mı ?" diye sordum Halime abla "estağfurullah keyfinize bakın siz" dedi.
Burada çok farklı davranıyorlar ,bizim Emine abla evimizin, ailemizin bir Ferdi gibiydi her zaman da o şekilde davranırdık ,ama burada sadece hizmet söz konusu Zozan Anne geldi " kızım sen niye bu kadar kırmızı olmuşsun İyi misin" diye sordu oda Allah kahretmesin o kadar belli oluyormuydu "Anne Ben merdivenlerden çok hızlı indiğim için kızarmışımdır" dedim Zozan Anne de "eminsin ,iyisin değil mi" diye sordu ben de "evet evet "diyerek geçiştirdim. Zozan anne" tamam o zaman" dedi Ben de "Anne kahve içer misin yapayım" diye sordum Zozan anne de "ne güzel olur ya güzel gelinimin elinden karşılıklı bir kahve içerim valla" dedi Ben de" tamam anne sen avluya geç ben yapıp getiriyorum." diyerek ocağın başına geçtim.Zozan anne "tamam kızım" diyerek çıktı gerçekten de Zozan Anne çok iyi biri, bana tıpkı kızı gibi davranıyor.
Kahveleri yapıp mutfaktan çıktım.Avlu'da oturan Zozan annenin yanına gittim ve oturdum.Zozan anne "eline sağlık kızım" diyerek konuştu,"afiyet olsun Zozan Anne" diyerek kahvelerimizi içmeye başladık.
Miran Karabey,
Çok yorgundum bu yüzden kahvaltıdan sonra odaya geçip kıyafetlerimi değiştirmeden kendimi öylece yatağa attım. Ve gözlerimi kapattım, odanın kapısı açıldı ,başta anlamadım sonra vanilya kokusunu yanımda duyduğumda zarin olduğunu anlamıştım.Biraz bekledikten sonra üstüme örtü örttü ama benim canım biraz oyun oynamak istiyordu, neden'se zarin'i sinirlendirmek çok hoşuma gidiyordu.
Gideceği anda bileğinden tutup kendime çektim ve üstüme düşüp kalkacağı anda belinden tuttum. Zarin "Miran ne yapıyorsun ya çekil" diyerek kalkmaya çalıştı fakat belinden tutup kendime bastırdım ve "kalkabilirsen kalk" dedim zarin de "kalkarım ne olacak" diyerek kalkmaya çalıştı ama kalkamadı ben de gülmeye başlayınca daha çok sinirlendi ve "kalksana üstümden.Amma da meraklıymışsın bana" dediğimde zarin konuşmaya devam etti ama ben dediği hiçbir şeyi dudağına baktığım için algılamıyordum. Zarin'in belinden tutup altıma aldım ve "kalkmazsan bağıracağım "diye söylendi Ben de sinirlendirmek için "sen mi bağıracaksın" dedim ve zarin birdenbire bağırmaya başladı Ben de susması için direkt dudağına yapıştım. Öylece kaldık fakat zarin ne olduğunu anlayana kadar,
Zarin beni ittirerek kalktı ve "manyak mısın sen ya" diyerek tokadı yapıştırdı ve odadan çıktı.Bunu beklemiyordum işte ama Zarin 'den beklemeliydim, kusura bakma zarin hanım o hisseler alınana kadar daha çok öpüleceksin, uyumak için tekrar uzandım.
Zarin Karabey,
Kahveleri içmiştik. Zozan anne "kızım eline sağlık tekrardan" "afiyet olsun anne" diyerek cevap verdim Zozan Anne "zarin benim dışarıda işim var o yüzden çıkmam gerekiyor.Gelmek ister misin ?" diyerek sordu Ben de " hayır Zozan anne teşekkürler birkaç düzenlemem gereken eşyalarım vardı ,o yüzden ben de yukarı çıkacağım" Zozan anne "tamam o zaman kızım görüşürüz" diyerek çıktı.Ben de "görüşürüz anne" dedim ve avlu'da biraz daha oturduktan sonra kalktım ve merdivenlerden çıkıp odama yöneldim fakat karşıma Şeyda çıktı bu kızdan hiç hoşnut olmuyordum.O yüzden yoluma devam edecektim ki Şeyda ya "zarin bilekliğimi takmam da yardımcı olur musun ?" diyerek benimle konuştu Ben de " olurum" diyerek elindeki bilekliği aldım ve takmaya çalıştım ama takacı bozulmuş gibiydi "Şeyda bunun takacı bozulmuş sanki" dedim Şeyda "ya bir bakayım" diyerek elimdeki bilekliği almak için elini uzattı ve bilekliği alıp elini çekeceği anda inlememe sebep olacak bir ağrı hissettim elimde, elime bakınca elim kötü bir şekilde yırtılmıştı Şeyda "ya İyi misin zarin ? elimde odamda kırılmış vazo'nun bir parçası vardı çöpe atacaktım ama seninle konuşurken unuttum ve yanlışlıkla elinin kesilmesine sebep oldum.Özür dilerim" dedi bende"tamam sorun değil ben hemen gidip pansuman yapayım" diyerek odaya gittim.Avcum Kan dolmuştu ve kanı görünce midem bulanıyordu O yüzden daha fazla bakmadan direkt odaya girdim.
Miran uyanmıştı utancımdan Mira'nın yüzüne bakamıyordum ama Miran utanmaz gibi bana bakıyordu, banyoya geçeceğim anda Miran elimi görmüş olmalı ki "zarin elin ,eline ne oldu iyi misin?" diyerek yanıma geldi Ben de "iyiyim Miran iyiyim" diyerek cevap verdim.Banyoya geçeceğim anda Miran kolumdan tutup " ben yapacağım pansumanı"diyerek oturtdu ,Ben de kalkarak" ben yaparım "dedim Miran "zarin otur artık şuraya kan kaybından ölmek mi istiyorsun eline Baksana" dedi Ben de "bakamıyorum " dedim Miran "neden" diye sordu "midem bulanıyor" deyince "nasıl pansuman yapacaktın acaba" diyerek banyoya geçip pansuman yapmak için gerekli araç gereçleri getirdi ve önümde diz çöküp elimi açmamı istedi elimi açtım.İlk önce oksijenli su ile temizledi ,sonra da temiz bir bez ile kanı temizledi sargı da yaptıktan sonra "bitti" dedi bende Teşekkür ederim demek için yüzümü eğdim miran'a bakacağım anda kanlı bezi gördüm.Evet midem bulanıyordu normalde ama Miran bezi suyun içine koymuştu ve kan su'ya yayılmıştı bu yüzden gözümü kapatıp yüzümü çevirdim Miran "Zarin iyi misin" diye sordu Ben de" Miran kanlı suyu çek oradan başım dönüyor" dedim Miran "tamam çekiyorum" diyerek çekti "Teşekkür ederim "diyerek ayağa kalktım ama gözüm karardı düşeceğim anda Miran belimden tutarak düşmeme engel oldu Miran "Zarin Sen iyi değilsin hastaneye gidelim haydi"diyerek konuştu "hayır Miran Ben iyiyim, kanlı suyu görünce birdenbire kötü oldum şu an iyiyim" diyerek oturdum biraz daha oturup iyi olduğumu görünce Miran ikna olurcasına pansuman eşyalarını toplayıp banyoya götürdü banyodan çıkıp "zarin iyisin değil mi ?"diye sordu "Evet Miran merak etme diyerek" yanıt verdim "Ben akşam yemeği için aşağı ineceğim istersen buraya gönderteyim yemeğini" diye sordu Miran,"hayır biraz dinlensem iyi olur ,acıkırsam inerim ben " diyerek cevap verdim Miran da "tamam o zaman" diyerek çıktı neden benimle bu kadar ilgilenir gibi yapıyordu Gören de gerçekten birbirimizi çok sevdiğimizi falan sanacak.
Düşüncelerimden kurtulup dolaptan şortlu pijama takımımı aldım, rahat yatmak için giyindikten sonra yatağa uzanıp herkes' i unutup gözlerimi kapattım.
Miran Karabey avluya inip yemek masasına oturan ailesinin yanına gelip "afiyet olsun "diyerek masaya oturdu Zozan Karabey"oğlum zarin nerede ?"diye sordu Miran "anne zarin dinlenmek için uyuyacak O yüzden gelmedi "diyerek yanıt verdi Zozan Karabey "neden bir şey mi oldu da dinleniyor.Zarin iyi mi ?" diye sordu Miran "İyi iyi şu an, Şeyda yine bir iş çevirip nedense zarin'e ihtiyaç duymuş Ve elindeki kırılan cam parçasını fark etmeden zarin' in elinin kesilmesine sebep olmuş" diyerek Şeyda karabey'e sinirle bakıp annesi ile konuşuyordu Zozan Karabey "Şeyda az biraz dikkat et kızım daha büyük şeylere sebep olma sakın" Şeyda Karabey " tamam yenge bilerek yapmamıştım zaten" diyerek yanıt verdi Suzan Karabey ise "Miran senin karın da pek bir nazlıymış bir kesik yani" diye söylendi Miran Karabey yengesine cevap vermek istercesine konuşmaya başladı "kesiğin boyutunu görmeden nasıl yargılayabiliyorsun, ha bir de bu var o kesik ister küçük olsun ister büyük olsun zarin'e zarar gelmeyecek. Kızına sahip çık Sen ilk önce yenge" diyerek yemeğine devam etti Miran Karabey,
Suzan karabey'de Mira'nın dediklerine cevap vermeden başın'ı önüne eğip yemeğine devam etti.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |