1. Bölüm

Bölüm 1: Morg

Nickinci
nickinci

Başlama tarihinizi buraya bırakabilirsiniz. 😘

 

Hani bazı anlar vardır ölmek istediğiniz ama ayakta kalmak için sebepleriniz vardır. Kendinizi düşünmeseniz bile başkaları için yaşamak gerekir. Sonsuz özgürlüğün sonsuz mutluluk getireceğini sanırız ta ki o sert duvara toslayana kadar. Pişmanlık... Yaptıklarımızın ve yapamadıklarımızın pişmanlığı bizi yakar kavurur. Yandıkça isyan ederiz her şeye herkese, isyan ettikçe pişmanlığımız artar o son patlama noktasına geldiğimizde işte o zaman anlarız ki her şey için çok geç. Geriye kalan küllerimiz pişmanlığın rüzgarında savrulur, o çok istediğimiz özgürlüğü yüzümüze çarpar. Pişmanım ama özgür olmaya hazır değilim. İsyanım kendimeydi. Soruyordum kendime neden? Neden onlara öyle davrandım ki? Neden her zamanki gibi onları öpüp yolcu etmedim. Neden onların o pamuk gibi kalplerini kırdım ki? Bir hiç uğruna...

İlkinde küçüktüm. Hatırlamıyordum. Üzülüyordum ama acı çekmiyordum. Daha acının ne olduğunu dahi bilmiyordum. Bugün çektiğim acı ise beni öldürecekti. Yıllar sonra dönüp dolaşıp yine beni bulmuştu. Bir kez daha ailemi kaybetmiştim. Bir kez daha yaşama amacımı kaybettim. Bir kez daha hayata karşı umudumu kaybettim. Ben bu zamana kadar hep kaybettim...

Hayatın bu zamana kadar benden aldıklarını misliyle ona geri ödetecektim. Sadece biraz zamana ihtiyacım vardı. Sadece zaman...

 

1 saat önce

Sevinçle odamdan çıkıp merdivenleri paldır küldür inerken elimde ki telefonu sıkıca tutuyordum.

"İdil koş!" Hızlıca mutfağa geçip telefondaki listede yazılı olan malzemeleri çıkarmaya başladım.

"Ne yapıyorsun?" Sabahtan beri asık suratımı çektiği için bu sevinçli halim onu şaşırtmış olmalıydı.

"Pasta! Bana yardım etmen gerek."

"Tamam da neden?" Şaşkınlıkla kollarını sıvarken yanıma geldi.

"Annemle babama. Sabah gereksiz yere çıkıştım, şimdi onlara sürpriz yapmak istiyorum."

"Evet bayağı gereksizdi ama eminim sana kırılmamışlardır. Ergensin sonuçta. Bu tepkini gayet normal karşıladıklarına eminim."

Gözlerimi devirip önümdeki kaba yumurtaları kırmaya başladım. "Ergen olan sesin İdil. Ben ergenlikten çıkalı çok oldu."

"Ya yaa." Cevap vermek yerine işime devam ettim. İdil'e laf yetiştirmek belki de dünyanın en zor işiydi. Zaten içimde bir sıkıntı vardı. Annemle babam gelmeden rahatlayacak gibi değildim. Tek istediğim bir an önce gelmeleri ve sıkıca birbirimize sarılmaktı.

Cebimde ki telefon titreyince elimdeki eldivenleri çıkartıp telefonu elime aldım.

"Hıh! Babam arıyor. Kesin geliyorlar pasta yetişmeyecek!"

"Sakin ol ve telefonu aç. Onlar senin çabanı görseler o bile yeter." Derin bir nefes alıp telefonu açtım ve hoparlöre verdim.

"Alo babacım? Çıktınız mı geliyor musunuz?"

"Hazal kızım benim Kerim Amcan."

"Amca? Ne oldu sesin kötü geliyor." İdil'le birbirimize bakıp ne olduğunu anlamaya çalıştık.

"Birazdan eve bir araba gelecek kızım sizi bizim yanımıza getirecek. Kardeşini de al gel."

"Amca? Ne olu-" cümlemi bitiremeden telefon yüzümüze kapanmıştı. Kötü bir şey olmuştu hissediyordum. Elim kalbime giderken dışarıdan iki kere üst üste basılan korna sesini duyduk. Perdeyi aralayıp baktığımda siyah bir arabayı ve şoförünün bizim eve baktığını gördüm.

"Hazal ne oluyor? Korkmaya başladım babam niye konuşmadı bizimle?"

"Bilmiyorum. Gidince öğreniriz." Gergince önlüğümü çıkartıp tezgaha koydum. Korna bir kez daha çalınca panikle evden çıktık.

Panikle çıktığım eve enkaz olarak dönmüştüm. Annem... babam... nasıl olur? Daha sabah beraberdik. Şimdi... Neden? Neden onlar? Neden ikinci kez ben?

Morg koridorunun soğukluğunu hala vücudumda hissediyordum. Ellerimi omuzlarıma koyup bacaklarımı kendime doğru çektim. Göz yaşlarım yanaklarımdan boncuk boncuk dökülürken ellerimle kulaklarımı kapattım. İdil'in feryatları kalbime işliyordu. Düşünmeden duramıyordum. Benim yüzümden olabilir miydi? Onu üzdüğüm için mi kaza yapmıştı?

Odamın kapısı açılıp içeriye amcam girdi. Ağlamaktan kızarmış gözleriyle bana tepeden bakıp yaşlılıktan buruşmuş elini tutmam için uzattı. Bel fıtığı vardı yere oturamazdı. Elini sıkmadan tutup ayağa kalktım.

"Amca..." beni kendine çekip sıkıca sarıldı. İkimizin hıçkırıkları birbirine karışırken saçlarımı okşadı.

"Canım çok yanıyor amca..."

Bölüm : 22.09.2024 09:03 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...