

Merhaba arkadaşlar
İyi okumalar:)
"Bir gün bir yerde yeniden tanışalım."
~Anomim
Genaral Remzi toplantıyı terk ettikten sonra bizi baş başa bıraktı.
"Ne tuaf adam ya, çok fazla kuralları var ve bize güvenmiyor." Dedi Kara sinirlenerek.
Ona hak veren Ak aynı şekilde başını salladı.
"Ağzımıza sıçtı resmen."
Bu kadar rahat konuşmaları başkanın burada olmayışı. Gerçi olsa da anca uyarı alırdık.
"Sen ne düşünüyorsun Hayal? Bize bir ay verdi." Dedi Lila.
"Aynen,sen ne düşünüyorsun?" Diye sordu Ak meraklı bakışlarıyla.
"Bilmiyorum. Sadece tek bildiğim şey bir ayımız var. Kaybedecek bir dakikamız yok." Derken kararlı çıkan sesim kendini aşıp geçti.
"Haklı. O zaman başlayalım çalışmaya." Diyerek ayağa kalktı Gri. Kaşları çatık olmasına rağmen sakin çıkan sesiyle bakışlarım ona döndü.
"Sen başkanla konuş, seni kantinde bekliyor olacağız." Muhteşem Beşli topyekûn ayağa kalkıp çıkışa doğru giderken beni odada tek bıraktılar.
Başkanla konuşmak için ben de odayı terk ettiğimde sonuç ne olursa olsun ikinci planı yapmaya karar verdim.
Kapıyı çalıp içeriye girdim. Başkan sırtı bana dönük bir şekilde duruyordu. İki eli belinde duvara bakıyordu.
"Başkanım?" Sesime dönerek kaşlarını çattı.
"Gel Hayal gel. Konuşmamız gerekiyor."
"Kesinlikle. Toplantıda olanlar -" dedim ama izin vermeden sözüme girdi.
"Sen ne yaptığını zannediyorsun Hayal? General Remzi'ye nasıl karşı çıkarsın? O adam kafayı bir kere bir şeye taktı mı kurtulmak olmaz. Bıraksaydın alsaydı bizden görevi."
"Olmaz. Bitmemiş bir işi bitirmek bize yakışmaz." Diye karşı çıktım.
"Bir ayda nasıl yakalamayı düşünüyorsun? Şirkete girmen bile uzun sürecekken nasıl olacak da onu bir ayda yakalayıp teslim edeceksin?" Merak ediyordu. Bunu imkansız olduğunu düşünüyordu.
"Siz sadece bana bırakın başkanım. Bana izin verin bu bir aylık içinde buraya gelmek yerine kendi inimde çalışıp onu yakalamayı amaçlayayım."
"Peki,izin veriyorum." Nasıl oluyorsa bana güveniyordu ama hâlâ kafasında kuşku olduğunu biliyordum.
Başımı sallayarak dışarıya çıktım. Dudaklarımda bir gülümseme oluştu.
Telefonumu çıkarıp Umut Demirkan'a mesaj attım.
Hayalet: Belki de çok yakında görüşeceğiz Umut Demirkan. Sen haklıydın. Uzun zaman oldu.
Mesajı atıp telefonu kapattım. Karakolun kantine doğru giderken ne yapacağımı düşündüm. Belki doğru plan bu değildi ama yapacak bir şey yoktu.
Düşmanını kıskıvrak yakalamak istiyorsan,inine in.
Ve Umut Demirkan'ın ini,annesiydi.
Kantine girerken bizimkileri gördüm.
Kara ve Al yan yana,hemen karşısında Ak ve Gri ve en başta oturan ise Lila idi.
Lila'nın yanına geçip oturdum. Tüm bakışlar beni buldu.
"Ee ne dedi başkan?" Diye sordu Ak.
"İzin veriyor mu,ne diyor?" Dedi Al.
Derin bir nefes alıp verdim.
"Aslında bakarsanız bunun saçmalık olduğunu, işi bırakmamız gerektiğini düşünüyor o da."
"Ne,bu ne saçmalık? Aylardır bu adam için gece gündüzümüzü feda edelim. Sonra bir gün biri çıkıp 'işi sizden alalım.' Yok ya, çocuk oyuncağı mı bu?" Dedi Gri sinirlenerek. Kaşlarını çatmıştı.
"Başkanı ikna edemeyiz mi?" Al.
"Genaral Remzi diyor bunu, başkan onun yanında kim?" Dedi Ak,bezgince nefesini verdi.
"Şöyle ki ben yine de izin aldım başkandan." Diye söze girdim. Herkes şaşkınca bana bakıyordu.
"Nasıl?"
"Ne ara?"
"Ne?"
Burnumdan nefesimi verdim.
"Umut Demirkan'ı yakamamız için bir ay var ben burada durup uzaktan yakalama taraftarı değilim. Siz yine buradasınız çünkü yardımcı olabilirsiniz. Ben onun inine ineceğim."
"Biz de gelelim." Dedi Kara ama başımı iki yana sallayıp bunu reddettim.
"Olmaz. Dediğim gibi bu işte yine tek olacağım ama olası bir durumda haberdar olmak için sizinle de iletişime geçeceğiz. Hiçbirinizin yüzünü görmedi. Bunu kullanabiliriz."
"Nasıl?" Diye sordu Al.
"Sanırım ne demek istediğini anladım." Dedi Gri.
"Ne anladın amına koyayım ya,bir de bize anlatın!" Ak kaşlarını çatmış bir bana bir Gri'ye bakıyordu.
"Başkan yakın bir tarihte görev verecek. Şirketine sızma görevi.
Ve aranızda bir iki kişi de buraya girecek. Hedefiniz şirketteki gizli saklı bilgileri toplamak ve bunu başkana paylaşmak."
"Bakalım kim olacak?" Diye merakla sordu Ak.
Hepsi derin düşüncelere girmişti.
Konuşmaya devam ettim.
"Diğerleri ise işine devam edecek,bize koordinat ve diğer birkaç işte yardımcı olacak."
Hepsi hep birlikte başını sallayıp beni onayladılar.
Daha fazla orada kalmayıp evime doğru gittim. Kısa süre içinde evimde olurken hızımı kesmeden çalışmalara başladım.
Önce world dosyasında Cv'imi hazırladım. Ardından fotoğrafı koyup çıktı olarak aldım.
İşte elimdeki bu kağıt o eve girmemi sağlayacaktı.
Kişisel Bilgiler:
Adı soyadı: Leyla Yurt
Yaş: 23
Şehir: Balıkesir
Mesleki Bilgiler:
Eğitim: ODTÜ mezunu.
Diller: İngilizce, Fransızca
Deneyim: 2 yıl boyunca hasta bakıcısı,1 yıl boyunca ise çocuk bakıcısı olarak çalıştı.
Referans: Darüşşafaka
İletişim Bilgileri:
Telefon:0520*******
E-posta: xxxx@xxxxx.hotmail.com
En üst köşede vesikalı bir fotoğrafım vardı. Bu kez ifadem o kadar kendimden uzak ki kendimi tanıyamadım.
Dudaklarımda bir gülümseme oluşturdu.
O sırada telefonuma mesaj gelmişti. İkinci telefonuma.
Umut Demirkan: Seninle tekrardan karşılamak için sabırsızlanıyorum Hayal Hanım...
Tek bir cevap ve bu beni hem heyecanlandırdı hem de gülümsetti.
Çok yakında tanışacağız zaten Umut Demirkan,sen hiç merak etme!
-Son-
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 14.17k Okunma |
1.22k Oy |
0 Takip |
55 Bölümlü Kitap |