Şey, ben “Farklı Boyuttan - VI. Bölüm”ü biraz hızlı yazdım sanırım. 👉👈

Benden beklenmeyen hareketler sergiliyorum son zamanlarda. Bu ani gelen yazma isteklerini neye borçluyum, bilmiyorum. Sanırım okuyucu artışları beni heyecanlandırıyor ve içimdeki yazma hevesini tetikliyor.

Ne olduğunu henüz çözemesem de tıkandığım günler gelecek elbette. O zaman da bu hızlı yazma hevesine ihtiyacım olacak. Bu yüzden şimdilik daha iyi yazmak ve kendimi geliştirmek için çabalayacağım. Aynı zamanda okur sayımı arttırmak için ne yapmam gerektiğini düşüneceğim.

10 bölüm sayısına ulaştığımızda bu tıkanmalar sıklaşacak. Çünkü kafamdaki olay örgüsü planları şimdilik yalnızca buraya kadar. Bu yüzden 10. Bölümden sonrası biraz işkenceye dönüşecek. Yine de uzun süredir olay örgüsü üzerinde çalışıyorum. Elimden gelenin en iyisini size sunmak için okulda, yurtta, evde veya herhangi bir yerde notlar alıyorum.

Farklı Boyuttan aslında benim için çok önemli bir yere sahip. Yıllardır bu kitabın hayalini kuruyorum diyebilirim. Başlarda sadece bir fikirdi. Öylece düşünüp hayal kuruyordum. İlk hâli, şimdiki hâlinden çok ama çok farklıydı. İlk versiyonu birbirinden bağımsız dört karakterden ibaretti.

Yıllar önce 6. sınıftayken dedim ki bunu niye kağıda dökmüyorum ki?

Bir hevesle başına oturdum ve aklıma gelen tüm cümleleri yazmaya başladım. Cümleleri art arda sıraladım. Henüz ne kesin bir karakter kadrosu vardı, ne de bir gidişat şeması. Karakterin kendi kendine sorduğu soruların cevabını ben de bilmiyordum.

Tabii ki böyle ilerlemek oldukça zordu. Bir yerde takılıp kalmıştım ve sonraki bölüme geçmek için hangi tuşa basmam gerektiğini bilmiyordum. O zaman kendime işkence ettiğimi fark ettim. Durdum, 7. sınıftayken başımı ekrandan kaldırıp nefes aldım. Uzun bir süre yazmaya ara verdim. Yazamadığımı, bu işte beceriksiz olduğumu, boş hayaller kurduğumu ve hayal dünyamda yaşadığımı düşündüm. Elbette bunlar yalnızca patlamayı bekleyen bir düşünce bulutundan ibaretti.

Uzun bir süre elime kalem almadım. Sadece düşündüm. Yeniden bir diyar yaratsaydım, bu diyarı diyar yapmak için ne yapardım? Bunun üzerinde öyle çok düşündüm ki şimdi bildiğimiz Miterya, Miterya hâline geldi. Her şeyi bir mantık çerçevesine, bir düzene oturtmaya çalıştım, bana kalırsa başardım da.

O arada kafamda farklı kurgular oluştu. Bu kitap bitince hâlâ yazılmayı bekleyen hali hazırda aşağı yukarı 10 kurgu daha var.

Hikâyeyi etkileyecek bütün karakterlerin özgeçmişlerini hazırladım. Karakterler hakkında birçok not tuttum. Onların geçmişleri, hayat felsefeleri, bakış açıları, neredeyse her şeylerini belirledim.

Miterya’yı elime geçen her fırsatta başka insanlara anlatarak fikirlerini topladım. Takıldığım konularda arkadaşlarıma danıştım. Bir süre sonra da Miterya’yı Miterya yapan her şeyi ezberledim. Hikâye içinde yaşanacak olayları kronolojik sıraya dizdim. Bu yazmama yardımcı olan en büyük etken oldu.

Bu süreç oldukça uzun bir süreçti. Bu zaman aralığında çevremin de desteğiyle yazma isteğimi tekrar kazandım. İlk yaptığım hataları tekrar yapmamak için çok daha özenli tuttum kalemimi.

Yaza yaza günümüze kadar ulaştım. Miterya maceram başlayalı yıllar oldu ve hâlâ devam etmekte. Sonunu merak ediyorum ama aynı zamanda da sonu hiç gelmesin istiyorum. İkisinin birden gerçekleşmesi aynı anda mümkün değil sanırım.

Aslına bakarsan yıllarca kendi kendime yazdım. Bir platformda yayınlayıp insanlara sunma fikri bu yıl çıktı ortaya. İlk bölümü zaten düzenlemiştim, birden esti ve yayınlandım. Sonra da bunu düzenli bir hâle getirmeye karar verdim.

Taslak hâlinde 12 bölüm var. Bu bölümleri düzenleyip, gerekirse baştan yazıp yayınlıyorum. 12. bölümden sonra işim zorlaşacak. Yine de olmayan tempomu kaybetmemeye çalışacağım.

Biraz kendi fikirlerimden ve düşüncelerimden bahsettim ve bu gerçekten iyi geldi. Tüm bunları okuduğunuz ve zaman ayırdığınız için teşekkür ederim, umarım kitabımı beğenirsiniz!✨