Bölüm 27: Son Savaş ve Asya’nın İntikamı

Savaşın Başlangıcı

Küller Kardeşliği, yıllardır süregelen düşmanlıkları bitirmek için Dr. Ahmet Bener’in malikanesine doğru harekete geçti. Yaren, lider olarak bu son görevde ekibine önderlik ediyordu. Tarikat üyeleri, gece yarısı sessizce Bener’in malikanesini sardılar. Amaçları netti: Bener ve onun çevresindeki destekçileri tamamen ortadan kaldırmak.

Adarhan ve Efe liderliğinde bir grup, güvenlik sistemlerini etkisiz hale getirirken, Ayda ve Aras doğu kanadında korumaları teker teker sessizce infaz ediyordu. Kerem ve Yaren ise ana hedefe, yani Dr. Ahmet Bener’e ulaşmak için ilerliyorlardı.

---

İnfazların Sessizliği

Küller Kardeşliği üyeleri, düşmanın her bir üyesini birer gölge gibi ortadan kaldırdı. Koridorlar sessiz, kan doluydu. Her infaz, Bener’in çevresindeki çemberin daraldığını gösteriyordu.

Kerem, Yaren’in yanına eğilerek fısıldadı. “Bittiğinde, bir şeyler değişecek mi sanıyorsun?”

Yaren, kararlı bir şekilde başını salladı. “Bu sadece bir başlangıç, Kerem. Bener gibi insanlar bir daha asla bu dünyada barınamayacak.”

Kerem, Yaren’in bu sözlerindeki ağırlığı hissederek sessizce ilerlemeye devam etti.

---

Bener’le Karşılaşma

Sonunda, ikili Dr. Ahmet Bener’in odasına ulaştı. Kapıyı açtıklarında, Bener onları çoktan bekliyordu. Masasının başında oturuyordu, yüzünde ne korku ne de şaşkınlık vardı.

“Sizi kutlarım,” dedi Bener, soğukkanlı bir şekilde. “Adamlarımı tek tek öldürdünüz. Ama bu sizi daha iyi biri yapmıyor. Siz de benim gibi canisiniz.”

Yaren bir adım öne çıktı, yüzünde kararlılık vardı. “Ahmet Bener, seninle aynı olmadığımızı kanıtlamak için buradayız. Biz, insanlığı kurtarmak için savaşıyoruz. Sen ise kendi sapkın ideallerin uğruna masumları yok ettin.”

Bener, alaycı bir gülümsemeyle ayağa kalktı. “Senin gibi konuşan çok kişi gördüm, Asya. Evet, seni tanıyorum. Sen, Adem ve Havva Dili Deneyi’nin bir ürünüsün. O deneyin başarısızlığından kaçıp buraya kadar geldin. Ama ben, o deneyi bir üst seviyeye taşımış bir dahiyim. Senin genetik yapının kusurları üzerinde çalışarak bu hale geldim.”

---

Adem ve Havva Dili Deneyi’nin Gerçeği

Yaren derin bir nefes alarak konuştu. “Adem ve Havva Dili Deneyi, insanoğlunun en karanlık deneylerinden biriydi. Ve ben, o deneyin hayatta kalan tek deneğiyim. Bana yaptıkları şeyin bedelini ödettim. Ama sen, kendi hırsın yüzünden insanlığı yok etmeye çalışıyorsun.”

Bener öfkeyle Yaren’e yaklaştı. “Sen bu dünyanın neye ihtiyacı olduğunu bilmiyorsun! İnsanlığı bir üst seviyeye taşımak için fedakârlıklar gerekir. Ben, bu dünyanın kurtarıcısıyım!”

Yaren, Bener’in gözlerinin içine bakarak sert bir sesle yanıt verdi. “Hayır. Sen, insanlığın yüz karasısın.”

---

Son Darbe

Yaren, odanın köşesinde duran demir beyzbol sopasını eline aldı. Sopayı sıkıca kavradı ve Bener’e yaklaştı. “Bu, sadece benim değil, senin yok ettiğin herkesin intikamı olacak.”

Bener, bir adım geri çekildi. Yaren, tüm gücüyle sopayı Bener’in göğsüne vurdu. Ardından bir darbe daha, bir darbe daha… Her darbe, yılların öfkesini taşıyordu. “Bu, masumlar için! Bu, yok ettiğin hayatlar için!” diye bağırıyordu.

Kerem, odayı izleyen diğer Tarikat üyeleriyle birlikte sessizdi. Yaren, son bir kez sopayı kaldırdı ve Bener’in hareketsiz bedenine son darbeyi indirdi.

---

Küller Kardeşliği’nin Yeni Dönemi

Dr. Ahmet Bener’in ölümü, Küller Kardeşliği’nin yıllardır beklediği bir dönemin başlangıcı oldu. Artık, Tarikat’ın önünde hiçbir engel yoktu.

Yaren, sopayı yere bırakarak derin bir nefes aldı ve ekibine döndü. “Artık düşmanımız kalmadı. Şimdi, yeni bir düzen kurma zamanı.”

Ayda, Yaren’in yanına yaklaşıp destek oldu. “Bugün kazandık. Ama bu, sadece bir başlangıç.”

Kerem, her zamanki alaycı tavrıyla Yaren’e yaklaşarak hafifçe gülümsedi. “Sana söylemiştim. Biz kazandık.”

Yaren, Kerem’e sert bir bakış attı ama ardından hafifçe gülümsedi. “Bu hepimizin zaferi.”

---

**Bölüm Sonu: Yeni Bir Düzen