38. Bölüm

38. Bölüm (Çaresizlik)

Nur
nurrunuuz

Yeni bölümden herkese selam.

 

Bakalım bizleri neler bekliyor.

 

Keyifli okumalar.

 

***

 

Avzem sabah kadar uyanmazken Şiyar gece boyu uyumamıştı..

 

Şiyar ağa tüm gece diken üstünde durmuştu. Ya Avzem uyanır da korkarsa. Ya ağrısı olursa. Sonuçta çok stres olmuş çok üzülmüştü. Şiyar ağa karısının sağlığından endişe ediyordu.

 

Bir ara genç adama uyku bastırsa da iradesine hakim olup uyumamıştı genç adam. Ya uyuduğum saniye içinde bir şey olursa demişti. Sanki uykudan uyanamayacakmış gibi.

 

Genç adam o kadar çok korkuyordu ki. Her saniye bir şey olacakmış gibi hissediyordu.

 

Sabahın ilk ışıkları odayı aydınlatırken Şiyar ağa'nın uykusuzluktan göz altları morarmış esmer teni sararıp solmuştu.

 

Pek ala bu onun umrunda değildi. Onun umrunda olan tek şey Avzemdi.

 

Saatler ilerlerken Avzem midesine giren kıramplar ve ağzına doğru gelen safran tadı ile kendini yataktan atmıştı adeta.

 

Şiyar ağa korku ile Avzeme bakıp ne olduğunu anlamaya çalışırken Avzem koşarak banyoya gitmişti. Şiyar da hemen arkasından gitmişti.

 

Avzem içinde ne var ne yok boşaltırken Şiyar ağa da karısının saçlarından tutup ona destek olmaya çalışmıştı.

 

"Ba-bakma" demişti Avzem öğürmelerinin arasından. Şiyar onu umursamdan orada durmaya devam etmişti. Avzem sonunda olduğu yerden doğrulup ağzına su vurmuşturtu.

 

Avzem elini yüzünü yıkarken Şiyar ona baktı. Bir günde çöken karsına baktı. Avzemin bu hali yüzünden Şiyar ağa'nın canı yandı.

 

Daha dün sabah neşeli bir şekilde uyanmıştı genç kadın. Avzemin yüzündeki gülümseme yine yüzünden solmuştu.

 

Avzem yüzünü kurutup Şiyara baktı. "Şiyar sen hiç uyumadın mı" dedi genç kız direkt olarak. "Uyudum" dedi Şiyar ağa. Karısına yalan söylemek huyu değildi Şiyarın ama şuan söylemişti.

 

"Neden gözlerin uykusuz gibi bakıyor" dedi hemen Avzem. Şiyar ağa omuz silkerek "bilmem" dedi. Ardından Avzemi kendine çekip sarıldı.

 

"Nasılsın" diye sordu. İyi olmadığı halinden bile belliydi. "Bilmiyorum Şiyar. Nasıl olduğumu ne düşüneceğimi bilmiyorum. Ne hissedeceğimi bile bilmiyorum" dedi Avzem yorgun bir şekilde.

 

Şiyar ağa karısına iç çekerek baktı. Bu halde onu nasıl teselli edeceğini bile bilmiyordu.

 

"Babasının bir taneleri nasıl peki" dedi Şiyar ağa elini Avzemin karnına koyarak. Genç adam sürekli elini Avzemin karnına koyup, Avzemin karnının öpüp bebekleri ile temas halinde olmak istiyordu.

 

"İyi" diyen Avzemin gözünden bir yaş düştü. "Ne oldu hatunum. İstemeden seni kıracak bir şey mi yaptim" dedi hemen Şiyar ağa panik ile.

 

"Çocuklarım senin gibi bir babası olduğu için çok şanslı" dedi Avzem. Bunu her fırsatta söylüyordu. "Bende çok şanslıyım senin gibi bir karım olduğu için" dedi Şiyar ağa karısının öperek.

 

İkili birlikte odadan çıktılar. Mutfaktan sesler geliyordu. "Diyarlar bizde" diye karısı sormadan acıkmada bulundu Şiyar ağa.

 

İkili mutfağa girdiğinde Diyar ve Payiz kahvaltı hazırlamıştı. "Tam zamanında geldiniz günaydın" dedi Payiz ikiliyi fark eder etmez.

 

Diyar ve Payiz ikilisi normal davranıyor Avzemin daha fazla üzülmesini istemiyordu. Şiyar ağa "günaydın' dereken Avzem sesizligini korumaya devam etti.

 

Hep birlikte masaya oturdular. Kimsenin içinden yemek yemek gelmiyordu ama herkes kendini zorluyordu. Ağzına hiç bir şey sürmeyen karısına baktı Şiyar.

 

"Hatunum bir iki lokma da olsa ye biraz" dedi hemen genç adam. "Canım istemiyor" diyen Avzem boş boş duvara bakıp dalıyordu.

 

"Bebeklerimiz için bir şey ye bari sağlığından edise etmeye başlıyorum" dedi Şiyar ağa belki bu sayede Avzem yemek yer diyordu.

 

Avzemden cevap gelmeyince Şiyar ağa ekmeğe bal sürüp karısına zorla da olsa yedirdi. Ama Avzem midem bulanıyor diyip daha fazla yemedi.

 

"Şiyar ben o kadına gitmek istiyorum" dedi Avzem bir anda. "Gitme Avzem" diyen kişi Diyar oldu.

 

"Sizce de hakkım yok mu? Bir kez olsun o kadını görmeye" diyen Avzem anne kelimesini kullanamıyordu.

 

"Hakkın var tabiki ama bu halde gitme bari birkaç gün dinlen" dedi Payiz. Avzem kafasını olumsuz bir şekilde salladı.

 

"Şiyar beni götürecek misin yoksa tek mı gideyim" dedi Avzem kocasına bakarak. "Hazırlan çıkalım" dedi Şiyar ağa.

 

Biliyordu itiraz etse Avzem kabul etmeyecekti. Avzemi tek başına da asla göndermezdi. İkili kalkıp hazırlandı.

 

"Şiyar biz akşama kadar buradayız akşam nöbete gideceğiz" dedi Diyar ağa. "Tamam uyuyup dinlenin siz" diyen Şiyar, Avzem ile beraber evden çıktı.

 

İkili uzun bir yolun ardından arabadan indi. Avzem karşında duran pavyona baktı. Annesinin böyle bir yerde olduğu için utanıyordu.

 

"Avzem kendini hazır hissetmiyorsan geri dönelim" dedi Şiyar. Avzemin tekrardan büyük bir hayal kırıklığına uğrayacağını biliyordu genç adam.

 

Avzem kafasını olumsuz bir şekilde sallayıp yürümeye başladı. İkili içeriye girdi. Aradıkları kadının sadece ismini biliyordu.

 

İçeriye biraz göz gezdirdi ikili. Görseler de tanımayacakları kadını aradılar.

 

Şiyar ağa önlerinden gençen bir kadına "pardon bakar mısınız" dedi. Avzem, Şiyarın seslendiği kadına bakarken kadın da ikiliye baktı.

 

"Sevtap burada mı" diye direkt olarak sordu. "Napçaksın sen Sevtapı yakışıklı. Yanındaki kız ona oranla güzel ve çıtır. Sevtap artık buruş buruş" dedi kadın bozuk turkcesi ile ardından kahkaha attı.

 

"İşim var sen söyle nerede" dedi Şiyar ağa tahammülüsüz bir şekilde. "Bak şu ilerideki lobide" diyen kadının gösterdiği yere baktı ikili.

 

Araksi dönük sarışın bir kadın vardı. "Avzem emin misin o kadınla konuşmaya" diye sordu Şiyar ağa. Hala bir umut Avzem vaz gecer diyordu.

 

"Eminim" diyen Avzem yürümeye başladı. Şiyar da hemen arkasından gitti. Lobinin önünde duran Avzem "Sevtap hanım" dediği an kadın dönüp onlara baktı.

 

Uzun sarı saçları vardı. Üzerine mini parlak bir elbise giymişti. Avzeminki gibi masmavi gozler Avzemi görür görmez gerildi. Ayağa kalkan kadının boyu da uzundu.

 

"Sen" dedi kadın hemen. "Ben" dedi Avzem de ona karşılık olarak. "Demek her şeyi öğrendin" diyen kadın Avzemi tanıyordu.

 

"Kapıya attığın küçük bebeği tanıman beni şaşırttı" dedi hemen Avzem. Kadının onu tanımasını beklemiyordu. "O kadar da kötü değilim kız. Arada bir uzaktan izliyorum seni" diyen kadın çirkin çirkin güldü.

 

"Neden" diye sordu Avzem. "Seni izlediğim için mi neden yoksa seni bıraktığım için mi neden hangisini soruyorsun" dedi kadın pişkin pişkin.

 

"Sen hangisi için başlamak istersin" dedi Avzem. Bu kadının karşısında gardını indirmek istemiyor güçlü durumak istiyordu.

 

"Seni izliyorum çünkü merak ediyorum. Nasıl olduğunu büyüyüp büyümediğini. Hayatının kurtulup kurulmadığını merak ediyorum. Korkma her anında vardım. İlk konuştuğunda, yürüdüğünde, okula başladığında. Hatta ilk nikahında ve düğününde bile yanındaydım" dedi Sevtap.

 

"Madem uzaktan izleyecektin neden attın beni. Alıp yanında büyütseydin ya" dedi hemen Avzem. Bir türlü anlam veremiyordu kadının neden böyle yaptığına.

 

"Kos kokoca avukat oldun ama saklasın. Seni bu pisliğin içinde büyütüp kendim gibi (küfür) mu yapsaydım. Seni bıraktığım için çok şanslısın Avzem. Keşke annem de beni burada büyütmek yerine sokağa atsaydı" dedi Sevtap.

 

Avzem annesinin ağzından ismini duymasının garip hissini yaşarken büyük bir karmaşa içindeydi. "Beni atmak yerine beni alıp başka bir yere gide bilirdin" diyen Avzem mahsumane düşünceler içindeydi hala.

 

"Gidemem, çıkamam ben buradan bak buraya bir kara leke gibi üstümde. Seni bu pislikten kurtardığım için bana dua etmelisin Avzem" diyen Sevtapın bakışları Şiyarı buldu.

 

"Hem burada benimle kalsaydın bu yakışıklıyı nereden bulacaktın ki. Bunun yerine iğrenç herilerin al-" diyen Sevtapın sesini tok bir ses böldü.

 

"Sakın o lafının devamını getirme" dedi Şiyar ağa sinir ile yumruğunu sıkarkak. "Burada benimle kalsaydın şimdi Avukat da olamazdın onun herine bu gencecik yaşında sahneye çıkıp elin adamı için" diyen Sevtapın sözünü yine Şiyar kesti.

 

"Cümlelerine dikkat et devamı getirme" dedi genç adam sinir ile. "Bak kocana sadece bir ihtimale bile tahammülü yok sen nasıl yaşatacaktın bu hayatı" dedi bu defa Sevtap.

 

"Neden aldırmadın" işte bu söz karşısında Sevtap sus pus oldu. "Neden sustun" diye sordu Avzem.

 

"Sebeplerim vardı" dedi Sevtap. Ne gibi bir sebep istenmeyen bir bebeğin alınmasına engel olurdu ki?

 

"Neydi sebebi" dedi Avzem. Aklındaki tüm soru işaretlerini gidermek istiyordu. "Yeter öğrendiğin bu bilgiler git-" Sevtapın lafı yine bölündü.

 

"Burada ne oluyor" diyen sese doğru herkes dönüp baktı. "Senin burada ne işin var Alaz" diye sordu Şiyar ağa.

 

"Asıl sizin burda ne işiniz var. Sen bunları nereden tanıyorsu" diyen Alaz dönüp Sevtapa baktı. "Ben bunları tanımıyorum. Asıl sen nereden tanıyorsu" desi hemen Sevtap. Avzemin gözleri kocaman açıldı.

 

"Her ne kadar bu kadın beni bende bu kadını kabul etmesem de bu kadının kızıyım ben. Neden şimdi tanımıyorum diyorsun" dedi öfke ile Avzem.

 

"Ne demek kızıyım" diye şaşkın şaşkın sordu Alaz. "Sen nereden tanıyorsun bu kadını diye sordu Şiyar ağa.

 

"Maalesef kendisi benim de annem olur" diyen Alaza şok ile baktı Şiyar ve Avzem.

 

"Ne oluyor Sevtap hanım hemen anlat" diye bağırdı Alaz tahammülüsüz bir şekilde. "Bir sey olduğu yok oğlum biz gidelim" diyen Sevtap, Alazı geçmiştirmeye başladı.

 

"Her şeyi anlat yoksa yüzünü bir daha görmezsin. Nasıl hem Avzemin hemde benim annem oluyorsun. Ben yıllardır Avzemi neden hiç görmedim" diye art arda sıraladı Alaz.

 

"Çünkü bu kadın doğduğum gün beni atmış" dedi hemen Avzem. Aklı almıyordu genç kızın bir türlü. "Beni kapıya atarken oğlunu neden yanından ayrılmadın" dedi Avzem.

 

"Çünkü o erkek ve başının çaresine bakar" dedi Sevtap. Avzem şuan bu kadını öldürmek istiyordu.

 

"Yada parasını sömürmek için" dedi Alaz ateş saçan gözlerini Sevtapa doğdu çevirerek.

 

"Şimdi anlat her şeyi. Avzem ile babalarımız aynı mı? Belki bu sayde yıllardır öldü dediğin babam ortaya çıkar da bu defa ben kendi ellerimle öldürürüm" dedi Alaz öfke ile.

 

"Sizin alakanız yok" dedi hemen Sevtap panik ile. "Sana şöyle dedim ben öğrenirsem hiç iyi şeyler olmaz biliyorsun" dedi Alaz bağırarakm

 

Avzem de merak ile bu sorunun cevabını bekliyordu. Yıllar sonra üvey olduğunu öğrendikten hemen sonra bir abisi yada kardeşi olduğunu da oğrenmeye hazır mıydı bilmiyordu.

 

"Söyle dedim sana" diye tekrardan bağırdı Alaz. "İkizsiniz" işte bu gerçek hepsinin yüzüne bir tokat gibi çarptı.

 

"Seni aldırmadım çünkü seni aldırsam Alaz da gidecekti. Senden hep nefret ettim çünkü sen bir kızdın. Yıllar boyunca kız olduğum için kendimden nefret ettim. Sonra da sen kız olduğun için senden nefret ettim.

 

Bu pisliğin içine seni atlamak istemedim. Benim gibi ol istemedim. Benim gibi kendinden bedeninden benliğinden nefret et istemedim. Alaz erkekti kendini koruya birlir başka bir işte çalışa bilirdi.

 

Sen kızdın Avzem. Benimle kalsaydın buradan başka seçeneğin yoktu. Seni kendim gibi yapmak istemedim. Anneydim ben kızını uzaktan izleyen anne. Kızının mutlu olduğu her saniyede mutlu olan bir anne!

 

Sen temiz kal istedim. İkiniz de temiz kalın istedim. Şimdi bana hesap sormayın. Zorla itilmiş olduğum bu hayatta istemediğim şeylere maruz kalıp sizi doğurduğum için benden hesap sormayın.

 

Sizin için sizi attım. Seni baban olacak o ite seni de beni bu hale getiren babannene attım çünkü benim gibi olmayın istedim. Avzemi de o babaannenize bıraksaydım bana yaptıgını ona da yapacaktı..

 

Alazın karşısına çıkacak cesareti buldum kendimde ama senin karşına çıkacak cesareti kendime bulamadım. Benim annem böyle biri olduğu için benim midem bulandı. Senin de benden miden bulmasın istemdim.

 

Anneni boyle bil istemedim. İyi bil istedim" diyen Sevtap ağlıyordu. Alaz ve Avzemin kafası iyice karışmış durumdaydı.

 

"Benden hesap sormayın bu hayatı ben seçmedim" diyen Sevtap ağlaya ağlaya çıkıp gitti oradan. Arkasında yine gözü yaşlı iki çocuk bıraktı..

 

Bazı hayatlar kişinin elinde değildi. Bazen kişi o şeye macburdu. Bazen insanın başka şansı yoktu.

 

Kendinden vaz geçmiş kendinden nefret eden bir kadına bir kız çocuğuna bakmak zor gelmişti.

 

Kendince doğru olanı yapan kadın hem kendinden hemde çocuklarından vaz geçmişti..

 

Çeresiz bir kadın..

İki bebek..

 

 

***

 

 

Bölüm sonu.

 

Hemen yorumlarınızı alayım.

 

Oy verip takip etmeyi unutmayın.

 

Bir dahaki bölümde görüşmek üzere.

 

 

Bölüm : 08.01.2025 14:30 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Nur / Ağa'nın Rüyası / 38. Bölüm (Çaresizlik)
Nur
Ağa'nın Rüyası

51.4k Okunma

3.63k Oy

0 Takip
54
Bölümlü Kitap
Hikayeyi Paylaş
Loading...