26. Bölüm

XXII

Nazlı Kerçin
nzlkrcn

Murat ve Zeynep Trabzon tatilinden sonra İstanbul'a dönmüştü Murat Zeynepi eve bıraktıktan sonra 3 günden beri aklını kurcalayan düşünceler için Aytaç'ı aradı.

"Nerdesin"

"Karakoldayım konserim"

"Nöbetin var mı? "

"yok komserim"

"mesai bitince mahmut ustanın yerine gel. Orda bekliyorum"

"Tamamdır. Anlaşıldı komserim"

Murat bir kaç işini hallettikten sonra Mahmut ustanın yerine gitti. İçinde atmadığı sıkıntıyla Aytacı beklemeye başladı. Saat altıyı bulduğunda Ayraç kapıdan içeri girdi. Selam verip masaya oturdu. Muratın işareti ile masaya yemekler ve içecekler geldi.

"Anlat" dedi sadece.

"Komserim uzun zamandır aklımı kurcalayan şeyler var"

"Sayende üç gündür benimde. Konu ne?"

"Konu Zeynep"

"Onu zaten anladım. Bu kadar gizli olan ne?"

"Emin değilim komserim. Bunlar sadece şüphelerim. Emin olmak için sizden yardım istiyorum."

"Karakolda değiliz. Bırak komseri şimdi. Sadede gel"

"Zeynep benim kuzenim olabilir"

Aydaçın dediği şeyle Murat'ın içtiği rakı boğazında kaldı.

"Anlamadım"

"Bende ilkte anlamadım abi ama ihtimal yüksek. Olabilir"

"Sen bir doğru dürüst anlatsana şunu"

"Zeynep'i ilk gördüğümde İnsanlar çift yaratılmıştır diye düşündüm çünkü bu kadar benzerlik ancak olurdu abi"

"Ne benzerliği"

"teyzeme. Annemin küçüğü yani. Aşırı benziyo abi. Görsen kızı dersin. İlkte sadece fiziki benzerlik sandım. Ama zaman geçtikçe sadece fiziken değil. Huyu suyu da aşırı benziyor. Sonra Zeynebin Yetiştirme Yurdundan olduğunu öğreninde ilk burda şüpelendim"

"Nasıl yani, oğlum sen Muğlalı değil misin? Ne alaka? Zeynep Trabzonlu"

"önce benim hikayeyi anlatayım abi benim Anne tarafım 3 kardeş 1 Dayım bir teyzem var Annem ortanca dayım annemin büyüğü. Zamanında benim bu dayı bir kadınla evlenmek istiyor ama bizimkiler karşı çıkıyor Çünkü kadın pek iyi anılmıyor tabii dayım deli tutup kadınla beraber kaçıyor. Kadının Ailesi de pek normal değil dayım asker arkadaşının yanına kaçıyor Trabzon'a bir ortaklık kuruyorlar bir şirket açıyorlar Her şey gayet güzel gidiyor işte iş Bundan sonra karışıyor bu kadın dayımın ortağı ile kaçıyor daha sonra dayım buna dayanamayıp intihar ediyor bize sonradan haber geliyor gidiyor Bizimkiler cenazeyi alıp geliyor orada öğrendikleri bir şey var dayımın bir kızı varmış ama ortalıkta yok annemler kızı araştırmak istiyor Dedem kati suretle kabul etmiyor O benim oğlum değil o kadının kızı benim torunum olamaz diye hepsinin önüne engel koyuyor bu olay da orada tamamen kapanıyor bu zamana kadar hiçbirimizin aklında ne dayımın kızı vardı ne de başka bir şey ama Zeynep'in Hem bu benzerliği hem de hayatı Benim dikkatimi çekince ufak bir araştırma yaptım belki Zeynep'in bile haberi yok çünkü ne zaman bu konuyu açmak istese kesinlikle konuşmuyor Hatta rest çekiyor. Çok bir şey öğrenemedim ama öğrendiklerim benim hikayeyi destekler pozisyonda"

"Yani diyosun ki Zeynep Dayımın kızı"

"Büyük ihtimalle. Benim dayı öldükten sonra anneannem çok fazla dayanamıyor kalp krizinden Sizlere ömür dedeyi ise 5 sene evvel kaybettik annemlere kısaca bu durumdan bahsettim onlar da şüphelerimi haklı buldu. Emin olmanın tek yolu bu konuyu Zeynep'e açmak ama ona nasıl bahsedeceğimi bilmiyorum Çünkü bu konuda çok katı mesela babasını hatırlıyor mu resmini göstersek tanır mı Ya da en kötü DNA testine izin verir mi hepsi bir muallak"

"Benden tam olarak ne istiyorsun? "

"Yardım.Zeynep kesinlikle karşı çıkacaktır bu konu açıldığı zaman. Sen yardım edersen dinler belki"

"Bunun üstüne düşünelim. Bir plan yapalım Aytaç. Bodoslama olacak iş değil bu"

"Ne yapıcaz abi"

"Bulucaz bir yolunu"

Murat sanki kafasındaki düşünceler azımış gibi bunuda kafaya takmıştı. Gerçek olabilir miydi. Eğer böyle bişey varsa Zeynep delirirdi. Hatta kendisinin ağzına bile sıçabilirdi. Neyse ki şu dönem biraz yoğundu da Murat'ın durumunu pek farketmiyordu.

Yoğun geçen bir dönemin sonuna gelmiştik ama bende artık bitmiştim. Gözlerim artık sürekli ekrana bakmaktan ağriyordu. Birde Aylinin bu sene mezuniyeti olduğu için ona da yardımcı olmaya çalışıyordum. İş çıkışları alışverişe gidip elbise bakmak işkence gibiydi ama mesele arkadaşimın mutluluğuysa buna katlanmaya değerdi. Zaten Muratla da pek görüşememiştik son zamanlarda. Trabzondaki öpüşmemizden sonra eve girdiğimizde yanaklarımın kızarıklığını gören annesi sorgu sual edecek olduğunda türlü bahanelerle kaçmıştım. Şükür Murat annesini alıp gitmişti de yırtmıştım. Ordan döndüğümüzde ikimizde işlere yoğunlaşınca biraz uzak kalmıştık. Ama Murat yinende varlığını hissettirmişti. Bir gün çıkışta elinde küçük bir akvaryumla gelmişti. Bir poşet suyun içinde de siyah balık vardı. Ofiste değilde evde tutmak istediğim için benim balığıda poşete koymuş eve geçmiştik. Önce akvaryumu kurmuş içinin taşlarını süslerini yerleştirdik. Sonra da iki balığı içine koyduk. Onlar yanyana süzülürken Murat ellerini arkadan belime sarmış benimle birlikte balıkları izlemişti. Aylin gelince de beraber yemek yapmış ve yemiştik. Zaten sonrasında da öyle uzun uzun görüşememiştilk. Onların yakın zamanda başlayacak olan seçim mitingleri için hazırlıkları başlamıştı.

 

Bu akşam Aytaç Murat ve ben dışarıda bişeyler yiyecektik. Saçma bit üçlü toplantı vardı. Ama amacı neydi orası muamma. Zaten Aytaç son zamanlarda sanki benden kaçıyor gibiydi. Neyse bu akşam onu da öğrenirdik. Siyah kot pantolonum ve bordo askılı bluzü üstüme geçirdim. Üzerine siyah kot çeketimi aldım.

Aşağı indiğimde Murat beni bekliyordu. Hızlı adımlarla yanına gidip kollarımı boynuna sardım.

"Hoş geldin sevgilim"

"hoş buldum canıım."

Arabaya bindiğimizde havadan sudan sohbet ederek yola koyulduk. Yine geldiğimiz yer Mahmut abinin yeriydi. İçeri girdiğimizde Aytaç zaten gelmişti. Kısaca ona da sarıldığımda tribimi de atmıştım.

"Sende hayırsız çıktın heee"

"oda nerden çıktı"

"öylee Murat beylerle aranı yapayım diye mi kullandın yoksa beni"

"Saçmalama Zeyno. Öyle bişey mümkün mü. Sen benim yakın arkadaşımsın"

"hadi! Hadi. Onlarla takılmaya başladın bizi unuttun"

"Mümkün değil"

Masaya oturmuş trip atarken garson masaya mezeleri ve rakıları getirmişti. Sipariş ettiğimiz balıklar için biraz daha beklememiz lazımdı. Murat rakıları bardaklara doldururken benim bakışım ikisinin üstündeydi. Bir dertleri vardı ya hayırlısı.

"Eee ne diye toplandık" dedim balığımdan ilk yudumu alırken.

"Bir karnımızı doyuralım sonra konuşuruz güzelim" dedi Murat. Yemeklerimizi yedikten sonra boş tabaklar toplanmış temiz bardaklar gelmişti.

"Zeyno seninle konuşmam gereken bişeyler var."

"Zaten bir karın ağrınız olduğu belli kabız gibi kıvranıp duruyosunuz? Sorun ne"

"Zeyno" deyip sesli bir nefes aldı. "Sana bişey sormak istiyorum ama sakin ol olur mu"

"Ne olduğunu artık söyler misiniz" belli ki sinirleneceğim bir konuydu.

"Zeynep. Hiç babanın adını yüzünü hatırlıyor musun?"

"Bu nerden çıktı. Bu konuyu konuçşmayı sevmediğimi biliyorsunuz. Ne alaka şimdi"

"Güzelim önemli bir konu"

"He sende biliyosun mevzuyu. Neymiş ya bu önemli konu? İkiniz bir olmuşsunuz"

"hatırlıyo musun yüzünü"

"Ya size ne bundan. Napıcaksınız robot resmini mi çizeceksiniz. Kayıp arayışına mı gireceksiniz. Boşa yormayın kendinizi ölmüş gitmiş bulamazsınız"

"Biliyorum bunu Zeynep. Bir cevap ver lütfen hatırlıyor musun? "

"Sıktı ama bu konu. Hatırlamıyorum!! Hem hatırlasam ne olacak. Sonuca gelin sonuca ne derdiniz var bununla"

İkiside birbirine baktı uzunca.

"Gidiyorum ben ya!!" Tam ayağa kalkmıştım ki Aytaçın kurduğu bir cümle yerime mıhladı beni.

"Zeynep biz kuzen olabiliriz"

"Çüüüşşş" dedi Murat.

"Ne!?!"

 

 

 

Bir günde iki bölüm mü? 😉

Birazcık kısa oldu ama artık idare edersiniz. 🤗

Oha ama Aytaç biraz yavaş mı gelseydin. Kızın beynini yaktın. 😲

Tahmin etmiş miydiniz? 🤨

Sizce gerçekten kuzenler mi? 🤨

Peki Zeynep ne yapacak? 🤨

Ne tepki verecek.? 🤨

Acaba yeni bölümde neler olacak? 🤭

Eh bu kıyağıma karşılık oy ve yorumlarda güzellik bekliyorum sizden. 🥰

Görüşmek üzereeeee 👋👋

Bölüm : 31.05.2025 19:58 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...