
Sıla, merakla arkasından bakarken birkaç dakika sonra Turan, elinde bir kâğıtla geri döndü. Kâğıdı Sıla’ya uzatarak, “O günkü kontrolden, vermemişim sana,” dedi, gözlerinde hafif bir heyecanla.
Sıla kâğıdı alıp dikkatle inceledi. Gözleri bir anda parladı ve kâğıttaki ultrason görüntüsüne bakarak gülümsedi. “Teşekkür ederim,” dedi, sesi alçak ama içten bir minnettarlık taşıyordu.
Turan elindeki ultrason fotoğrafına tekrar bakarak, “12 haftalık burda,” dedi. Kısa bir sessizlikten sonra, “Aşağı yukarı üç hafta geçti üstünden,” diye ekledi. Kahvesinden bir yudum alıp gülümseyerek, “Dört aylık neredeyse,” dedi.
Turan, ultrason kâğıdındaki küçük noktayı işaret etti, “Bak burda küçük şey varya...” dedi. Sıla’ya doğru eğilerek devam etti, “İşte o bizim aslan parçası.”
Sıla kaşlarını hafifçe kaldırıp merakla Turan’a baktı. “Erkek mi?” diye sordu heyecanla.
Turan keyifle gülümseyerek, “Aynen,”
Sıla, tekrar ultrason fotoğrafına bakarak derin bir nefes aldı. Gözlerinde hem bir huzur hem de küçük bir tedirginlik vardı. Ama o an, Turan’ın yanında hissettiği destek, korkularını bir nebze de olsa yatıştırıyordu.
Turan, kahvesinden bir yudum alıp Sıla’ya döndü. Hafif bir gülümsemeyle, “Yarın birşeyler yapalım,”
Sıla kaşlarını hafifçe kaldırarak merakla ona baktı. “Ne gibi?” diye sordu, içinde küçük bir beklentiyle.
Turan ciddi bir yüz ifadesi takınarak kısa bir duraksama yaptı. Ardından yüzündeki ciddiyet yerini büyük bir gülümsemeye bıraktı. “Çılgınlar gibi oyun oynayalım!” dedi kahkaha atarak.
Sıla şaşkın bir şekilde ona baktı ve ardından sitem dolu bir sesle, “Hayır ya,” diyerek başını koltuğun arkasına yasladı. Gözlerini tavanın hafif loş ışığına dikti.
Turan, Sıla’nın tepkisinden eğlenmiş bir halde, “Ama neden? Çok eğlenceli olur,” dedi.
Sıla gözlerini gülümseyerek Turan'a çevirdi.
Turan, yüzünde yaramaz bir ifadeyle, “Eee, nedir senin eğlence anlayışın? Bir planın varsa açıkla, yoksa çılgın bir oyun gecesine hazır ol!” diye cevap verdi.
Sıla, kısa bir süre düşündükten sonra alaycı bir şekilde, “Belki de çılgınlar gibi film izleriz,” dedi.
Turan kahkahasını tutamayarak, “Tamam, anlaşıldı. Yarın bir film izliyoruz. Sonra çıldırmışçasına oyun” dedi heyecanla.
Sıla gülerek, “Tamam, öyle yapalım,” dedi.
Kahveler bittiğinde Turan, “Hadi kalk, içeri girelim. Burada donacağız yoksa,” diyerek bardakları tepsiye doldurup Sıla’yı kaldırdı. Tepsiyi eline vererek, “Al bunu, hadi içeri,” dedi. Kendisi de çaydanlığı alıp terasa açılan kapıyı kapattı.
Sıla merdivenlerden inerken Turan, derin bir nefes alarak, “Evim sıcacık be!” dedi, neşeyle aşağı indi.
Sıla mutfağa geçerken, “Hadi film izleyelim mi?"
Turan, “Kesin hastaneden ararlar,” dedi hafif bir sitemle.
Sıla gülerek, “Totem olmuş sanki sende,”
Turan omuz silkerek, “Totem falan bilmem, ama hiç bir filmi tam izleyemedim,”
Sıla alaycı bir şekilde, “O zaman izlemeyelim,” dedi gülerek.
Turan, “İzleyelim. Olmadı, sen izlersin,” diyerek odasına doğru yürümeye başladı.
Sıla arkasından gidip koltuğa oturdu. “Ne izliyoruz? Makinist bey! ” diye sordu merakla.
Turan, yanına oturup, “Hani bir popcorn olsa da yesek, ne güzel olurdu,” diyerek omuzuyla Sıla’nın omzunu itti.
Sıla'da, Turan’ın omzunu itti ve gülerek, “Başlatma gelene kadar bekle,” diyerek mutfağa yöneldi.
Turan, filmi ayarlayıp Sıla’nın gelmesini beklemeye başladı.
Sıla mutfaktan popcornları, içecekleri ve birkaç atıştırmalığı hazırlayıp odaya girdi. "Bunları yere koyalım, dökeriz," diyerek koltuğun önüne yere oturdu. Turan da onun yanına yere oturup koltuğa yaslandı.
Sıla "Başlat Makinist," dedi gülümseyerek, ardından duvara doğru döndü.
Turan ışığı kapatıp yerine oturdu ve filmi başlattı. Ancak yerde oturmak Sıla'yı rahatsız etmişti. Sürekli kıpırdanıyor, bir türlü rahat edemiyordu. Sonunda dayanamayıp meyve suyu bardağını eline aldı ve, "Ben koltuğa çıkacağım, yerde oturamadım," dedi hafifçe gülerek.
Turan yerde kalmaya devam ederken, Sıla koltuğa geçip bacaklarını uzattı ve başını kollarına dayadı. Filmin loş ışığı odada huzurlu bir atmosfer yaratırken, Sıla kısa sürede uykuya daldı.
Turan filmi dikkatle izlemeye devam ederken, Sıla'nın uyuduğunu fark etmemişti. Elindeki meyve suyu kutusunu ona uzatarak, "İçer misin?" diye sordu. Ancak Sıla'dan cevap gelmeyince merakla arkasına döndü.
Onu derin bir uykuda görünce gülümsedi. Sessizce yerinden kalkıp filmi durdurdu. Yerdeki atıştırmalıkları ve içecekleri toparladıktan sonra Sıla’nın üzerini örtmek için bir battaniye almak üzere odasına yöneldi.
| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 32.25k Okunma |
3.13k Oy |
0 Takip |
110 Bölümlü Kitap |